Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/415 E. 2023/422 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/415 Esas
KARAR NO: 2023/422 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/1312 D. İş – 2022/1344 Karar
TARİHİ: 13/12/2022
TALEP: İhtiyati Hacze itiraz
KARAR TARİHİ: 09/03/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin dava dilekçesinde özetle, müvekkili banka ile … arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereği kullandırılan; … Nolu kredi, … Nolu … kredileri, vadesinde ödenmemesi nedeni ile anılan kredi hesaplarının kat edildiğini; 27/09/2022 tarihi itibariyle 4.645.019,94 TL ‘sine ulaşan alacaklarının ödenmesi için, borçluya Gebze …Noterliği’nin 13/07/2016 tarih ve … yevmiye no’lu hesap kat ihtarnamesi keşide edilmişse de borcun tamamının bugüne kadar ödenmediğini; borçlular sözleşme hükümlerini ihlal ederek edimlerini yerine getirmediğinden ve alacak da rehinle teminat altına alınmamış olduğundan, İİK.257. md. gereğince ihtiyati haciz talep edilmesi zorunluluğunun doğduğunu; 4.645.019,94 TL toplam alacaklarının alınmasının temini için, müvekkile borcunu ödemediği sabit olan borçlulara haber verilmeksizin ve takdir olunacak teminatın da taraflarından yatırılmak suretiyle İcra ve İflas Kanununun 257. madde uyarınca, borçlunun menkul ve gayrı menkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının ihtiyaten haczine, kararın infazının İstanbul … İCRA … E. sayılı dosyası ile yerine getirilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin borçluya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi 03/10/2022 tarih 2022/1312 D. İş – 2022/1344 Karar sayılı Değişik İş kararında; “Talep, ihtiyati hacze ilişkindir. Talebin yasal dayanağı İİK’nın 257 vd. maddeleridir. Talep sahibinin dilekçesi ve ekindeki belgelerin incelenmesinden; ihtiyati haciz istemin kat ihtarı ile muaccel hale gelen 1.612.786,34 TL üzerinden %15 teminat ile KABULÜNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE dair aşağıdaki şekilde ihtiyati haciz kararı vermek gerekmiştir. “gerekçesi ile, -İhtiyati haciz talebinin kısmen kabulü kısmen reddi ile, istemin kat ihtarı ile muaccel hale gelen 1.612.786,34 TL için alacağın yetecek miktarda borçlunun kendisinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının borca yetecek miktarda İHTİYATEN HACZİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, -İİK’nın 259/1. fıkrası uyarınca takdiren alacak miktarının %15’i olan 241.918,00 TL tutarında HMK’nın 87/1. fıkrasına göre nakdi teminat veya süresiz banka teminat mektubunun ihtiyati haciz isteyen taraftan alınmasına, teminat mahkeme veznesine yatırıldığında ya da teminat mektubu ibraz edildiğinde kararın infazı için iş bu kararın mühürlü olarak ibraz edilmek kaydı ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına gönderilmesine -İİK’nın 261/1. fıkrası uyarınca ihtiyati haczin verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılacağının ihtarına, karar verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kendi UYAP sistemine girdiği zaman hakkında icra takibinin başladığını gördüğünü, akabinde öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük yasal süresi içerisinde derhal borca itiraz ederek haksız icra takibini durdurduğunu ve bu takipteki itirazılarının iptali için davacı … A.Ş. tarafından İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/988 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açmış olduğu UYAP sisteminde görüldüğünü, Mahkememizde görülmüş olan 2016/988 Esas sayılı itirazın iptali davası davacı … A.Ş. tarafından takip edilmediğinden 10/01/2019 tarih ve 2019/22 Karar sayılı davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ilamı 12/11/2019 tarihinde kesinleştiğini, müvekkili …, davacı … A.Ş. İle arasındaki ticari kredi ilişkisinden kaynaklanan borçlarını ödediğini, davacı tarafa hiç bir borcu kalmadığını, Davacı taraf İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibinde borca itirazları üzerine 1 yıllık süre içerisinde itirazın iptali davası açtığını ancak davayı takip etmemesi sebebiyle Davanın Açılmamış Sayılmasına dair verilen karar ile, söz konusu takipte itirazın iptali için dava açılmasına yönelik olan yasal süre de geçtiğini, itirazları iptal edilmediğinden ve bu sebeple de dosyada işlem yapılamayacağından İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibi takipsizlik nedeniyle kapatıldığını, Davacı taraf, tekrar müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, mükerrer olan icra takibinin iptali gerektiğini, bu nedenle verilen ihtiyati haciz kararının da kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini mahkememizden talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 13/12/2022 tarih 2022/1312 D. İş – 2022/1344 Karar sayılı Ek kararında; “Talep, borçlu hakkında verilen ihtiyati haciz kararının itirazen kaldırılması istemine ilişkindir, Bilindiği üzere ihtiyati hacze itiraz ve sebepleri İcra iflas Yasasının 265/1.maddesinde açıklanmış olup; İcra İflas Yasasının 265/1.maddesi “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir” şeklindedir.İcra İflas Yasasının 265/1.maddesinden anlaşılacağı üzere, itiraz sahibinin ihtiyati haciz kararına yaptığı itirazın yerinde olduğunun kabulü için, a)İhtiyati haciz kararının borçlunun gıyabında verilmiş olması,b)Alacağın vadesi yönünden kanunun belirlediği esaslara aykırı olarak ihtiyati haciz kararı verilmiş olması,c)Alacağın rehinile temin edilmiş olması,b)Alacaklının hiç teminat göstermemiş ya da yetersiz göstermiş olması,c)İhtiyati haciz kararının görevli ve yetkili mahkemece verilmemiş olması, sebeplerinden birinin somut olayda mevcut olması gerekir.İİK’nun 265. maddesi hükmü gereğince, borçlu kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haciz kararına yönelik haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata, huzuru ile yapılan hacizlerde haczin uygulandığı, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz edebilir. Bu durumda mahkeme, gösterilen itiraz sebepleri ile bağlı inceleme yaparak itirazı kabul veya reddeder.Somut dosya kapsamında İİK’nun 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel ve rehinle temin edilmemiş olması gerekmekte olup, dosyaya alacaklı vekilince sunulan delillerle “yaklaşık ispat” koşulunun sağlandığı, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için bu gereğin karşılanmasının yeterli olduğu sonuç ve kanaate varılmıştır. Anılan durum karşında İtiraz eden vekilince ileri sürülen itiraz sebeplerinin İİK 265 maddesi kapsamında, ihtiyati hacze itiraz yargılamasında değerlendirilebilecek hususlardan olmadıkları, İİK’nun 265.maddesinde sınırlı olarak gösterilen sebeplerden birini teşkil etmedikleri anlaşılmakla, itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.”gerekçesi ile, İtirazın REDDİNE karar verilmiş ve karara karşı İhtiyati hacze itiraz edenin vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz edenin istinaf dilekçesinde özetle, yerel mahkemenin mübrez kararını oluştururken müvekkillerine borçlu sıfatı yükleyerek hüküm kıldığını; Yerel Mahkeme’ye taraflarınca yapılan tüm itirazların geçersiz kılındığını; yapmış oldukları itirazlarında taraflarınca alacaklı olduğunu iddia eden … A.Ş.’nin daha önce de aynı takip dayanağı belgeye dayanarak icra takibi yaptığını ancak yapılan işlemleri takip etmediğini, haklı olduğunu iddia edip bu konuyu Yargı’ya taşıyan kişinin Yargı nezdinde işlemleri takip etmemesinin çelişkili ve kuşku uyandıran bir durum olduğunu, bu durumun olağan hayatın akışına aykırılık teşkil etmekte olup verilmiş olan kararın bozulması gerektiğini, Ayrıca Yerel Mahkeme her ne kadar belirli salt kanun maddesine dayanarak taraflarınca yapılan itirazları dikkate almamışsa da bir diğer taraftan alacaklı olduğunu iddia eden tarafın süre içerisinde itirazın iptali davası açmamasından dolayıda itirazlarını kabul etmesi gerekeceğini; keza … Esas numarası yazılı tarafı oldukları icra dosyasının ödeme emrine, taraflarınca itiraz edilmiş olduğunu, bunun üzerine karşı tarafça İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi – 2022/1312 D.İş sayılı dosyasıyla ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu ve müvekkilleri hakkında mübrez icra müdürlüğünce müvekkillerinin mal varlığına haciz işlemleri yapıldığını; davacı taraf her ne kadar ihtiyat-i haciz talebinde bulunmuş ise de; dosyada borca itirazlarını karşı tarafın … adresine, 01/11/2022 tarihinde gönderildiğini, 06/11/2022 tarihinde de okundu olarak sayıldığını; ancak mevzuat gereğince ihtiyat-i haciz olması durumunda borca itiraz edilmesi ve karşı tarafa tebliğ edilmesinden 7 gün içerisinde itirazın iptali davası açılmasının gerektiğini; işbu sebepten dolayı karşı tarafça itirazın iptali davasının, 7 günlük kesin süre içerisinde açılmaması hasebiyle de kesin süresinde itirazın iptali davasının açılmamış olmasından dolayı yerel mahkemenin taraflarınca yapılan itirazları değerlendirip itirazlarını kabul etmesi gerekirken kanuna ve yüksek yargı içtihatlarına aykırı olarak taleplerinin reddedildiğini; bu sebeple de yerel mahkemece verilen kararın bozulması gerektiğini, Yargıtay 12. Hukuk dairesinin 2014/34990 E., 2015/8874 K. Sayılı, 12. Hukuk dairesinin 2013/34145 E., 2014/378 K. sayılı kararının da benzer mahiyette olduğunu, İleri sürerek, İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/12/2022 tarih 2022/1312 D.İş ve 2022/1333 Karar sayılı ilamın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına; yerel Mahkeme huzurunda hukuki menfaat ve dayanaktan yoksun olarak konulan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini müvekkileri adına talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, genel kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediye ilişkin alacağın tahsilini teminen borçluların malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi kararına itiraza ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle itirazın reddine karar verilmiştir. İİK’nun 257/1 fıkrası uyarınca; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nun 258 maddesi uyarınca; ihtiyati haciz talep eden alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Burada aranan ölçü yaklaşık ispat ölçüdür. İİK’nun 265. maddesi hükmü gereğince, borçlu kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haciz kararına yönelik haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata, huzuru ile yapılan hacizlerde haczin uygulandığı, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz edebilir. Bu durumda mahkeme, gösterilen itiraz sebepleri ile bağlı inceleme yaparak itirazı kabul veya reddeder. Dosyaya mübrez deliller, genel kredi sözleşmesi, kat ihtarı ve tebliğ şerhi içeriklerinden; ihtiyati haciz isteyen bankanın, aleyhine ihtiyati haciz istenen kredi lehdarından muaccel ve rehinle temin edilmemiş alacağının varlığının yaklaşık düzeyde ispat olunduğu, ileri sürülen itirazların, İİK’nun 265 maddesinde düzenlenen tahdidi itiraz sebepleri arasında yer almadığı, ilk derece mahkemesince itirazın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda izah edilen gerekçelerle; ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati hacze itiraz edenin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 09/03/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.