Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/2259 E. 2022/1917 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2259 Esas
KARAR NO: 2022/1917 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/816 Esas – 2022/937 Karar
TARİH: 26/10/2022
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ: 15/12/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin … Tekstil- … şahıs işletmesi ile … Petrol Ofisi Arkası … Apt. No:… Esenyurt/İstanbul adresinde konfeksiyon işi ile iştigal etmek üzere 06/01/2011 tarihinde faaliyete başladığını, müvekkili …’in … Mah. … Cad. … Blok No:… Büyükçekmece/İstanbul adresinde tekstil faaliyetinde bulunmak üzere … Anonim Şirketini tek ortaklı olarak 18/05/2017 tarihinde kurduğunu ve … Tekstil-… şahıs işletmesinin faaliyetine 30/09/2017 tarihinde son verdiğini, müvekkilinin … Tekstil- … şahıs işletmesine ait Türk Ticaret Kanunu uyarınca tutulması gereken yasal defterlerini ve belgelerini … Tic. A.Ş. adresine taşıdığını, … Tic. A.Ş.’nin de Büyükçekmece İstanbul adresinden Avcılar İstanbul adresine 10/05/2022 tarihinde taşındığını, müvekkilinin … Tekstil- … şahıs işletmesine ait yasal defter ve belgelerini hem … Tekstil- … şahıs işletmesinin hem de … Tic. A.Ş.’nin mali müşavirlik hizmetlerini veren SMMM …’nın bürosuna 29/08/2022 tarihinde götürmek istediğinde aşağıda gösterilen yasal defterler ile 01/01/2014 – 31/12/2017 tarihleri arası alış ve satış faturaları ile yine aynı tarihler arasındaki döneme ait diğer belgelerin … Tic. A.Ş. ön muhasebe biriminde olmadığının görüldüğünü, yapılan araştırma sonucunda … Tic. A.Ş.’nin adres değişikliği sırasında … Tekstil- … şahıs işletmesine ait defter ve belgelerin sehven … Tic. A.Ş.’nin hurda kağıtları ile birlikte Büyükçekmece İstanbul adresinden taşınırken atıldığının tespit edildiğini, taşınmaya ilişkin müvekkilinin iradesi ve bilgisi dışında gerçekleşen şahıs işletmesine ait defter ve belgelerin zayi olmasına ilişkin 29/08/2022 tarihinde … Tic. A.Ş. çalışanları ile birlikte tutanak düzenlediğini, bu nedenlerle müvekkilinin … Tekstil- … şahıs işletmesine ait 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılları yevmiye, envanter ve Defter-i Kebir defterleri ile 01/01/2014 – 31/12/2017 tarihleri arası alış ve satış faturaları ile yine aynı tarihler arasındaki döneme ait diğer belgelerin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 26/10/2022 tarih ve 2022/816 Esas – 2022/937 Karar sayılı kararında; “…. Somut olay, yukarıda anlatılan tespit, tanık anlatımları ve yasal düzenlemeler çerçevesinde değerlendirildiğinde, … Tekstil- … şahıs işletmesine ait 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılları yevmiye, envanter ve Defter-i Kebir defterleri ile 01/01/2014 – 31/12/2017 tarihleri arası alış ve satış faturaları ile yine aynı tarihler arasındaki döneme ait diğer belgelerin taşınma esnasında atıldığından bahisle zayi olduğu iddia edilmiş ise de; zayi belgesi istenebilmesi için, yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık olayının gerçekleşmesi nedeniyle defter ve belgelerin zıyaa uğraması gerektiği, somut olayda 6102 sayılı TTK’nun 82/7.maddesindeki koşulların gerçekleşmediği, kaldı ki davacı tacir olup tacir olmanın hüküm ve sonuçları kapsamında basiretli davranma yükümlülüğü altında olduğu, bu hali ile davaya konu edilen yasal defter ve belgelerin kasaya alınması, özenle korunması ve saklanmasının asıl olduğu, davacının bu yönden gerekli özeni de göstermediği, basiretli bir tacir gibi davranmadığı gibi yasal defter ve belgelerin taşınırken atıldığına ilişkin iddianın da TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesini gerektirir hallerden olmadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…”gerekçesi ile, Davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının hukuki geçerliliğinin olmadığını, yasal defterler ve belgelerin kasaya alınması, özenle korunması ve saklanmasının asıl olduğunun söylendiğini, Yerel mahkeme kararına göre davacının basiretli tacir olarak defter ve belgelerini kasada saklaması gerektiğini, kasada saklamadığı için davacının basiretli davranmadığını, kasada saklama zorunluluğunun dayanağının gösterilmediğini, (Yargıtay 11. HD’nin 21.02.2018 tarih ve 2016/12441 E., 2018/1315 K. Sayılı kararı) Yerel mahkeme kararına göre bir tacirin taşınmaması veya taşınırken tüm eşyalarının kendisinin taşıması gerektiğini ancak bu şekilde basiretli tacir gibi davranmış olabileceğini, (Yargıtay 11. HD 16.05.2018 tarih ve 2016/11963 E., 2018/3664 K. Sayılı kararı) İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Somut olayda, davacının şahıs işletmesine ait 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılları yevmiye, envanter ve Defter-i Kebir defterleri ile 01/01/2014 – 31/12/2017 tarihleri arası alış ve satış faturaları ile yine aynı tarihler arasındaki döneme ait diğer belgelerin taşınma esnasında atıldığından bahisle zayi belgesi verilmesi talep edilmiş isede, tacirin TTK 82/7. maddeden yararlanabilmesi için bir taraftan defterin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması gerekmektedir. Tacirin defter ve belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekir. Somut olayda davacının gerekli dikkat ve özeni gösterdiği halde elinde olmayan bir nedenle defter ve belgelerinin zayi olduğunu ispat edememesi bir yana, taşınma esnasında gerekli önlemleri almayarak ticari defter ve belgelerinin zayi olmasına kendi kusuru ile sebep olduğu, dolayısıyla zayi belgesi verilmesine ilişkin TTK. 82 maddesinde düzenlenen şartların oluşmadığı anlaşılmıştır. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, mahkemenin kabul ve gerekçesine göre davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2013/13932 Esas- 2013/20907 Karar sayılı kararı benzer mahiyettedir.) Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/12/2022 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.