Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/2388 E. 2023/62 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2388
KARAR NO: 2023/62
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/243 Değişik İş – 2022/246 Karar
TARİHİ: 09/08/2022
TALEP: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 19/01/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati Haciz İsteyen vekili talep dilekçesi ile; müvekkilinin 06/05/2022 vadeli, 05/04/2022 tanzim tarihli, 22.000 TL bedelli senet ve 17/12/2022 vadeli, 29/06/2022 tanzim tarihli, 20.000 TL bedelli senet nedeniyle borçlulardan 42.000,00 TL alacaklı olduğunu, senedin tahsil için bankaya ibraz edildiğini ancak vadesi gelmesine rağmen ödenmediğini ve protesto olduğunu, bunun üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile borçlular hakkında icra takibi başlatıldığını, borçlunun kaçma teşebbüsü içerisinde olduğunu beyanla taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesinin 09/08/2022 tarih ve 2022/243 Değişik İş – 2022/246 Karar sayılı değişik iş kararı ile; “Talep konusu bonolarda yapılan incelemede yetkili mahkemelerin İzmir Mahkemeleri olarak belirlenmiş olduğu anlaşılmakla İİK 50 ve 258/1 maddeleri gereği ihtiyati haciz talebinin mahkememizin yetkisizliği nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.”gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; ihtiyati hacizde yetkinin İİK madde 258/1’in doğrultusunda İİK madde 50 hükmüyle düzenlendiğini, yetki konusunda HMK hükümlerine başvurulduğunu, HMK madde 19’a göre yetki itirazının ne zaman ve nasıl ileri sürüleceğinin, yetkinin kesin olduğu ve kesin olmadığı hallerin ayırımı yapılarak düzenlendiğini, bir yetki kuralının kamu düzenine ilişkin olup olmadığının onunla ilgili kanun hükmündeki ifadenin mutlak olup olmamasına ve o yetki kuralının konuluş amacına göre belirlendiğini, kamu düzenine ilişkin yetki kurallarından bazıları kesinken, bazılarının kesin olmadığını, belirli dava ve işlere yalnız kanunun kesin olarak belirttiği yerde bakan mahkemenin yetkisinin kesin yetki olduğunu, kesin yetki hükmü bulunan bir davanın ancak kesin yetkili mahkemede açılabileceğini, kamu düzenine ilişkin ancak kesin olmayan yetkide birden fazla yetki kuralının olduğunu, davacının bu iki yetkili mahkemeden birinde dava açabileceğini, bu yetki kurallarının genel yetkili mahkemenin yetkisini kaldırmadığını, her dava için öngörülen bu yetki kurallarından birinin genel yetki kuralını doğrulamadığını, ihtiyati hacizde yetki unsurunun kamu düzenine ilişkin olamaması sebebiyle alacaklının yetkisiz bir mahkemede ihtiyati haciz talebinde bulunabilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını, re’sen yetkisizlik kararı verilmesinin Yargıtay’ın bu konudaki yerleşik kararlarına aykırı olduğunu, söz konusu davada kesin yetkiden söz edilmeyen hükümlerdeki yetki kurallarının kesin yetki olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, bu sebeple mahkeme tarafından yetki kuralının re’sen değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırılık taşıdığını, talebin kabulü yerine reddine hükmedilmesinin usule aykırı olması sebebiyle istinaf kanun yoluna başvurma gereği duyduklarını beyanla İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi kararına ilişkin istinaf incelemesi yapılarak ihtiyati haciz talebinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, bonoya dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir. Mahkemece yetkisizlik nedeniyle talebin reddine karar verilmiş, karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İİK’nın 258. maddesi uyarınca; ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. 50. maddesi uyarınca; para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. 265. maddesi uyarınca; borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati hacizde, mahkemenin yetkisine itiraz edebilir. Kesin yetki kuralının var olduğu hallerde veya yetkinin kamu düzenine ilişkin olması halinde, mahkemece yetkili olup olmadığının re’sen incelenmesi gerekir ancak yetkinin kesin veya kamu düzeninden olmadığı hallerde mahkemece re’sen yetkisizlik kararı verilmesi mümkün değildir. Somut uyuşmazlık bonoya dayalı ihtiyati haciz talebine ilişkin olup, bono üzerinde ihtilaf halinde İzmir Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki sözleşmesi bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın “yetki sözleşmesi” başlığını taşıyan 17. maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu yetkiye ilişkin kural, HMK’nın 18/1. maddesinin “Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hallerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.” hükmünden de açıkça anlaşılabileceği üzere mahkeme re’sen gözetilecek kesin bir yetki kuralı niteliğinde değildir. Esasen, yine madde hükmünden hareketle, taraflarca aksi kararlaştırılabilecek bir yetki kuralının, kamu düzeni sebebiyle konulmuş olan kesin yetki kuralları arasında yer alması da söz konusu olamaz. Bu durumda Mahkemece, borçluların yetkiye yönelik bir itirazı söz konusu olmaksızın yazılı gerekçe ile yetkisizlik kararı verilmesi isabetsiz olmuştur. İhtiyati haciz talep eden tarafın istinaf başvurusu haklı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Mahkemece talep edenin sunduğu delil ve belgeler değerlendirilerek talep hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati haciz talep edenin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/08/2022 tarih ve 2022/243 Değişik İş – 2022/246 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine, 4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 19/01/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.