Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1149 E. 2019/680 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1149
KARAR NO : 2019/680
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/1205 Esas – 2018/487 Karar
TARİHİ : 18/04/2018
DAVA : Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki şirketin ihyası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ihyası istenen şirketin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicilinde kayıtlı bir limited şirket olduğunu, müvekkilinin ihyası istenen şirketin ortağı olduğunu, aynı zamanda münferiden temsil ve ilzama yetkili müdürü konumunda olduğunu, uzun bir süre ticaret odası ile bir işlemi olmayan şirketin ortaklık yapısındaki değişiklik için alınacak karar temsili esnasında ticaret odası yetkililerinin uyarısı üzerine kaydının tasfiye işlemleri olmadan resen terkin edildiğinin fark edildiğini öğrendiklerini beyanla, … Tic. Ltd. Şti. unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; müvekkili İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK m.32 hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını beyanla, açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin diğer tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 18/04/2018 tarihli, 2017/1205 Esas – 2018/487 Karar sayılı kararında; “…İhyası istenilen şirketle ilgili yapılan işlem dosyası ticaret sicilinden celp edilmiştir. Celp edilen belgelere göre şirketin TTK geçici 7. maddesi kapsamında kaldığının belirlenmesi üzerine 2 aylık süre içinde münfesih olması sebebinin ortadan kaldırılmasının ihtaren bildirilmesi amacıyla, TTK geçici 7/1-a madde hükmü gereği, …. Tic. Ltd. Şti’nin ticaret sicilindeki son adresine tebligat yapıldığı ancak şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar yollanmadığı, dolayısıyla yasaya uygun terkin işlemi yapılmadığından … Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesi gerektiği, Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK geçici 7. maddesine aykırı eylemi nedeniyle dava açılmasına neden olduğu dolayısıyla davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği…” gerekçesiyle davanın kabulüne, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle:Müvekkilinin işlemlerini mevzuata uygun olarak yaptığını, dava konusu olayda müvekkilinin resen terkine ilişkin işlemlerinde hiçbir eksiklik olmadığından ve dava konusu resen terkin işleminin TTK’nın geçici 7. maddesi ve buna ilişkin ikincil mevzuata uygun bulunduğundan; kanun gereği işlem tesis eden müvekkili aleyhine ilk derece mahkemesince yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, Yargıtay 11. H.D.’nin de bu yönde bir çok emsal kararı bulunduğunu, Davacı şirkete, terkin işlemi öncesinde usulüne uygun şekilde ihbar gönderildiğini, bununla birlikte şirket yetkililerine de tebliğ yapılmadığı şeklinde hüküm kurulmuş olmasının da yanlış olduğunu, müvekkilince yapılan tüm işlemlerin yukarıda belirtildiği gibi mevzuata uygun olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinin müvekkiline yüklenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın bu yönden kaldırılarak, yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın geçici 7.maddesine dayalı ihya istemine ilişkindir.Davacı, pay sahibi ve temsilcisi olduğu şirketin sicilden terkin işleminin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek ihya isteminde bulunmuş, davalı ise şirketin adresinde bulunmadığı ve tespit edilemediğini, bu nedenle resen terkin işleminin yapıldığını, işlemin yasaya ve usule uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.İlk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, davalı vekili tarafından ileri sürülmüş olan istinaf nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Yargıtay 11. HD 2016/10290 E 20167954 K sayılı, 10.12.2016 tarihli ve aynı dairenin 2019/540 E 2019/1798 K sayılı ve 04.03.2019 tarihli emsal karar içerikleri de gözetildiğinde; 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı … Müdürlüğünce ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin Ticaret Sicil Gazetesi’nin 07. 07. 2015 tarihinde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirkete çıkarılan tebligatın adreste tanınmadığından bahisle iade edildiği, şirket yetkilisine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin veya tebligatın dosyaya sunulmadığı gibi davalı yanca şirket yetkilisine tebligat yapıldığı hususu da kanıtlanmadığından, dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı analaşılmaktadır. Davalının yaptığı terkin işlemi yasa ve yönetmeliğe aykırı olduğundan, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulması da doğru olmuştur. Bu nedenle davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir.İlk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair;HMK’nın 353.1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 09/05/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.