Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/2066 E. 2023/1868 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/2066
KARAR NO: 2023/1868
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/428 Esas (Derdest Dava Dosyası)
TARİH: 26/09/2023
DAVA: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
KARAR TARİHİ: 30/11/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Davalı şirketin hissedarı olan … T.C. kimlik numaralı müteveffa …’nun 25.12.2022 tarihinde vefat etmesi üzerine yasal mirasçısı … tarafından ikame edilen İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dava dosyasıyla TMK 640 kapsamında müteveffanın terekesinin tespiti ve korunması için gerekli tedbirlerin alınması ve terekenin paylaşıma kadar yönetilmesi ve temsili için temsilci atanması talep ve dava edilmiş olmakla işbu derdest dosyada müteveffa …’nun terekesinin tespiti ve korunmasına yönelik işlemler yürütüldüğünü, müteveffa …’nun 24.12.2022 tarihinde vefat etmesi üzerine mirasçı …’nun talebi üzerine Beşiktaş … Noterliği’nce düzenlenen 28.12.2022 tarih ve … yevmiye numaralı mirasçılık belgesine göre müteveffadan geriye yasal mirasçıları olarak …, … ve … kaldığını, müteveffanın mirasçıları arasında terekeye dahil hak ve borçların paylaştırılması hususunda mutabakat sağlanamadığından mirasçı … tarafından TMK’nın 640. maddesinin 3. fıkrası kapsamında İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dava dosyasıyla paylaşma yapılana kadar müteveffanın terekesine temsilci atanması talep edilmiş olup işbu derdest dosyada müteveffa …’nun terekesinin tespiti ve korunmasına yönelik işlemler yürütülmekte olup müvekkilinin de tereke memuru olarak atandığını, müteveffa …’nun hissedarı olduğu bir diğer şirket olan … Tic. A.Ş.’deki hisselerinin mirasçıları arasında miras payları oranında paylaştırılmasına dair 10.01.2023 tarih ve 2023/2 sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunu tespiti ve pay defterindeki hukuka aykırı kaydın düzeltilmesi talebiyle mirasçı … tarafından açılan İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/60 E. sayılı dava dosyasından verilen 07.06.2023 tarihli karar ile davanın kabulüne, davalı şirket yönetim kurulu tarafından alınan 10.01.2023 tarih ve 2023/2 sayılı mirasın paylaştırılmasına dair kararın batıl olduğunun tespitine ve pay defterinin intikal öncesi duruma getirilecek şekilde düzeltilmesine karar verilmiş olup bu suretle müteveffaya ait hisselerin pay defteri kayıtlarının düzeltilmesinin sağlandığını, davalı şirket yönetim kurulunun, miras paylarının pay defterinde intikal ve tesciline ilişkin 06.01.2023 Tarih ve 2023/1 sayılı kararının iptali talebiyle İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/65 E. sayılı dava dosyasında açılan dava derdest ise de terekeye dahil olan şirket hissesinin bir mirasçının talebi ile alınan yönetim kurulu kararı ile pay defterinde mirasçılar adına intikalinin yapılması şirket hissesi üzerindeki elbirliği mülkiyeti ortadan kaldırmayacağı için davanın sonucunu etkilemeyeceğinden bekletici mesele yapılması gerekmediğini belirterek; batıl olan 06.01.2023 Tarih ve 2023/1 sayılı yönetim kurulu kararına dayanılarak düzenlenen pay defteri esas alınarak gerçekleştirilen 21.03.2023 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlar da TTK’nın 447. maddesi gereğince batıl olmakla iptalini ve TTK 449. Maddesi kapsamında söz konusu kararların yürütülmesinin geriye bırakılmasını talep etme gereği doğduğunu, Öncelikle davalı şirketin, 21.03.2023 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların yürütülmesinin geriye bırakılmasına, yargılama neticesinde davalı şirketin, 21.03.2023 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlar batıl olduğundan iptaline, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Davacının genel kurul toplantısına katılma yetkisi bulunmadığını , söz konusu yetki, toplantı tarihinde mevcut olmayan ve taraflara tebliğ dahi edilmeyen bir temsilci atanması kararından önce verilemeyeceğini, davacının huzurdaki davayı açması hukuka ve usule aykırı olduğunu, 10.01.2023 tarihli 2023/2 sayılı yönetim kararı TTK m.494/2 çerçevesinde gerçekleştirilmiş ve …’nun şirket hisseleri mirasçı paydaşlara eşit oranda geçirildiğini, yapılan pay geçişi hukuka uygun olduğunu nitekim TTK hükümleri, TMK’nın mirasa yönelik hükümlerine göre özel hüküm niteliğinde olup öncelik taşıdığını, davacı yanın genel kurul toplantısına katılmak için alındığını beyan ettiği yetki belgesi hukuka aykırı olup genel kurul tarihinde mahkemece tereke temsilcisi atanmasına yönelik bir karar mevcut olmadığını, sermaye şirketlerinde organ kararlarının hukuka uygunluğunu denetleme yetkisi mutlak ticari dava niteliği gereği münhasıran Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne ait olduğunu, Sulh Hukuk Mahkemeleri’nin tereke mahkemesi ya da vesayet makamı sıfatıyla yerindelik denetimi yapma yetkisi bulunmadığını, bu sebeple muris …’nun, müvekkili şirkette yasal mirasçılara intikal eden şirket hisseleri üzerinden oy kullanmak üzere tereke temsilcisi atanması hukuka aykırı olduğunu, hazirun listesinde yer almayan tereke temsilcisinin oy kullanması da mümkün olmadığını, Davacı yanın 20.03.2023 tarihinde düzenlendiğini iddia ettiği yetki belgesi hukuka aykırı olduğunu, Av. … tereke temsilcisi olarak atandığına dair ara karar mevcut olmadığını, Av. … yerine Av. …, müvekkili şirketin genel kurul toplantısına gelmiş olsa da halihazırda tereke temsilcisi atanmasına ilişkin bir karar mahkeme dosyasına girmemişken, bu hususta taraflara ve şirkete herhangi bir bildirim yapılmamışken toplantıya katılmasının kabul edilebilmesi mümkün olmadığını, bu sebeple toplantıya daha sonra iştirak eden Av. …’ün ve Av. … toplantıya katılma ve TTK m.420 uyarınca toplantının ertelenmesi talebi, ibraz edilen yetki belgesine dayanak mahkeme kararı bulunmadığı, yetki belgesinin mahkeme kaleminden alındığı gerekçeleri başta olmak üzere ortada …’nun temsil edilecek şirket hissesi olmaması sebebiyle reddedildiğini, davacı yan tarafından söz konusu talebin reddi üzerine toplantıya katılma talebinin reddine dair muhalefet şerhi düşülmüş olsa da toplantı tarihinde mahkeme kararı olmadan, yalnızca yetki belgesi ile tereke temsilcisi olduğunu iddia eden davacının genel kurul toplantısına alınması mümkün olmadığını, genel kurul tarihinde ve halihazırda müteveffa …’nun temsil edilecek herhangi bir hissesi mevcut olmadığını, bu sebeple davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle yokluğuna karar verilmesi gerektiğini, murisle birlikte şirketteki pay sahipleri … (%20), … %16, … %16, … %16 ve … %16 hisseye sahiptir. …’nun vefat etmesinin üzerine, müvekkil şirkette yer alan hisseleri 10.01.2023 tarihli 2023/1 sayılı yönetim kurulu kararı ile mirasçı paydaşlara eşit oranda dağıtıldığını, pay sahiplerinden … tarafından grup şirketlere karşı pay geçişine yönelik yönetim kurulu kararına yönelik iptal davası ikame edilmiş, bununla beraber pay geçişi nihayetinde yapılan genel kurula yönelik de iptal davası ikame edilmiş ise de söz konusu davalar reddedildiğini, davacı yanın huzurdaki davayı ikame ederken öncelikle dava tarihinde geçerli olmayan yetki belgesi ile toplantıya katıldığı hususunu göz önünde bulundurmadan iptal davası açarak hukuka aykırı davrandığını, …’nun hisselerinin genel kurulda temsil edilmediği ve tereke temsilcisi olarak …’nun terekesinin temsil edilmesi gerektiğini iddia etmiş ise de doktrin ve içtihat görüşleri ile mahkeme kararları doğrultusunda açık bir şekilde genel kurul tarihinde …’nun herhangi bir şirket hissesi olmadığının açık olduğunu, davanın davacısı bütün pay sahiplerinin menfaati yönünde değil, pay sahibi …’nun menfaati yönünde hareket ettiğini, belirterek;davacının tedbir taleplerinin reddine, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 26/09/2023 tarih 2023/428 Esas sayılı ara kararında;”….İptal istemine konu olan bu kararlar yönünden tedbir kararı verilmemesi halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceği konusunda dava dosyasında mahkemeye kanaat verici bir delil bulunmadığı, iddiaların yargılamayı gerektirdiği, bu aşamada HMK’nın 390/3. maddesi anlamında yaklaşık olarak ispatın gerçekleşmediği, tedbir kararı verilmemesi halinde ciddi bir zararın doğacağına dair emarelerin de bulunmadığı anlaşıldığından mahkememizce ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiştir…”gerekçesi ile, Davacının TTK 449 ve HMK 389 gereğince genel kurul kararlarının yürütülmesinin geri bırakılması isteminin, dava dosyası kapsamı belgeler gereğince yasal koşullar ve yaklaşık ispat gerçekleşmediğinden takdiren reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı … Terekesi Memuru Av. … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı … Terekesi Memuru Av. … istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,Mirasçı … tarafından tereke dosyasına sunulan 20.03.2023 tarihli dilekçe ile; davalı şirket de dahil olmak üzere müteveffanın hissedarı olduğu şirketlerin 2021 yılı genel kurullarının 21.03.2023 tarihinde yapılacağının kendilerine bildirildiği beyan edilerek, yapılacak genel kurullarda müteveffadan elbirliği halinde mirasçılara intikal eden hisselerin temsil ve idaresi için idareci atanarak hisselerin temsili için yetki verilmesi talep ettiğini, bunun üzerine Tereke Mahkemesince 20.03.2023 tarihinde düzenlenen yetki belgesi ile; müteveffa … ortağı olduğu …AŞ de dahil olmak üzere şirketlerinin 21.03.2023 tarihinde … Mah. … Cad. No:… Eyüpsultan/İstanbul adresinde gerçekleşecek olan genel kurul toplantılarına, müteveffanın terekesini temsilen katılmak üzere müvekkili Av. …’e ve yanında çalışan Av. … yetki verildiğini, Tereke Mahkemesince verilen yetki doğrultusunda belirlenen gün ve saatte müvekkili Av. … davalı şirketin genel kurul toplantısında hazır bulunmuş ve Tereke Mahkemesince düzenlenen yetki belgesini ibraz ederek toplantıya katılma ve TTK’nın 420. maddesi uyarınca toplantının ertelenmesi talebinde bulunduğunu ancak bu talebin, ibraz edilen yetki belgesine dayanak mahkeme kararı bulunmadığı, yetki belgesinin mahkeme katibinden alındığı, …’ndan yasal mirasçılara kalan şirket hisselerinin şirket onayıyla şirket pay defterine işlendiği ve Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde ilan edildiği, işbu kararın iptali talebiyle … tarafından açılan İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/65 E. sayılı dava dosyasında yürütmenin geriye bırakılması talebinin reddedildiği, mevcut durumda …’nun hissesi bulunmadığı gerekçesiyle yönetim kurulunun oyçokluğuyla aldığı kararla reddedilmiş ve bunun üzerine müvekkili Av. … tarafından, İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dosyasıyla müteveffanın malvarlığının tespiti ve yönetilmesi talep edilmiş ve bu doğrultuda mahkemece müvekkilinin temsilci olarak atanmasına ve müteveffanın hissedarı olduğu şirketlerin genel kurullarına katılmak üzere yetki verilmesine karar verilmiş olmakla müteveffanın pay sahipliğinin vefat tarihi itibariyle dikkate alınması gerektiği, tereke henüz paylaştırılmadığından yönetim kurulu tarafından alınan, payların paylaştırılmasına dair kararın hukuka aykırı olduğu ve nitekim yönetim kurulu kararının iptali talebiyle dava da açıldığı gerekçesiyle toplantıya katılma talebinin reddine dair karara karşı muhalefet şerhi düşüldüğünü, Tereke Mahkemesinin 23.03.2023 ve 28.03.2023 tarihli ara kararlarıyla; terekenin menfaatlerinin korunması amacıyla müteveffanın hissedarı olduğu davalı şirketin de dahil olduğu şirketlerin yapacağı tüm toplantılara katılmak, bu şirketlerle ilgili muris …nun hisselerini temsilen tüm iş ve işlemleri yapmak ve tereke menfaatlerinin korunması için adli mercilerde yapılacak işlemleri yapmak, tereke için ilgili duruşmalara katılmak ve icra takiplerinde terekeyi temsil etmek üzere yapılacak işlemlere katılmak üzere müvekkili Av. …ün duruşma günü olan 14.11.2023 tarihine kadar tereke memuru olarak atanmasına karar verildiğini, Yine Tereke Mahkemesinin 27.04.2023 tarihli ara kararıyla …Tic. A.Ş., … A.Ş., … Tic. A.Ş., … Tic. A.Ş., … Tic. A.Ş., … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. şirketlerinin 21.03.2023 tarihinde yapılan genel kurullarında alınan kararların iptali için dava açmak üzere tereke memuru müvekkili Av. …’e yetki ve izin verildiğini ve bu hususta yetki belgesi düzenlendiğini, Davalı şirket tarafından, terekeye ait hisselerin genel kurul toplantısında temsili için tereke mahkemesine yahut müvekkili tereke memuruna davetiye çıkarılmamış olması ve genel kurul toplantısı için belirlenen gün ve saatte hazır bulunmasına rağmen müvekkili tereke memuru Av. …’ün toplantıya katılmasına izin verilmemiş olmasının hukuka aykırılık teşkil etmekte olup bu sebeple genel kurulda alınan kararlar batıl olmakla iptali gerektiğini, Yerel Mahkeme kararında; genel kurulda alınan kararların yürütmesinin durdurulmaması halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceği konusunda mahkemeye kanaat verici bir delil bulunmadığı, yaklaşık olarak ispatın gerçekleşmediği, tedbir kararı verilmemesi halinde ciddi bir zararın doğacağına dair emareler bulunmadığı” hususlarına dayanarak tedbir talebinin reddine karar verdiğini, bu duruma gerekçe olarak yönetim kurulu başkanı ve bir kısım yönetim kurulu üyeleri tarafından genel kurul toplantı tutanağına dercedilen şerhlerde müteveffanın vefatı sonrasında mirasçısı … başvurusu üzerine TTK’nın 494. maddesinin 2. fıkrası gereği şirket yönetim kurulunun 06.01.2023 Tarih ve 2023/1 kararı ile müteveffa …’nun hisselerinin mirasçılarına geçişine onay verildiği ve işbu kararın Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığı ve mevcut durumda şirkette …’nun hissesinin bulunmadığı yönündeki iddia ileri sürülmüş ise de, söz konusu yönetim kurulu kararı hukuka aykırı olmakla mirasçı ve aynı zamanda davalı şirketin pay sahibi … tarafından işbu yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespiti ve pay defterinde gerçekleştirilen hukuka aykırı kaydın düzeltilmesi talebiyle İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/65 E. sayılı dosyasında açılan davanın derdest olduğunu,TMK’nın 640. maddesinde yer verilen; “Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.” şeklindeki düzenleme gereğince ve yerleşik Yargıtay içtihatlarında istikrarla ifade edildiği üzere tereke mirasçılar arasında paylaştırılmadığı, bir başka deyişle terekeye ait hak ve borçlar üzerinde miras ortaklığı devam ettiği müddetçe mirasçıların somut ve bağımsız payları söz konusu olmayacak, mirasçıların tümünün beraber hareket etmesi ve terekeye dahil tüm malvarlıkları yönünden gerçekleştirilecek tasarruf işlemleri için oybirliğiyle karar alınması gerekeceğini, terekeye dahil malvarlığı üzerinde tüm mirasçıların elbirliği mülkiyeti söz konusu olduğunu,Müteveffa …’nun Beşiktaş …. Noterliği’nce düzenlenen 28.12.2022 tarih ve … yevmiye numaralı mirasçılık belgesine göre müteveffadan geriye yasal mirasçıları olarak … kaldığını, müteveffanın mirasçıları arasında terekeye dahil hak ve borçların paylaştırılması hususunda mutabakat sağlanamadığından mirasçı … tarafından TMK’nın 640. maddesinin 3. fıkrası kapsamında İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dava dosyasıyla paylaşma yapılana kadar müteveffanın terekesine temsilci atanması talep edilmiş olup işbu derdest dosyada müteveffa … terekesinin tespiti ve korunmasına yönelik işlemler yürütülmekte olup müvekkili de tereke memuru olarak atandığını, henüz terekeye ait hak ve alacaklar paylaştırılmadığını, dolayısıyla tereke üzerindeki elbirliği mülkiyet devam ettiğini ve mirasçılar arasında terekeye dahil şirket hisselerinin paylaştırılmasına dair oybirliğiyle alınmış bir karar olmadığı halde mirasçı …’nun başvurusu üzerine davalı şirket yönetim kurulunun 06.01.2023 Tarih ve 2023/1 kararı ile müteveffa … hisselerinin mirasçıları arasında miras payları oranında paylaştırılması emredici nitelikteki TMK 640 madde hükmüne aykırı olmakla batıl olduğunu, Somut olay ile bire bir örtüşen şekilde, müteveffa … hissedarı olduğu bir diğer şirket olan … Tic. A.Ş.’deki hisselerinin mirasçıları arasında miras payları oranında paylaştırılmasına dair 10.01.2023 tarih ve 2023/2 sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunu tespiti ve pay defterindeki hukuka aykırı kaydın düzeltilmesi talebiyle mirasçı … tarafından açılan İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/60 E. sayılı dava dosyasından verilen 07.06.2023 tarihli karar ile davanın kabulüne, davalı şirket yönetim kurulu tarafından alınan 10.01.2023 tarih ve 2023/2 sayılı mirasın paylaştırılmasına dair kararın batıl olduğunun tespitine ve pay defterinin intikal öncesi duruma getirilecek şekilde düzeltilmesine karar verildiğini ve bu suretle müteveffaya ait hisselerin pay defteri kayıtlarının düzeltilmesi sağlandığını, Batıl olan 06.01.2023 tarih ve 2023/1 sayılı yönetim kurulu kararına dayanılarak düzenlenen pay defteri esas alınarak gerçekleştirilen 21.03.2023 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlar da TTK’nın 447. maddesi gereğince batıl olmakla iptalini ve TTK 449. maddesi kapsamında söz konusu kararların yürütülmesinin geriye bırakılmasını talep ettiklerini, mevcut durumda yönetim kurulunca icra edilen ve edilecek işlemlerin geriye döndürülmesi mümkün olmadığından yerel mahkemenin aksi yöndeki tespitinin hatalı olduğunu, bu yönüyle müteveffanın terekesi yönünden hakkın elde edilmesinin önemli derecede zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale gelme durumunun bulunduğunın sabit olduğunu, işbu davada ihtiyati tedbirin bir diğer şartı olan yaklaşık ispat koşulu da yerine getirildiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, 21.03.2023 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların yürütülmesinin geriye bırakılmasına, teminat alınmasına yer olmadığına, karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, davalı …. A.Ş.’nin 21.03.2023 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların batıl olduğundan iptali istemine ilişkin davada söz konusu kararların yürütülmesinin geri bırakılmasına ilişkin ihtiyati tedbir istemidir. Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı … Terekesi Memuru Av. … tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Somut olayda, müteveffa … 25.12.2022 tarihinde vefat etmesi üzerine yasal mirasçısı … tarafından ikame edilen İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dava dosyasında verilen 23.03.2023 ve 28.03.2023 tarihli ara kararlarıyla Av. … , müteveffa …’nun terekesi için temsilci olarak atandığı anlaşılmıştır. İş bu istinafa konu davanın açıldığı 19/06/2023 tarihinden sonra İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2023/1 Tereke sayılı dosyasında Tereke temsilisi olarak görevlendirilen Av. … görevinin kaldırılmasına yönelik karara AHM’ne itiraz edilmesi üzerine İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan değerlendirme sonucu 10/08/2023 Tarih ve 2023/23 D.İş Esas – 2023/24 D.İş Karar sayılı kararı ile ; ” 1-Tereke Temsilcisi atanmasına ilişkin İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2023/1 Tereke s 23/03/2023 tarihli karara karşı yapılan itirazın kabulü ile; 2-Tereke temsilcisi olarak atanan Av. … tereke temsilcisi olarak atanmasına ilişkin kararın 10/08/2023 tarihi itibari ile kaldırılmasına; 3- Tereke temsilcisi olarak bilirkişi listesine kayıtlı Ticaret ve Şirketler hukuku alanında uzman (akademik unvana sahip) 1 Hukukçu ve 1 Mali Müşavir görevlendirilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine, 4-Tebliğ işlemleri ile sair hususların mahkemesince yerine getirilmesine, ” dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda TMK”nın 488. maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildiği anlaşılmıştır.İş bu istinafa konu ara kararın İlk Derece Mahkemesince, İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/23 D.İş Esas – 2023/24 D.İş Karar sayılı 10/08/2023 Tarihli kararı ile görevi sona eren Tereke temsilcisi Av. … tebliğe çıkartıldığı ve tebliğ edildiği, ara karara yönelik istinaf dilekçesinin görevi sona eren Tereke Temsilcisi Av. … tarafından verildiği ve istinafa konu ara karar tebliğinin usulsüz olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/1 Tereke sayılı dava dosyasıyla yeni tereke temsilcisi atanıp atanmadığı, atanmış ise kimin atandığının tesbit edilerek yeni tereke temsilcisine istinafa konu ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik 26/09/2023 tarih ve 2023/428 Esas sayılı ara kararın , dairemiz kararının ve görevi kaldırılan Tereke temsilcisi Av. … tarafından ibraz edilen istinaf dilekçesinin tebliğe çıkarılarak, çıkarılacak tebligata;” Tereke temsilcisi Av. … görevinin İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/08/2023 Tarih ve 2023/23 D.İş Esas – 2023/24 D.İş Karar sayılı kararı ile sona erdiğinden, tereke temsilciliği görevinin sona erdiği tarihten sonra işbu davada yapılan işlemlere ve tereke temsilciliği görevi sona eren Av. … tarafından 18/10/2023 tarihinde verilen istinaf dilekçesine muvafakatleri olup olmadıklarını dilekçeyle açıkça bildirmeleri, yapılan işlemleri kabul ettiklerini dilekçeyle bildirmedikleri takdirde Av. … tarafından tereke temsilciliği görevinin sona erdiği anlaşılan 10/08/2023 tarihinden sonra gerçekleştirilen işlemlerin yapılmamış sayılacağına karar verilebileceğinin” ihtar olarak eklenmesi, tebliğden sonra yasal süreler de dolduktan sonra mahkemece verilen kararın istinaf edilmesi veya tereke temsilcisi görevi sona eren Av. … tarafından yapılan işlemlere açıkça muvafakat edildiği taktirde yeniden dairemize gönderilmesi için, dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İlk derece mahkemesi dosyasının MAHKEMESİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 2-İstinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA, 3-Verilen kararın niteliğine göre harç ve yargılama giderleri yönünden bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 30/11/2023 tarihinde oy birliği ile HMK’nın 352. maddesi uyarınca karar verildi.