Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1827 Esas
KARAR NO: 2022/1441 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/08/2022
DOSYA NUMARASI: 2022/663 Esas
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; … Yalova Şubesi’ne ait, 19/12/2022 vade tarihli, … A.Ş. tarafından keşide edilen, … çek numaralı, 36.000 TL bedelli, lehdarı … Ltd. Şti. olan çekin meşru hamilinin müvekkili olduğunu, çekin kaybolduğunu, bu nedenle müvekkilince Jandarmaya başvurulduğunu beyanla çekin 3. kişilere ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 31/08/2022 tarih ve 2022/663 Esas sayılı Ara Kararı ile; ” TTK’nın 818/1-s maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 757/1. maddesinde “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir” hükmü düzenlenmiştir. Anılan yasal düzenleme karşısında hasımsız olarak açılan zayi nedeniyle çek iptali davalarında, talep edenin çekin yasal hamili olduğunu ve çekin rızası dışında elinden çıktığını yaklaşık olarak ispat ettiğinde, ihtiyati tedbirin özel bir türü olan muhatabın çek bedelini ödemekten men edilmesi yönünde tedbir kararı verilmesi gerekir. Davacı vekili tarafından ibraz ettiği çekin fotokopisinin incelenmesinde; çekin fotokopisinde, keşidecinin … A.Ş., lehdarının … Ltd. Şti. olduğu, davacının kolluk ifadesinde, … Şirketinin ortağı olduğunu, çekin …’e teslim etmek üzere koyduğu defter arsasından kaybolduğunu beyan ettiği görülmektedir. Ticaret Sicil Gazetesi üzerinden yapılan sorgulamada; 28/12/2020 tarih ve 10233 sayılı sicil gazetesinin 414.sayfasında, davacı …’nın davaya konu çekin keşidecisi olan … A.Ş.’nin 3 yıllık süreyle yönetim kurulu üyesi olarak seçildiği görülmektedir. Somut olay ve yasal düzenleme birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu çekin keşidecisinin elindeyken kaybolduğu, keşideci şirket yetkilisi olan davacının çekin meşru hamili olmadığı, davanın keşideci şirket yetkilisi tarafından açıldığı, ödemeden men yasağına dair ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, talebin reddine karar vermek gerekmiştir. ” gerekçeleri ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin Reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı olup istinaf kanun yolu ile bozmayı gerektirmekte olduğunu, söz konusu çeki müvekkili yetkili hamilken kaybetmiş olup, tedbir kararı verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yedinde bulunan çeki, ajandasının arasından kaybetmiş olduğunu, kolluk ifadesinde bu yönde ifade verdiğini, dolayısıyla yetkili hamil olan müvekkilinin huzurdaki davayı açmada hukuki yararı mevcut olmakla tedbir kararı verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, aksi takdirde telafisi imkansız zararların meydana gelebileceğini beyanla açıklanan ve re’sen tespit edilecek sair nedenler ile İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/263 Esas dosyasında verilen 31/08/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 818/1 maddesi atfı ile 757/1 maddesi gereği zayii olduğu iddiası ile çekin iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafından … Yalova Şubesi’ne ait, 19/12/2022 vade tarihli, … A.Ş. tarafından keşide edilen, … çek numaralı, 36.000 TL bedelli, lehdarı … Ltd. Şti. olan çekin kaybolduğundan bahisle çek hakkında bankaya ibrazı halinde ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, Mahkemece davacının çekin keşidecisi olması sebebiyle ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığından bahisle talebin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelecek bir değişme nedeniyle gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir. 6100 sayılı HMK’nın 390. maddesine göre de: Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut davada talebin haklılığı yargılama sonucunda tespit edileceği ve yaklaşık ispat koşulu sağlanmadığından mahkemece sonucu itibariyle verilen red kararında usul ve yasaya aykırılık yoktur. Açıklanan nedenlerle mahkeme ara kararının sonucunda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden taraftan alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcının istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/10/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.