Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1316
KARAR NO : 2019/828
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/101 Esas – 2018/530 Karar
TARİHİ : 22/05/2018
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
Taraflar arasındaki kıymetli evrak iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul- kısmen reddine ilişkin kararın davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin … Bankası Halkalı Şubesine ait, keşidecisi … Tekstil ve İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan 3010138 çek nolu 30.01.2018 keşide tarihli 20.000,00 TL ve 15.02.2018 keşide tarihli 3010139 çek nolu 20.000,00 TL bedelli çekleri zayi ettiğini belirterek, bu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 22/05/2018 tarihli, 2018/101 Esas – 2018/530 Karar sayılı kararında; “…Muhatap bankanın yazı cevabında dava konusu çeklerin ibraz edildiğinin bildirilmesi üzerine davacı vekiline ihtarlı davetiye çıkartılarak TTK’nun 763. maddesi uyarınca İstirdat davası açması için süre verilmiş, davacı vekili verilen kesin süre içerisinde İstirdat davası açtığına dair belge sunmamıştır. Dava konusu çek dava tarihinden sonra ibraz edilmiş olması karşısında dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı…” gerekçesiyle dava konusu çekin ibraz edilmiş olması nedeniyle dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, çek üzerine konulan ödeme yasağının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Mahkemece yapılan yargılamanın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, bozulması gerektiğini, müvekkili şirket yetkilisinin, … sayılı adreste faaliyet gösteren …Tekstil Makinaları isimli işyerine 30.08.2017 tarihi 07.00 saatinde gittiğinde hırsızlık olayı mağduru olduğunu anladığını ve ivedilikle İkitelli Ş. Zeki Kaya Polis Merkezi Amirliğine şikayette bulunduğunu (Ek 1: Şikayetçi İfade Tutanağı), daha sonra Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı 2017/41696 Soruşturma sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkilin rızası hilafına elden çıkan işbu davaya konu çekin iptaline ilişkin Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2018/101 Esas sayılı dosyası ile davanın ikame olduğunu, Ardından Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesince düzenlenen 25/01/2018 tarihli tensip tutanağı ile dava konusu çeke ilişkin ilan makbuzu getirildikten sonra ve ayrıca %15 banka teminat mektubu veya nakti teminat sunulduğunda çekin ödenmemesi için ödeme yasağı konulmasına karar verildiğini, taraflarıca teminat yatırıldıktan sonra ödeme yasağı kararı alındığını, müvekkili şirkete ait, … Bankası A.Ş. Halkalı/İSTANBUL şubesine ait 3010138 nolu 30/01/2018 keşide tarihli 20.000,00 TL bedelli çek için İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/101 Esas sayılı dosyasında 26/04/2018 tarihinde tebliğ aldıkları çağrı kağıdı ile taraflarına dava konusu çeki elinde bulunduranlara karşı istirdat davası açmaları için iki haftalık süre verilmiş olup, işbu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli gerekçeli kararında, verilen kesin süre içerisinde istirdat davası açıldığına dair belge sunulmadığı gerekçesiyle davanın konusuz kaldığı belirtilerek esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, çek üzerine konulan ödeme yasağının kaldırılmasına karar verildiğini, İşbu istirdat davasının İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/409 Esas sayılı dosyası ile ikame edildiğini, ancak dava açıldığına dair belgelerin sehven başka mahkemeye sunulduğunu, mahkemenin, eksiklerin tamamlanması için ek süre vermediğini, doğrudan davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verdiğini, mahkemenin duruşma yapmadan bu şekilde bir karar verdiğini, adil yargılanma ile hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, mahkemenin talep ettiği belgelerin, ellerinde olmayan sebeplerle süresi içerisinde mahkemeye bildirilememesi sebebi ile dava konusu çekler üzerindeki ödeme yasağının kaldırılmasının müvekkili şirketi ciddi anlamda zarara uğratacağını, belirterek ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve ödeme yasağının devamına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup hasımsızdır.
Çek iptali istemlerinde, yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, 6102 sayılı TTK’nın 818/s bendinin atfıyla aynı Yasa’nın 758. maddesi gereğince iptali istenen çeki elinde bulundurana karşı davacı tarafa istirdat davası açmak üzere süre verilmesi, bu süre içerisinde istirdat davasının açılması halinde, çek iptali davasının konusuz kaldığı düşünülerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına; açılmaması halinde ise, çek iptali davasının reddi yönünde hüküm kurulması gerekir. (Yargıtay 11. HD 31.10.2016 tarihli 2015/11662- 2016/8538 E.K; aynı Dairenin 23.05.2016 tarihli 2015/10802- 2016/5494 E.K sayı ilamları)
Eldeki dava HMK’nın 382/e-6. maddesindeki çekişmesiz yargı işlerindendir. HMK 385/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinde niteliğine uygun düştüğü ölçüde basit yargılama usulü uygulanacaktır. HMK’nın 320/1. maddesi uyarınca mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinde karar verebilecektir. Bu yasal düzenlemeler ışığında, davacı vekilinin mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verilmesinin adil yargılanma ile hukuki dinlenilme hakkının ihlali edildiği yönündeki istinaf nedeni yerinde değildir.Somut olayda dava konusu çeklerin faktoring şirketi tarafından bankaya ibraz edildiği ve davacı tarafa çeki elinde bulundurana karşı istirdat davası açılması yönünde meşruhatlı davetiyenin gönderilmiş olduğu, tebligatın 30.04 2018 tarihinde davacı vekiline tebliğ olduğu anlaşılmaktadır. İbraz edilen çeklerden dolayı süresi içinde istirdat davası açıldığı hususunun tebligattaki şerhe rağmen mahkemeye sehven bildirilmediği de davacı vekilinin istinaf dilekçesindeki beyanları ile sabittir. Kaldı ki davacı vekilince istinaf dilekçesinde dava konusu çeklere ilişkin eda davası niteliğinde istirdat davası açıldığı da belirtilmekle, bu aşamadan sonra ödeme yasağı veya tedbir taleplerinin esasa ilişkin davanın açıldığı mahkemece karara bağlanabileceği de tartışmasızdır. Buna göre ilk derece mahkemesince yazılı şekilde karar tesisinde sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan bu hususlar doğrultusunda istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince, taraflara tebliğine,
6-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 13/06/2019
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.ç maddesi uyarınca, karar kesindir.