Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1043 E. 2019/433 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1043
KARAR NO : 2019/433
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/431 Esas – 2018/108 Karar
TARİHİ : 30/01/2018
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne ilişkin verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı ile arasındaki ticari alım satım ilişkisi sonucunda cari hesaptan ötürü alacağı bulunduğunu, bu ilişki içerisinde müvekkilinin şirketin davalı taraftan muhtelif faturalara bağlı 9.415,82 TL alacağının doğduğunu, harici ikaz ve taleplere rağmen alacağının ödenmemesi üzerine taraflarınca davalı aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, borçlunun itiraz dilekçesinde “…Protokolle 20 Mayıs 2016 tarihi itibari ile kaşemi kullanıp yapmış olduğu tüm harcamalar kendisine ait olup aramızdaki protokolde mevcuttur. Borcun gerçek sahibi …’ dır” şeklinde itiraz ettiğini, borçlunun itirazında üzerinde durulması gereken konunun borçlunun borcun varlığını kabul ettiği hususunun olduğunu, dolayısı ile borçlunun beyanının ikrar mahiyetinde olduğunu, borçlu itiraz dilekçesinde borcun varlığını kabul ettiğinden, borcu ödediğini yazılı belge ile ispatlaması gerektiğini, davalının icra takibine itirazı akabinde 06/02/2017 tarihinde 500,00 TL ve 22/07/2017 tarihinde 500,00 TL müvekkilinin şirketine ödeme yaptığını belirterek, davalının İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki haksız itirazının iptali ile itiraz sonrası yapılan toplam 1.000,00 TL ödemenin düşülerek 8.415,82 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA Davalı savunmasında özetle; kendisi ile … arasında imzalanan protokol uyarınca, 20 Mayıs 2016 tarihinden itibaren işletme ve ruhsat sahibi …’ ye ait kaşe ile yapılan tüm alışverişlerin ödemelerinin… ait olduğunun kararlaştırıldığını, bu süreçte ödemelerden doğacak olan ekonomik sıkıntının… ait olduğunu, … 500 + 500 = 1000 TL ödeyerek bu davanın uzatılmaması için çaba gösterdiğini, borcun kendisine ait olmadığını,… sorumluluğunda olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 30/01/2018 tarihli, 2017/431 Esas – 2018/108 Karar sayılı kararında; “…Davacı şirketinin davalıya ait ticari işletmeyle olan ticari ilişkisinden kaynaklı cari hesaptan bakiye kalan alacağının tahsili amacıyla İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip yaptığı, takibe davalının süresi içerisindeki itirazı üzerine takibin durduğu, davacının süresi içerisinde iş bu davayı açarak itirazın iptalini talep ettiği, davalı kendisine ait ticari işletmeyi dava dışı… devrettiğinden bahisle devir tarihinden sonra kendisine ait iş yeri unvanı ve kaşe ile yaptığı alışverişlerden aralarında düzenlenen protokol gereği sorumlu olmadığını iddia etmiş ise de taraflar arasında bağlayıcılığı olan protokolün davacıya karşı ileri sürülemeyeceği, davalının kendisine ait unvan ve kaşenin dava dışı … tarafından kullanılmasına izin verdiği, düzenlenen protokole göre de mesul müdür sıfatıyla görevlendirildiği dikkate alındığında bu isim ve kaşe kullanılarak oluşan borçlardan davalının sorumluluğunun iyi niyetli 3 kişilere karşı ileri sürülemeyeceği, davalının itiraz etmiş olmasına rağmen takip sonrası kısmi ödemelerde bulunduğu da dikkate alındığında davalının takipte konu borçtan sorumlu olduğu, protokol hükümlerinin dava dışı şahıs ile kendi aralarındaki rücu ilişkisinde etkili olduğu anlaşılmakla dosya kapsamına göre sübut bulan davanın kabulü ile itirazın iptaline karar vermek gerekmiş alacağın likit olduğu inkar tazminatının yasal şartlarının oluştuğu anlaşılmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmolunarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur…” gerekçesiyle davacının davasının kabulüne, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin aynen devamına, sonradan yapılan ödemelerin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasına,” karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle:… isimli işyerini işletmekte iken dava dışı … isimli şahısın işletmekte olduğu işyerini devralmak istediğini, kendisinin de işyerini devretmek niyetinde olduğundan devir konusunda bir sözleşme yaparak devir işlemlerini gerçekleştirdiğini, devir işleminin 20 mayıs 2016 tarihinde gerçekleştirildiğini, … ile aralarındaki anlaşmaya göre bu tarihten sonra yapılacak her türlü alışveriş neticesinde oluşacak gelir ve gider her türlü borç kendisine ait olacağını, müşteri çevresinin devamlılığını sağlamak amacıyla da kendisine ait olan ünvan ve işyeri kaşesini kullanacağı konusunda anlaştıklarını, bu tarihten sonra meydana gelen ticari ilişkilerde kendisinin sorumlu olmayacağını anlaşmış olduğundan kendisinin bu tarihten sonraki işlemlerine herhangi bir şekilde karışmadığını, buna istinaden de davacıya taksitler halinde ödeme yapıldığını, kendisinin borçlu olmadığı bir ticari ilişkiden dolayı sorumlu tutuluyor olmasının hukuka aykırı olduğunu, tüm deliller borcun tarafının kendisinin olmadığımı göstermesine rağmen davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin usul ve yasaya aykırı kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı tarafından cari hesaba dayalı alacağın davalıdan tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemli dava açıldığı, mahkemece davanın yukarıdaki gerekçe ile kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davalı gerek takibe itirazında gerekse davadaki savunmasında, dava dışı … aralarında imzalanan 20.05.2016 tarihli protokol ile işletmesini devrettiğini, devir protokolü hükümleri uyarınca 20.05.2016 tarihinden sonraki işletmenin doğan borçlarından devralan … sorumlu olacağının kararlaştırıldığını, işletmeyi devralan … onay ve bilgisi dahilinde kendisine ait işyeri ünvanı ve kaşesini kullanarak davacıdan alışverişler yaptığını, bu nedenle borçtan şahsen sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Mahkemenin gerekçeli kararında da işaret edildiği üzere, işletmeyi protokol ile haricen devreden davalı ile devralan dava dışı … arasındaki protokol hükümlerinin tarafları arasında sonuç doğuracağı, protokolde imzası bulunmayan davacıya karşı ileri sürülmesinin olanaklı olmadığı, davalının onayı ve bilgisi dahilinde işletme ünvanı ve kaşesi kullanılarak yapılan borçlardan davalının davacıya karşı sorumlu olacağı anlaşılmakla, davalının bu yöndeki istinafı yerinde değildir.Açıklanan bu gerekçeyle, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Mahkemece, “Davacının davasının kabulü ile, İstanbul …. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin aynen devamına, sonradan yapılan ödemelerin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına” şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Davacı icra takibini 9.415,82 TL asıl alacağın tahsili için yapmış olup, itiraz ile duran takip nedeniyle İİK’nın 67. maddesi uyarınca açtığı bu davanın dava dilekçesinde, davalının takibe itirazından sonra davadan önce yapmış olduğu 1000,00 TL ödemeyi dikkate alarak sonuç ve talep kısmında 8.415,82 TL üzerinden takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme taleple bağlı olarak hüküm kurmalıdır (HMK m. 26). Buna göre mahkemece kurulan hüküm davacının dava dilekçesindeki talebini aşar şekilde kurulmuştur. HMK’nın 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık oluşturan bu durum dairemizce resen dikkate alınacaktır. HMK’nın 355, 353/1.b.2. maddesi uyarınca, istinafa konu İlk derece mahkemesi kararının re’sen düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca esastan reddine; HMK’nın 353/1.b.2. ve 355.maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının re’sen düzeltilerek davanın esası hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;1-Davanın kabulü ile davalının İstanbul …. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasına yaptığı itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca talep gibi kısmen iptali ile 8.415,82 TL asıl alacağın icra takip tarihinden itibaren işleyecek ve 3095 sayılı Yasa’nın 2/1. maddesi uyarınca hesaplanacak yasal temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili için takibin devamına,2-İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının takdiren %20’si oranında hesaplanan 1.683,16 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 3-Alınması gerekli 574,88 TL harçtan, peşin alınan 143,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 431,15 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,4-Davacının yapmış olduğu harç, posta müzekkere masrafı toplamı olan 290,96 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Artan gider avanslarının, karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,5-Davacı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ ne göre tespit olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf yargılaması yönünden;a)Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının harçlarının Hazineye irat kaydına; karar düzeltilmiş olmakla, peşin yatırılan 108,00 TL peşin harcın talep halinde davalıya iadesine, b)Kararın mahiyetine göre, davalı tarafından yapılmış olan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,c)Duruşma açılmadığından, istinaf yargılaması için avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,7-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;HMK’nın 353/1.b.1-2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 21/03/2019