Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1850 E. 2023/485 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1850 Esas
KARAR NO: 2023/485 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/248 Esas – 2022/625
TARİHİ: 02/06/2022
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/03/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, faturadan kaynaklanan borcun ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle , müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, müvekkili firmanın tüm ödemelerini yaptığını, aslen caride müvekkili firmanın 480,37 TL alacaklı göründüğünü, 28/04/2020 tarihli ve 129.519,63 TL bedelli faturaya ilişkin müvekkili firmanın 130.000,00 TL ödeme yaptığını beyanla davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 02/06/2022 tarih 2022/248 Esas – 2022/625 sayılı kararında;”Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.Dava konusu uyuşmazlık; davacının fatura ve cari hesap nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın varlığı ve miktarı hususunda toplanmaktadır.Her ne kadar davacı tarafça davalı aleyhine itirazın iptali talepli iş bu dava ikame olunmuş ise de ; davacı vekilinin yetkili vekili Av. …’ın UYAP ortamından gönderdiği 27/05/2022 tarihli dilekçesi ile “davadan feragat ettiklerini” bildirdiği, HMK 307. md. gereğince feragatın davayı sona erdiren taraf işlem- lerinden olduğu ve mahkemenin veya karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın kesin hükmün sonuçlarını doğurduğu hususu gözetilerek vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”gerekçesi ile, “1-Vaki feragat nedeniyle davanın reddine,2-Ön inceleme aşamasında davadan feragat edilmesi nedeniyle, Harçlar Kanunu 22.md. gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 26,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.470,50 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 1.443,6‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine, 3- Davacı tarafça sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine.4- Talep bulunmadığından kendisini vekil ile temsil ettiren davacı ve davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, yerel mahkeme tarafından davanın feragat nedeniyle reddedildiğini; ancak talep bulunmadığı gerekçesi ile lehlerine vekalet ücretine hükmedilmediğini, davaya cevap dilekçelerinde açıkça vekalet ücretinin karşı taraf yükletilmesinin talep edildiğini, yine davacıdan %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı talep edildiğinin cevap dilekçelerinde belirtildiğini, ancak yerel mahkemenin bu hususta da hüküm kurmadığını, Davacının, evvela icra takibi yaptığını; işbu takibe dayanak belgelerle taraflarınca itiraz edildiğini; ancak davacının bununla yetinmeyip arabuluculuk sürecini başlattığını; arabulucu görüşmelerinde de davacının haksızlığının taraflarınca belgelerle ispatlandığını; fakat davacının, yine de ısrarla ve kötü niyetle dava sürecini başlattığını; gelinen aşamada ise davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddedildiğini; dolayısıyla davacının dava açmadaki kötü niyetinin açıkça ortada olduğunu; bu bağlamda, davacıdan %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı alınmasının gerektiğini; İleri sürerek, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/ 248 Esas ve 2022 / 625 Karar sayılı, 02.06.2022 tarihli ilamının kısmen bozularak; lehlerine vekalet ücreti takdirine ve davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı takdirine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava taraflar arasında varlığı iddia olunan ticari satış ilişkisi kapsamında tanzim olunmuş faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince vekalet ücreti ve kötü niyet tazminatına hükmedilmediği gerekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dava konusu takip dosyası incelendiğinde, davacının davalı aleyhine 129.519,63-TL asıl alacak 18.757,28-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 148.276,91-TL faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlattığı, ancak eldeki itirazın iptali davasını yalnızca 129.519,63-TL asıl alacak için ikame ettiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile davanın reddine karar verilmesini, davalı aleyhine vekalet ücreti ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiği görülmüştür. Davacı vekilince ön inceleme aşamasından önce 27/05/2022 tarihli davadan feragat dilekçesi sunulduğu, davacı talimatı ile davadan feragat edildiğinin bildirildiği, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu, ilk derece mahkemesi tarafından davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakıldığı; davalı lehine talep olmadığı gerekçesi ile vekalet ücretine hükmedilmediği, kötü niyet tazminatı istemi hakkında da olumlu olumsuz bir karar verilmediği görülmüştür. Davalı vekilince vekalet ücreti talep edilmediğine dair herhangi bir beyan sunulmuş değildir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 maddesi uyarınca eldeki ticari satış ilişkisine dayalı alacak davası nispi vekalet ücretine tabidir. Yine aynı tarifenin 6/1 maddesi uyarınca davadan ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce feragat edilmesi halinde bu tarifeye göre belirlenecek ücretin yarısına hükmolunacaktır. Davanın ön inceleme tutanağının imzalanmasından önce feragat nedeniyle reddine karar verilmiş olup, mahkemece reddedilen 129.519,63-TL dava değeri üzerinden, AAÜT’nin 13/1 fıkrasına göre hesap edilen 16.254,36-TL’nin, aynı tarifenin 6/1 fıkrası uyarınca yarısı olan 8.127,18-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetsiz olmuş, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde bulunmuştur. Davalının kötü niyet tazminatına yönelik talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkemenin, tarafların taleplerinden her biri hakkında hüküm kurulması zorunlululuğunu öngören 6100 Sayılı HMK’nun 297/2 fıkrasına aykırı olup, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde bulunmuştur. Ne varki bu talep bakımından tahkikatı gerektirir başkaca bir husus bulunmadığı, davanın ön inceleme aşamasından önce feragat nedeniyle ve esasa ilişkin yargılama yapılamadan sonlanması nedeniyle, davacının takipte kötü niyetli olup olmadığının tespit edilemediği, itirazın iptali davasından feragatin tek başına takibin kötü niyetli olduğunu ispata yeterli olmayacağı, kötü niyet tazminatı koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır. İzah edilen gerekçelerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurularak, davanın feragat nedeniyle reddine, davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine, davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla, karar tarihindeki AAÜT’nin 13/1 ve 6/1 fıkraları uyarınca hesap edilen 8.127,18-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/06/2022 tarih ve 2022/248 Esas – 2022/625 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurularak, Davanın feragat nedeniyle reddine, Davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Dairemiz karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.470,50TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.290,60 TL harcın talep halinde davacıya iadesine, 3-İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sırasında davacı tarafından sarf edilen harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sırasında davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 ve 6/1 fıkraları uyarınca hesap edilen 8.127,18-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine 6-Artan gider avansı bulunduğu takdirde talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 7-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, karar harcının talep halinde iadesine, 8-Davalı tarafından sarf edilen 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 52,00 TL dosyanın istinafa gidiş dönüş ücreti olmak üzere toplam 272,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9-Bakiye gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine, 10-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/03/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.