Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1079 E. 2019/382 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO 2018/1079
KARAR NO : 2019/382
KARAR TARİHİ 14/03/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/02/2018
NUMARASI : 2017/626 -2018/100 E.K
DAVANIN KONUSU: Alacak
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı banka vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, müvekkilinin uzun yıllardır Hollanda’da yaşadığını, davalı bankanın Parseller/Avcılar Şubesindeki vadeli hesabındaki parayı para çekmek için aynı bankanın Didim Şubesine başvurduğunda, hesabında para bulunmadığını öğrendiğini, hesabındaki toplam 90.000.-Euro’nun dava dışı Hasan Doğan adına düzenlenmiş sahte vekaletname ile Temmuz/2015 tarihinde aynı bankanın Parseller/Avcılar Şubesinden çekildiğinin tespit edildiğini, gerek vekaletnamenin düzenlendiği ve gerekse paranın sahte vekaletname ile çekildiği tarihlerde davacının Hollanda’da olduğunu, davalı banka ve dava dışı şüpheliler yönünden halen Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/ 7862 Sor. nolu dosyası ile, davalı noter hakkında da aynı Savcılığın 2016/53470 Sor nolu dosyası ile soruşturmanın derdest olduğunu, banka hesabındaki paranın tamamının tek seferde çekilmesinde davalı banka yetkilileri tarafından herhangi bir araştırma dahi yapılmadığını, vekaletnamenin mevduat sahibine ait olup olmadığı hakkında bir araştırma yapılmadığını, noterlik belgesindeki imza ve resim ile (bankaya ibraz edilen belgedeki) imza ve resmin farklı olduğunu, vekaletnameyi hazırlayan noter ve davalı bankanın kusursuz sorumlu olduğunu ileri sürerek 90.000-Euro tutarın çekilme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.Davalı … vekili, davaya bakmakla görevli mahkemelerin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu,davada müvekkiline husumet düşmediğini, müvekkilinin özen borcunu titizlikle yerine getirdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı banka vekili, müvekkili bankanın noter onaylı vekaletnameye ve noterden alınan açık teyide istinaden işlemi gerçekleştirmesinde üzerine düşen tüm yükümlülükleri eksiksiz ve tam olarak yerine getirdiğini, davacının oluşan zararından sorumlu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİİlk derece mahkemesince, somut olayda, davacı tacir olmayıp, 6502 sayılı Kanun’un 3/k maddesinde tanımlanan tüketici sayılan kişilerden olduğu, tüketici işlemi niteliğinden kaynaklanan dava konusu uyuşmazlıkta, tüketici mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Tüketici Mahkemesine Gönderilmesine karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı banka vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİDavalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davacı taraf dava konusu ettiği işlemin sujesi kendisi olmayıp, adına vekaletname düzenlenmiş … isimli şahıs olduğunu, dolayısıyla davacı taraf dava konusu işlemi gerçekleştiren taraf olmadığı için müvekkili bankadan herhangi bir hizmet yahut mal satın alma işlemi gerçekleştirmediğini, sahteliği iddia edilen bir vekaletname ile yapılan işlem ile davacı zarara uğramışsa, zarar verici eylemin sahte vekaletname kullanılmak suretiyle para çekme işlemi olduğu ve işbu eylemin/işlemin de açıkça haksız fiil niteliğinde olduğunun kabulü gerekeceğini, bu nedenle görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE Davacı, davalı banka nezdinde bulunan hesabından davalı noterde dava dışı ….adına düzenlenmiş sahte vekaletname ile para çekme işlemi gerçekleştirildiğini, hesabındaki tüm mevduatının çekildiğini iddia ederek hesaptan çekilen tutarın davalılardan tahsilini istemiştir.İlk derece mahkemesince, tüketici mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.28.05.2014’te yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1- k maddesinde “tüketici”, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir.Yine anılan yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır.Somut olayda, davacı ile davalı banka arasında akdedilen bankacılık hizmet sözleşmesi gereğince davacının davalı banka nezdinde vadeli mevduat hesabının bulunduğu ihtilafsız olup, noterde düzenlenen sahte vekaletname ile bankacılık işlemi gerçekleştirildiği, davalı bankanın objektif özen yükümlülüğünü gereği gibi yerine getirmediğinden dolayı zarara uğranıldığı iddia edilmiş olup, davanın 28.05.2014 tarihinden sonra açılmış bulunmasına ve davanın bankacılık işleminden doğan zararın tahsiline yönelik olduğuna göre, mahkemece davanın görev yönünden reddedilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davalı bankanın istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı banka tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davalı banka tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince HMK 20.maddesi gereğince taraflara tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK.353.1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.