Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/589 E. 2023/529 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/589 Esas
KARAR NO: 2023/529 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/150 Esas – 2021/511 Karar
TARİH: 22/06/2021
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/03/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında düzenlenen rekabet yasağı kapsamında iş sözleşmesinin sona ermesinden itibaren 1 (bir) yıl süre ile benzer ve ilgili bir işyerine çalışması halinde işçinin işverene on brüt maaş tutarında cezai şart ödeneceğinin öngörülmesi nedeniyle davalıdan 72.124,50 TL’nin arabuluculuk sürecinin sona erme tarihi olan 28.04.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Dosyanın görevli mahkemede açılmadığını, davacı şirketin “Rekabet Yasağı ve Ticari Sır Saklama Taahhüdü” zorla ve işten çıkartma tehdidi ile hizmet akdinin kurulmasından sonra ve davalı işçiye zorla imzalattırılmış olması ve iddiaların gerçek dışı ve hukuka aykırı olmasından dolayı; davanın görevsizlik sebebi ile usulden reddine, davanın esastan reddine, Yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 22/06/2021 tarih 2020/150 Esas 2021/511 Karar sayılı kararında; “…Tüm dosya kapsamı ve yukarıda yer verilen açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde; iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesi görevli olmayıp, iş mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmakla davanın görev yönünden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur…”gerekçesi ile, 1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının yargıtay içtihatlarına açıkça aykırı ve hatalı olduğunu, TTK md. 4/1/c’nin açık hükmü uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, TTK md. 444 ve 447 uyarınca rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart istemli huzurdaki davanın ticari dava olduğunun kanunun açık hükmü loduğunu, rekabet yasağı sözleşmelerinni ticari dava niteliğinde olduğu ve dolayısıyla bu davalara Ticaret Mahkemelerinin bakmakla görevli olduğunun açık olduğunu,Yerel mahkeme tarafından “İş Kanunu’na göre işçi işveren arasındaki uyuşmazlıklarda iş mahkemelerinin görevli olduğunu” gerekçesiyle görevsizlik kararı verdiğini ancak İş Kanunu’nda böyle bir hükmün olmadığını,İş mahkemelerinin görev alanı 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu md. 5’te düzenlenmiş olup buna göre; “İş mahkemeleri; (…) 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına (…) ilişkin dava ve işlere bakar.” denildiğini, Rekabet yasağı sözleşmesi ise, tarafların iş ilişkisi sona erdikten sonra hüküm ve sonuç yaratmaya başlayan, dolayısıyla 7036 sayılı Kanun’un açık hükmü gereği iş mahkemelerinin görev ve yetkisi dışında kalan hukuki ilişki olduğunu, yerel Mahkeme her ne kadar dava konusu olan rekabet yasağı olgusunun temelinde işçinin iş ilişkisi içerisinde öğrendiği bilgiler olduğunu vurgulamış ise de rekabet yasağının ihlali ve dolayısıyla davanın koşulları iş ilişkisinin sona ermesinden sonra rakip bir firmada işe başlanması ile gerçekleştiğini, dolayısıyla bilgilerin iş ilişkisi içerisinde öğrenilmiş olması ne davanın iş ilişkisinden doğduğu ne de davaya bakmakla mahkemenin iş mahkemesi olduğu sonucunu doğuracağını, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 30/12/2021 tarihli uyuşmazlığın giderilmesine dair kesin kararı ile huzurdaki davada asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu hususunda şüphe bulunmadığını, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 03.12.2021 tarih ve 2021/1534 Es. 2021/6811 K. sayılı Kesin kararı) Yargıtay içtihatları ve Bam kararları huzurundaki davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu,İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, taraflar arasında akdedilen iş sözleşmesinden kaynaklı rekabet yasağının ihlali nedeniyle, cezai şart tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, mahkemenin görevsizliği sebebiyle davanın görev yönünden reddine, dosyanın görevli İstanbul Anadolu İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Taraflar arasında iş sözleşmesi akdedilmiş ve davalının davacı şirkette 17/05/2011 tarihinde işe başladığı ve 31/01/2020 tarihinde istifa ederek davacı şirketten ayrıldığı anlaşılmıştır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 03.12.2021 Tarih ve 2021/1534 Esas- 2021/6811 Karar sayılı Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Daireleri’nin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine yönelik kararı ile;”…. TBK’nın 444 vd. maddelerinde düzenlenen rekabet yasağına ilişkin hükümlerin ve buna bağlı olarak bu yasağın ihlali halinde ortaya çıkacak uyuşmazlıkların, 7306 sayılı Kanun’un 5/1. maddesi kapsamında, iş ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlık olarak tanımlanması ve giderek İş Mahkemelerinin görevi kapsamında addedilmesi yerinde bir yaklaşım değildir. Bu çerçevede, İş Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemelerinin görev alanları bakımından bir hüküm uyuşmazlığından bahsedilemeyeceği gibi 7306 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi ile TBK’daki rekabet yasağına ilişkin hükümlerin mutlak ticari dava olarak tanımlanmasına ilişkin TTK’nın 4. maddesi hükmünün zımnen ilga edilmiş olduğu da ileri sürülemez. Sonuç olarak, TBK’nın 444-447 maddelerinden doğan rekabet yasağının ihlaline dair uyuşmazlıklara bakma görevinin TTK’nın 4/1–c maddesi gereğince aynı Kanunun 5. maddesi uyarınca Ticaret Mahkemelerine ait olacağına, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 13 ve 43. Hukuk Daireleri ile 12 ve 14. Hukuk Daireleri arasındaki uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine,” karar verilmiştir.Dairemizce, uygulamada birliğin sağlanması için söz konusu Yargıtay 11.HD.’nin kararı doğrultusunda görüş değişikliğine gidilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin ilamındaki açıklamalar gözetildiğinde, TBK’nın 444-447 maddelerinden doğan rekabet yasağının ihlaline dair uyuşmazlıklara bakma görevinin TTK’nın 4/1–c maddesi gereğince aynı Kanunun 5. maddesi uyarınca Ticaret Mahkemelerinin görev alanına girdiğinden ve dava görevli ticaret mahkemesinde açıldığından, mahkemece yargılama devam edilerek davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a3 maddesi ile uyarınca kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/06/2021 tarih ve2020/150 Esas – 2021/511 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a3 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/03/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.