Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/145 E. 2018/155 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/145
KARAR NO : 2018/155
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :21/11/2017
NUMARASI :2017/705 D.İş- 2017/737 K.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Hacze İtiraz
Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi hakkında kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili banka ile borçlu arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, muaccel olan alacağın tahsili amacıyla borçlu hakkında ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İtiraz eden borçlu vekili, hesap kat ihtarının müvekkiline tebliğinden önce taraflar arasında kredi borcunun yapılandırılmasına dair protokol akdedildiğini ve borcun 24 ay taksitle ödenmesinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin son 2 aya ilişkin taksiti ödeyemediğini, ancak alacaklı bankaca sanki hiç borç ödenmemiş gibi kredi borcunun tamamı üzerinden ihtiyati haciz kararı alındığını, ihtiyati hacze dayanak sunulan kat ihtarının eski kredi borcuna ilişkin olduğunu, protokole konu borç için müvekkiline kat ihtarının gönderilmediğini, alacaklı bankaca alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, takibin itiraz sonucu durduğunu belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan duruşma sonucunda, hesabın kat edilmesinden sonra kredinin geri ödenmesi konusunda taksitle ödeme protokolü düzenlendiği ve son iki ayın taksitinin ödenmediği halde yeniden kat ihtarı düzenlenmeden ihtiyati haciz talep edilemeyeceği iddia edilmişse de, Yargıtay 11. HD.nin emsal nitelikteki 07/06/2011 tarih ve 2011/2724 E., 2011/6875 K sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, kat ihtarından sonra taraflar arasında borcun tasfiyesine yönelik protokol yapılması ve bu protokole uyulmaması nedeniyle artık yeni bir ihtarname gönderilmesine gerek olmadığı, bu nedenle itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Borçlu vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; hesap kat ihtarının müvekkiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gibi tebliğden önce taraflar arasında borcun yapılandırılmasına ilişkin protokol yapıldığını, 24 ay taksite bağlanan borcun son iki taksitinin ödenmediğini, buna göre ödenmeyen bakiye kısım için yeni bir hesap kat ihtarının gönderilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Talep, ihtiyati haciz kararının itirazen kaldırılmasına ilişkindir.İtiraz eden, hesap katına konu kredi borcunun yapılandırıldığını, son iki aya ilişkin taksitin ödenmediğini, buna rağmen alacaklının hesap katında gösterilen alacak miktarı kadar ihtiyati haciz talep ettiğini, yeni bir kat ihtarının gönderilmediğini belirterek ihtiyati hacze itiraz etmiştir.
İlk derece mahkemesince, kat ihtarından sonra borcun tasfiyesine yönelik yapılan protokole uyulmamasında artık yeni bir ihtarname gönderilmesine gerek olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda; ihtiyati hacze konu alacağın taraflar arasında imzalanmış genel kredi sözleşmesine dayalı olduğu, borçlunun bu sözleşmeden kaynaklanan borçlarını gösterir hesap kat ihtarının keşide edildiği, kat tarihinden sonra tarafların tekrar bir araya gelerek, ortaya çıkan borcu yeniden yapılandırdıkları ve ihtiyati haciz talepli dilekçeye ekli “protokol” başlıklı belgeye göre, borcun protokolde belirtilen kesin vadelere bağlandığı, bu sebeple borcun ödeneceği, bir diğer söyleyişle muaccel olduğu günün taraflarca birlikte kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Protokolde aylık taksitlere bağlanan borcun son iki aya ilişkin taksitinin ödenmediği itiraz eden borçlunun kabulüne olmasına göre, bu anlamda borcun muaccel kılınması ve borçlunun temerrütü için karşı tarafa herhangi bir ihtarname keşidesine gerek bulunmamaktadır.
İtiraz eden borçlunun ödemeye ilişkin iddiası infaz aşamasında icra memurluğunca dikkate alınacak yada açılacak menfi tespit davasına konu olabilecektir.
İİK 265. maddesi gereğince ihtiyati hacize itiraz nedenleri sayılıdır. Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. İhtiyati hacze itiraz nedenleri arasında bildirilen husus mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan bu gerekçelerle HMK.’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İtiraz edenin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-İtiraz eden tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-İtiraz eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın bir örneğinin ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK.353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.22/02/2018
KANUN YOLU: HMK 362/1.f ve İİK 265/son maddeleri uyarınca karar kesindir.