Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/313 E. 2022/327 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/313 Esas
KARAR NO: 2022/327 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/02/2021
NUMARASI: 2020/425 Esas 2021/183 Karar
DAVANIN KONUSU: Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkillerine ait, 2017 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış yevmiye defterleri, defter-i kebir, envanter defteri, 2018 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış yevmiye defterleri, defter-i kebir, envanter defteri,2017-2018 yıllına ait gelir-gider faturaları, kargo fişleri, irsaliyeler, ilgili yıllara ait banka dekontları, banka ekstreleri ve diğer ticari evraklar muhasebe işlemlerini yürüten mali müşavir …’in ofisinin bulunduğu adresinden çalındığını, söz konusu olaya ilişkin mali müşavir tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, TTK 82. Madde gereğince zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 16/02/2021 tarih ve 2020/425 Esas – 2021/183 Karar sayılı kararında; “…Davacıya ait 2017 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış yevmiye defterleri, defter-i kebir, envanter defteri, 2018 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış yevmiye defterleri, defter-i kebir, envanter defteri,2017-2018 yıllına ait gelir-gider faturaları, kargo fişleri, irsaliyeler, ilgili yıllara ait banka dekontları, banka ekstreleri ve diğer ticari evraklarının çalındığının belirtildiği, Yargıtay özel dairesinin bu husustaki yerleşik kararlarına göre zayi belgesi verilmesi için tacirin kendisine kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların gerektiği, tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerektiği, çöpe atılacak eşyaların yanına dışarıya bırakılan ticari belgelerin saklanmasında özenli bir davranış olmaması nedeniyle zayi iddiasının samimi ve inandırıcı olmadığı kanaatine varılarak…”gerekçesi ile, Davacının davasının REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, Müvekkili … A.Ş ‘a ait 2017 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış yevmiye defterleri, defteri kebir, envanter defteri, 2018 yılına ait onaylatılmış ve yazdırılmış olan yevmiye defterleri, defteri kebir ve envanter defteri, 2017-2018 yılına ait gelir-gider faturaları, kargo fişleri, irsaliyeler, ilgili yıllara ait banka dekontları, banka ekstreleri ve diğer ticari evraklar muhasebe işlemlerini yürüten mali müşavir …’e elden teslim edildiğini, 09.09.2020 günü Mali Müşavir …’in ofisinin bulunduğu … Mah. …. Sk. … İş Hanı No: … Muratpaşa /ANTALYA adresinden çalındığını, söz konusu hırsızlık olayına ilişkin Mali Müşavir … tarafından Yenikapı Polis Merkezi Amirliği’ne suç duyurusunda bulunulduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Belgelerin saklanması, saklama süresi” başlıklı 82. Maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” şeklinde bir düzenleme yer almakta olduğunu, müvekkili tarafından bu durum 10.09.2020 tarihinde öğrenildiğini, Tüm bu nedenlerle yasal süresi içinde zayi belgesi verilmesi için yerel mahkemeye başvurulduğu, ancak İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/02/2021 tarih ve 2020/425 E. 2021/183 K. Sayılı kararı ile davanın reddedildiğini, Söz konusu kararın hukuka aykırı olduğunu, Müvekkili şirketin yasal defter ve belgeleri, şirket SMM’ si …’ in iş yeri adresi olan “…. Sok. … İşhanı No:… Muratpaşa- ANTALYA” adresten çalındığını, Hırsızlık olayı ile ilgili SMMM … 10/09/2020 tarihinde Yenikapı Polis Merkezi Amirliğine başvurarak “09/09/2020 günü saat 14:30 sıralarında … Mahallesi … Sok. … İş Hanında bulanan şahsıma ait … mali müşavirlik ofisimde bulunan evraklarla ilgili arşiv temizliği yapıyordum. İş yerimde ve çevresinde kamera bulunmamaktadır. Bununla ilgili zamanaşımı uğrayan atılmak üzere olan kolilediğim dosyaların bir kısmını ve mobilyaları dışarıya kapı önüne bıraktım. Bana ait olmayan düzenlemem ve kontrol etmem için poşette gelen 5 firmaya ait klasörleri gönderen kişinin Coronavirüs olması sebebiyle kapı önünde atılacak olan diğer dosyaların yanına bıraktım. Sonra yoldan geçen ismini ve açık kimlik bilgilerini bilmediğim zayıf, genç, saçları uzun, beyaz tenli, 25 yaşlarında bir erkek şahıs olan kağıt toplayıcısını yukarı çağırarak dışarıya çıkardığım mobilyaları ve atılmak üzere olan dosyaları 50 tl karşılığında çöpe atmasını ama poşette bulunan dosyaların önemli olduğu ve atılmaması gerektiğini söyledim. İsmini ve açık kimlik bilgilerini bilmediğim kağıt toplayıcısı atılmak üzere olan kolilediğim dosyaların bir kısmını ve bana ait olmayan düzenlemem ve kontrol etmem için poşette gelen 5 firmaya ait klasörlerin tamamını götürmüş. Olayla ilgili tanığım yoktur. Olayla ilgili kağıt toplayıcısından davacı ve şikayetçiyim.” şeklinde suç duyurusunda bulunduunu, Müvekkili şirket yetkilisi … ile SMM … arasında tutulan tutanaktan da görüleceği üzere, müvekkili şirketin 2017-2018 yılı yasal defter ve belgeleri SMM …’e teslim edildiğini, Müvekkili şirketin yasal defter ve belgeleri SMM …’ in iş yeri adresinde meydana gelen, hırsızlık olayı nedeniyle zayi olduğunu, kaldı ki, SMM …’ in ofisinden çalınan ve müvekkili firma yasal defter belgeleriyle beraber muhafaza edilen, … (…) isimli şahıs firması da aynı şekilde hırsızlık olayından dolayı, yasal defter ve belgelerinin zayi olduğundan bahisle dava açtığı, söz konusu dava İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesine Esas No:2020/463 Esasına kayıt edilerek, KABULE yönelik karar ile neticelendirildiğini, Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı üzere, müvekkili yasal defter ve belgelerini gerekli dikkat ve özen çerçevesinde muhafaza ettiği, şirketin mali müşavirine tutanak ile teslim ettiğini, Yargıtay özel dairesinin bu husustaki yerleşik kararlarına göre de “zayi belgesi verilmesi için tacirin kendisine kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların gerektiği” şeklindeki içtihatlar ele alındığında, söz konusu defter ve belgeler hakkında açmış oldukları davanın reddine ilişkin kararın hukuka ve içtihatlara aykırılık teşkil ettiğini, Hal böyle iken, müvekkile ait; 2017 yılınaait … yevmiye noluİstanbul …noterliğinde tasdik edilmiş100 sayfalık yevmiye defteri, 2017 yılına ait … yevmiye nolu İstanbul …noterliğinde tasdik edilmiş 75 sayfalık defteri kebir, 2017 yılına ait … yevmiye nolu İstanbul … Noterliğinde tasdik edilmiş 10 sayfalık envanter defteri, 2018 yılına ait … yevmiye nolu İstanbul …Noerliğinde tasdik edilmiş 200 sayfalık yevmiye defteri, 2018 yılına ait … yevmiye nolu İstanbul …Noterliğinde tasdik edilmiş 200 sayfalık defteri kebir, 2018 yılına ait … yevmiye nolu İstanbul …Noterliğinde tasdik edilmiş 15 sayfalık envanter defteri, hakkında zayi belgesi verilmesinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak talep doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince açılan zayi belgesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir. Davacı tarafça dosyaya ibraz edilen Davacı Şirket Yetkilisi … ile … arasında düzenlenen tutanak da, davaya konu defterlerin …’e teslim edildiği belirtildiği halde tutanak da teslim tarihinin yazılı olmadığı ve tutanak düzenleme tarihinin yazılı olmadığı görülmüştür. Dosyaya Kartal Vergi Dairesi Müdürlüğünden gönderilen cevabi yazıda, davacı şirket hakkında 2019 hesap dönemine ilişkin vergi incelemesine 28/07/2020 tarihinde başlandığı belirtilip inceleme başlama tutanağının gönderildildiği belirtilmiştir.Gönderilen vergi müfettişi tarafından düzenlenen inceleme başlama tutanağında, inceleme döneminin 2019 dönemi olduğu, inceleme konusunun sahte belge kullanma, maliyet fazlalığı ve haksız kdv indirimi konusunda olduğu anlaşılmıştır. TTK. 82/7 maddesinde ziya sebepleri tahdidi olarak sayılmamış olmakla birlikte tacirin kendisine kusur izafe edilemeyecek, irade dışında meydana gelen olay nedeniyle meydana gelmeli, ziyanın tacirin gerekli dikkat ve özeni göstermemesinden kaynaklanmamış olması gerekmektedir. Dava dilekçesinde belirtilen ticari defter ve belgeler mali müşavir …’in ofisinin bulunduğu adresinden çalınmak suretiyle zayi olduğu belirtilmiş isede, davacı şirketin adresinin Kartal/İstanbul olduğu, defterlerin teslim edildiği mali müşavir …’in iş adresinin ise “… Sok. … İşhanı No:… Muratpaşa/ ANTALYA” olup davacının basiretli bir tacir olarak ticari defter ve belgelerini işletme merkezinde muhafaza etmek ve korunması için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olduğu, dava konusu ticari defter ve belgelerin mutad olarak bulunması gereken şirket merkezinin dışında bulundurarak saklanmaları için gerekli dikkat ve ihtimamın gösterilmediği, yeterli muhafaza tedbirlerini almayarak kusurlu davrandığı, ayrıca mali müşavir …’in emniyette verdiği ifadesinde;” kendisine ait olmayan düzenlemesi ve kontrol etmesi için poşette gelen 5 firmaya ait klasörleri gönderen kişinin Coronavirüs olması sebebiyle kapı önünde atılacak olan diğer dosyaların yanına bıraktığını, sonra yoldan geçen ismini ve açık kimlik bilgilerini bilmediği bir erkek şahıs olan kağıt toplayıcısını yukarı çağırarak dışarıya çıkardığı mobilyaları ve atılmak üzere olan dosyaları 50 TL. karşılığında çöpe atmasını ama poşette bulunan dosyaların önemli olduğu ve atılmaması gerektiğini söylediği halde ismini ve açık kimlik bilgilerini bilmediği kağıt toplayıcısının atılmak üzere olan kolilediği dosyaların bir kısmını ve kendisine ait olmayan düzenlemesi ve kontrol etmesi için poşette gelen 5 firmaya ait klasörlerin tamamını götürdüğünü ve olayla ilgili tanığının olmadığı,” belirtmiş olup mali müşavirin beyanı da nazara alındığında gerek davacının gerekse mali müşavirin fatura ve defterlerin saklanmaları için gerekli dikkat ve özeni gösterilmedikleri, yeterli muhafaza tedbirlerini almayarak kusurlu davrandıkları ve basiretli tacir gibi davranmadıkları anlaşılmakla, kendi kusuru ile defterlerin kaybına neden olan davacının zayi belgesi talep edemeyeceği, TTK 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi için gerekli koşulların oluşmadığı anlaşılmıştır.Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç itibariyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı, davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince davacıya tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 02/03/2022 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.