Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/188 E. 2023/178 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/188 Esas
KARAR NO: 2023/178 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/976 D.İş – 2022/931 Karar
TARİHİ: 14/11/2022
TALEP: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesi ile; İhtiyati haciz talep eden müvekkili şirketin deniz yolu taşımacılığı yaptığını, borçlu şirketin ise uluslararası alanda taşımacılık sektöründe aracılık hizmetinde bulunduğu, müvekkili şirket ile borçlu şirket arasında ticari faaliyet yapılarak 01/03/2021 tarihinde akdedilen yolculuk çarteri sözleşmesi tahtında, 17/04/2021 tarihi ile 25/11/2021 tarihi arasında birden fazla denizyolu taşımacılığı yapıldığını, taraflar arasında yapılan bu sekiz taşıma işlemi için müvekkili ve borçlu şirket arasında bir anlaşmaya varıldığını, anlaşılan ödemenin yapılması şeklinde bir cari hesap sistemi oluşturulduğunu, cari hesap sitemi uyarınca mutabakata varılan tutarlar üzerinden faturalar kesildiğini ve kısmi ödemeler alındığını, kesilen faturaların toplamının 578.674,17 USD olduğunu ancak yapılan ödemelerin dekontları incelendiğinde toplam tutardan 32.034,17 USD değerindeki alacağın ödenmediğini beyanla işbu alacağın tahsili amacıyla karşı tarafın borca yeter miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesinin 14/11/2022 tarih ve 2022/976 D.İş 2022/931 Karar sayılı kararında; “Faturaların tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmadığı, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmesi, yaklaşık ispat koşulunun yerine gelmemesi nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. “gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu madde 257 de yer alan “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca haciz talep edilmesi için şartların sağlanıp sağlanmadığının incelenmesi gerektiğini, dava konusu alacak, rehinle temin edilmemiş bir para borcu ve 2021 yılında yapılan taşımacılık işlemlerinden kalan bir alacak olduğundan vadesinin geldiğini, faturaya dayalı ihtiyati haciz isteyen alacaklının, alacağının tahsilinin tehlikede olduğu hallerde, tehdit edilen menfaatinin hukuk düzeni tarafından korunması gerektiğini, açıklanan sebepler dolayısıyla davalının borca yetecek miktarda menkul, gayrimenkul ve 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczinin talep edilebileceğini, ihtiyati hacizlerde İİK madde 258’de yer alan “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur…” düzenlemesi uyarınca tam ispat yerine “yaklaşık ispat” koşulu arandığını, mahkemeye sunulan faturalar, Türk Ticaret Kanunu kapsamında düzenleyen tacir açısından senet mahiyetinde olduğundan kesin delil niteliğine sahip olduklarını ve yaklaşık ispat şartını fazlasıyla karşıladıklarnı, Türk Ticaret Kanunu madde 21/2 uyarınca karşı tarafça itiraz edilmemiş faturaların alacağa karine niteliği taşıdığını, Mahkemece faturaya dayalı ihtiyati haciz kararı verebilmesi için daha önce belirtildiği gibi faturalar, sözleşme, cari hesap ve diğer ek deliller değerlendirildiğinde, alacağın varlığı noktasında yaklaşık bir ispatın varlığının kabul edilmesi gerektiğini, tek taraflı olarak düzenlenebilen faturalar her ne kadar hukuk düzeni açısından şüphe uyandırabilecek olsa da, ekte sunulmuş olan fatura ile taraflar arasında ticari faaliyetlerin gerçekleştirildiğinin makul ölçüde kanıtlandığını, bu noktada müvekkilinin alacaklarının varlığı konusundaki iddiasının Mahkeme vasıtasıyla verilecek bir teminat kararıyla taraflar arasındaki menfaat dengesini sarsmayacağını, yerel Mahkemece davanın esası yeterince incelenmeden, alacağın faturalara dayanması sebebiyle ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın aksine, menfaatler dengesinin sağlanması bakımından teminat yatırılması halinde taleplerinin incelenebileceğine dair karar verilebileceğini, ticari faaliyetin taraflar arasında gerçekleştirildiğinin açık olduğunu, söz konusu olayda toplam borcu 578.674,17 USD olan karşı tarafın Mahkemeye iletilen dekontlarda görüldüğü üzere 546.640,00 USD ödemesini tamamlandığını, 32.034,17 USD’nin söz konusu ticari faaliyetin üzerinden 1 yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen ödenmediğini, 2021 yılından bu yana ödeme yapmayan karşı tarafın, davacı tarafın borcu tahsil etmek konusunda ihtiyati haciz işlemleri gerçekleştireceğini öğrendiğini veya ihtiyati haciz kararını tebliğ aldığı anda varlıklarını korumak için devir işlemlerini gerçekleştireceğinin yadsınamaz bir gerçek olduğunu, haricen öğrenilen bilgiler uyarınca bünyesindeki malvarlığı değerlerini üçüncü kişilere devrettiğini, mevcut durumda hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağını beyanla İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/976 Değişik İş, 2022/931 Karar, 14/11/2022 tarihli gerekçeli kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir. Mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.İK’nun 257/1.maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmü, İİK’nın 258/1.maddesinde ise; “Alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” hükmü yer almaktadır.Somut talep yönünden yapılan değerlendirmede; uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği, talep eden tarafça iddia edilen alacağın bulunup bulunmadığı, karşı taraftan talepte bulunulabilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığının ancak yargılama ile belirlenebileceği, fatura ve ödeme dekontundan oluşan mübrez delillerin yaklaşık ispat için yeterli olmadığı, dolayısıyla muaccel bir alacağın varlığından söz edilemeyeceği gibi, borçlunun mallarını kaçırmaya, gizlemeye veya kendisinin kaçmaya çalıştığını gösterir nitelikte delil de bulunmadığı dikkate alındığında, ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmüştür.Açıklanan nedenlerle dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre, mahkeme ara kararının gerekçesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati haciz talep edenin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince ihtiyati haciz talep edenden alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından, ihtiyati haciz talep eden tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın ihtiyati haciz talep edenden tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 02/02/2023 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.