Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1371 E. 2018/1061 K. 11.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1371
KARAR NO : 2018/1061
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/1210 D.iş – 2017/1222 Karar
TARİH : 19.07.2018
TALEP : İhtiyati Hacze itiraz
İlk derece mahkemesinde verilen ihtiyati hacize itirazın reddi kararına karşı borçlu vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gelen dava dosyası incelendi, gereği düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlunun imzalamış olduğu 500.000,00-TL bedelli genel kredi sözleşmesinin 484.252,40-TL’lik kısmının karşılığının olmadığı borcun ödenmediğini belirterek borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini, masraf ve ücreti vekaletin karşı taraflara yükletilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 13.11.2017 tarihli kararla; ihtiyati haciz talebinin takdiren talep konusu alacak miktarı olan 484.252,40-TL’nin %15 teminat karşılığında kabulüne, karşı tarafın-borçlunun 484.252,40-TL tutarında taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İ.İ.K’nun 257. ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden 09/07/2018 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1210 Değişik Iş sayılı dosyası ile verilen ihtiyati haciz kararına itiraz ettiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak ihtiyati haciz kararının yetkisiz mahkemeden alındığını, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu ve borcun ipotek ile teminat altına alınmış olduğunu, takip dayanağı kefalet sözleşmesinin kanunen geçersiz olduğunu ve kefil olarak sorumlu tutalamayacağını, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiğini beyanla, mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Borçluya İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1210 D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz başvurusu yapılarak borçlunun 484.252,40-TL’lik malvarlığı ile hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun borca itiraz ettiğini, ancak ihtiyati hacze itirazın süresinde olmadığını ve itiraz sebeplerinin İİK 265 madde de belirtilen itiraz sebepleri arasında bulunmadığını, yetki itirazının vekiledeni banka ile borçlu arasında imzalanan Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi’nin Delil Sözleşmesi başlıklı 13.4 maddesi uyarınca reddi gerektiğini, borçlunun imzalanan sözleşmelerin 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu’na aykırı olduğu yönünde beyanlarının mesnetsiz olduğunu beyanla ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesince 19/07/2018 tarih 2017/1210 D.iş – 2017/1222 Karar sayılı ek kararla; “..İtiraz eden borçlu tarafından da imzalanan sözleşmenin 13.4. maddesinde açıkça İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili kılınmış olmakla, müteselsil kefil borçlunun yetki itirazı yerinde görülmemiştir. Ayrıca incelenen ipotek senedinde, ipoteğin asıl borçlu … Ltd. Şti.’ne Kullandırılan kredilerin teminatı olarak verildiği, kefilin kefalet borcunun teminatı olmadığı anlaşılmakla, borcun ipotekle teminat altına alınması, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kefil borçlu yönünden sonuca etkili görülmemiştir. İtiraz eden borçlunun sair itirazları İİK 265. maddesinde tahdidi olarak sayılan sebeplerden olmadığından, ihtiyati haciz kararına yapılan tüm itirazların reddine karar vermek gerektiği…” gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı borçlu… vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati hacze itiraz eden/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; kefil sıfatı ile davalı bankanın kendisiyle kredi sözleşmesindeki hiçbir maddeyi müzakere etmediğini ve yetki sözleşmesi de yapmadığını, zaten bu tip sözleşmelerin matbu olduğunu, kredi sözleşmesindeki yetki şartının kefil açısından geçersiz olduğunu, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesinin de yetkili olduğunu, yetki sözleşmesinin dava dışı şirketi bağlayacağını, şirketin o tarihteki adresinin Şişli olduğunu, kendisini adresinin ise İstanbul Anadolu yakasında olması nedeniyle İstanbul mahkemelerinin ve icra müdürlüklerinin yetkisiz olduğunu, asıl borçlu şirketin gayrimenkullerinin ipotekli olup, değerinin borcu karşılamaya yeterli olduğunu, öncelikle rehnin paraya çevrilmesinin gerekeceğini, mal kaçırma iddiasının tamamen mesnetsiz olduğunu,
Dava dışı borçlu …Ltd. Şti.’nin alacaklı banka lehine verdiği ipoteklerin değerinin hem asıl borcu hem de kefalet rakamının üstünde olduğunu, TBK.’nın 586. maddesine göre müteselsil kefillere başvurabilmek için borçluya kat ihtarı tebliği şartının yerine getirilmediğini, aleyhine başlatılan takip üzerine itiraz ettiğini, bunun üzerine İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinde alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığını, ihtiyati haciz kararına itirazının bu mahkemece incelenmesi gerekirken ihtiyati haciz kararına itirazlarının reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ihtiyati haciz kararına itirazlarının kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Mahkemece karşı taraf vekilinin istemi üzerine ihtiyati hacze itiraz eden aleyhine 13/11/2017 tarihli ihtiyati haciz kararı verilmiş olup, karar alacaklı vekilince İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün… sayılı takip dosyasında işleme konulmuştur.
Talep ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkindir. İİK’ nun 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraz, ihtiyati haciz kararını veren mahkemeye yapılır. İtirazı incelemeye bu kararı veren mahkemenin görevli olduğuna ilişkin kuralın tek istisnası ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılması hali olup, bu durumda ihtiyati hacze itiraz asıl uyuşmazlığın görüldüğü mahkemece incelenecektir (Yargıtay.11.HD.16/01/2013 T.2012/18803 E.2013/799 K.).
Somut olayda itiraz eden, dilekçesinde ihtiyati hacze konu alacakla ilgili olarak alacaklı tarafça başlatılan takibe itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle duran takibin devamını sağlamak üzere alacaklı tarafından aleyhine İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/1103 Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını ve davanın derdest olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece beyan edilen icra takip dosyası örneği getirtilerek incelenmiş, icra takip dosyasındaki 12.12.2017 tarihli beyan ve belgelerle borçlu aleyhine ihtiyati hacze itiraz tarihi olan 09.07.2018 tarihinden önce 11.12.2017 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı tespit edilmiştir. Dairemizce istinaf incelemesi aşamasında UYAP kayıtlarında yapılan inceleme ile de bu husus denetlenmiştir.
Sonuç itibariyle; somut olayda ihtiyati haciz kararı ve ihtiyati hacze itirazın reddi kararından önce ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılmış olduğundan ve Ticaret mahkemeleri arasında görev ilişkisi bulunmadığından esasın kapatılarak, dosyanın davanın görüldüğü mahkeme olan İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’ ne gönderilmesi gerekirken, ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin itiraz hakkında karar vermesi hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle; itirazı inceleme görevi esasa ilişkin davaya bakan mahkemeye ait olduğundan, kararı veren mahkeme görevsiz olmakla HMK.353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu 19.07.2018 tarihli ek kararının kalıdırılmasına, itiraz hakkında, esas hakkındaki dava dosyası üzerinden karar verilmek üzere İstanbul 14.Asliye Ticaret Mahkemesine fiziken ve uyap üzerinden derhal gönderilmek üzere dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdakı şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 353/1.a.3. maddesi uyarınca, ihtiyati hacze itiraz hakkında kararı veren İlk Derece Mahkemesinin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu 19.07.2018 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, itirazı incelemekle görevli İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesine fiziken ve UYAP üzerinden derhal gönderilmek üzere, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İtiraz eden tarafından harcanan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, itiraz eden tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,
4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın bir örneğinin, görevli İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK.353.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,11/10/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK. 353/1.a.maddesi uyarınca karar kesindir.