Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/222 E. 2023/224 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/222 Esas
KARAR NO: 2023/224 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/979 Esas (Derdest Dava Dosyası)
TARİHİ: 09/12/2022
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/02/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının dava dışı … şirketinde çalıştığını, iş akdinin haklı ve geçerli nedene dayanmaksızın feshinden dolayı işçilik alacağının tahsili için açmış olduğu davanın lehine sonuçlandığını, ancak dava dışı bu şirketten tahsilat yapılamadığını, bu şirket ortaklarının faaliyetlerine davalı şirketler üzerinden devam ettiklerini, tüzel kişilik perdesinin aralanması ile davalıların davacı tarafça icraya konulan alacaktan müştereken ve müteselsilen borçlu olduklarına karar verilmesini ve ayrıca davalı şirketler adına kayıtlı bulunan menkul ve gayrimenkul mal varlıkları ve de üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına İhtiyati Haciz konulmasını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 09/12/2022 tarih 2022/979 Esas (Derdest Dava Dosyası) sayılı kararında; “İhtiyati haciz, İİK’nin 257 vd. Maddelerinde yazılmış olup, 257. Md. Uyarınca, ihtiyati haciz vadesi gelmiş bir para borcu için istenebilecektir. Aynı maddeye göre vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz istenebilmesi için borçlunun muayyen yerleşem yerinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlanması, yahut kaçmış olması veya bu maksatla alacaklarının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması gereklidir. Aynı yasanın 258.maddesinin ikinci cümlesi gereğince, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Anılan kanun maddeleri, dosya kapsamındaki mevcut bilgi ve belgeler dikkate alındığında; dava konusu alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden ve anılan alacak kalemleri ile ilgili olarak İİK.nun 257 ve devamı maddelerinde öngörülen koşullar gerçekleşmediği, davacının iddiasını yaklaşık ispat ile ispat edemediği, borçlunun mal kaçırdığı iddialarının ise soyut olduğu, somut delillere dayanmadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.”gerekçesi ile, İhtiyati haciz talebinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, Yerel Mahkeme tarafından verilen ara kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu, kararın kaldırılmasının gerektiğini, İhtiyati haciz koşulların sağlandığının dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerden anlaşıldığını; müvekkilinin mahkeme kararı ile kesinleşen işçilik alacaklarından davalıların da sorumlu olduğunu; işbu dava ile tüzel kişilik perdesinin aralanması ile davalıların müvekkili tarafından icraya konulan alacaktan müştereken ve müteselsilen borçlu olduklarının tespit edilmesinin dava ve talep edildiğini, Buna göre müvekkili işçinin alacağının rehin ile teminat altına alınmadığını, işçilik alacaklarının vadesinin çoktan geldiğini, işçilik alacağının bir para alacağı olduğunu ve kesinleşen mahkeme kararı ile müvekkili işçinin alacaklarının olduğunun ispat edildiğini; bunlarla birlikte davalılar açısından somut olay bakımından tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasını inceleyecek olduklarında da; şirketlerin hepsinin kuruluş adresinin aynı olduğunu, şirket ortaklarının çoğunlukla aynı olduğunu, davalı … Üretim Ve Pazarlama Kooperatifi’nin dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nin ortağı olduğunu, dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nin yönetim kurulu başkanı …’un, davalı … Üretim Ve Pazarlama Kooperatifi’nin yönetim kurulu üyeliğini yaptığını, davalı şirketlerde ortak olan …’nun, dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nde yönetim kurulu üyeliğini yaptığını, davalı şirketlerde ortak olan …’nin, dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nde yönetim kurulu üyeliğini yaptığını, ayrıca yukarıda anılı şirketlerin faaliyet alanlarının da yine benzer olduğunu, Dolayısıyla müvekkillerinin sigortalı olarak gözüktüğü dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi ile davalı şirketler arasında organik bağ olduğunun hususunun aşikar olduğunu; bu sebeple müvekkillerinin işçilik alacaklarından davalı şirketlerin sorumlu olduğunun sundukları bilgi ve belgelerden açıkça anlaşıldığını; dolayısıyla ihtiyati haciz taleplerinin reddinin yerinde olmadığını, Dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi, müvekkilleri gibi bir çok işçiyi haksız olarak işten çıkardığını; hatta hak edişlerini ödeyecekleri vaadiyle işçileri 2 yıldır oyaladıklarını; Türkiye’de yaşanan bu ekonomik güçlükler altında müvekkilleri gibi işçilerin haklarını geç aldığı her dakikanın zarar olduğunu, Nitekim iş bu kesinleşen alacaklara ilişkin icra takibinin de başlatılmış olsa da herhangi bir tahsilatın yapılamadığını; dava dışı … Beton Santralleri San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nin planlı bir şekilde ticareti terk etmiş olup tüm işçilerin haklarının gasp edildiğini; gerçekten müvekkili dahil diğer tüm işçilerin çok büyük bir mağduriyet içinde yapayalnız kaldığını, hiçbir muhatap bulamadıklarını, Hatta anılı şirketin kurucularının kendi alacaklarını tahsil etmek için icra takibi başlatıldığını ve kendi alacaklarını garanti altına aldıklarını; şirket kurucuları … ve …’ın, İstanbul Anadolu …İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, Bununla da kalmayıp danışıklı bir şekilde davalı … Üretim VE Pazarlama Kooperatifi’nin de dava dışı … Beton Santralleri San. ve Tic. A.Ş. Şirketi’nden yine alacağım var kisvesi altında İstanbul Anadolu …İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile 3.940.763,93 TL bedelli icra takibine başladığını, Nitekim İstanbul Anadolu …İcra Dairesi … E. sayılı dosyasında sıra cetveli yapılmış olup davalı … Üretim ve Pazarlama Kooperatifi’nin iş bu sıra cetveli uyarınca vergi dairelerinden sonra 4.sırada alacaklı durumunda olduğunu; ayrıca iş bu sıralama uyarınca davalı … Üretim ve Pazarlama Kooperatifi’ne 1.264.739,82 TL ödenmesine karar verildiğini, Dolayısıyla davalı … Üretim ve Pazarlama Kooperatifi ve dava dışı … Beton Santralleri San. ve Tic. A.Ş. Şirketi’nin danışıklı olarak başlattıkları bu takipte nihayete ermek üzere olduklarını, Bu şirketlerin aslında aynı olduğunu; bu durumun dava dilekçelerinde de detaylı şekilde izah edildiğini; bu nedenle işçilerin bunca yıldır, ki inşaat sektöründeki 7/24 ve tabiri caizse soluksuz çalışmalar göz önünde bulundurulduğunda müvekkili işçinin alın teri olan haklarının bu şekilde gasp edilmesinin çok büyük bir talihsizlik ve haksızlık olduğunu, Gerçekten de bu ihtiyati haczin konulmasının müvekkillerinin alacağına kavuşması için son şanslarından biri olduğunu; bu durumun dairemizce göz önünde bulundurulmasını talep ettiklerini, Dolayısıyla davalı … Üretim ve Pazarlama Kooperatifi’nin İstanbul Anadolu …İcra Dairesi … E. sayılı dosyasındaki 1.264,739,82 tl alacağına ihtiyati haciz konmasına karar verilmesini talep ettiklerini, Yukarıda ki taleplerine ek olarak dava dilekçelerinde de dile getirdiklerini, işbu davanın lehlerine sonuçlandığı takdirde, yargılamada geçecek süre sonunda davalıların üzerindeki malları kaçırma yahut diğer alacaklılar tarafından bu malların alınması nedeniyle rüçhanlı alacak olan işçilik alacaklarının tahsil edilememe riskinin bulunduğunu; bu durumda davanın lehlerine sonuçlansa bile alacaklarını tahsil edemeyerek hak kaybına uğramalarının kuvvetle muhtemel olduğunu; alacaklarını tahsil edememe riski ile karşı karşıya kalmamak adına, rehinle de teminat altına alınmamış olan davaya konu işbu alacakları nedeniyle dairemizden yukarıda anılı sebeplerle, davalı … Pazarlamaya ait ve satış aşamasında olan,… Müd. … Mah. … parsel … pafta nolu taşınmaz ve davalı şirketlere ait tüm menkul-gayrimenkul değerler ile, hak ve alacaklarına yargılama süresince her bir davacı alacaklının icra dosyalarındaki alacakları miktarınca, İİK 257 vd. maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etme zorunluluğunun doğduğunu, Nitekim İİK’nun 259 “ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.” gereğince müvekkilinin alacakları ilamlı olduğundan teminatsız şekilde ihtiyati hacze karar verilmesinin gerektiğini, haklarını aylardır alamayan ve işsiz olan müvekkillerinin ve diğer işçilerin de teminat ödeme imkanı bulunmadığından dairemizden teminatsız şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiğini, Yukarıda açıklanan sebepler neticesinde yerel mahkeme tarafından ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olup, bu kararın kaldırılmasını talep ettiklerini, İleri sürerek, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 2022/979 E. Sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılmasına, teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline; karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, davacının dava dışı … San. Ve Tic. A.Ş. Şirketi’nden olan ilama dayalı ve İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına konu işçilik alacaklarından, aralarında organik bağ bulunan davalı şirketlerin de tüzel kişilik perdesi aralanarak sorumlu olduklarının tespiti ile bu alacakların davalılardan tahsili istemi ile açılmış davada, davalılar aleyhine takip konusu alacak tutarında ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece talebin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İİK’nun 257/1 fıkrası uyarınca; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nun 258 maddesi uyarınca; ihtiyati haciz talep eden alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Burada aranan ölçü yaklaşık ispat ölçüdür. Somut olayda; tüm dosya kapsamına göre; davacının dava dışı şirketten olan ve tahsil edilemediği belirtilen ilama dayalı işçilik alacaklarından, davalıların organik bağın varlığı nedeniyle sorumlu oldukları veya tüzel kişilik perdesinin aralanması koşullarının oluşması nedeniyle sorumlu oldukları yönündeki iddiasının esası bakımından yaklaşık ispat koşulunun mevcut deliller ile bu aşamada sağlanmadığı, yargılamanın henüz başında olunduğu anlaşılmış olup, mahkemece verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, yargılama sürecinde değişen duruma göre yeniden ihtiyati haciz talep edilmesi de mümkün olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde bulunmamıştır. Yukarıda izah edilen gerekçelerle; ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği anlaşılmış olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunu 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 220,70.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 80,70.TL harcın mahsubu ile bakiye 99,2.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, 7-Dava dosyası dairemize UYAP sistemi üzerinden elektronik dosya olarak gönderildiğinden, ilk derece mahkemesine UYAP sistemi üzerinden iade edilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 09/02/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.