Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1156 E. 2019/1172 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1156
KARAR NO : 2019/1172
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/902 Esas – 2018/442 Karar
TARİHİ : 16/04/2018
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen karara karşı davalı … vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 5 konteyner malın İtalya’dan İstanbul Ambarlı Limanına kadar taşınması konusunda sözleşme yapıldığını, söz konusu taşımanın gerçekleştiğini, bu taşıma bedellerinin müvekkili tarafından ödendiğini, söz konusu malların 01/12/2016 tarihinde limana teslim edildiğini, 14 günlük ücretsiz zaman süresi hariç olmak üzere bu malların içinde bulundukları konteynerlerin farklı tarihlerde olmak üzere geç teslim alınması ve geç boşaltılması nedeniyle 21.290 USD’lik fatura kesildiğini, bu bedelin davalının sorumluluğunda olduğunu, ancak davalı şirketin bu bedeli ödemediğini, bu bedelin davalıdan tahsili için açılan Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; müvekkilinin söz konusu sözleşmelerin ve icra takibinin tarafı olmadığını, dolayısıyla icra takibine ilişkin itirazı bulunmadığını, davacı veya davalı şirket ile herhangi bir bağlantısı olmadığını, itirazın iptali davasının icra takibinde borçlu olarak gösterilen ve takibe itiraz eden kişiye karşı açılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 16/04/2018 tarihli, 2017/902 Esas – 2018/442 Karar sayılı kararında, “…Davamıza konu olayda davacı tarafından deniz taşımasından kaynaklı demuraj bedeli talep edildiği için uyuşmazlığın çözümünde 6102 sayılı TTK nın ” Deniz Ticareti Sözleşmeleri ” başlıklı 1119 ve devamı maddelerinin hükümlerinin uygulanması gerektiğinden,Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin esas no : 2016/7839 karar no : 2018/1476 karar sayılı emsal ilamında da açıklanacağı üzere; 28.04.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5136 sayılı Yasa ile 6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı’nca, bu Yasa’nın dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere denizcilik ihtisas mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiş, anılan yasal düzenleme doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 20.07.2004 gün ve 370 sayılı kararıyla da, bu tür davalara denizcilik ihtisas mahkemesi bulunmayan yerlerde birden fazla ticaret mahkemesi bulunması halinde (1) numaralı ticaret mahkemesinin bakacağı belirlenmiş, Deniz ihtisas mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki, görev ilişkisi olduğu, Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği, Uyuşmazlık, dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın “Deniz Ticareti” başlıklı 5. kitabındaki 931 ve onu izleyen maddelerde düzenlenen hükümler dikkate alınarak çözümleneceği, Dolayısıyla görevli mahkeme, denizcilik ihtisas mahkemesi olduğu, açıklanmış, iş bu dava dosyamızda da ihtilafın taraflar arasındaki demuraj bedelinden kaynaklandığı, 6102 sayılı TTK.’nun Deniz Ticareti Başlıklı 5. kitabında düzenlendiği, 5. kitapta yer alan düzenlemelerden kaynaklanan davalarda Deniz İhtisas Mahkemesi olan İstanbul Denizcilik İhtisas Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu, görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğu…” gerekçesiyle davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının 6102 sayılı kanunun TTK nın 1016 Maddesi ve HMK 114/c ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkeme tarafından verilen görevsizlik kararının hatalı olduğunu, mahkeme tarafından yapılan tespitte demuraj bedelinin deniz taşımasından kaynaklandığı bu nedenle Denizcilik İhtisas Mahkemelerinin görevli belirtilmiş ise de davaya konu olayda davacı ile davalı arasında kurulan taşıma sözleşmesi gereğince 5 adet konteynerin davacı tarafından İtalya’ dan İstanbul/Ambarlı limanına taşındığını, taşımaya konu navlun bedeli, yurtdışı mal yükleme gümrükleme masrafları, ordino masraflarına ilişkin düzenlenen fatura bedelleri davalı … tarafından ödendiğini, davaya konu olaydaki ihtilaf konteynerlerin davalı … şirketi tarafından teslim alındıktan sonra makul süre olan 14 günlük serbest süre içerisinde boşaltılarak teslim edilmemesi, geç teslim edilmesi nedeniyle ortaya çıkan demuraj bedelinin tahsiline ilişkin olduğunu, demuraj bedellerinin deniz taşıması kaynaklı olarak ortaya çıkmadığını, davalı … şirketi taşıma sözleşmesine ilişkin bedelleri davacı şirkete ödediğini, taraflar arasında taşıma sözleşmesine ilişkin herhangi bir ihtilaf olmadığını, söz konusu konteynerlerin deniz taşıması yoluyla getirildiğini, ancak burada ihtilaf konusu demuraj bedeli gümrükten malın teslim alındıktan sonra davacının geç teslimi nedeniyle ortaya çıkan bedele ilişkin olduğunu, davalının her iki taşıma için ayrı ayrı taahhütname imzalayarak gümrükleme işlemlerini yapan GSG gümrükleme vasıtasıyla davacıya teslim ettiğini, davalı … şirketi bu taahhütnameler gereğince makul sürede konteynerlerin teslim edilmemesi veya zarara uğraması nedeniyle doğacak sorumluluğu üstlendiğini, dava konusu olaya bu yönüyle bakıldığında her ne kadar başlangıcı deniz taşıması kaynaklı ise de dava konusu ihtilaf deniz taşımasıyla ilgili olmadığını, deniz taşıma sözleşmesi sonucunda taşımayı üstlenen davacı şirketin taşıma konusu malları gümrüğe teslim ettiğini, taşıma sözleşmesine ilişkin bedelde davalı … şirketi tarafından ödendiğini, bu sebeple dava konusu ihtilaf ile deniz taşıması sözleşmesi arasında mahkemenin görevi bakımından illiyet bağının bulunmadığını, ortaya çıkan uyuşmazlık konusu demuraj bedeli sorumluluğu tamamen gümrük işlemleriyle ilgili olup görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, demuraj bedelinin ödenmemesi nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkta görevli mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna ilişkin emsal Yargıtay kararlarını sunduklarını, kararlara konu demuraj bedeliyle ilgili ihtilafların yargılaması Asliye Ticaret mahkemelerinde yapıldığını belirterek, istinafa konu ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle, konteyner demuraj alacağının tahsili amacıyla başlatılmış olan ilamsız icra takibine davalı tarafça yöneltilen itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, uyuşmazlığın deniz ticaret hukukuyla ilgili olduğu gerekçesiyle ihtisas mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, bu karara karşı davalı … vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Davada demuraj alacağının tahsili amaçlanmakta olup, davaya konu talep deniz taşımasının devamı niteliğinde olmakla, yine Yargıtay 11. HD 2015/12313 E 2017/257 K 16.01.2017 tarihli karar içeriği de dikkate alındığında ( İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş kararının temyiz incelemesi üzerine), ilk derece mahkemesinin görevsizlik karar ve gerekçesi yerinde olup, aksi yöndeki davalı istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden, davalı … vekilinin istinaf başvurusun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 19/09/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU :HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.