Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1654 E. 2022/1302 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1654
KARAR NO: 2022/1302
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/05/2022 ( İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Ek Karar )
DOSYA NUMARASI: 2022/83 D. İş – 2022/87 Karar
DAVA: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 29/09/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkiline, alacağı karşılığında borçlularca, her biri 15.02.2021 tanzim tarihli ve her biri 70.000 TL bedelli 01.03.2021, 15.03.2021, 01.04.2021, 15.04.2021, 01.05.2021, 15.05.2021, 01.06.2021, 15.06.2021, 01.07.2021, 15.07.2021, 01.08.2021, 15.08.2021, 01.09.2021, 15.09.2021 ve 01.10.2021 vade tarihli toplam 1.050.000 TL bedelli 15 adet bono keşide edilerek verildiğini, senetlerin tamamının vadesi geçmiş olmasına karşın borçlularca müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, haricen yapılan araştırmalara göre borçluların mallarını kaçırma çabası içinde olduğunu belirterek, borçluların taşınır ve taşınmaz malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına borca yetecek tutarda ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nin 24/03/2022 tarih ve 2022/83 D.İş – 2022/87 Karar sayılı kararı ile; ” 1-İHTİYATİ HACİZ isteyen tarafın talebinin İİK 257 vd maddeleri gereğince borçlular yönünden %15 teminat karşılığı olan 157.500,00-TL’nin yatırılması halinde KABULÜ ile İİK ‘ nın 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz isteyen alacaklının yukarıda belirtilen 1.050.000,00-TL alacağının tahsilini sağlamak için borçluların borca yeter miktardaki yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır , taşınmaz malları ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, borçlu … vekili tarafından itiraz konun yoluna başvurulmuştur. Borçlu … vekili itiraz dilekçesinde özetle; mahkemece dava dosyası üzerinden 1.050.000-TL alacağa ilişkin ihtiyati haciz kararı verildiğini, oysa ki alacağın dayanağı olarak gösterilen bonoda düzenleme yerinin bulunmadığını, bu nedenlerle kambiyo vasfında olmayan bonodan dolayı ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini beyanla; ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Alacaklı vekili dosyaya sunmuş olduğu beyan dilekçesinde özetle; itirazın süresinde olmadığını, ayrıca alacağın dayanağını teşkil eden bononun tüm unsurları taşıdığını belirterek, itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 25/05/2022 tarih ve 2022/83 D.İş – 2022/87 Karar sayılı kararı ile; ” Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; ihtiyati hacze konu bononun kayıtsız ve şartsız borç ikrarını içerir belge olduğu, İİK 257.maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için senedin bono vasfında olması şartının bulunmadığı (Yargıtay 11.HD 2011/1456 – 2378 EK sayılı ilamında da belirtildiği üzere), bu nedenlerle mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın yasal dayanağı bulunmadığından reddine karar vermek gerektiği … ” gerekçeleri ile; ” 1-Borçlu tarafın mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararına yönelik itirazının REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin dilekçede belirttikleri hususlarda araştırma yapmaksızın eksik inceleme sonucu talebin reddine karar verdiğini, alacaklı (davacı) tarafın, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … esas numarası ile 1.050.000-TL tutarında icra takibi başlattığını, ancak takibe dayanak olarak sunmuş olduğu bonoların (senet) kombiyo vasfına haiz olmamakla beraber bu bonolar ile Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak ihtiyati haciz kararı aldığını ve müvekkiline hiçbir şekilde bu kararın tebliğ edilmediğini, müvekkili ticaret işi ile uğraştığı için, bankadaki işlemleri için bankaya gittiği esnada hakkında başlatılan ve tebliğ edilmeyen ihtiyati haciz kararı olduğunu ve taşınır taşınmaz tüm mallarında haciz uygulandığını öğrenmesine istinaden İhtiyati Haciz kararına itiraz ettiğini, Takibe konu olan ve ihtiyati haciz kararı verilen bonoların üzerinde müvekkilinin ismi, soy ismi ve TC kimlik numarasının yanında adres ve tanzim yeri bulunmadığı gerekçesi ile başvurduğunu ve hiçbir inceleme yapılmadan itirazlarının reddine karar verildiğini, İptali istenen ihtiyati haciz kararının, tanzim yeri olmayan ve müvekkilinin isminin yanında hiçbir yer yazmaması sebebi ile bononun (senet) geçerliliğinden söz edilemeyeceğini ve bu bonolara dayanılarak ihtiyati haciz kararı verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu (Yargıtay 12. HD E.2018/850 K 2018/1873 T.22.02.2018) Somut olayda, takibe dayanak senette düzenlenme yeri belirtilmediği gibi, düzenleyenin adının yanında da herhangi bir idari birim adının da yazılı olmadığını, bu durumda sözü edilen senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığının anlaşıldığını, kambiyo senedi niteliğinde olmayan bir senedin (bono) icra takibi başlatılarak ve bu senede (bono) bağlı olarak İhtiyati haciz kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin işbu itirazları hakkında herhangi bir değerlendirme yapmaksızın, bononun kayıtsız ve şartsız borç ikrarını içerir belge olduğunu, İİK 257 maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için senedin bono vasfında olması şartının bulunmadığını gerekçe olarak göstererek (itirazlarının ) reddine karar verdiğini, oysa iddiaları ile verilen kararın gerekçesinde gösterilen nedenin uyuşmadığını, talepleri ve iddialarının senet ( bono ) üzerinde müvekkilinin isim ve soy isminin yanında gösterilen ne bir adres ne de bir tanzim yeri olmadığını, hal böyle olunca senedin kıymetli evrak hukuku kapsamında kambiyo senetlerine haiz olmadığını, mahkemenin eksik inceleme yaparak hatta icra dosyasının içerisinde bulunan bonoları incelemeden İhtiyati haciz kararı vermesi ve itirazlarını reddetmesinin de hukuka aykırılık teşkil ettiğini, TTK madde 776 senette bulunması gereken zorunlu unsurları düzenlediğini, TTK’nın ilgili maddesi gereğince düzenleme yeri bulunmayan senedin (bono) kambiyo vasfına haiz olmadığını, hakimin verdiği karar istinaf incelemesine tabi ise kararından dönemeyeceğini, aksi halde kararların güvenirliği gibi Anayasa ihlali olduğunun değerlendirildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, bonoya dayalı alacağın tahsilini teminen borçluların malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi istemine ilişkin olup, talep uygun görülerek verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257. maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK 258.m. uyarınca ihtiyati haciz talep eden taraf, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır.Somut uyuşmazlıkta, itiraz eden …’ın ihtiyati haciz kararına dayanak bonolarda kefil olarak imzasının bulunduğu görülmektedir. 6102 Sayılı TTK’nun 776/1-f maddesi gereğince, senette düzenlenme yerinin yazılı olması gereklidir. Aynı Kanunun 777/4. maddesine göre ise, düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır. Düzenleme yeri olarak, idari birim adı (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması yeterli olup, ayrıca adres gösterilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.Bonolarda keşideci … Ltd’ye ait kaşe üzerinde Silivri/ İSTANBUL ibaresi yazılı olduğuna göre, bonolar üzerinde keşide yerinin gösterildiğinin kabulü gerekir. Ayrıca Yargıtay 11.HD 2011/1456 – 2378 EK sayılı ilamında ve mahkemece de belirtildiği üzere, ihtiyati hacze konu senetlerin kayıtsız ve şartsız borç ikrarını içeren belge olduğu, İİK. 257. maddesine göre, ihtiyati haciz kararı verilmesi için senedin bono niteliğinde olması şartı bulunmadığı, bu hususun ancak yapılabilecek icra takibinin mahiyetini değiştirebileceği, İİK’nın 258/1 maddesine göre ihtiyati haciz kararı verebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edilmiş olmasının yeterli olduğu, dolayısıyla mahkemece ihtiyati haciz kararı ve itirazın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmaktadır. Sonuç olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, itiraz eden … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati hacze itiraz eden …’ın istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 29/09/2022 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.