Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/808 E. 2018/99 K. 08.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/808
KARAR NO : 2018/99
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2017
NUMARASI : 2014/630 2017/690
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali İstemi
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı şirket sermaye şirketi olmasına rağmen kamu tüzel kişileri tarafından kurulduğunu, davalı şirketin yönetim kurulu üyeleri ortakların kamu tüzel kişileri tarafından tespit edildiğini, müvekkilinin davalı şirketin kurucu üyesi olarak davalı şirkette yönetim üyeliğini de icra ettiğini, davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinin esas sözleşmenin 11.maddesine göre tespit edildiğini, 17/01/2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantasında esas sözleşmenin 11.maddesinde değişikliğe gidilerek A gruba pay sahiplerinin 11 üye ile temsiline dair karar alındığını, genel kurul tutanağının 6.maddesi ile de müvekkili şirketin yönetim kuruluna seçildiğini, müvekkili şirketin yönetim kurulu kararı ile davalı şirketin yönetim kuruluna .. isimli kişinin temsilen seçildiğini ve davalı şirkete bildirildiğini, müvekkili tarafından seçilen yönetim kurulu üyesinin tescil ve ilanının yapılmadığını, bu konuda ihtarname gönderdiklerini, davalı şirketin cevabi ihtarnamesi ile bu taleplerini kabul etmediğini, cevabi ihtarnamede belirtilen iddiaların ve savunmaların hukuki dayanağının bulunmadığını, müvekkilinin karşı çıkmasına rağmen 29/05/2014 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantasında müvekkilinin hukuka aykırı bir şekilde yönetim kurulu üyeliğinden alınmasına karar alındığını, aynı toplantıda yönetim kurulu üyesi seçimi yapılmadığını, TTK 334.maddesinde öngörülen şekilde yönetim kurulu üyeliği boşalması gerçekleşmediğini, yönetim kurulunu seçme yetkisinin genel kurula ait olup yönetim kurulu tarafından yönetim kurulu üyesi seçilemeyeceğini, TTK 391.maddesi gereğince yönetim kurulu tarafından yapılan bu işlemin aynı maddenin d bendine aykırılık teşkil ettiğini ve batıl olduğıunu belirterek, yönetim kurulu kararı ile .. isimli kişinin yönetim kurulu üyesi olarak atanmasına dair yönetim kurulu kararının TTK 391/d bendine göre batıl olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; 29/05/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısında davacının yönetim kurulu üyeliğinden alınmasına oy çokluğuyla karar verildiğini, boşalan yönetim kurulu üyeliğine TTK 363.maddesi gereğince yeni üye atandığını, bu işlemin hukuka aykırı olmadığını ve TTK 391.maddesine uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi; davalı şirket tarafından yapılan 29/05/2014 tarihli genel kurul toplantısında, davacının yönetim kurulu üyeliğinin sonlandırıldığı, boşalan yönetim kurul üyeliğine genel kurulca atama yapılmadığı, 03/06/2014 tarihli yönetim kurulu kararı ile …’in yönetim kurul üyeliğine atandığı, davalı şirketin yönetim kurulu üyeliği istifa, ölüm, kanuni şartları kaybetmesi vb sebeplere dayanmadığı, TTK 408/2-b bendi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi genel kurulun devredilmez görev ve yetkileri arasında olduğu, TTK 363/1.b maddesi gereğince alınan yönetim kurulu kararını aynı yasanın 408/1.2(b) bendine açıkça aykırılık teşkil ettiği, davalı şirketin esas sözleşmesinin 11.maddesine göre, yönetim kurulu üyeliğinin 11 adedinin A grubu pay sahipleri tarafından gösterilen adaylar arasından seçileceği, boşalan yönetim kurulu üyeliğine seçilen…’in A grubu pay sahipleri tarafından gösterilmediği, böylece üye seçimi kararının şirket ana sözleşmesine aykırılık teşkil ettiği, diğer pay sahiplerinin haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle 03/06/2014 tarihli yönetim kurulu kararının 5.nolu bendinin batıl olduğunun tespitine karar vermiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
DAVALI VEKİLİ İSTİNAF BAŞVURU DİLEKÇESİNDE;
Müvekkili şirket tarafından yapılan 29/05/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısında, davalı şirketin yönetim kurulu üyeliğinin oy çokluğu ile sonlandırıldığını, boşalan yönetim kurulu üyeliğine TTK 363.maddesi gereğince yönetim kurulu tarafından usulüne uygun yeni üye atandığını, buna göre yönetim kurulu üyeliğinin herhangi bir sebeple boşalması halinde yönetim kurulunun yeni üye atayabileceğini, yapılan ilk genel kurulda gecici üye …in seçiminin genel kurul onayına sunulduğnu,
Geçici üye ….’in A grubu pay sahibi olan İstanbul Ticaret Odası tarafından önerildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davalı şirketin esas sözleşmesinin 11.maddesine göre, davalı şirketin yönetim kurulu 15 üyeden oluşmaktadır. Yönetim kurulunun üç üyesi B grubu pay sahiplerinin göstereceği adaylar arasından, iki üyesi G grubu pay sahiplerinin göstereceği adaylar arasından, on üyesi ise A grubu pay sahiplerinin göstereceği adaylar arasından seçilecektir.
17/01/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyesi sayısı 16’ya yükseltilmiştir. 16. Yönetim kurulu üyeliğine A grubu pay sahibi İstanbul Ticaret Borsasının seçilmesine karar alınmıştır.
Davacı, kendisine tanınan yönetim kurulu üyeliğine … isimli şahsı belirlemiş, bu durumu davalı şirkete bildirmiştir. Davalı şirket … isimli şahsın yönetim kurulu üyeliğini ticaret sicilinde tescil ve ilan etmemiştir.
29/05/2014 tarihli genel kurul toplantısında, davacının yönetim kurulu üyeliğine, son verilmiş, ancak 16.yönetim kurulu üyesinin seçimi yapılmamıştır.
Davalı şirket, 03/06/2014 tarih, 18 nolu yönetim kurulu kararıyla, boşalan yönetim kurulu üyeliğine İTO tarafından aday gösterilen ….’i seçmiş, 07/04/2015 tarihli genel kurul toplantısında ….’in yönetim kurulu üyeliğine seçim kararı onaylanmıştır.
TTK 334/1.maddesinde,” Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişilerinden birine, esas sözleşmede öngörülecek bir hükümle, pay sahibi olmasalar da, işletme konusu kamu hizmeti olan anonim şirketlerin yönetim kurulunda temsilci bulundurmak hakkı verilebilir.
2. birinci fıkrada yazılı şirketlerde pay sahibi olan kamu tüzel kişilerinin yönetim kurulundaki temsilcileri, ancak bunlar tarafından görevden alınabilir” hükmüne amirdir.
TTK 363/1.maddesinde, ” 334.madde hükmü saklı kalmak üzere, herhangi bir sebeple bir üyelik boşalırsa, yönetim kurulu, kanuni şartları haiz birini, geçici olarak yönetim kurulu üyeliğine seçip ilk genel kurulun onayına sunar. Bu yolla seçilen üye, onaya sunulduğu genel kurul toplantısına kadar görev yapar ve onaylanması halinde selefinin süresini tamamlar ” hükmünü amirdir.
TTK 391.maddesinde, ” Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle ;
a)eşit işlem ilkesine aykırı olan,
d)Diğer organların devredilmez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin, kararlar batıldır” düzenlemesi yer almaktadır.
17/01/2014 tarihli genel kurul toplantısında A grubu pay sahibi hisseye sahip ortakların temsil edileceği yönetim kurulu üyeliği onbire çıkartılmış ve davacı şirket, davalı şirketin yönetim kurulu üyeliğine seçilmiştir. Davacı tarafından belirlenen … isimli şahıs yönetim kurulunda davacıyı temsil etmek üzere yönetim kurulu üyesi olarak ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmemiş, 29/05/2014 tarihli genel kurul toplantısında davacının yönetim kurulu üyeliği sonlandırılmıştır. A grubu pay sahiplerine ait 11. yönetim kurulu üyeliğine, genel kurulca seçim yapılmamıştır.
Davalı şirketin yönetim kurulu 03/06/2014 tarihli yönetim kurulu kararı ile TTK 363. maddesi gereğince …’i yönetim kurulu üyeliğine seçmiştir.
TTK 363.maddesi gereğıince, boşalan yönetim kurulu üyeliğine yönetim kurulu tarafından yeni üye seçimi yapılabilmesi için 363.maddenin 2.fıkrasında belirlenen şekilde yönetim kurulu üyeliğinin boşalması şarttır. Davacının yönetim kurulu üyeliği genel kurul kararı ile son bulduğundan TTK 363. maddesi gereğince yönetim kuruluna, yönetim kurulunca yeni üye seçilmesi kanunun emredici düzenlemesine aykırıdır.
TTK 408. maddesine göre de, yönetim kurulu üyelerinin seçimi genel kurulun devredilmez görev ve yetkileri arasındadır. Yönetim kurulu genel kurulun yerine geçerek yönetim kuruluna üye atamıştır. Yönetim kurulunun bu kararı TTK 391/1.d.bendine açıkça aykırı olduğundan bu karar batıldır. Bu sebeple 03/06/2014 tarihli yönetim kurulunun 5 nolu kararının batıl olduğunun tespitine yönelik ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine,
5-Dosyanın, karar kesinleştikten sonra, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 08/02/2018 tarihinde oybirliğiyle ve temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU :HMK 361.maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açıktır.