Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/215 E. 2022/720 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/215 Esas
KARAR NO: 2022/720 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/700 Esas – 2021/1079 Karar
TARİH: 18/11/2021
DAVA: Şirket İhyası
KARAR TARİHİ: 11/05/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin … Ltd. Şti. aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatmış olduğu Bursa …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibinin derdest olduğunu, ancak borçlu firmanın sicilden silindiğinin öğrenildiğini, müvekkili alacağının tahsilini temin için icra takibine devam edebilmek adına şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek … Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili, müvekkilinin TTK 32.m. ve Ticaret Sicil Yönetmeliği 34.m çerçevesinde işlem yaptığını, davanın açılmasına sebebiyet verilmediğini, müvekkilinin yasal hasım olması nedeniyle aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini savunmuştur. Davalı tasfiye memuru, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 18/11/2021 tarih ve 2021/700 Esas 2021/1079 Karar sayılı Kararı ile; “…davacının Bursa …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile açtığı icra takibinde taraf teşkilinin sağlanması ve takibin yürütülüp sonuçlanması gerektiğinden davayı açmakta hukuki yararlarının bulunduğu, bu takipte borçlunun Tasfiye Halinde … Limited Şirketi’nin tüzel kişiliğinin tasfiyenin sonlandırılması nedeniyle sicilden terkin edildiği,icra takibinde taraf teşkilinin sağlanması ve takibin yürütülebilmesi için şirketin ihya edilmesi gerektiğinden davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca eski tasfiye memuru olan davalı …’un, şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur. ” gerekçeleri ile; ” 1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye nedeniyle sicilden terkin olan Tasfiye Halinde … Limited Şirketi’nin tüzel kişiliğinin Bursa …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA, 2-Ek tasfiye işlemlerini yapması için eski tasfiye memuru olan davalı …’un şirkete tasfiye memuru olarak ATANMASINA, 3-Keyfiyetin karar kesinleştiğinde TESCİL VE İLANINA, tescil ve ilan masraflarının ileride davalı tasfiye memurundan tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça KARŞILANMASINA,” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davalı tasfiye memuru tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memuru istinaf dilekçesinde özetle; Kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduğunu, Taraf teşkilinin usulüne uygun yapılmadığını ve bu hususun dava şartı olduğunu, Davacının alacaklı olup olmadığı incelenmeden karar verildiğini belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, ticaret sicilden tasfiye sonucu terkin edilen şirketin TTK 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerinin yapılması gerektiğinden bahisle ihyası istemine ilişkindir. Davacı, borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinin yürütülebilmesi için şirketin ihyasını talep etmiş, ilk derece mahkemesince şirketin söz konusu icra dosyasındaki işlemlere münhasır olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerinin davalı tasfiye memuru tarafından yürütülmesine karar verilmiştir. Dosya içinde bulunan belge ve bilgilerden, davacı tarafından ihyası istenen şirket hakkında 10/09/2013 tarihinde başlatılan Bursa …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı ipotekli icra takibi devam ederken, şirketin tasfiyeye girdiği ve tasfiyesinin sona erdiği 08/05/2017 tarihinde tescil edildiğinden ticaret sicilden terkine karar verildiği anlaşılmaktadır. Şirketin sorumlu tutulmasını gerektirebilecek bu durum nedeniyle ticaret sicilindeki terkin kaydının kaldırılması isteminde bulunulabilir. Buna göre, davacı tarafın icra takibi nedeniyle alacaklı olduğunu iddia ettiği ticaret sicilinden terkin edilmiş şirketin yeniden ihyasını istemesinde hukuki yararı bulunmaktadır. Davacının ihyası istenen şirketten alacaklı olup olmadığı hususu ise, iş bu davanın konusunu teşkil etmediğinden inceleme konusu yapılmamıştır. Davalı taraflara dava dilekçesi ve ön inceleme günü tebliğ edilmiş, davalı tasfiye memuru ön inceleme duruşmasına da katılmış olup, ön inceleme duruşmasında taraf teşkiline yönelik bir itirazı bulunmayan davalının bu aşamadaki somutlaştırılmayan istinaf sebebine itibar edilmemiştir. Bu itibarla davalı tasfiye memurunun istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden ve kamu düzenine aykırılık teşkil edebilecek bir hususa rastlanılmadığından, istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,4 TL’nin davalı tasfiye memurundan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansı varsa avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’ da temyiz yolu açık olmak üzere 11/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.