Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/1008 E. 2018/484 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1008
KARAR NO : 2018/484
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/02/2017
NUMARASI : 2015/278 2017/67
DAVANIN KONUSU : Yabancı Hakem Kararının Tanınması Ve Tenfizi
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalılar arasında 26.12.2011 tarihinde imzalanan Vekalet Anlaşmasının 7. nci maddesinde tahkim şartının öngörüldüğünü, müvekkili bankanın bu hüküm uyarınca açmış olduğu davanın İsviçre Odaları Tahkim Kurumu tarafından kabul edildiğini, tahkim yargılaması neticesinde davalıların müvekkile tazminat ödemek ile yükümlü kılındığını ancak davalıların bu ödemeyi yapmayı reddettiklerini, İsviçre Odaları Tahkim Kurumu’nun uyuşmazlığa ilişkin 14.10.2014 tarihli kesin kararına karşı tarafların kanun yoluna başvurmadığını, İsviçre Federal Mahkeme Şansölyeliği’nin 19.02.2015 tarihli Tasdiknamesi ile söz konusu hakem kararına karşı taraflarca yapılmış bir itirazın bulunmadığının ise teyit edildiğini, söz konusu hakem kararının İsviçre Milletlerarası Özel Hukuku Hakkındaki Kanun’un 193(3). maddesi uyarınca kesinleştiğinin ve taraflar arasında bağlayıcı olduğunu, Yabancı hakem kararlarının Türkiye’de tenfızinde uygulanmasında “ Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfızi ve İcrası Hakkındaki New York Sözleşmesi ”nin öncelikle uygulanması gerektiğini, Türkiye’nin de usulüne uygun olarak onaylayıp yürürlüğe koyduğu işbu Uluslararası Anlaşma’da belirlenen koşulların tamamının sağlandığını belirterek İsviçre Odaları Tahkim Kurumu’nun 14.10.2014 tarihli verdiği hakem kararının Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu ve New York Sözleşmesi uyarınca tenfızine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davaya konu 14.10.2014 tarihli hakem kararının New York Konvansiyonu uyarınca Türkiye’de tenfız edilebilecek hakem kararlarında bulunması gereken şartları taşımadığını, müvekkili şirketler ile davacı arasında 26.12.2011 tarihinde adı “ Mandate Agreement ” ( “Vekalet Anlaşması” ) olan, ama hukuki olarak komisyon sözleşmesi özelliklerini taşıyan anlaşmanın imzalandığını, taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın tahkimde çözülmesini sağlayacak bir tahkim anlaşmasının bulunmadığını, zira uyuşmazlığa konu olayın tahkim anlaşmasının kapsamına girmediğini, tahkim anlaşmasının kapsamını aşan konular hakkında hükümler taşıması sebebiyle tenfız talebinin reddi gerektiğini, tahkim davasına bakan tek hakemin Vekalet Anlaşması’nı ve tahkim şartını olduğundan geniş yorumlayarak anlaşma kapsamında yer almayan bir hizmet için tahkim şartının kendisine verdiği yetkiyi aşacak şekilde karar verdiğini, Tahkim yargılaması sürecinde tek hakemin atanmasında hukuka aykırılıkların mevcut olduğunu, atanan hakemin davacılar vekilleri ile yakın kültür ve milliyete tabi olmasının hakemin tarafsızlığını etkilediğini, hakem seçiminin taraflar arasındaki dengenin gözetilerek ve hukuka uygun olarak yapılmaması sebebiyle kararın tenfız edilmemesi gerektiğini, tahkim yargılaması sırasında yetki ve esasa ilişkin incelemenin aynı anda yapılmasına karar verilmesi ile müvekkili şirketlerin savunma hakkının sınırlandırıldığını, tayin edilen tek hakemin tarafsızlık ve bağımsızlığına dair itizarlarının bulunduğunu, Milletlerarası Tahkim Kanunu’nda hakem kararlarının iptalini gerektiren sebeplerden biri olarak düzenlenen bir yıllık sürenin aşıldığını, bu hususların kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğini belirterek İsviçre Odalar Tahkim Kurumu’nun 14.10.2014 tarihli tahkim kararının tenfızine ilişkin talebin reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir
İlk Derece Mahkemesi; taraflar arasındaki uyuşmazlığın tahkim kapsamında kaldığı, davalının tahkimin yetkisine ilişkin savunma ve görüşlerine itibar edilmediği, tahkim kararında kamu düzenine aykırı başka bir husus bulunmadığı gerekçesiyle tahkim kararının tenfizine karar vermiştir.
Bu karara karşı davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, İsviçre Odaları Tahkim Kurulu tarafından verilen hakem kararının tenfizi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesi 10/03/2016 tarihli duruşmada, HK.3,4 ve 32.maddeleri uyarınca, davanın nispi harca tabi olduğu, hakem kararında hükmedilen alacak üzerinden hesaplanacak nispi harcın 1/4’ünün davacı tarafından ikmal edilmesine karar vermiştir.
İlk derece mahkemesi 23/05/2016 tarihli ek kararında, mahkemece verilen 10/03/2016 tarihli kararın ” hakem kararında hükmedilen alacak üzerinden hesaplanan nispi harcın 1/4’ünün %50’sinin ödenmesi şeklinde düzeltilmesine” karar vermiştir.
HMK 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılır. Ancak, kamu düzenine ilişkin hususlar, istinaf mahkemesince resen dikkate alınır. Harç konusu kamu düzenine ilişkin olduğundan resen incelenir.
Tenfize konu edilen İsviçre Odaları Tahkim Kurulu kararında, 1.500.000 USD ve 700,05 USD asıl alacak, 3.000,00 USD, 34.500 CHF, 219.699,35 CHF, 19.729,89 Euro, 1.605,60 GBP ve 6.028 TL yargılama masraflarının davalılardan tahsiline karar verildiği görülmüştür. Tenfizi istenen yabancı tahkim kararının belirli bir alacağın tahsiline yönelik olması sebebiyle tenfize konu kararın nisbi harca tabi davalardan olduğu gözetilerek 492 sayılı Haçlar Kanunu 3,4, 28/a ve 32.maddeleri uyarınca dava değeri üzerinden hesaplanacak nisbi karar ve ilam harcının 1/4’ü oranında peşin harcın davacıdan tahsil olunarak ilk derece yargılamasının yapılması zorunludur.(Yargıtay 19.H.D’si 18/05/2017 tarih, 2016/3015 E.,2017/3958K, 05/11/2015 tarih, 2015/1629 E., 2015/14117K, 28/05/2015 tarih,2015/1629 E., 2015/14117 K, Yargıtay 15.H.D’sinin 01/03/2016 tarih, 2016/935 E., 2016/1312 K. Sayılı ilamları).
İlk derece mahkemesi 10/03/2016 tarihli duruşmanın 1 nolu ara kararı ile bu doğrultuda eksik harcın ikmaline karar vermesine rağmen 23/05/2016 tarihli ek kararı ile bu ara kararından sarfı nazar ederek hesaplanacak nispi harcın 1/4’ünün %50’sinin ödenmesi şeklinde verdiği karar doğru olmamıştır. 23/05/2016 tarihli ek kararda belirtilen 1 nolu sayılı tarifede, tahkim yargılamasında bu tarifeye göre harç alınmayacağına ilişkin hüküm, tahkim yargılamasına (yargılamanın hakemde görüldüğü safhaya) ilişkindir. Yabancı hakem kararının tenfizine ilişkin davada bu istisnai hüküm uygulanamaz. Davacıdan, 1/4 üzerinden hesaplanan nispi harcın %50’si alınarak yargılamaya devam edilmesi hukuka aykırı olmuştur.
Harçlar Kanunu’nun 32. maddesinde eksik harç tamamlanmadıkça müteakip işlemlere devam edilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu husus davanın görülmesi şartı olarak belirlenmiştir (Yargıtay 19 HD 03.06.2015 trh 2014/11048 E-2015/8209 Karar; aynı Dairenin 23/05/2016 trh 2015/15419 Esas- 2016/9117 Karar sayılı ilamları). Bu açıklamalar ışığında HMK’nun 353/1-a-4. maddesindeki düzenlemeye göre, ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak, mevzuat hükümlerine göre harç ikmali sağlanarak davanın yeniden görülmesi için, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK.353/1.a.4.maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülüp karara bağlanması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının, talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
4-Yapılan kanun yolu masraflarının ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara çıkarılacak davetiyeyle tebliğine dair;
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.353/1.a.4. maddesi uyarınca, 10/05/2017 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK.353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.