Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/910 E. 2018/31 K. 11.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/910
KARAR NO : 2018/31
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/06/2017
NUMARASI : 2015/606- 2017/180 E.K
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLAR İDDİA VE SAVUNMA ÖZETİ
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalının yurt dışından ithal ettiği emtianın taşıma işini ifa ettiğini, davalı tarafça 20/03/2015 tarihli taahhütname ile yurtdışından ithalat yüklemelerine ilişkin 31/12/2015 tarihine kadar geçerli olmak üzere her türlü gecikme halinde ortaya çıkabilecek alacaklara ilişkin tüm faturaların ödeneceğinin taahhüt edildiğini, ancak buna rağmen buna ilişkin fatura bedellerinin ödenmediğini, taşıma işleminde müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını edimini kusursuz yerine getirdiğini, faturalardan kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının anlaşma şartlarına aykırı olarak müvekkilinden fazladan talep ettiği ardiye masrafları, navlun, sabitleme, branda, mükerrer ve ekstra tır masraflarına itiraz edildiğini, davacının üzerine düşen hazırlıkları zamanında ve gereği gibi yerine getirmediğinden bu masrafları müvekkiline yansıtamayacağını, kaldı ki talep edilen kadar borcun da bulunmadığını belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları sonucunda, davalının 20/03/2015 tarihli taahhütnamede, 30/12/2015 tarihine kadar geçerli olmak üzere 2015 yılında gerçekleşecek tüm ithalat yüklemelerinde her türlü gecikme halinde oluşabilecek olan konteyner gecikme bedeli (demuraj) ardiye ve benzeri gecikme bedeli ile ilgili her türlü bedeli karşılayacağını taahhüt ettiği, dava konusu faturaların demuraj, navlun, ardiye gibi masrafları içeren faturalar olduğu, somut olayda davacıya izafe edilebilecek sorumluluğun ortaya konulamadığı, davacının faturalara konu ettiği söz konusu giderlerin taşıyan tarafından katlanılan ve aksine sözleşme yoksa taşıtan tarafından ödenmesi gereken taşıma ve sevk masrafları olduğu ve içeriği itibarı ile görülen hizmetle de uyumlu olduğu, fahiş olmadığı, davacının takibe ve davaya konu faturalardan dolayı alacaklı olduğu gerekçesiyle davalının icra takibine vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 5.842,57 Euro ve 270,00 USD üzerinden devamına, bu bedele takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz uygulanmasına, fazla talebin reddine, davacı yararına % 20 oranında 3.542,49 TL icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince yurt dışından ithal edilecek mallar için her türlü masraflar üstlenilmiş ise de, faturalara konu masrafların davacının üzerine düşen hazırlıkları gereği gibi zamanın tamamlamasından doğan gecikmeden kaynaklandığını, müvekkilinin usulüne uygun olarak tutulan ticari defter ve kayıtlarına itibar edilmemesinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Davacı, davalının yurt dışından ithal ettiği malların deniz yolu ile taşınması işini yerine getirdiğini, davalının taşıma işinden doğan her türlü masrafları karşılamayı taahhüt etmesine karşın dava konusu faturaları kabul etmediğini, faturalardan kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiş, davalı ise, muhtelif masraflara ilişkin faturaların kabul edilmediğini, davacının kusurundan kaynaklı masraflardan sorumlu olmadıklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalıya yansıttığı faturalardan kaynaklanmaktadır.
Kural olarak salt faturanın düzenlenmiş olması fatura içeriğinin ve alacağın varlığına delil teşkil etmez. Faturanın dayanağının yazılı belgelerle ispatlanması gerekir. Somut olayda ispat yükü üzerinde olan davacının yansıtma faturalarına dayanak alacağın varlığına ve miktarına ilişkin olarak yazılı delil sunmakla yükümlüdür. Bu bağlamda dava konusu faturalardan 10.04.2015 tarihli faturanın dayanağı demuraj olup, bu faturanın dava dışı fiili taşıyıcı tarafından davacıya düzenlenen demuraj faturasından kaynaklandığı, diğer dört adet faturanın ise, navlun, ardiye gibi İspanya – Valencia Limanında oluşan masrafların davalıya yansıtılması olduğu tarafların kabulündedir. Davalı tarafça, somut olayda davacıya izafe edilebilecek sorumluluk ispat edilememiştir. Bu durumda davacının faturalara konu ettiği söz konusu giderlerin taşıyan tarafından katlanılan ve aksine sözleşme yoksa taşıtan tarafından ödenmesi gereken taşıma ve sevk masrafları olduğu ve içeriği itibarı ile görülen hizmetle de uyumlu olduğu, bedelin fahiş olmadığı gözetildiğinde ilk derece mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçeler ve ilk derece mahkemesinin Dairemizce de benimsenen gerekçeleri ışığında, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Bakiye 907,43 TL istinaf nispi karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK.353.1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 21/12/2017
KANUN YOLU : HMK. 362/1.a .maddesi uyarınca, dava değerine göre karar kesindir.