Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/823 E. 2018/269 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/823
KARAR NO : 2018/269
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/05/2017
NUMARASI : 2015/405 Esas – 2017/339 Karar
DAVANIN KONUSU : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, keşidecisi dava dışı …A.Ş. lehdarı dava dışı …Tic. A.Ş. olan, Muhatap Bankasının davalı …bank A.Ş. olduğu çeki lehdarından ciro yolu ile aldığını ve dava dışı …Maddeler A.Ş. emrine ödenmesi için ciro ettiğini, ilgili çekin …’e teslim edilemeden kaybolduğunu ve/veya çalındığını; derhal çekin iptali istemli dava açıldığını, ödeme yasağı kararının tebliği öncesinde ise çekin davalı … Bankasına ibraz edilip takastan ödendiğini, çekte ….Maddeler A.Ş. nin cirosunun bulunmamasına rağmen ciro silsilesi kopuk olan bu çekin davalı …. tarafından tahsil edilerek müvekkilinin zararına sebep olunduğunu; çek bedeli kadar oluşan bu zarardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları nedeni ile keşide tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı…bank A.Ş. vekili savunmasında özetle; çekin yetkili hamili olan ….’e ödendiğini, davacının yetkili hamil olmadığını, ilgili çekin müvekkili bankaya değil takas bankası aracılığı ile ibraz edildiğini, bankalarca imzalanan protokole göre çekteki ciro silsilesini inceleme yükümlülüğünün takas bankasında olduğunu,davacının ayrıca teminat yatırıp çekle ilgili ödeme yasağı kararını almaması nedeni ile kendi kusurunun bulunduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …. Bankası A.Ş. vekili savunmasında özetle; tacir olan davacının çeki ciroladıktan sonra teslim etmemesinin ispata muhtaç olduğunu, çekin kayboluş şeklinin de ispata muhtaç olduğunu, çekteki tüm cirantalara karşı dava açmak yerine bankaları ve sadece son hamili dava etmesinin de müteselsil sorumluluk ilkelerine aykırı olduğunu,ihtiyati tedbir kararı bulunmasına rağmen teminatı yatırmayarak çekin ödenmesine neden olan davacının olayda kendisinin kusurlu olduğunu, müvekkili bankanın çeki ödeyen banka olmayıp, çekin takas yolu ile ödenmesine aracılık eden banka olması nedeni ile olayda sorumluluk yüklenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …’e usulüne uygun dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmiş ancak bu davalı cevap ve delil bildirmemiş ve HMK 128. madde uyarınca davacı yanın iddialarını reddetmiş sayılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesinin kararında; Davalı …bank A.Ş hakkında açılan dava yerinde görülmediğinden REDDİNE, Davalılar … Bankası A.Ş. ve…yönünden açılan davanın KABULÜ ile 5.041,42 TL’nin bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı … Bankası A.Ş. açısından 29.11.2014, davalı … açısından da dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına dair karar vermiştir.
Bu karara karşı Davacı vekili ile davalı … ve davalı …Bankası vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Dava konusu alacaktan tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken davalı …bank A.Ş.hakkındaki davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, çünkü davalı …bank’ın davaya konu çeke ilişkin muhatap banka konumunda olup sorumluluğunun yasadan kaynaklandığını, TTK.’nın 801.maddesindeki düzenlemeye göre muhatap bankanın ödeme yaparken araştırma yapma sorumluluğunun bulunduğunu ve ciro silsilesini incelemekle yükümlü olduğunu, bozuk ciro silsilesine rağmen çek bedelini ödeyen muhatap bankanın sorumlu olduğunu, mahkemenin kararına dayanak yaptığı yönetmelik ve protokollerin bankalar arasındaki ilişkileri düzenleyen belgeler olup üçüncü kişiler açısından bağlayıcı olmadığını,
Davaya konu çekin keşide tarihi olan 25.05.2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi yürütülmesi gerekirken mahkeme kararında daha sonraki tarihten faiz yürütülmesinin hukuka aykırı olduğunu, çünkü müvekkili tarafından gönderilen ihtarnamenin öncelik faizlerden vazgeçme anlamına gelmediğini belirterek sonuçta, davalı …bank A.Ş.hakkında verilen ret kararının kaldırılarak bu davalı yönünden de tahsil kararı verilmesini ve tüm davalılar yönünden temerrüt faiz başlangıç tarihinin 25.05.2014 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …Bankası vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
İlk derece mahkemesinin TTK.’nın 801/1.maddesini yanlış yorumladığını, çünkü anılan maddede yükümlülüğün muhatap bankaya getirildiğini, müvekkilinin muhatap banka olmayıp takas yoluyla çekin kendisine ibraz edildiği banka durumunda olduğunu, çek bedelini ödeyen bankanın muhatap banka olan …bank olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini,
İlk derece mahkemesinin Bankalar Arası Takas Odaları Merkezi Yönetmeliği’nin 9.maddesine göre, müvekkili bankanın şekil şartlarını incelemekle yükümlü olduğunu kabul ettiğini, mahkemenin bu konuda yorum hatası yaptığını, anılan Yönetmelikte müvekkiline böyle bir yükümlülük getiren madde bulunmadığını, ilk derece mahkemesinin, muhatap…bank’ın çeki fiziken görmediği gerekçesiyle sorumlu olmayacağına karar verdiğini, oysa anılan Yönetmeliğin 6-10-11-12.maddeleri birlikte yorumlandığında, muhatap bankanın çeki fiziken inceledikten sonra mutabakat sağlayıp ödemeye onay verdiğinin anlaşılacağını, bu nedenle asıl sorumlunun muhatap banka olup müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını,
İlk derece mahkemesinin, bir tacir olan davacının ciro ettiği çeki, ciro ettiği kişiye neden teslim etmediğini ve nasıl kaybettiğini açıklayıp ispat etmediğini, bu durumda mahkemenin ticari defter ve kayıtları inceleyerek keşide tarihi itibariyle davacı şirket ile dava dışı Veser arasında bir ticari ilişki olup olmadığının tespit edilmesinin gerektiğini, mahkemenin bu hususu eksik bıraktığını,
Bilirkişi tespitlerinin yerinde olmadığına dair itirazlarının mahkemece değerlendirilmediğini,
İlk derece mahkemesinin, diğer cirantaların da davaya dahil edilmesi konusundaki talepleri dikkate almadan karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin müvekkili hakkında verdiği kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı… vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Müvekkilinin savunma hakkının kısıtlandığını, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini, dava konusu çek incelendiğinde ciro silsilesinde kopukluk olduğu gerekçesiyle usul ve yasaya aykırı karar verildiğinin anlaşılacağını, çekin davacı uhdesindeyken ciro yoluyla Zirve İnşaat’a oradan …’a oradan YKM Mühendislik’e ondan da müvekkiline geçtiğini, ciro silsilesinin bozuk olmadığını, müvekkilinin meşru hamil olup çeki bu nedenle tahsil ettiğini,
Davacı tarafın çek iptali davası açıp tedbir istediğini, mahkemece verilen tedbir kararının infazı için zamanında teminatı yatırmadığını ve çekin bedelinin ödenmesine davacının kendi kusuruyla sebebiyet verdiğini,
İlk derece mahkemesinin davacı yanın cirosundan sonraki ciranta olan … ile davacı arasında bir ticari ilişki bulunup bulunmadığını incelemeden karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin hukuka aykırı kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle, ciro silsilesi bozuk olan çekin ödenmiş olması nedeniyle, çekin meşru hamil olduğunu beyan eden davacı tarafından açılmış bir tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı ve iki davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK.’nın 355.maddesi uyarınca istinaf incelemesi istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı vekili hakkında davanın reddine karar verilen muhatap banka…bank’ın da sorumlu olması gerektiğini, bu davalı hakkındaki ret kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Ayrıntısı bilirkişi raporunda ve mahkemenin gerekçeli kararında gösterildiği üzere, yukarıda anılan Yönetmelik’in 9.maddesine göre, “Muhatap banka dışındaki bankalar, çek hamilleri tarafından ibraz edilen çeklerin; şekil şartlarını, ciro silsilesini, ibraz süresini, çekte tahrifat olup olmadığını, imza dışındaki sahtelik, çek hamilinin yetkisi açısından geçerli olup olmadığını kontrol edip tahsile aldıktan sonra, bu çeklere ait banka kodu, şube kodu, hesap no, çek no, çek tutarı bilgilerini yönetmelik ve izahname hükümleri çerçevesinde ilgili bankaya iletmek üzere bilgisayar ortamında takas odasına intikal ettireceklerdir. Alınan çek blokeli ise çekin blokeli olduğu da bildirilecektir. Bu çeklerden karşılıksız olduğu gerekçesiyle iade edilenler hakkında çeki tahsile veren banka kodu, şube kodu, keşide tarihi, keşide yeri ile çek üzerindeki kodlu bilgiler ayrıca bildirilecektir. Bankalar bu yükümlülüklerin yerine getirilmesini teminen, birbirlerine yeterli sayıda tedavülde bulunan ve tedavülden kalkan çek spesiminlerini tevdi edeceklerdir” hükmü yer almaktadır.
Bu düzenlemeye göre çekin kendisine ibraz edildiği takas bankasının çekteki ciro silsilesini kontrol etme yükümlülüğü mevcuttur. Takas için ibraz edilen bankanın muhatap bankaya ödeme öncesinde soracağı bilgiler arasında ciro silsilesi yer almamaktadır. Bu husus çekin ibraz edildiği bankaca öncelikle denetlenecek bir husustur. Çekin fiziken muhatap bankaya gönderileceğine ilişkin bir hüküm yer almamaktadır. Bu durumda ciro silsilesini kontrol yükümlülüğü çekin takas amaçlı ibraz edildiği bankaya, olayımızda …i Bankasına aittir. Aynı konuda davalı …Bankası’nın da istinaf sebep ve gerekçesi mevcut olup sorumluluğun …Bankasında değil muhatap bankada olduğu savunulmuş, gerekçe olarak Yönetmelik’in 9-10-11-12.maddeleri gösterilmiştir. Anılan düzenlemeler çekin ibraz edene ödenmesiyle ilgili olmayıp bankalar arasındaki toplantı ve işlemleri düzenlemektedir. Olayımızda muhatap bankaya çekin fiziken ibraz edildiğine dair bir kayıt sunulmamıştır. Çekin ciro silsilesine uygun olup olmadığını, kopukluk bulunup bulunmadığını inceleme yükümlülüğü çekin kendisine ibraz edildiği … Bankasına ait olup muhatap bankanın sorumluluğunu gerektirecek bir husus bulunmamaktadır. TTK’nın 801.maddesindeki düzenleme çekin fiziken muhatap bankaya ibraz edildiği hallerde uygulanacak bir hükümdür. Bu maddedeki yükümlülüğün, muhatap bankanın yerine geçerek takasa ibraz edilen çeki ödemek durumunda kalan … Bankası’nda olduğunun kabulü gerekir.
Açıklanan bu gerekçelerle davacının ve davalı … Bankası vekilinin bu konudaki istinaf sebep ve gerekçeleri yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili, çekin keşide tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğini savunmuşsa da, ilk derece mahkemesinde de belirtildiği üzere, davacı ihtarname çekmek suretiyle önel vermiş olup temerrüt tarihinin ihtarnameye göre belirlenmesi hukuka uygun bulunmuştur. Bu nedenle davacı vekilinin bu konudaki istinaf sebep ve gerekçeleri yerinde görülmemiştir.
Davalı … Bankası vekili ve … ilk derece mahkemesinin yetersiz tahkikat yaptığını, ticari defterlerin incelenmesi gerektiğini ileri sürmüş iseler de; çek ciro silsilesi incelendiğinde, davacı Belkim tarafından yapılan cironun tam ciro olup dava dışı … Maddeler A.Ş.emrine cironun yapıldığı görülmektedir. Bu tam ciroya rağmen, emrine ciro yapılan ….Mad.A.Ş.’nin cirosu bulunmadan çekte… – …in cirosunun yer aldığı ve böylece ciro silsilesinin koptuğu anlaşılmaktadır. Davacının bu çeki dava dışı…’e vermek üzere ciroladığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı … Bankası vekili, davacının ciro yapmış olmakla artık sıfatının kalmadığını savunmuşsa da, çeke bağlı hakkın devrinin tamamlanması için, TTK.’nın 788.maddesinde açıkça düzenlendiği üzere, sadece ciro yeterli olmayıp ayrıca çekin fiziken teslimi de gerekir. Bu nedenle alacağın, lehine ciro yapılan Veres’e geçtiğinden ve davacının sıfatının kalmadığından söz edilemez.
Ciro silsilesinin kopukluğu davacının zararını kanıtlamaya yeterlidir. Bu nedenle ayrıca ticari defterlerin incelenmesine gerek yoktur. Bu konuda ilk derece mahkemesinin karar gerekçeleri isabetli olup davalılarca ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Davalı … Bankası vekili, davacının bir tacir olarak çeki nasıl kaybettiğini ispat etmesi gerektiğini, davalı … ise davacının açtığı zayi nedeniyle iptal davasında teminatı zamanında yatırmamak suretiyle zararın doğmasına sebebiyet verdiğini ileri sürmüşlerdir. Çekin ciro silsilesindeki kopukluk açık olup bankanın özen kurumu dikkate alındığında her türlü kusurundan sorumludur. Gerek çeki ciro yoluyla alan davalı gerekse çekin kendisine ibraz edildiği …Bankası basit bir incelemeyle ciro silsilesinin kopukluğunu görebilecek durumdadır. Davalı…. çekteki ciro silsilesinin kopukluğunu göre göre çeki almış olup yetkili ve meşru hamil olduğunu ileri süremez. Yine çekin ibraz edildiği … Bankası bir özen kurumu olarak basit bir incelemeyle göreceği ciro zinciri kopukluğunu incelemeden ödeme yapmış olması nedeniyle artık davacı hamilin kusurlu olduğundan söz edemez. Bu konudaki istinaf sebep ve gerekçeleri yerinde görülmemiştir.
Davalı … Bankası vekili diğer cirantaların da davaya dahil edilmesi gerektiğini savunmuşsa da, cirantalar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmamaktadır. Bu nedenle bu konudaki istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir. Ayrıca birlikte zarar verenlerin zarar görene karşı müştereken sorumlu olacağına dair TBK’nın 61.maddesi hükmü dikkate alındığında, davalı banka vekilinin müteselsil sorumluluğa ilişkin istinaf sebep ve gerekçesi yerinde görülmemiştir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK.’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurularının esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM :
1-HMK.’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacı vekilinin, davalı T…. Bankası vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine,
2-a)Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
b)Davalı T…. Bankası tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına; bakiye 258,29 TL nispi istinaf karar harcının davalı T…. Bankası A.Ş.’den tahsiline Hazineye gelir kaydına,
c)Davalı … tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına; bakiye 277,38 TL nispi istinaf karar harcının davalı …’den tahsiline Hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraf vekillerine tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK.’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 15/03/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK.’nın 362/1.a.maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.