Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1388 E. 2019/633 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1388
KARAR NO : 2019/633
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2018
NUMARASI : 2017/625 -2018/220 E.K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, itiraz sonucu duran takipten sonra 18.04.2017 tarihinde 10.000 TL, 27.04.2017 tarihinde de 45.048,33 TL olmak üzere toplam 55.048,33 TL haricen müvekkiline ödeme yapmak suretiyle takipteki asıl alacağı ödediğini, ancak işlemiş faiz, masraf ve vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürerek ödenen asıl alacak miktarı dikkate alınarak itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince, icra takibinden sonra dava tarihinden önce davalı tarafından yapılan ödemeye konu miktar yönünden davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı yönündeki emsal nitelikteki Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 16/01/2017 tarih 2016/796 Esas 2017/135 Karar sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 19/11/2011/19-532 Esas ve 2011/640 Sayılı kararları da gözetilerek takibe konu asıl alacak yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gibi icra takibine asıl alacak dışında başka bir alacağın konu edilmediği, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, icra vekalet ücreti ve icra giderleri, icra dosyasının infaz işlemine ilişkin olup itirazın iptali davalarının niteliği gereği davanın esastan kabul edilmesi halinde dahi icra takibine konu edilmeyen bu alacaklar hakkında hüküm tesis edilemediğinden davacının takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, icra giderleri ve icra vekalet ücreti yönünden de itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı kanaatine varılarak, davanın HMK’nın 114/1-h bendi uyarınca hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Bu karara davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davalı borçlunun takipten sonra ödeme emrinin tebliği tarihinde takipte istenen asıl borcu ödediğini, icra masrafları ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken bu istemin reddedildiğini, davayı açmakta hukuki yararın bulunduğunu, kararın usule ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle İİK’nın 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davasıdır.
Davacı, faturalara dayalı cari hesap bakiye alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu, davalının takipteki asıl borç tutarını takipten sonra ve fakat davadan önce ödediğini, işlemiş faiz, icra masraf ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptalini istemiştir.İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında; takip alacaklısı davacı tarafından davalı borçlu aleyhine 17.04.2017 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde, 55.048,33 TL asıl alacağın tahsilinin istendiği, ödeme emrinin davalı borçluya 20.04.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça süresi içinde 27.04.2017 tarihinde borca ve ferilere itiraz edilmiş olduğu görülmüştür.Davalı borçlu tarafından davacı alacaklıya icra takibinden sonra, davadan önce 18.04.2017 tarihinde 10.000 TL ve 27.04.2017 tarihinde de 45.048,33 TL olmak üzere toplam 55.048,33 TL banka yoluyla asıl borç tutarı kadar harici ödemede bulunulduğu ihtilafsızdır. Bu durumda ilk derece mahkemesince öncelikle yapılması gereken iş, 55.048,33 TL asıl alacağa takipten sonra yapılan ilk ödemeye kadar faiz işletip ilk ödemeyi önce faizden geriye kalanı asıl alacaktan düşüp sonra ilk ödeme tarihinden ikinci ödeme tarihine kadar geriye kalan asıl alacağa faiz işletip ikinci ödemeyi önce faizden sonra asıl alacaktan düşüp dava tarihine kadar da işlemiş faiz varsa bunu hesaplatıp dava tarihindeki bakiye borç durumuna göre bir karar verilmesinden ibarettir (Bkz. emsal Yargıtay 19 HD, 06/11/2018 tarih, 2017/2059 Esas-2018/5532 Karar sayılı ilamı).Diğer taraftan, davalı takibe itiraz ettiğine göre, davacı alacaklının takip talebinde icra masrafları ve icra vekalet ücreti talep ettiği için davalının itirazının iptaline karar verilmesi gerekir. Davalının bu kalemlere itirazı haksız ise miktar belirtilmeksizin bu itirazların giderilmesine karar verilmelidir. Bu itirazların iptaline karar verilmediği sürece alacaklı icra masrafları ve icra vekalet ücretini davalıdan alamaz (Yargıtay 19. HD, 05.12.2012 tarih, 2012/14900 -18505 E.K sayılı ilamı). Bu durumda, davalının takipte istenen tutar kadar davacıya cari hesaptan kaynaklı bakiye borcunun bulunduğundan takibe itirazında haksız olduğu gözetildiğinde, davalının takibe itirazının icra masrafları ve icra vekalet ücreti yönünden iptaline karar verilmesini talep edilmesinde hukuki yarar bulunmaktadır.İlk derece mahkemesince yanılgılı gerekçelerle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. HMK’nın 353/1.a.4. Maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesince, dava şartlarına aykırı karar verilmesi halinde, ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak, dava yeniden görülmek üzere ilk derece mahkemesine geri gönderilir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.4. hükümleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, esasa ilişkin istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın usulüne uygun şekilde yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine,
4-Yapılan kanun yolu masraflarının ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraf vekillerine çıkarılacak davetiyelerle tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 02/05/2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.