Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/1038 E. 2018/476 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1038
KARAR NO : 2018/476
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/06/2017
NUMARASI : 2014/1315 2017/193
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
…… TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili …’ nin 09/01/2013 tarihli nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında düzenlediği 22/07/2013 tarihli … nolu nakliyat emtia kati sigorta poliçesi ile … Tic. A.Ş. tarafından 2.067.000 EURO bedelle Norveçte kurulu bir şirkete satılan güç transformatörünü nakliye rizikolarına karşı sigortaladığını, davalı … Tic. A.Ş. ile sigortalı firma arasında aktedilen nakliye sözleşmesi çerçevesinde sigortalı malın şirketin Balıkesir’deki tesislerinden kara yolu ile İzmirin Aliağa limanına taşınıp burada… isimli gemiye yüklendiğini, gemi ara liman olan Amsterdam limanına ulaştığında burada yapılan incelemede yükün hasarlı olduğunun tespit edilmesi üzerine başka bir gemi ile Türkiyeye geri gönderildiğini, gerek Hollanda’da gerekse Türkiye’de yapılan ekspertiz çalışmalarında yükün deniz taşıması sırasında devrilmek sureti ile hasarlandığının ve hasar bedelinin 1.597.790,76 EURO olduğunun tespit edildiğini, bu kapsamda müvekkili şirket tarafından sigortalısına 22/10/2013 tarihinde 610.000 TL, 22/11/2013 tarihindede 3.425.699,90 TL olmak üzere toplam 4.035.699,90 TL hasar tazminatı ödendiğini, 1 nolu davalının taşıma sırasında hasarlandığı sabit olan yükün nakliyesini kendi adına üstlenmiş olduğundan hasardan sorumlu olduğunu, 2 nolu davalı …Ş.’nin ise 1 nolu davalının taşıma işlerinden doğan ve üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu sigortalamış olmasından dolayı kendisine husumet yöneltildiğini, müvekkilinin sigorta tazminatını ödedikten sonra davalılara rücu amacıyla ihtarnameler gönderdiğini, ancak bir sonuç alınmadığını belirterek müvekkili tarafından sigortalısına ödenen toplam 4.035.699,90 TL’nin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili . … A.Ş.’nin taşıma işinden dolayı diğer davalıya sigorta poliçesi düzenlettiğini, yükün cins ve ağırlığına uygun nitelikte olan ..gemisini…. Şirketinin önerdiğini, davacı ile alınan ortak karar doğrultusunda yükün sözkonusu gemi ile İzmir’den Norveç’e nakliyesinin kararlaştırıldığını, … gemisinin davacı tarafın sigortalısı tarafından uygun bulunduktan sonra yüklemenin gerçekleştirildiğini, dolayısıyla … şirketinin gemiyi belirleme konusunda bağımsız hareket etmediğini, daha çok komisyoncu gibi davrandığını, bu durumun 17/07/2013 tarihli e- posta mesajındanda anlaşıldığını, yükün… gemisinde deniz yolculuğu esnasında zarar gördüğünü, bu konuda bir ihtilaf bulunmadığını, ekspertiz raporlarında yükün gemiye alınması ve sabitlenmesi işlemlerinde tüm sorumluluğun gemi adamlarına ait olduğunun tespit edildiğini, yükün limana karayolu ile getirildikten sonra gemi adamlarına teslim edildiğini, yüklemenin gemi adamları tarafından yapıldığını, daha sonrada zincirlerle güverteye sabitlendiğini, gerekli önlemlerin alındığını, bu önlemlere rağmen yükün sabitlendiği noktadan kurtularak hasar gördüğünü, ekspertiz raporunda belirtildiği üzere 05-06-07 ve 08 Ağustos tarihlerinde gemi güzergahında fırtına meydana geldiğini, yükün de fırtınanın etkisi ile hasar gördüğünü, dolayısıyla gerek müvekkili sigorta şirketinin gerekse onun sigortalısı olan ….firmasının yükün hasarlanmasında kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını, aksinin kabulü halinde ise uyuşmazlığa sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi; sigortalı yükün gemiye yeterli sabitleme ve bağlama yapılmadan 2 nolu ambarda yanlış yer seçilerek istiflendiği, bunun sonucunda sefer sırasında hareket etmek sureti ile bağlantısından koparak sancak tarafına devrilmesi sonucunda hasarlandığı, dolayısıyla trafonun yanlış istif ve bunun sonucunda yeterli biçimde bağlanmaması nedeni ile hasarlandığı, yükün gemiye istiflenmesi ve sabitlemesi işlemlerinin davalı ….Nakliyat firmasının sorumluluğunda olduğu, bu nedenle bu davalının TTK’ nın 926 ve 1178. maddeleri gereğince yükte meydana gelen hasardan sorumlu olduğu, diğer davalı …’nın ise Horoz nakliyat firmasının sorumluluk sigortacısı olması nedeni ile zarardan sigorta limiti miktarınca diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu, davacının sigortalısı … A.Ş. ile davalı … arasında düzenlenen nakliyat sözleşmesinin taşıma senedi hükmünde olduğu, nakliyat sözleşmesinde taşıma konusu trafonun değerinin 2.067.000 EURO olarak belirtildiği, bu sebeple TTK 1114. maddesindeki sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, davalıların hasar bedelinin tamamından sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir.
Bu karara karşı davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Davacı tarafından düzenlenen sigorta poliçesinde, ambalaj yetersizliğinden doğan zararların poliçenin istisnası olduğunun belirtildiğini, bu sebeple yapılan ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, bu kapsamda davacının halefiyet ilkesine dayanarak dava açamayacağını, aktif dava ehliyetinin bulunmadığını,
Müvekkili ….. Şirketi ile davacının sigortalısı arasında yapılan sözleşmede müvekkilinin yüklenici olarak tanımlandığını, müvekkili … Şirketi, yükün hem karada hem de denizde taşınma işlerini organize ettiğini, taşıma işinin hiçbir aşamasında kendi araçlarını ve elemanlarını kullanmadığını, bu sebeple oluşan zarardan sorumlu olmadığını,
Konşimentoda yükün değerinin yazılmadığını, dosyada alınan 03/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda, hasarın deniz taşıması esnasında meydana geldiğinin belirlendiğini, müvekkilinin sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanması gerektiğini,
Emtianın uğradığı zararın tam ve kesin olarak tespit edilemediğini, 24/05/2016 tarihli birinci bilirkişi raporunda bu durumun tespit edildiğini,
Dosyada, davacı … tarafından ve müvekkilinin sigortacısı diğer davalı … .. A.Ş.’nin düzenlediği poliçelerin, poliçe istisnalarını düzenleyen bölümleri incelenmeksizin rapor düzenlendiğini, bu konudaki itirazlarının karşılanmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacının sigortalısı Balıkesir… A.Ş. ile davalı . .. A.Ş. arasında düzenlenen nakliye sözleşmesine göre, davalı ….. A.Ş., yükü sigortalının tesislerinden alarak montajının yapılacağı noktaya kadar hasarsız taşınması ve yerleştirilmesi, yükleme noktasında araç üzerine sabitlenmesi, indirme ve yükleme şekillerinin belirlenmesi işini üstlenmiş, bu aşamalarda doğacak maddi, manevi ve bedeni hasarlardan sorumlu olacağını da kabul etmiştir.
Davalı taşıyıcı, taşıma işini organize ettiği gibi yükün karada ve denizde taşınması, yüklenmesi ve boşaltmasını da üstlenmiştir. Sözleşme uyarınca yük, davalı …… A.Ş. tarafından 27/07/2013 tarihinde Aliağa İzmir Limanında deniz taşımasını gerçekleştirecek olan … isimli gemiye yüklenmiştir. Davalı taşıyıcı ile dava dışı şirket arasındaki sözleşme gereğince yükleme, istifleme, sabitleme işleri davalı taşıyıcı tarafından gerçekleştirilmiştir.
Yükün istiflendiği …gemisi Amsterdam Limanına vardığında yükte hasar olduğu anlaşılmıştır. Geminin sefer esnasında fırtınaya tutulduğu belirtilmiş ise de geminin ilk yanaştığı limanda bu konuda deniz raporu almadığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Taşınan yükün yeterli sabitleme ve bağlamaya engel teşkil edecek şekilde gemide yanlış yer seçilerek istif edildiği, yeterli şekilde sabitlenmeyen yükün deniz yolculuğu esnasında hareket etmek suretiyle yetersiz bağlarını kopararak sancak tarafına devrilmesi nedeniyle hasarlandığı tespit edilmiştir.
TTK’nın 1178/1. maddesi gereğince, deniz taşımasını yapan taşımacı emtiayı usulüne uygun gemiye koymak ve sabitlemek zorundadır. Gemi kaptanı bu konuda taşıyanın adamı olup onun kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
20/02/2014 tarihli eksper raporunda hasarın, yükün … gemisine yüklendikten sonra yeterli sağlamlıkta bağlama yapılmadığından dolayı seyir esnasında geminin kötü havaya maruz kalması sebebiyle trafonun devrilmesi sonucu meydana geldiği belirtilmiştir.
Davalı taşıyıcı ile sigortalı arasındaki sözleşme gereğince, yükün devrilmesi sabitleme kusurundan kaynaklandığından, davalı taşıyıcı meydana gelen zarardan sorumludur. Her ne kadar davalı hasarın kötü hava koşulları sebebiyle meydana geldiğini iddia etmiş ise de bilirkişi raporunda hava koşullarının hasara sebep olmayacağı, hava ve deniz koşullarının mücbir sebep olarak değerlendirilemeyeceği belirlenmiştir.
Davaya konu taşınan yük yaygın olarak imal edilen standartlardan farklı, tamamen özel amaca yönelik, özel bir sipariş olarak üretildiğinden, onarılarak aynı veya başka bir müşteriye satılması söz konusu değildir. Bu sebeple taşınan yükte hasar tespit edilirken yükün tamamının esas alınması doğrudur. Bilirkişi raporlarında taşınan emtiadaki hasar 1.613.808,98 Euro olarak tespit edilmiş olup tespit edilen bu miktar, davacı sigortacının ödemesinden fazladır. Sigortalı ile davalı taşıyıcı arasında deniz taşımasını da kapsar şekilde taşıma sözleşmesi yapılmıştır. İmzalanan bu sözleşmeye göre, taşıma multimodel taşıma şeklinde gerçekleşmiştir. Davalı, sınırlı sorumluluktan yararlanacağını beyan etmiş ise de taşıma sözleşmesinde malın değeri açıkça yazılmıştır. Dolayısıyla taraflar arasındaki yazılı sözleşme taşıma senedi hükmünde olup davalıyı bağlamaktadır. Bu sebeple davalı . … Şirketinin, TTK.m.1186 f.1’in açık düzenlemesi karşısında, sınırlı sorumluluktan yararlanması mümkün değildir. Oluşan zararın tamamından sorumludur.
Davalılar, davacının ödemesinin lütuf ödemesi olduğunu, halefiyet hakkına dayanarak dava açamayacağını beyan etmişlerse de hasarın ambalaj yetersizliğinden değil, taşınan yükün gemiye usulüne uygun yerleştirme ve sabitleme yapılmadığından meydana geldiği sübuta erdiğinden, bu konudaki istinaf talebi yerinde değildir.
Davalı ….. Şirketi ile diğer davalı arasında birleşik nakliye komisyoncusu sorumluluk poliçesi düzenlenmiş, zarar limiti 1.500.000,00 Euro olarak tespit edilmiştir. Bu sebeple ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar isabetli olduğundan davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalılar vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine,
2-Davalılar vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının hazineye irad kaydına,
3-Bakiye 137.838,66 TL istinaf nispi karar harcının davalılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davalılar vekilince yapılan istinaf kanun yoluna masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine,
6-Karar kesinleştikten sonra dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 10/05/2018 tarihinde oybirliğiyle ve temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU :HMK 361.maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açıktır.