Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1554 E. 2018/1214 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1554
KARAR NO : 2018/1214
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/06/2018
NUMARASI : 2018/252 D.iş – 2018/252 D.iş Karar.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı, yasal süresi içinde alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dosya incelendi, gereği düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde; müvekkili ile karşı taraf arasında ticari alım satım ilişkisi bulunduğunu, davalı şirketin müvekkilinden yapı malzemeleri satın aldığını ve bunun karşılığında müvekkilinin 21 adet e-fatura kestiğini, fatura bedelleri toplamı 78.244.62 TL alacaklarının doğduğunu, borçlunun her türlü talep ve ihtara rağmen borcunu ödemediğini, fatura içeriklerine de hiçbir şekilde itiraz etmediğini, somut olayda borçlunun fiilen kaçmış durumda olduğunu ve yapmakta olduğu tüm inşaatlarını yarım bıraktığını, borçlarını ödemeden ortadan kaybolduğunu ileri sürerek, borçlunun borcu karşılamaya yeter miktardaki mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI
İlk derece mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; ekli belgeler içeriğine göre, alacaklı vekili tarafından sunulan fatura ve irsaliyelerin tek başına alacağın varlığını ispatlayamayacağı, kesinleşmemiş faturalara dayalı alacağın muaccel olamayacağı ve sunulan belgelerin, borçlunun alacaklıya borçlu olduğunu yaklaşık olarak ispata yeterli olmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir.
Bu karara karşı ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Müvekkilinin taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında üzerine düşen edimini yerine getirdiğini, fatura konusu malların davalı borçluya teslim ettiğini, buna rağmen fatura borcunun karşı tarafça ödenmediğinin açık olduğunu,
İhtiyati haciz talebinin İİK’nın 257. maddesinde öngörülen şartları sağladığını, dosya kapsamındaki fatura ve irsaliyelerle de sabit olduğu üzere, müvekkili ile karşı taraf arasında ticari alım satım ilişkisi bulunduğunu, borçlunun borcunu her türlü talep ve ihtara rağmen ödemediğini, fatura içeriklerine ve borcunu ödemesi için kendisine gönderilen noter aracılığıyla ihtarnameye de itiraz etmediğini, e-faturalara ilişkin herhangi bir itiraz da bulunmadığından faturaların kesinleştiğinin kabulü gerekeceğini,
Fatura ve irsaliyelerin tarihleri göz önünde bulundurulduğunda, alacağın vadesinin de geldiğinin açıkca görüleceğini, borçlunun ihtara gerek kalmaksızın mütemerrit sayılması gerektiğini, buna rağmen borçluya 04/06/2016 tarihli ihtarname gönderildiğini ve ilgili ihtarnamenin borçlu tarafından tebellüğ edildiğini, mahkemenin hangi sebeplerle faturaların kesinleşmediğini ve borcun muaccel olmadığını gerekçesinde açılayamadığını belirterek,
İlk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının kaldırılarak, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar erilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati hacze ilişkindir.
İhtiyati haciz talep dilekçesine fatura ve irsaliye örnekleri eklenmiş ve bu fatura bedelleri tutarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi istenmiştir.
İİK’nın 258. maddesinin 1. fıkdasının 2. cümle hükmü uyarınca; ”Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.” Bu hükümdeki yaklaşık ispat kuralından hareketle, mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken husus, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir.
Öte yandan, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için “alacağın yargılamayı gerektirmemesi” şeklinde bir koşul da kanunda öngörülmemiştir. Aksine, ihtiyati hacze konu her alacağın, kural olarak İİK’nın 264’üncü maddesi kapsamında itirazın kaldırılmasına veya itirazın iptali davasına ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davasına konu olması kanunda öngörülen bir olasılıktır. Somut olayda; ihtiyati haciz talep edilirken faturalar ve sevk irsaliyeleri ibraz edilmiştir. Bu faturaların ve sevk irsaliyelerinde teslim alan isim ve imzası bulunmaktadır.
Bu durumda, ibraz edilen delillerin incelenip, teslim alan imzası bulunan faturalar ve sevk irsaliyeleri yönünden yaklaşık ispat gerçekleştiğinden, talebe konu alacak yönünden ihtiyati haciz isteminin kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi isabetsiz bulunduğundan, alacaklı vekilinin istinaf başvurusu kabul edilmiştir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, alacaklı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının kaldırılarak ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen 08/06/2018 tarihli kararın HMK.353/1.b.2.maddesi uyarınca kaldırılmasına; ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;
1-İhtiyati haciz talebinin, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca 78,244,62 TL yönünden kabulü ile borçlunun bu borcu karşılamaya yeterli miktardaki menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine,
2-İİK’nın 259. maddesi uyarınca, alacağın %15’i oranındaki nakdi teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında ya da aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ilk derece mahkemesine ibraz edildiğinde, kararın infazı için örneğinin alacaklı vekiline verilmesine,
3-Kararın yetkili icra müdürlüğünce infazına,
4-İleride açılacak esasa dair takip veya dava sonucunda uygulanmak kaydıyla;
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A….T. uyarınca 485,00 TL vekalet ücretinin borçludan alınarak alacaklıya ödenmesine,
b-Alacaklı tarafından yapılan 41,00 TL tebligat ve yazışma gideri, 59,10 TL ihtiyati haciz başvuru harcı olmak üzere toplam 100,1 TL ihtiyati haciz giderinin borçludan alınarak alacaklıya ödenmesine,
5-Peşin harcın karar harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
6-İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 35,90 TL istinaf peşin harcının talep halinde alacaklıya iadesine,
7-Alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yatırılan 98,70 TL başvuru harcı giderinin borçludan alınıp alacaklıya verilmesine,
8-Dosyanın derhal, kararı veren ilk derece mahkemesine derhal gönderilmesine dair;
HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 01/11/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK 362/1.f maddesi uyarınca karar kesindir.