Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1458 E. 2019/1541 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1458
KARAR NO : 2019/1541
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2018
NUMARASI : 2017/181 E.2018/126K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; borçlu aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, ödeme emrine haksız olarak itiraz edildiğini, taraflar arasında cari hesap ilişkisi mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davalıdan 20,503,80 TL alacaklı olduğunu, 34.200,00 TL bedelli senedin davalı şirket çalışanı …. tarafından tanzim edilerek müvekkiline verildiğini, söz konusu senette davalı şirketin kaşesi ve yetkilisinin imzası bulunmadığını, iş bu senedin vade tarihinde ödenmemiş olması sebebiyle … aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün .. Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapıldığını, şimdiye kadar bu dosyaya da ödeme yapılmadığını belirterek, davalının İstanbul …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazlarının iptali ile takibin devamına, % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafından değişik tarihlerde keşide edilen üç adet faturanın müvekkili tarafından ticari defterlere işlendiğini, sonrasında anlaşmaya varıldığını, bunun üzerine müvekkilinin davacıya 0363 nolu tahsilat makbuzu ile 03.04.2013 tarihinde 3.600 TL nakit, 0504 nolu tahsilat makbuzu ile 14.05.2013 tarihinde 988 TL müşteri çeki verdiğini ve en son olarak da 0503 nolu tahsilat makbuzu ile 14.05.2013 tarihinde toplam değeri 19.130 TL olan müşteri çeklerini verdiğini, yapılan ödeme miktarının toplam 23.718 TL olduğunu, müvekkili firmanın … nolu tahsilat makbuzu ile 34.200 TL tutarında senet verdiğini, bu senedin davacı tarafından ileride yerine getirilecek hizmet karşılığı verildiğini, ancak davacının halen bu hizmet yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin yaptığı ödemelerle davacıya hiçbir borcu kalmadığını, müvekkili şirketin davacıdan alacağı bulunduğunu belirterek davanın reddine, haksız açılmış takip ve dava nedeniyle %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Davalı …San ve Tic Ltd. Şti. firmasının yurt dışından ithal ettiği eşyaları, … nolu konteynerler ile Türkiye’ ye taşındığı, davacı … Tic. A.Ş (forwarder) firması aracılığı ile işlemlerin ikmal edildiği, konteynerlerin taşıyana geç teslim edildiğinden bahisle ; 1-… firması tarafından davacı yana; …. konteyner için;1-842634 ,M 3.01.2012 sayı tarihli fatura ile, 2.600,00 USD Demuraj2- 389532 / 21.02.2013 sayı tarihli fatura ile, 2 450,00 USD Demuraj3- 389971 / 05.04.2012 sayı tarihli fatura ile, 750,00 USD Demuraj4- 392576/20.05.2013 sayı tarihli fatura ile, 2 650,00 USD Demuraj farkı olmak üzere toplamda 8.450 USD Demuraj faturası tanzim ettiği, davacının da bu faturalara binaen davalı yana;1- 0011381/22 04.2013 sayı tarihli fatura i I e 18 günlük demuraj a binaen, 1,080,00 USD2- 0011023127.03.2013 sayı tarihi ı fatura i le 69 gün 1 ük demuraj a b inaen, 4.330,00 USD 3- 0011175/08.05.2013 sayı tarihli fatura ile 15 günlük demuraja binaen, 900,00 USD Faturalar ile toplam 6.310,00 USD olarak rücu ettiği,2-CSAV NORASIA firması tarafından davacı yana;GESU 650872-9 ve TCLC 821528-2 Konteynerler için;1- 849489 / 26,11.2012 sayı tarihli fatura ile, 1.400,00 USD Demuraj2- 849/42 / 04,12.2012 sayı tanhiı fatura ile, 400,00 USD Demuraj fark faturası Olmak iütere toplamda 1.800,00 USD Demuraj faturası tanzim ettiği,Davacının da bu faturalara binaen davalı yana;1- 099309 , 06 12 2012 sayı tarihli fatura ile 18 günlük demuraja binaen, 2.160,00 USD 2- 096071/ 23.10.2013 sayı tarihli fatura ile navlun ve diğer hizmctlcı kaı yılığı 5.433,46 USD tutarlı fatura tanzim ettiği,Davalı …San, Ve Tic Ltd.Ştı. firması yukarıda (a) ve (b) de kanıtlı 4 adet fatura olan 6.610,00 ve 5.433,46 USD toplam 12.043,46 USD karşılığı 21.232.02 TL ödeme yaptığı ve muhasebe kayıtlarına işlediğinin anlaşıldığı, davalı …San. ve Tic. Ltd. Şti firmasının 1-TCNU 878749-6 nolu konteyner için ;001138U22.04.2013 sayı tarihli fatura ile 18 günlük demuraja binaen, 1.080,00 USD 0011023/27.03.2013 sayı tarihli fatura ile 69 günlük demuraja binaen, 4.330,00 USD 0011175/08.05.2013 sayı tarihli fatura ile 15 günlük demuraja binaen, 900,00 USD Tutarlı faturalar ile toplam 6.310,00 USD demuraj,2-GESU 650872-9 ve TCLU 821528-2 Konteynerler için;096071/23.10.2013 sayı tarihli fatura ile navlun ve diğer hizmetler karşı1ığı 5.433,46 USD olmak üzere 6.310,00 + 5.433,46 USD toplamda 12.043,46 USD tutarlı faturaların davalı defter kayıtlarında mevcut olduğu, davacı yanca görevsiz mahkemede yargılama devam ederken dosyaya sunulan faturaların davalı yana ibraz edildiği yönünde bir tespite rastlanmadığı gibi söz konusu faturalarda kaşe ve imza da bulunmadığı, tebliğ ve tebellüğ hükümlerinin gerçekleşmediği, öte yandan taşyanın faturaları kestiği tarihler ile davalı yanın kestiği faturaların tarihlerinin birbirine ardışık olmadığı, 2012 yılında kesilen faturaları davacının 2013 yılında davalı yana rücu ettiği görülmekle birlikte bu hususa dayanak tespit edilmediği, davacı tarafça ibraz olunan ve davalı tarafça defter kayıtlarında tespit ile davacının 21.232,02 tutarlı faturalar ibrazının olduğu, buna göre de davalı ödemesinin 34.200 TL senedin, ödenmemiş olarak kabul edilmesi halinde, senet hariç 23.718,00 olacağı (ibrazı tespit olunan davacı faturaları), davacının davalıya 2.485,98 TL iade etmesi gerektiği…” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde önceki beyanlarını tekrarla; 06.11.2012 tarihli 96103 nolu demuraj faturasının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, ancak bu faturanın dayanağı 23.10.2012 tarihli 96071 numaralı navlun faturasının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, 06.11.2012 tarihli navlun faturası ile bu faturanın dayanak olduğu 16.01.2013 tarihli 264171, 26.04.2013 tarihli 11411 ve 15.04.2013 tarihli 79362 nolu demuraj faturalarının davalının ticari defterlerinde yer almadığını, ancak aynı taşımaya ilişkin keşide edilen diğer demuraj faturalarının davalının ticari defterlerinde yer aldığını, taşıma belgelerindeki konteyner gibi taşıma işine ilişkin diğer bilgiler kontrol edildiğinde, faturadaki bilgilerin aynı olduğunun görüleceğini, Ödenmeyen 34.200,00 TL bedelli senedin davalının kayıtlarında tahsil edilmiş gibi yer aldığını, dosyada bulunan müvekkili şirkete ait tahsilat makbuzunun, “senedin teslim alındığına ilişkin” olduğunu, ancak söz konusu senedin tahsil edilmediğini, senedin, davalı şirket çalışanı İbrahim Keskin tarafından tanzim edilip müvekkili şirkete verildiğini, senedin vade tarihinde ödenmemiş olması sebebiyle İbrahim Keskin aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapıldığını,Açıklanan bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, deniz taşıma ilişkisi kapsamında cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesindeki iddiası incelendiğinde, aradaki cari hesap ilişkisi çerçevesinde keşide edilen demuraj ücretinden kaynaklı fatura alacakları takip konusu edilmiştir. Dosyadaki belgelerden, ihtilafın özünün davacının iki farklı konteyner içerisindeki davalıya ait emtianın deniz yoluyla taşınması işini üstlenmiş olduğu, davalı alıcının aynı zamanda taşıtan konumunda bulunduğu, malların davalı tarafından geç teslim alınması sebebiyle davacı şirket adına taşımayı yapan dava dışı fiili taşıyıcı tarafından keşide edilen demuraj faturasının davacı tarafından ödendiği, davacının bunun akabinde davalı adına demuraj faturası keşide ederek ödediği bedeli yansıttığı, ancak sözkonusu faturaların ödenmemesi üzerine eldeki davanın konusu olan icra takibinin başlatılmış olduğu anlaşılmaktadır.Davacı vekili yargılama aşamasında delil listesi sunmuş ve aradaki cari hesap ilişkisi kapsamında müvekkili tarafından davalı adına keşide edilen 6 adet faturaya ilişkin bilgileri ilk defa dosyaya ibraz etmiştir. Bu kapsamda 23.10.2012 tarihli … nolu, 06.11.2012 tarihli … nolu, 16.01.2013 tarihli … numaralı, 26.04.2013 tarihli … numaralı, 15.04.2013 tarihli … numaralı demuraj faturaları bilirkişilerce ticari defterler üzerinde inceleme konusu yapılmıştır. 23.10.2012 tarihli … numaralı navlun faturasının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmakla sözkonusu faturaya istinaden 23.10.2012 tarihli … nolu demuraj faturasının davacı tarafından davalı adına keşide edildiği iddia edilmekte ise de ilk derece mahkemesine alınan 20.05.2015 tarihli ek raporda bu husus irdelenmiş, 23.10.2012 tarihli 96309 nolu demuraj faturası davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmamakla bahsi geçen bu iki faturanın üzerinde davacının iddia ettiği şekilde bir illiyet bağı bulunmadığı açıklanmıştır. Yine davacının davalı adına keşide etmiş olduğu 06.11.2012 tarihli … nolu navlun faturası davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi bahsi geçen navlun faturasına istinaden davacı tarafından davalı adına keşide edildiği söylenilen 16.01.2013 tarihli … numaralı, 26.04.2013 tarihli … numaralı, 15.04.2013 tarihli 79362 numaralı demuraj faturaları da davalının ticari defterlerinde kayıtlı değildir. Dosya kapsamında dava konusu taşımaya ilişkin konişmentonun ekleriyle birlikte aslı veya yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmiş onaylı sureti bulunmamakla, sadece bir sayfa fotokopiden ibaret yabancı dilde yazılı suret mevcut olduğundan, demuraj bilgileri denetlenememektedir. Bu sebeple eldeki davaya konu edilen demuraj faturalarının ve bu faturalardan birinin dayanağı olduğu söylenilen davalı ticari defterlerinde kayıtlı navlun faturasının, konişmento ile örtüşüp örtüşmediği anlaşılamamaktadır. İlk derece mahkemesince görevlendirilen bilirkişilerce her iki tarafın ticari defterleri incelenmiş, neticede davacı tarafından keşide edilen toplam 21.232,02 TL tutarlı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ancak bu faturalar karşılığı davalının 57.918,00 TL ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Davalı şirket çalışanı İbrahim Keskin tarafından keşide edilen 14.05.2013 tarihli 34.200 TL tutarında senedin dosyadaki tahsilat makbuzu uyarınca davacı tarafından tahsil edilmiş olduğu görülmektedir. Bu bağlamda ilk derece mahkemesi ihtilafın ödeme nedeniyle sona ermiş olduğu kanaatine ulaşarak, esasen davalıyı alacaklı bulmuş bu sebeple az yukarıda bahsi geçen davacının dava açarken dilekçesine eklemediği, ancak delil listesinde ibraz ettiği demuraj faturalarının talep edilebilir olup olmadığı açısından deniz ticaret hukukunun kendine özgü özellikleri çerçevesinde değerlendirme yapmaksızın, meseleyi sadece cari hesap ilişkisine hasrederek çözme yoluna gitmiştir.Bahsi geçen sebeplerle ilk derece mahkemesince, taşımaya esas konişmentonun demuraj bilgilerini içerir tüm ekleriyle birlikte yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmiş onaylı suretinin dosyaya kazandırılması, akabinde davacı tarafın bu taşıma sebebiyle demuraj alacağının bulunup bulunmadığı, alacağın varlığı halinde, talep olunan masrafların makul olup olmadığı konusunda rapor alınarak, her iki tarafın ticari defterlerindeki kayıtlar gözetilmek suretiyle sonuca varılması gerekirken, davacı tarafından dava açılışından sonra delil listesinde gösterilen demuraj faturaların kaşesiz ve imzasız olduğu, karşı tarafa usulünce tebliğ edilmediği, ve davalının ticari defterinde kayıtlı dayanak navlun faturası ile örtüşmediği gerekçesiyle davanın reddi yoluna gidilmesi isabetsiz olduğundan eksik inceleme ile ve davanın esasına etkili deliller celbedilip değerlendirilmeksizin hüküm kurulduğu anlaşılmakla, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına,2-Davanın, yukarıdaki açıklamalar ışığında yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harçlarının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,4-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte, İlk Derece Mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 05.12.2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.