Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/980 E. 2023/870 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/980 Esas
KARAR NO: 2023/870 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/128 D.iş – 2023 125 Karar
TARİHİ: 02/05/2023
TALEP: Ödeme Yasağı Konulması
KARAR TARİHİ: 25/05/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesi ile; müvekkiline ait ve keşide edilmemiş olan …’a ait çek yapraklarının seri numaraları sırasıyla; … Bağcılar Şubesi …, …, …, …, …, …, …, … ile …’a ait çek yapraklarının seri numaraları sırasıyla; … Mecidiyeköy Şubesi …, …, … toplam 11 adet çek yapraklarının hırsızlık olayında çalındığını beyanla ödemeden men kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi’nin 02/05/2023 tarih ve 2023/128 D.iş – 2023/125 Karar sayılı kararında; “Dava dilekçesinde dava konusu edilen boş çek yaprakları yönünden ödeme yasağı verilmesi talep edilmiş ise de ; 6102 sayılı TTK’nın 778.madde delaletiyle çekler hakkında uygulanması gereken aynı kanunun 757.maddesi gereğince keşideci tarafından ödeme yasağı talep edilemeyeceği gibi boş çek yaprakları kambiyo senedi vasfında olmadığından bu çek yaprakları nedeniyle ödeme yasağı talebinde bulunulamayacağı Yargıtay 11.HD 2018/3302 esas 2019/4506 karar sayılı ilamı ve İstanbul Bam 13. HD 2021/2219 Esas ve 2021/1824 Karar sayılı ilamından anlaşılmaktadır.” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; Mahkemece verilen red kararına gerekçe olarak gösterilen iki kararın boş ve keşide edilmemiş çekler hakkında ödemeden men talebinde bulunulamayacağına ilişkin bir karar olmadığını, boş ve keşide edilmemiş çek yapraklarının çalınması halinde düzenleyenin ödemeden men talebinde bulunabileceğinin hem Yargıtay kararlarında hemde doktrindeki görüşlerde açıkça belirtildiğini, müvekkiline ait olan ve henüz keşide edilmemiş bazı çek yapraklarının 26/04/2023 tarihi veya 27/04/2023 tarihinde gerçekleşen hırsızlık olayında çalındığını, bu sebeple çekler hakkında derhal ödemeden men yasağı konulmasını talep etmek zaruretinin hasıl olduğunu, müvekkilinin 26/04/2023 tarihinde, saat 20:00 civarı ikamet ettiği adresinde bulunan apartmanın karşısında aracını park edip evine gittiğini, 27/04/2023 tarihinde, sabah 09:00 civarında işine gitmek için aracının başına geldiğinde aracın kapısının açık olduğunu ve aracındaki bazı eşyalarının çalınmış olduğunu farkettiğini, hırsızlık olayının 26/04/2023 tarihi saat 20:00 – 27/04/2023 tarihi, saat 09:00 arasında gerçekleşmiş olup tam saatinin yapılacak soruşturma sonucunda öğrenileceğini, müvekkilinin çalınan eşyaları arasında … Mecidiyeköy ve … Bağcılar Şubesine ait bazı çek yapraklarının da bulunduğunu, müvekkilinin meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili 27/04/2023 tarihinde Bağcılar Polis Merkezi Amirliğinde ifade verdiğini, TTK’nın 818. maddesi yollamasıyla uygulanması zorunlu bulunan 757/1 maddesinin “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.” hükmünü içerdiğini, müvekkilinin elinden iradesi dışında çıkan çeklerin hak sahibi olmayan birine ödenmesinin mağduriyetine neden olacağını, bu nedenle ivedilikle, tedbiren talep konusu çekler hakkında ödeme yasağı kararı verilmesi gerektiğini, hırsızlık olayı sonucunda müvekkilinin …’a ait 3 adet çek yaprağının, …’a ait 8 adet çek yaprağının çalındığını, çek hesapları sahibinin müvekkili olduğunu, …’a ait çek yapraklarının seri numaralarının sırasıyla; … Bağcılar Şubesi …, …, …, …, …, …, …, … olduğunu, …’a ait çek yapraklarının seri numaralarının sırasıyla; … Mecidiyeköy Şubesi …, …, … olduğunu, hırsızlık olayında çalınan ve yukarıda dökümü yapılan çeklerin boş ve imzasız çekler olduğunu, müvekkili tarafından hırsızlık olayından hemen sonra Savcılığa ve ilgili banka şubelerine durumun bildirildiğini, banka şubelerine müvekkili tarafından yapılan bildirimin yanı sıra taraflarınca da Noter marifetiyle ihtarname gönderildiğini, … Bağcılar Şubesine gönderilen ihtarnamenin; Bakırköy … Noterliği 28 Nisan Tarihli ve … Yevmiye numaralı ihtarname; … Mecidiyeköy Şubesine gönderilen ihtarnamenin; Bakırköy … Noterliği 28 Nisan Tarihli ve … Yevmiye numaralı ihtarname olduğunu, ancak mahkemeden ödemeden men talep etmenin ve ödemeden men kararı verilmesinin elzem bir durum olduğunu, banka tarafından ciddiye alınacak ve uyulması zorunlu olan tek yolun mahkemenin vereceği ödemeden men kararı olduğunu, Yargıtay Kararlarında ve doktrinde çek sahibinin (keşidecisinin), boş çek yapraklarının kaybolması halinde kıymetli evrakın iptalini talep etmeksizin ödemeden men talebinde bulunabileceğinin açıkça belirtildiğini, mahkemenin red kararının yerinde olmadığını, dosyaya sunulan polis tutanağında da görüldüğü üzere çeklerin henüz keşide edilmeden çalındığını beyanla Yerel mahkeme kararının kaldırılarak ödemeden men talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, TTK’nın 757. maddesi uyarınca çekle ilgili ödeme yasağı kararı verilmesine ilişkin olup, mahkemece talebin reddine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.6102 sayılı TTK’nın 757. maddesi uyarınca, iradesi dışında çek elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, çekle ilgili ödeme yasağı kararı verilmesini isteyebilecektir. Aynı kanunun 651/2. maddesinde kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda, senet üzerinde hak sahibi olan kişinin senedin iptaline karar verilmesini isteyebileceği kabul edilmiştir. Kıymetli evrakın iptaline ilişkin davanın ancak kıymetli evrakın hamili tarafından açılabilmesi mümkün olup ihtiyati tedbir talep edenin, keşideci sıfatıyla bu nitelikteki davayı açmasına yasal olarak imkan bulunmadığı, çek yapraklarının imzasız olması durumunda boş çek yapraklarının kıymetli evrak vasfını taşımayacağı, ödemeden men yasağının düzenlendiği TTK’nın 757/1. maddesinin kıymetli evrakın iptaline ilişkin hükümlerin düzenlendiği maddeler içerisinde yer aldığı nazara alındığında kıymeti evrakın iptalini talep edemeyecek olan keşideci, ödemeden men yasağını evleviyetle talep edemeyeceğinden Mahkemece talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, talep dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre, ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir talep edenin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı talep eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 25/05/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.