Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/1762 E. 2023/1508 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1762 Esas
KARAR NO: 2023/1508 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/384 Esas (Derdest Dava Dosyası)
TARİHİ:14/08/2023 (Ara Karar Tarihi)
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/10/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin ticari merkezinin Diyarbakır’da olduğunu, birçok üretici firmanın bölge bayisi olduğunu, civar illere ticari mal sattığını, müvekkili şirketin …, … markalarının üreticisi … Güneydoğu Anadolu bölge bayisi olduğunu, bu ticari faaliyet kapsamında, ….Ltd.Şti. satılan mala karşılık kesilen faturanın ödemesi olarak üç adet çek aldığını, dava konusu çekin bunlardan biri olduğunu, fatura konusu malların müşterisi olan dava dışı … Tic.Ltd.Şti’ne teslim edildiğini, söz konusu çekin müvekkili şirkete Gaziantep şubesinden gönderildiği sırada varış şubesi olan … Parkorman Şubesinde meydana gelen hırsızlık olayında diğer 7 adet çekle birlikte çalındığını, çalınan çekin künye bilgilerinin, … Bankası Kurtuluş/ İstanbul Şubesi, Keşide Yeri: İstanbul Tarih: 07/06/2023 Miktar 300.000,00 TL, Keşideci: … Limited Şirketi Çek No: … olduğunu, Kaybolan 8 adet çeke üç adeti dava dışı … tarafından, icraya konulduğunu, İstanbul 5 ve 21 Asliye Ticaret Mahkemelerine ve de İstanbul 21 ve 46 İcra mahkemelerine gerekli itiraz ve başvuruların yapıldığını, çekleri çalanlar hakkında Diyarbakır C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, yetkisizlik kararı verilerek İstanbul C. Başsavcılığına gönderildiğini ve 2023/128183 Soruşturma sayılı dosyası üzerinden soruşturmanın devam ettiğini, müvekkili şirketin ticari defterleri ile davalının ve çeki çaldıklarını iddia ettikleri … Limited Şirketİ’nin ticari defterleri incelendiğinde gerçeğin ortaya çıkacağını belirterek müvekkili şirketin zarara uğramasının önlenmesi bakımından dava sonuçlanıncaya kadar İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takibinde borçlulardan tahsil edilecek paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemenin 22/06/2023 tarihli ara kararı ile; ” 1-Davacı vekilinin müvekkili aleyhine başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı dosyasında yürütülen takip sebebiyle icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki talebinin; İİK’nun 72/3. Maddesi uyarınca KABULÜ ile takip miktarının %20’i oranında teminat mukabilinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası için icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde İHTİYATİ TEDBİR KARARI verilmesine,2-İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık HMK 392 maddesi gereğince talep eden tarafından borcun %20’i oranında nakdi teminat yatırılmasına veya aynı miktarda bankadan kesin ve süresiz teminat mektubu sunmasına,” karar verdiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin 06/07/2023 tarihli tedbire itiraz dilekçesi ile; tedbir kararlarının, kimin hakkında verilmişse, sadece onun için sonuç doğacağını, davanın tarafı olmayan şahısların tedbir kararından faydalanamayacağını, İİK’nın menfi tespit ve istirdat davaları başlıklı 72/1 md.sinin 1. kelimesinde açıkça, “borçlu”nun menfi tespit ya da istirdat davası açması halinden bahsedildiğini, yani “takip borçluları”nın kast edildiğini, Huzurdaki davayı yalnız takip borçlularının açabileceğini ve takip borçluları lehine tedbir verilebileceğini, davacının takip borçlusu olmadığını, tedbir talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesinin, hukuka aykırı olduğunu, ileri sürerek; ihtiyat, tedbir kararına itirazın kabulü ile tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 14/08/2023 (Ara Karar Tarihi) tarih 2023/384 Esas (Derdest Dava Dosyası) sayılı kararında;”Dava, çek istirdatı davasıdır. Mahkememizce davacının ihtiyati tedbir talebi kabul edilmiş ve icra veznesine davacı yanca yatırılan paranın davalı alacaklıya ödenmesine ilişkin işlemler durdurulmuştur.Davalının itirazı üzerine icra dosyası incelenmiş, davacının ilgili dosyada borçlusıfatını haiz olmadığı anlaşılmış, tedbirin yalnızca taraflar arasında hüküm vesonuçlarını doğuracağı değerlendirilerek itirazın yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca İİK 72. Maddesi düzenlemesinin açıkça menfi tespit davasına ilişkin olduğu, işbu davanın ise istirdat davası olduğu gözetilerek davalının Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararına itirazının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.”gerekçesi ile, “İhtiyati tedbire yapılan itirazın kabulü ile, tedbirin kaldırılmasına, -Bu hususta ilgili icra dairesine müzekkere yazılmasına, -Davacı yanca yatırılan teminatın HMK 392/2 fıkrası gereğince 1 ay içinde dava açılmaması halinde iadesine,” karar verilmiş ve ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tedbirin kaldırılmasına yönelik kararın hukuka aykırı olduğunu, Mahkemeye sunulan 07.07.2023 tarihli dilekçeleri ile de bu husus beyan edilerek, yasaya aykırı aykırı karardan dönülmesinin istenildiğini, Mahkemeye sunulan 01/08/2023 tarihli dilekçeyle de; ekte sunulu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstanbul 43. Hukuk Dairesi’nin 02.02.2023 tarih 2021/2183 Esas2023/79 Karar sayılı ilamı ve dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ihtiyati tedbir taleplerinin makul ve haklı olduğu görüleceği belirtilerek 06/07/2023 tarihli tensip tutanağının 4.Numaralı ara kararının yeniden değerlendirilmesini ve bu hususta bir ara karar kurulmasının talep edildiğini, Müvekkili şirketin, ticari faaliyet merkezi Diyarbakır’da olmakla birlikte birçok üretici firmanın bölge bayisi olup, civar illere ticari mallar satmakta olduğunu; şirketin Ankara ve Gaziantep Şubelerinin de bulunduğunu; bu ticari faaliyetler kapsamında, müşterilerden ödemeyi çek almakta olduğunu; Gaziantep şubesinde toplanan çeklerin, müvekkili şirkete gönderilmek üzere Gaziantep’te mukim … Başpınar Şubesinden, … Parkorman Şubesi’ne içinde 8 adet müşteri çeki olan zarf gönderildiğini; gönderici olarak görünen … Limited Şirketi’nin, müvekkili şirket Müdürü … oğlu …nin sahibi ve müdürü olduğu aile şirketi niteliğinde Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı diğer firmaları olduğunu, Dosyada bulunan kargoya dair (… Kargo…, Gönderi No:… numaralı gönderi) fotoğraf kargo sorgu makbuzu ve kargo çalışanı …’nın Diyarbakır Şehit Alişan Polis Merkez Amirliğine verdiği 20.04.2023 tarihli ifadesine göre kargo dağıtım sırasında … plakalı araçtan çalındığını; Diyarbakır C.Başsavcılığının 2023/34909 sayılı soruşturması ile yapılan soruşturmaya ek şikayet dilekçesinin de sunulduğunu; davalı ve çeki çaldıklarını iddia ettikleri … (… Limited Şirketi’nin)ve çeklerin bir kısmını icraya koyan … hakkında daha önceki (Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının 2023/33597) şikayetleri üzerine yetkisizlik kararı verildiğini, yetkisizlik kararı üzerine İstanbul C. Başsavcılığı’nın 2023/132991 Soruşturma sayılı dosyasında yürütülen soruşturmada karşı yetkisizlik kararı verildiğini; bu şikayetlerinden başka şikayetleri üzerine C. Başsavcılığı tarafından yürütülen işbu (…) soruşturma ile … sayılı soruşturmaların başlatıldığını, … soruşturma sayılı dosyaya 07/07/2023 tarihinde ek şikayet dilekçesi sunulduğunu; 07/07/2023 tarihli şikayet dilekçelerinde, şüpheliler … ile … arasındaki bağlantıya işaret edildiğini; 23.08.2023 internet haber sitesi haberinden de anlaşılacağını, kargolarda çalınan çek miktarının 500.000.000-TL gibi vahim bir miktarı bulduğunun bildirildiğini ve kargodaki kayıp çek olaylarıyla ilgili İstanbul C. Başsavcılığınca kapsamlı bir soruşturma başlatıldığını, Durumun müvekkili şirkete bildirilmesi üzerine, zayi edilen çekin üçüncü şahısların ellerine geçmesi halinde müvekkilinin mağdur olacağını, bu nedenle kötü niyetli üçüncü kişilerin haksız şekilde yararlanarak sebepsiz zenginleşmesine mahal vermemek ve müvekkilinin mağdur olmaması için ihtiyati tedbir kararı verilerek ödeme yasağı konulmasına (çek teminat bedeli vs) ve çeklerin kayıp nedeniyle iptaline karar verilmesi amacıyla 20.04.2023 tarihinde müvekkili şirket tarafından ivedi olarak Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde aşağıda esas numaraları belirtilen çek iptali davalarının açıldığını, A-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/337Esas- Künye bilgileri : …. Bankası Özalp/van Şubesi, Keşide Yeri: Özalp Tarih: 25/05/2023 Miktar 165.000,00 TL, Keşideci: … Çek No: …”.B-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/338Esas- Künye bilgileri : … Şanlıurfa Şubesi, Keşide Yeri: Şanlıurfa Tarih: 20/05/2023 Miktar 40.000,00 Tl, Keşideci: … Çek No: …” C-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi2023/339 esas- Künye Bilgileri : … Bankası Kurtuluş/ İstanbul Şubesi, Keşide Yeri: İstanbul Tarih: 07/06/2023 Miktar 300.000,00 Tl, Keşideci: … Limited Şirketi Çek No: …” D-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/340esas- Künye Bilgileri : … Bankası Şanlıurfa Gap Şubesi, Keşide Yeri: Şanlıurfa Tarih: 20/05/2023 Miktar 38.488,00 Tl, Keşideci: … Dal Çek No: …”E-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/341esas- Künye Bilgileri : … Bankası Topçular Şubesi, Keşide Yeri: İstanbul Tarih: 15/06/2023 Miktar 330.150,90 Tl, Keşideci: … Şirketi Çek No: …” F-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/342esas- Künye Bilgileri : … Bankası İbrahimli/ Gaziantep Şubesi, Keşide Yeri: Gaziantep Tarih: 15/05/2023 Miktar 178.800.,00 Tl, Keşideci:… … Çek No: …”G-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/343esas- Künye Bilgileri : “… Bankası Garajlar/ Gaziantep Şubesi, Keşide Yeri: Gaziantep Tarih: 20/05/2023 Miktar 261.000,00 TL, Keşideci:… Limited Şirketi Çek No: …”H-) Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/351 Esas- Künye bilgileri : “… Bankası Pozcu/mersin Şubesi, Hesap No … Keşide Yeri: MERSİN Tarih: 15/06/2023 Miktar 115.948,00 TL, Keşideci:…Limited Şirketi Çek No: …”Davalı … tarafından yetkili hamil olmadığı halde kayıp çeklerden; A-) …Bankası Kurtuluş/ İstanbul Şubesi, Keşide Yeri: İstanbul Tarih: 07/06/2023 Miktar 300.000,00 TL,Çek No: … Keşidecisi … Limited Şirketi, … Limited Şirketi,…Limited Şirketi, … Limited Şirketi, …, aleyhine İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibine konması üzerine İstanbul 21 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/384 Esas sayılı çek istirdat davasının açıldığını; mahkemece 16/06/2023 tarihinde tedbir kararı verilmiş ise de, sonrasında bu tedbirin mahkemece hukuka aykırı ve anlaşılmaz bir gerekçeyle kaldırılması üzerine 400.000-TL civarında davalı tarafından tahsil edildiğini, B-) … Bankası Topçıular Şubesi, Keşide Yeri: İstanbul Tarih: 15/06/2023 Miktar 330.150,90 TL, Çek No: … Keşideci: … Limited Şirketi, … Limited Şirketi, …Anonim Şirketi,….tic.ltd.şti., … Limited Şirketi, … Anonim Şirketi aleyhine İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibine konması üzerine İstanbul 3 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/442 Esas sayılı çek istirdat davasının açıldığını; mahkemece 11/07/2023 tarihinde tedbir kararı verilmiş ise de, sonrasında bu tedbirin mahkemece hukuka aykırı ve anlaşılmaz bir gerekçeyle (Mahkemede görülmekte olan İstirdat davası nedeniyle; mahkemenin 11/07/2023 tarihli tedbir ara kararının ekte tekrar gönderildiğini; tedbir kararı davanın tarafları ile sınırlı olarak verilmiş olup davacı dışındaki üçüncü kişiler ya da takibin varsa diğer taraflarınca yapılan ödemelerle ilgili mahkemece verilmiş bir tedbir kararının bulunmadığını) kaldırılması üzerine 500.000-TL civarında paranın … vekili diğer sanık … tarafından tahsil edildiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstanbul 43. Hukuk Dairesi’nin 02.02.2023 tarih 2021/2183 Esas2023/79 Karar sayılı ilamı ve dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ihtiyati tedbir taleplerinin makul ve haklı olduğunun görüleceğini, “Dava, yetkili hamilin rızası hilafına elden çıkan çekin istirdatı, davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davalının çekin yetkili hamili olup olmadığı noktasındadır. Dava konusu çek, dava dışı … Tic. Ltd. Şti. tarafından 05/10/2019 tarihinde dava dışı … Ltd. Şti. lehine 75.000,00 TL bedelli olarak …, Bursa Şubesi nezdinde tanımlı hesaba bağlı olarak keşide edilmiş ve sırasıyla lehtar, … Ltd. Şti., … Tic. Ltd. Şti, … San. Tic. Ltd. Şti. ve davalı … Ltd. Şti. tarafından ciro edilmiştir. Çek, … Bankası tarafından 07/10/2019 tarihinde takasa sunulmuş, çek iptaline ilişkin İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/716 esas sayılı dosyasında verilen ödemeden men kararı gereğince çek bedeli ödenmemiştir.Davacı tarafça, çekin kaybolduğu ve davalının çeki haksız ve kötü niyetli olarak iktisap ettiğinden bahisle ve kendisinin yetkili hamil olduğu iddiasıyla çekin istirdatına karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. 6102 sayılı TTK’nın 763. maddesine göre, elden çıkan kıymetli evrakın ortaya çıkması halinde senedi elinde bulundurana karşı iade davası açılabilir. Zayi nedeniyle iptali istenen çekin davalı tarafından İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/716 esas sayılı çek iptali dosyasına çekin ibraz edildiğinin bildirdiği anlaşılmaktadır. TTK’nın 792. Maddesine göre, çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür. TTK’nın 788/1. maddesinde, açıkça “emre yazılı” kaydıyla veya bu kayıt olmadan belirli bir kişi lehine ödenmesi şart kılınan bir çekin, ciro ve zilyetliğin geçirilmesiyle devredilebileceği, TTK’nın 790. maddesinde ise, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişinin, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılacağı düzenlenmiştir. Ayrıca çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır. Dava konusu çekteki ciro silsilesi görünürde düzgün olup, şeklen çeki elinde bulunduran kişinin hamil sıfatını ispat eder niteliktedir. Ciro silsilesinde bir kopukluk söz konusu olmadığından hamil senedin illetten mücerret olması ilkesinden yararlanır. Kanunda aksine özel bir düzenleme olmadıkça; taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü (TMK 6), diğer bir ifadeyle, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraf ispat yükü altında (HMK 190) olup, bu temel kuralların da sonucu olarak herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. İspat yükü kendisinde olmayan diğer taraf da ispat yükünü taşıyan tarafın iddiasının doğru olmadığı hakkında delil sunabilir.Karşı ispat faaliyeti için delil sunan taraf, ispat yükünü üzerine almış sayılmaz (HMK 191). 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde belirtilen kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise, senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. Yine, 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesindeki “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa…” ibaresi, çekin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak çeki çalan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin senedi ciro ile devretmesi hâlinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan, başka bir deyişle kötü niyetli ve ağır kusurlu bulunmayan yeni hamil korunur. Bu tür davalarda, çekin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkarak yeni hamil tarafından kötü niyet veya ağır kusur ile iktisap edildiği iddiasını ispat külfeti davacıya ait olup anılan olgular tanık dâhil her türlü delile kanıtlanabilir. Eldeki davada, davacı öncelikle çekin yetkili hamili olduğunu, ardından davalı tarafın çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap ettiğini ispat etmesi gerekir. Bununla birlikte davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, zira aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır niteliktedir. Bununla birlikte, davalı taraf hakkında farklı hırsızlık suçlarına konu çok sayıda çeki elinde bulundurması nedeniyle başlatılan ceza kovuşturması bulunması, bunun yanı sıra davalının farklı çok sayıda olayda, hırsızlık yoluyla elden çıkan çekleri benzer cirantalardan ciro yoluyla devralıp, bir çoğunu son hamil olarak farklı kişiler/firmalar aleyhine icra takiplerine konu etmesi durumunda kargodan çalınan ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde kaybolan çek veya bonoların bir şekilde davalı şirketin eline geçmiş olması hayatın olağan akışına aykırı olup, bu durumda davalı şirketin basiretli bir işadamı gibi davranma yükümlülüğü gereği çekin iktisabında, gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir(Yargıtay 11. HD’nin 26.05.2021 tarih, 2020/5570 E. – 2021/4450 K. sayılı kararı).”İleri sürerek; mahkemenin ara kararı ile müvekkiline sağlanan hukuki himayenin boşa çıkartılması anlamına gelen 14/08/2023 tarihli ara kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılması ile müvekkili şirketin zarara uğramasının önlenmesi bakımından dava sonuçlanıncaya kadar İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takibinde borçlulardan tahsil edilecek paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep; kambiyo senedine dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiş, karara karşı ileri sürülen yetki itirazı ise reddedilmiştir. İtiraz eden vekilince, yetki itirazlarının reddine dair ek karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Talep; TTK’nun 792 maddesine dayalı olarak açılmış derdest çek istirdadı davasında, çekin konu edildiği icra takibinde icra veznesine ödenecek paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir istemine ilişkindir. Mahkemece 22/06/2023 tarihli ara karar ile talebin kabulüne karar verilmiş, ihtiyati tedbir kararına davalı tarafından yapılan itiraz duruşmalı olarak incelenmiş ve 08/08/2023 tarihli ara karar ile itirazın kabulüne, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6102 sayılı TTK’nin 792. maddesi, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmünü haizdir. 6100 Sayılı HMK’nın 389. maddesinde, ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, 1. fıkrası; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklindedir. Yine 6100 Sayılı HMK’nın 390/3 maddesine göre, tedbir talep eden, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir.Somut olayda; mevcut delil durumuna göre; davacının dava konusu çekin rıza hilafına elinden çıktığına ve davalının çeki iktisapta kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğuna yönelik iddiasının esası bakımından yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığı, öte yandan mahkeme gerekçesinde belirtildiği üzere, davacının dava konusu çeke dayalı başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibine taraf olmadığı gibi, iş bu dosya davalısının da bu takipte takip borçluları arasında yer aldığı anlaşılmış olup, mahkemece daha önce verilen ihtiyati tedbir istemine yapılan itirazı kabul ederek, koşulları oluşmayan tedbir kararını kaldırmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Yukarıda izah edilen gerekçelerle; ilk derece mahkemesince itirazın kabulüne dair verilen kararda isabetsizlik bulunmadığı, kamu düzenine aykırılık da mevcut olmadığı anlaşılmakla, tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85. TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Dava dosyası dairemize UYAP sistemi üzerinden elektronik dosya olarak gönderildiğinden, ilk derece mahkemesine UYAP sistemi üzerinden iade edilmesine, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/10/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.