Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/1052 E. 2018/65 K. 25.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/1052
KARAR NO : 2018/65
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/08/2017
NUMARASI : 2017/695 2017/603
DAVANIN KONUSU :Çek İptali
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; ..bank AŞ’inden verilme, 037431 seri nolu 180.000,00 TL bedelli 24/09/2017 tarihli çek müvekkili tarafından … AŞ emrine düzenlediğini, çekin muhatabına teslim edilemeden kaybolduğunu belirterek çek üzerine ödeme yasağı konulmak suretiyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi; TTK 651.maddesi uyarınca, çek iptali davasını ancak yetkili hamilin açabileceği, keşideci tarafından iptal davası açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
DAVACI VEKİLİ İSTİNAF BAŞVURU DİLEKÇESİNDE
Müvekkili ile . … AŞ arasında yapılan sözleşme kapsamında çekin keşide edildiğini, çekin bu şirkete teslim edilemeden kaybolduğunu, İlk derece mahkemesi Anayasanın 36 ve HMK 27.md uyarınca hak arama hürriyeti ve hukuki dinlenilme hakkını ihlal ederek karar verdiğini, Her ne kadar keşideci iptal davası açamaz ise de bazı durumların ortaya çıkması halinde keşidecinin de iptal davası açabileceğini, İptali istenilen çekin yerine başka bir çek tanzim ederek verdiklerini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, keşideci tarafından tanzim olunan çekin kaybolduğu iddiasına dayalı iptal davasıdır. İptali talep edilen çek davacıya ait hesap üzerinden verilmiştir. İptal davası açma hakkı, TTK 651.maddesi uyarınca, çeke bağlı alacağı bulunan hamile aittir. İptal kararını alan hamil, TTK 652.maddesinde düzenlendiği üzere, hakkını senetsiz ileri sürebilir ya da borçludan yeni bir kıymetli evrak düzenlenmesini isteyebilir. İptal davasının amacı budur. Çek keşidecisinin TTK 757 ve 818/s.maddesi gereğince iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır.
Bu kapsamda keşideci davacı, iradesi dışında elinden çıkan çek yaprağı için iptal davası açamayacağından ilk derece mahekmesi kararı isabetlidir.
HMK 382/2.e-6 bendine göre, eldeki dava çekişmesiz yargı işidir. Çekişmesiz yargı işlerinde niteliğine uygun düştüğü ölçüde basit yargılama usulü uygulanır.( HMK 385/1)
Hasımsız açılan davalarda dava dilekçesi verilmekle, dilekçelerin teatisi aşaması tamamlanmış olduğundan, ön inceleme aşaması başlar (HMK 322.maddesi atfıyla aynı Yasa’nın 137.maddesi). HMK 320/1.maddesi gereğince, mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir. HMK 138.maddesi uyarınca, ön inceleme aşaması başladığında mahkeme, dava şartları hakkında dosya üzerinden karar verebilir.
HMK 114/1.h.bendinde, hukuki yarar dava şartaları arasında sayılmıştır. HMK 115/1.maddesine göre, mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır ve dava şartlarında eksiklik bulunması halinde davanın usulden reddine dair kararını yargılamanın her aşamasında verir.
Bu hukuki gerekçelerle, dava dilekçesi üzerine duruşma açılmadan verilen red kararı hukuki dinlenilme ve hak arama hürriyetinin ihlali niteliğini taşımaz. Davacının bu konudaki istinafı yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacı tarafça yatırılan istinaf harçlarının Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın birer örneğinin ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK 353. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 25/01/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.