Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1058 E. 2018/748 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1058
KARAR NO : 2018/748
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/03/2018
NUMARASI : 2018/343 Esas
DAVANIN KONUSU : Kıymetli Evrak İptali
Hasımsız olarak görülen çek iptali istemli davada, ilk derece mahkemesince 28/03/2018 tarihli ihtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili, müvekkile ait sıralı ve açık çek yapraklarının kaybolduğunu ileri sürerek …Maltepe Şubesine Ait 01/12/2005 tarihli, … nolu ve …nolu iki adet çeklerin iptaline karar verilerek tedbiren ödeme yasağı konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince, 28.03.2018 tarihli ara kararıyla belirtilen çeklerin üzerinde bedel bulunmadığı bildirildiğinden tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu çekler nedeni ile müvekkilin mağdur olmaması için eldeki davanın açıldığını, uygulamada talep halinde ihtiyati tedbir ve ödeme yasağı kararı verildiği halde bu talebin reddinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına söz konusu çekler hakkında ihtiyati tedbir ve ödeme yasağı kararı verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Talep, HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca, ihtiyati tedbir yoluyla çek hakkında ödeme yasağı verilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkiline ait boş çekin kaybolduğunu iddia ederek çekin tedbiren ödenmesinin yasaklanmasına karar verilmesini istemiştir.
HMK’nın 389. Maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “
Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.
Kanun hükmü, tedbir talep edenin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunu düzenlemiştir. Ayrıca, eğer tedbir alınmazsa hakkın kullanılmasının önemli ölçüde zorlaşması veya imkansız hale gelmesi ihtimalinin de bulunması gerekir.
Mevcut dosya kapsamı itibariyle, HMK 389 ve 390. maddeleri gereğince ihtiyati tedbirin şartları oluşmadığından, talebin reddine dair verilen ilk derece mahkemesi kararı sonucu itibariyle doğrudur.
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK.391/3.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 11/07/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK.391/3.maddesi uyarınca karar kesindir.