Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/99 E. 2023/71 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/99 Esas
KARAR NO: 2023/71 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/310 D.İş – 2022/306 Karar
TARİH: 03/11/2022
İHTİYATİ HACZE
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/79 Esas sayılı dosyasından verilen 28/09/2022 tarihli davanın kabulüne ilişkin Kısa Karar ile ilgili ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ 30/09/2022 TARİH VE 2022/310 D.İŞ ESAS- 2022/306 D.İŞ KARAR SAYILI KARARI İLE; İhtiyati haciz talebinin Kabulü ile Alacağın rehinle temin edilmemiş olması ve mevcut kanıtlara göre istem kanuna uygun görülmüş olmakla; (564.576,26-TL) alacak yönünden alacağın TEMİNATSIZ olarak İİK’nun 257/1 maddesi gereğince borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarının İcra İflas Kanunun koyduğu sınırlar içinde İHTİYATEN HACZİNE, karar vermiştir.
İHTİYATİ HACZE İTİRAZ EDEN VEKİLİ DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; ihtiyati hacze konu alacağın Mahkememizin 2021/79 E. Sayılı itirazın iptali dosyasındaki dava konusu alacağa yönelik olduğunu, Mahkememizin 2021/79 E sayılı itirazın iptali davasının, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasına yapılan itiraza istinaden açıldığını, ilgili karara istinaden takibin durdurulması için Mahkememizden derkenar alınarak ilgili icra dairesine sunulduğunu, İcra Müdülüğünce 29.09.2022 tarihinde teminat mektubunun sunulması halinde takibin durdurulacağına ilişkin karar alındığını ve toplam 826.674,00 – TL nin icra dosyasına teminat olarak depo edildiği halde alacaklı vekilinin ihtiyati haczi tatbik etmeden önce icra dosyasında yeterli teminat bulunmasına ve icra takibinin durdurulması kararına rağmen kötü niyetli olarak ihtiyati haciz kararını başka bir icra müdürlüğünde tatbik ettiğini, müvekkili şirket tarafından yatırılan teminatın tarih itibariyle icra takip dosyasının alacağını, faiz ve ferilerini tamamen karşıladığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 03/11/2022 tarih ve 2022/310 D.İş Esas- 2022/306 D.İş Karar sayılı ek kararı ile; “….Borçlu vekili itirazında mükerrer takip başlatıldığını ve iki ayrı icra dosyasına teminat yatırılmak zorunda kalındığını bu sebeple ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiği belirtilmiş ise de mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararına dayanak ilamın itirazın iptaline ilişkin olduğu, icra müdürlüğü tarafından res’en dikkate alınması gereken hususlarla takip hukukuna ilişkin şikayetlerin İİK 265.maddesinde sayılan itiraz sebepleri arasında yer almadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz kararına itirazın reddine , daha önce başlatılmış bir icra takibi bulunduğundan ihtiyati haciz kararının infazı için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (… Esas sayılı takip dosyası) yetkili kılınmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir…”gerekçesi ile, İhtiyati hacze itirazın REDDİNE, Mahkememizce verilen 2022/310 D.İş 2022/306 K. sayılı 30/09/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının infazı için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (… Esas sayılı takip dosyası) yetkili kılınmasına, karar verilmiş ve karara karşı itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İtiraz eden vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, İtiraz sebeplerinin yerel mahkeme tarafından incelenmediğini, İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için mal kaçırma ve kaçma şüphesinin olması gerektiğini ancak böyle bir şüphenin mevcut olmadığını, kesin teminat mektubu ve nakdi teminat mektubu ile verilen bir garantinin söz konusu olduğunu, Yerel mahkeme tarafından verilen 30/09/2022 tarihli kararda; kararın infazı için İstanbul İcra Müdürlüğü’nün yetkili kılındığını ancak mevcut itirazın iptali davasına konu dosyadan takbik edilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının bu yönüyle hatalı olduğunu, bu konuyla ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararını dilekçe ekinde sunduklarını, Davacının ihtiyati haciz talep etmekte hukuki yararı bulunmadığını, yerel mahkeme tarafından hukuki yarara ilişkin itirazların değerlendirilmediğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, Hakkın kötüye kullanılmasının söz konusu olduğunu, karşı tarafın takibin durdurulduğundan ve teminattan haberdar olduklarını, Yaklaşık ispatın gerçekleşmediğini, sevk irsaliyesinin bulunmadığını ancak yerel mahkeme tarafından bu konudaki itirazların incelenmediğini, ihtiyati haciz talep eden tarafın dava dosyasına müvekkile herhangi bir mal veya hizmet verdiğine dair bir delil sunmadığını, ihtiyati haciz ve dolayısıyla ihtiyati haciz kararının konusuz kaldığını ve kaldırılması gerektiğini, (T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/6952 Karar No: 2019/6377 Karar Tarihi: 15.04.2019 ) İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/79 E. Sayılı dosyasından verilen 28.09.2022 tarihli kısa kararına dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir.Mahkemece, 30/09/2022 tarihli kararı ile, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. İtiraz üzürine İlk Derece Mahkemesi 03/11/2022 tarihli ek kararı ile, itirazın reddine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Alacaklının ihtiyati haciz talebine dayanak alacak, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/79 E. Sayılı dosyasından verilen 28.09.2022 tarihli kısa karara yönelik olduğu tesbit edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz, İİK’nun 265. maddesinde düzenlenmiş olup borçlu tarafından kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı yasal süresi içerisinde itiraz edilmesi halinde, mahkemece gösterilen sebeplere hasren inceleme yapılacağı düzenlenmiştir. 2004 sayılı İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır. Bu hükümdeki yaklaşık ispat kuralından hareketle, somut olayda ihtiyati haciz talep eden vekilince sunulan İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/79 E. Sayılı dosyasından verilen 28.09.2022 tarihli kısa karar yaklaşık ispat için yeterli olduğu , İİK’nun 257/1 fıkrasında fıkrası ile İİK’nun 258 fıkrasında aranan şartların mevcut olduğu ve yaklaşık ispat koşulunun oluştuğu anlaşılmıştır. İİK’nın 261/1. maddesi gereğince derdest olan icra takibinin henüz kesinleşmediği aşamada takip konusu borç için alınan ihtiyati haciz kararının infazı için karar tarihinden itibaren on gün içinde derdest takip dosyası üzerinden istenilmesi zorunludur. İhtiyati haczin kesin hacze dönüşmesi veya hükümsüz kalması icra takibine bağlı olduğundan infazın da o takip dosyası üzerinden yapılması takip kurallarının bir gereğidir. İhtiyati haciz kararının icrasının ve ihtiyati haczi tamamlayan merasimin usulüne uygun şekilde yapılmaması, İİK’nın 265. maddesi kapsamında değerlendirilecek itiraz sebepleri arasında olmayıp takip hukuku içinde ileri sürülüp değerlendirilmesi gereken hususlardır. Kaldı ki mahkemece verilen ek kararda ihtiyati haciz kararının infazı için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (… Esas sayılı takip dosyası) yetkili kılınmasına karar verilmiş olup ilk derece mahkemesince verilen ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla; itiraz eden vekilinin ek karara yönelik tüm istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç itibariyle, ilk derece mahkemesi ek karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, muteriz vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İtiraz edenin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 80,70.TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20.TL’nin itiraz edenden tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/01/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.