Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/2276 E. 2022/1997 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2276 Esas
KARAR NO: 2022/1997 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/178 D.İş – 2022/180 Karar
TARİH: 22/09/2022
TALEP: İhtiyati Tedbire İtiraz
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dilekçesinde, aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen karşı taraf şirketİ ile müvekkili şirket arasında 01.01.2021 tarihli Avrupa Enerji Tacirleri Federasyonu (EFET) sözleşmesi ve sözleşmeye ait EFET Genel sözleşmeye ait seçim listesi ve Avrupa Enerji Tacirleri Federasyonu Münferit Sözleşme ve 07.09.2021 tarihli Avrupa Enerji Tacirleri Federasyonu tadil sözleşmesi imzalandığını, sonraki süreçte EPDK 17.03.2022 tarihli kurul kararı ile Kaynak Bazında Destekleme Bedelinin Belirlenmesine Ve Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar başlıklı bir düzenleyici işlemin 1. Maddesinde “…elektrik enerjisi üretimine girdi olan emtia fiyatlarının ve/veya kaynak maliyetleri arasındaki farkların makul olmayan artışları nedenleriyle, arz güvenliğinin ve/veya tüketicilerin korunması kapsamında destekleme bedelinin belirlenmesine ve bu bedelin kullanılmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesidir. …” gerekçesi ile müvekkilinin de dahil olduğu bazı üretim şirketlerinden kesinti yaparak diğer üretim tesislerine destek sağlamaya karar verdiğini, 29.03.2022 tarih ve 10887 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunca Kaynak Bazında Destekleme Bedelinin Belirlenmesine ve Uygulanmasına ilişkin Usul ve Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Usul ve Esaslar Uyarınca 01.04.2022 tarihinden itibaren 6 ay süre ile tüketiciye ve/veya maliyeti yüksek üreticiyi desteklemek amacıyla, destekleme bedeli uygulanmasına, destekleme bedelinin belirlenmesinde kullanılacak olan azami uzlaştırma miktarlarının kararda yer alan tablodaki şekilde uygulanmasın, üretim lisansı sahibi piyasa katılımcılarının 01.04.2022 döneminden itibaren 2022 yılı sonuna kadar olan dönemler için devam edeceğininin düzenlendiğini, söz konusu Usul ve Esaslarda tanımlandığını ve sabit fiyat ile düzenlenmiş olan ikili anlaşmalara konu sözleşmelerin noter onaylı suretini, ikili anlaşmalara istinaden düzenlenen noter onaylı faturalar, sözleşmede yer alan miktarların üretim tesisi bazında … tarafından sunulan formatta saatlik ikili anlaşma satış miktarlarını gösteren tablonun 05.04.2022 tarihinde …’a sunulduğunu, karşı taraf şirket ile sözleşme ilişkisinin kurulduğu an itibariyle hukuk aleminde olmayan, müvekkilinin kontrolü dışında gelişen ve sonradan yürürlüğe giren bağlayıcı nitelikteki EPDK kurul kararları ve mevzuatsal değişikliklerin müvekkili için her geçen gün ticari açıdan katlanılmaz finansal giderler yarattığını ve ticari faaliyetlerini bozduğunu, bu noktada karşı taraf şirket sürekli olarak bilgilendirildiğini ve İstanbul … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 21.04.2022 tarihli ihtarnamesi ile destek ve uyarlama talep edildiğini ancak karşı tarafça tüm taleplerin reddedildiğini, anılan süreçler sonunda teminat olarak peşin olacak şekilde EPDK’ya yatırılan teminatlar ve diğer üretim tesislerini desteklemek için yapılan kesintiler neticesinde müvekkilinin ticari yaşantısını sürdüremeyecek hale gelmesi, düzenleyici işlemlerin yürürlüğe girmesi sonrasındaki geçen aylarda öz kaynaklarını tüketerek sözleşmeyi ayakta tutmaya çalışmasının katlanılamaz bir hal aldığını, müvekkili şirketin …’a teminat verme zorunluluğu kapsamında, uygulamanın başladığı Nisan ayı dönemine ilişkin kurul tarafından, taraflarına iletilen 16.05.2022 tebliğ tarihli Uzlaştırma Bildirimi’ne göre; müvekkili şirketin ödemesi gereken kaynak bazında destekleme borcunun 6.938.100,11 TL ve KDV sonrası 8.238.230,11 TL olarak kesinleştiğini, söz konusu teminatların ödemeleri kimi zaman müvekkili şirketi borçlandırmak suretiyle gerçekleştirildiğini, kesinleşen net tutarlar göz önüne alındığında, EPDK ve diğer kurul kararları ile piyasaya yapılan müdahale sonrası düzenlenmenin uygulandığı ilk dönem olan Nisan ayı içerisinde müvekkili şirketin oldukça zarar ettiğini, salt elektrik ticaretinden oluşan bu zararın yanında müvekkili şirketin amortisman masrafları, işçilik ücreti, vergisel yükümlülükler, yönetimsel harcamalar ve benzeri giderleri de eklendiğinde asıl amacı kar elde etmek olan müvekkili şirket için ilgili sözleşmeyi devam ettirmenin tabi olarak mümkün olmadığının açıklığa kavuştuğunu, anılan meblağların büyüklükleri de göz önüne alındığında müvekkilinin her geçen gün zarar ettiğini, nakit akışında büyük sıkıntılar yaşadığını, mali tablosu her geçen gün daha olumsuz şekilde etkilendiğini ve öz sermayesi ile işletmenin devamını sağlamak zorunda kalan müvekkili için iş bu sözleşme katlanılamaz hale geldiğini, süreç devam ederken …’ın 23.05.2022 tarihli yazısının taraflarına ulaştığını ve karşı taraf şirket ile aralarındaki ikili anlaşmanın … tarafından onaylanmadığını, muafiyet kapsamında olmadığının taraflarına bildirildiğini, buna göre söz konusu anlaşmanın uygulanamayacağının açık olduğunu, anılan nedenlerle İstanbul … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 24.05.2022 tarihli ihtarnamesi ile üzerine taraflar arasındaki sözleşme haklı nedenle feshedildiğini, müvekkili şirketin esas dava bakımından haklılığı tüm olay ve delillerle açıkça ortada olduğunu, söz konusu sözleşme kapsamında karşı taraf şirkete … T.A.Ş. Beyazıt/İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen 30.12.2021 tarihli, 100.000 USD bedelli, …-…-… seri … numaralı, 31.12.2022 vade tarihli Kesin Teminat Mektubu verildiğini, benzer şekilde yine sözleşme kapsamında karşı taraf şirket … tarafından müvekkiline teslim edilen … Bankası A.Ş. Levent Çarşı Şubesi tarafından düzenlenmiş 21.12.2021 tarihli, 1.100.000,00 USD bedelli … sayı numaralı, … seri numaralı, 20.01.2023 vadeli kesin teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi bakımından tedbir talebinde bulunulduğunu ve İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/151 D.İş 2022/151 K. Sayılı 29.04.2022 tarihli kararı ile kararı ile ilgili teminat mektubu üzerinde tedbir kararı konulduğunu belirterek karşı taraf şirkete teslim edilen …ank T.A.Ş. Beyazıt/İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen 30.12.2021 tarihli, 100.000 USD bedelli, …-…-… seri … numaralı, 31.12.2022 vade tarihli Kesin Teminat Mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, kesin teminat mektubu üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi 02/06/2022 tarih 2022/178 D.İş – 2022/180 Karar sayılı kararında;”1-İhtiyati tedbir talebinin kabulü ile … T.A.Ş. Beyazıt/İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen 30.12.2021 tarihli, 100.000 USD bedelli, …-…-… seri … numaralı, 31.12.2022 vade tarihli Kesin Teminat Mektubunun (Dava tarihi olan 30/05/2022 tarihinde 1 USD 16,4103 TL X 100.000 USD= 1.641.030,00 TL olarak hesaplanmıştır.) %15 oranında hesaplanan 246.154,5‬0 TL Nakdi ya da kesin ve süresiz teminat mektubu ibrazı halinde … T.A.Ş. Beyazıt/İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen 30.12.2021 tarihli, 100.000 USD bedelli, …-…-… seri … numaralı, 31.12.2022 vade tarihli Kesin Teminat Mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, 2-Teminat yatırıldığında kararın bir suretinin … TAŞ Beyazıt şubesine gönderilmesine, ” karar vermiştir.İhtiyati tedbire itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde, … (….) ile Müvekkili Şirket … (… veya Müvekkil Şirket) arasında 31 Aralık 2020 tarihinde EFET Elektriğin Teslimi ve Kabulüne İlişkin Genel Sözleşmesi imzalandığını, Genel Sözleşme tahtında 31 Aralık 2020 yürürlük tarihli Genel Sözleşme’ye ait Seçim Listesinin, 31 Aralık 2020 tarihli Münferit Sözleşme ve 7 Eylül 2021 tarihli Tadil Sözleşmesi akdedildiğini, (işbu genel sözleşme, Seçim Listesi, Münferit Sözleşme ve Tadil Sözleşmesi hep birlikte “Sözleşme” olarak anılacaktır) sözleşmede yer alan Elite’in borçlarını güvence altına almak amacı ile; … Bank T.A.Ş. Beyazıt İstanbul Şubesi tarafından 30 Aralık 2021 düzenlenme tarihli, lehdarının Elite, muhatabının ise Müvekkil Şirket olan, … muhaberat numaralı, …-…-… seri numaralı, 31 Aralık 2022 tarihine kadar geçerli, 100.000,00-USD (YüzBinAmerikanDoları) tutarlı kesin teminat mektubu düzenlendiğini ve Müvekkili Şirket’e verildiğini, Elite, Müvekkili Şirket’e verilmiş olan teminat mektubu üzerine ihtiyati tedbir konulmasını 30 Mayıs 2022 tarihinde talep edildiğini ve Mahkememizce de yukarıda bilgileri yazılı dosyada 2 Haziran 2022 tarihli 2022/178 D. İş ve 2022/180 Karar numaralı kararı ile; ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiğini, ancak işbu tedbir kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketi haksız bir şekilde zarara uğrattığını, ….A.Ş , Müvekkil Şirket’e 21 Nisan 2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ederek; 17.03.2022 tarihi ve … karar numaralı Kurul Kararı ile düzenlenen 10866 sayılı Kaynak Bazında Destekleme Bedelinin Belirlenmesine ve Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar ve diğer Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararları uyarınca … A.Ş.’ne 11.000.000-TL tutarında ek teminat sunma yükümlülüğünün doğduğunu, bu teminat sunma yükümlülüğünün ….A.Ş tarafından yerine getirilemeyeceğini, ticari faaliyetlerinin bozulduğunu, menfaat dengesinin bozulduğunu, edimlerin ifasının güçleştiğini ve hatta edimlerin ifasının imkansız hale geldiğini, sözleşmede düzenlenmiş olan elektrik satış bedelinin 80-USD/MW olarak uyarlanmasını, teminat sunma yükümlülüğünün müvekkili Şirket tarafından yerine getirilmesini talep ettiğini, bunun yanında …A.Ş’ne, 3 (üç) iş günü içerisinde işbu teminatı müvekkili şirket tarafından sunulmazsa ve elektrik satış bedeli 80-USD/MW olarak uyarlanmazsa, 30 (otuz) gün sonunda hüküm ifade edecek şekilde sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş sayılacağını ihtar ettiğini, söz konusu teminat sunma yükümlülüğü bir elektrik üretim şirketi olan …A.Ş için getirilmiş olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu mevzuat uyarınca herhangi bir teminat sunma yükümlülüğü bulunmadığını, sözleşme uyarınca …A.Ş’ne getirilen ilave teminat yükümlülüklerinin müvekkili şirket tarafından karşılanacağı gibi bir düzenleme de bulunmadığını, müvekkili şirketin bir toptan satış şirketi olduğunu, müvekkili şirketin lisanslı üretim tesisinin bulunmadığını ve dolayısıyla müvekkili şirketin söz konusu usul ve esaslar kapsamında hiçbir ek teminat/teminat sunma yükümlülüğünün bulunmadığını, ….A.Ş ise, sırf kendisine fesih sebepleri yaratabilmek için mevzuatın kendisine getirdiği yükümlülükleri bu konuda mevzuat ve sözleşme uyarınca hiçbir yükümlülüğü bulunmayan müvekkili şirkete haksız şekilde yıkmaya çalıştığını, akabinde …A.Ş, Müvekkili Şirkete 25 Mayıs 2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ederek; İhtarname-1’de sayılan mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialara ek olarak, Usul ve Esaslar nedeni ile piyasanın bozulduğunu ve edimlerin ifasının imkânsız hale geldiğini ileri sürerek Sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini ihtar ettiğini, …A.Ş’nin ihtarname-2’de ileri sürdüğü hususların sözleşmenin haklı sebeple feshi imkânı sağlamadığından Sözleşmenin …A.Ş tarafından feshi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin sözleşlmeden ve mevzuattan doğan tüm edimlerini harfiyen yerine getirdiğini belirterek İtirazlarının kabulü ile tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 22/09/2022 tarih 2022/178 D.İş Esas – 2022/180 D.İş Karar sayılı ek kararında;”….İhtiyati tedbire itiraz duruşmalı olarak değerlendirilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesine ait 2020/2281 Esas 2021/226 Karar nolu ilamında belirtildiği gibi HMK 407. Maddesine göre HMK dolayısı ile HMK’nın 394/2 fıkrası, 4686 sayılı kanunun tanımladığı anlamda yabancılık unsuru içermeyen ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği uyuşmazlık hakkında uygulanır. İş bu dosyadaki olayda ise davacı vekilinin dilekçesinde belirttiği gibi 4686 sayılı kanunun 2/3 Maddesine göre yabancılık unsuru mevcuttur, dolayısı ile olaya HMK 394/2 maddesi uygulanamaz. İtiraza mahkememizce bakılması gerekmektedir. Mahkememizce verilen tedbir kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, yaklaşık ispat koşulu oluşan ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itirazın reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. …”gerekçesi ile, İhtiyati tedbire yapılan itirazın reddine, karar verilmiş ve karara karşı itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İtiraz vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, Gerekçeli kararının gerekçesiz olarak tanzim edildiğini, müvekkili şirketin iddia savunma ve itirazlarının değerlendirilmediğini, Müvekkili şirket ve …’nin dava süresince yetki itirazında bulunmamasına rağmen itirazın reddi kararının gerekçesini yazmak yerine yetkisi hakkında tespitlerde bulunduğunu, gerekçeli kararının çelişkili ve gerekçesiz olduğunu, (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/754 Esas ve 2012/102 Karar sayılı kararı) …’nin 1 haftalık süre içerisinde tedbir kararının uygulanmasını talep etmediğini, içtihatlarda ihtiyati tedbirin infazı için talebin zorunlu olduğunu, talebin olmaması durumunda teminatın yatırılmış olmasının hukuki sonuçları doğurmayacağını, ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalkmış sayılacağının açıkça belirtildiğini, ( İstanbul BAM, 16. HD., E. 2019/919 K. 2019/953 T. 3.5.2019) İlk Derece Mahkemesi açıkça İstanbul İcra Müdürlükleri’ni yetkili kıldığını, İstanbul İcra Müdürlükleri’ni bizzat kendisi yetkili kılan yerel mahkemenin daha sonra kendi kararını yok sayarak kendinin yetkili olduğunu belirtmesi ve sanki ihtiyati tedbir talep eden tarafından tedbirin uygulanması yönünde bir talep varmış gibi işlem yapmasının hukuka ve kanuna açıkça aykırı, haksız ve hatalı olduğunu, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. /17647 K. 2015/6324) …’nin mevzuatta açıkça belirtilen tamamlayıcı işlemlerden sayılan esas davanın açılması yükümlülüğünü yerine getirmediğini, … sadece süresi içerisinde dava açmış olmak için karşı davayı ikame ettiğini, …, kötü niyetli olarak süre kazanıp, müvekkili şirketin menfaatlerine ulaşmasını engellemeye çalıştığını, sadece şekli anlamda esas davanın açıldığını ispatlamak için ikame edilen sözde karşı dava, esasa ilişkin bir dava olmadığını, açıklananlar uyarınca, …’in tamamlayıcı işlemleri yerine getirdiğine ilişkin 4 Temmuz 2022 tarihli beyan dilekçesinin dikkate alınmasının mümkün olmadığını, Elite, esasa ilişkin hiçbir açıklamada veya talepte bulunmadığını,, uyuşmazlığın esasına ilişkin de bir dava açmadığını, … Tedbir Kararı’nın devamını ve teminat mektubu’nun iadesini talep etmesinde hukuki yararı bulunmadığını, dava şartının eksik olduğunu, …’nin tamamlayıcı işlemlerden “Karşılığında Bir Belge Almak” yükümlülüğünü yerine getirmediğini, tedbir talep edenin mutlak suretle, esas hakkındaki davasını 30 günlük yasal süresinde açmak ve aynı 30 günlük yasal süre içerisinde diğer sayılan tamamlayıcı işlemleri yerine getirmekle mükellef olduğunu, İşbu tamamlayıcı işlemler emredici nitelikte olup, aksinin uygulanması mümkün olmadığını, (T.C. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi E. 2021/1524 K. 2021/1342 T. 12.11.2021) (Yargıtay 15. HD., E. 2012/7400 K. 2012/7745 T. 10.12.2012) Tedbir kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Söz konusu teminat sunma yükümlülüğünün … için getirilmiş olup, müvekkili şirketin söz konusu mevzuat uyarınca herhangi bir teminat sunma yükümlülüğü bulunmadığı gibi sözleşme uyarınca …’e getirilen ilave teminat yükümlülüklerinin müvekkili şirket tarafından karşılanacağı gibi bir düzenleme de bulunulduğunu, tüzel kişi tacir olan …, tüm iş, işlem ve eylemlerinde “basiretli” bir şekilde davranma yükümlülüğü altında olmasına karşın bu sorumluluğunu defalarca ihlal ettiğini,Delillerin hukuka aykırı olarak sunulduğunu, yabancı dilde yazılmış belgeye dayanan tarafın belgelerin Türkçe tercümesini mahkemeye sunmak zorunda olduğunu, (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/1185 Esas ve 2018/1035 Karar sayılı kararı) İleri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, … T.A.Ş Beyazıt İstanbul Şubesine tedbir kararının kalktığının bildirilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi yönünde verilen mahkeme ek kararının kaldırılarak, itirazlarının kabulüne karar verilmesi istemine ilişkindir. Somut olayda, talep eden … ile karşı taraf … (“…”) arasında 31 Aralık 2020 tarihinde EFET Elektriğin Teslimi ve Kabulüne İlişkin Genel Sözleşme’si imzalanmış olup, Genel Sözleşme tahtında 31 Aralık 2020 yürürlük tarihli Genel Sözleşme’ye Ait Seçim Listesi, 31 Aralık 2020 tarihli Münferit Sözleşme ve 7 Eylül 2021 tarihli Tadil Sözleşmesi akdedilmiştir. Bu Sözleşmeler tahtında talep edenin borçlarını güvence altına almak amacı ile; … Bank T.A.Ş. Beyazıt İstanbul Şubesi (“…”) tarafından 30 Aralık 2021 düzenlenme tarihli, lehdarının talep eden, muhatabının ise … olduğu, … muhaberat numaralı, 31 Aralık 2022 tarihine kadar geçerli, 100.000,00-USD (YüzBinAmerikanDoları) tutarlı kesin teminat mektubu (“Teminat Mektubu”) düzenlenip …’ya verildiği anlaşılmıştır. Talep eden şirket tarafından İlk Derece Mahkemesi’nden Teminat Mektubu’na ihtiyati tedbir konulması talep edilmiş ve İlk Derece Mahkemesi tarafından da 02/06/2022 tarih tarihli Değişik İş Kararı ile ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, teminatın yatırılması halinde Teminat Mektubu’nun paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, teminat yatırıldığında kararın bir suretinin … T.A.Ş Beyazıt Şubesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir. Talep eden tarafından İlk Derece Mahkemesi’nin kararına uygun olarak 3 Haziran 2022 tarihinde talep olunan teminat yatırılmış ve talep doğrultusunda 6 Haziran 2022 tarihinde Tedbir Kararı İlk Derece Mahkemesi tarafından … bank’a bildirilmiş yani tedbir kararı infaz edildiği anlaşılmıştır. HMK’nın “ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz” başlıklı 394/2. maddesinde ihtiyati tedbir kararına karşı kararı veren mahkemeye itiraz edilebileceği düzenlenmiş, 6100 Sayılı HMK’nın 394. Maddesinin 2.fıkrasına eklenen ek cümlede ise (28.07.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 42.maddesi ile değişik ) “esas hakkında dava açıldıktan sonra itiraz hakkında bu davaya bakan mahkemece karar verilir, ” düzenlemesi getirilmiştir. HMK’nın 414/5 maddesinde ;” Mahkemenin verdiği ihtiyati tedbir kararı, hakem veya hakem kurulu tarafından değiştirilebilir veya ortadan kaldırılabilir,” hükmü düzenlenmiştir.İhtiyati tedbir kararına itirazı incelemeye kararı veren mahkemenin görevli bulunduğuna ilişkin kuralın tek istisnası, ihtiyati tedbire konu alacakla ilgili esas hakkında bir dava açılması halidir. İhtiyati tedbir kararından sonra esastan dava açılması halinde ihtiyati tedbire itirazın asıl davaya bakan mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. Karşı taraf … (“…”) tarafından talep eden … aleyhine İstanbul Tahkim Merkezi’nin 2022/DA-370 esas sayılı dosyasında 27.05.2022 tarihinde dava açtığı, talep eden tarafından da … aleyhine 04/07/2022 tarihinde karşı dava açıldığı anlaşılmıştır. HMK’nın 394/2 maddesinde, esas hakkında dava açıldıktan sonra, ihtiyati tedbire itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verileceği hüküm altına alınmıştır. HMK. 414/5 maddesinde düzenlenen hüküm nedeniyle ihtiyati tedbir kararına yönelik itiraza, esas hakkındaki davaya bakan hakem tarafından bakılması gerekmekte olup, mahkeme görevsizdir. Hakem yargılamasının da ihtiyati tedbir konusu teminat mektubuyla ilişkili olmasına göre, mahkemece itirazı incelemek üzere dosyanın Hakeme gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle itirazın reddine karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf sebepleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair 22/09/2022 tarihli ek kararının HMK’nın 353(1)a-3 maddesi uyarınca kaldırılarak, “ihtiyati tedbire itirazı karara bağlanmak üzere tahkim kuruluna gönderilmesi yönünde karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Muterizin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/09/2022 tarih ve 2022/178 D.İş Esas – 2022/180 D.İş Karar sayılı ek kararın HMK’ nın 353/1-a3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2- Kayıtların kapatılarak, İhtiyati tedbire itiraz edenin itirazının değerlendirilmesi için dosyanın asıl davaya bakan tahkim kuruluna gönderilmek üzere kararı veren ilk derece mahkemesine İADESİNE, 3-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harçlarının talep halinde iadesine, 4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 29/12/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.