Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/155 E. 2022/122 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/155 Esas
KARAR NO: 2022/122 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/309 D.İş – 2021/309 Karar
TARİH: 08/07/2021 (Ek Karar)
TALEP: İhtiyati Hacze itiraz
KARAR TARİHİ: 28/01/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; Müvekkili ile borçlu … A.Ş. arasında döviz ve TL cinsinden akdedilen Genel Kredi Sözleşmelerinin diğer borçlularca müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, döviz kredilerinin kat tarihinden önce yapılandırma yapılarak TL’ye çevrildiğini, borçlular tarafından kredi şartlarının ihlal edilmesi nedeniyle kredi hesapları kat edilerek Kahramanmaraş …Noterliği’nin 11/05/2021 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 48.153.440,97 TL nakit borcun ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnamenin tebliğ edildiğini, borçluların ödeme yapmadıklarını, mal kaçırma hazırlığı içinde ve bulundukları adresi terk etmek üzere olduklarının istihbar edildiğini ileri sürerek, 48.153.440,97 TL alacağın tahsilini teminen borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece talep uygun görülerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden karşı taraf … A.Ş. vekili itiraz dilekçesinde özetle;borcun muaccel olmadığını, zira taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinin hazırlanış şekilleri itibariyle genel işlem koşulları hükümlerine tabi olduğunu, muaccel olmayan borçlar için aranan şartların da mevcut olmadığını, müvekkilinin mal kaçırdığına dair bir delil bulunmadığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir. İhtiyati hacze itiraz eden diğer karşı taraflar vekili itiraz dilekçesinde özetle;kefaletin geçersiz olduğunu, ayrıca 22/07/2019 tarihli FYYS uyarınca ödeme zamanının gelmediğini, mal kaçırdıklarına dair bir delilin de bulunmadığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 08/07/2021 tarih ve 2021/309 D.İş. 2021/309 K. Ek Kararı ile; ” … İhtiyati hacze itiraz edenler …, …, … vekili tarafından sunulan itiraz dilekçesinde, ihtiyati haciz talep eden banka ile Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi akdettiklerini, söz konusu FYYS’ye göre ilk ödeme zamanının Şubat 2021 olduğunu, talep eden bankanın, henüz ödeme süresi gelmemesine karşın müvekkillerine karşı yasal işlemler başlatarak kötü niyetli hareket ettiğini ifade etmiş ise de; itiraz edenler vekilleri tarafından sunulan yeniden yapılandırmaya ilişkin sözleşme örneklerinde talep eden bankanın taraf olmadığı görülmüştür. Yine her ne kadar İhtiyati hacze itiraz edenler …, …, … vekili tarafından sunulan itiraz dilekçesinde, ihtiyati haciz talep eden yanca keşide edilen kat ihtarına karşı itiraz için sürelerinin dolmadığı ifade edilmiş ise de; mürafa duruşma günü itibariyle de kat ihtarına karşı itiraz edildiğine ilişkin belge sunulmamıştır. Muteriz vekillerinin itiraz dilekçesindeki diğer sebeplerin de İİK’ nın 265. maddesinde sınırlı olarak sayılan sebeplerden olmayıp somut olayda ihtiyati haczin koşullarının bulunduğu tespit edilmekle yapılan itirazların reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçeleri ile; “1- İhtiyati hacze itiraz eden vekillerinin yerinde görülmeyen itirazlarının reddine,” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden karşı taraf …A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden karşı taraf …A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Borcun muaccel olmadığını, zira taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinin tek taraflı düzenlendiğini ve bu hazırlanış şekilleri itibariyle genel işlem koşulları hükümlerine tabi olduğunu, muaccel olmayan borçlar için aranan şartların da mevcut olmadığını, zira müvekkilinin mal kaçırdığına dair bir delil bulunmadığını belirterek ek kararın ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, genel kredi sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin alacağın tahsilini teminen borçluların malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi istemine ilişkin olup, talep uygun görülerek verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle ihtiyati hacze itirazların reddine karar verilmiştir. İİK’nın 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ancak borçlunun belirli bir yerleşim yerinin bulunmaması veya mallarını gizleme, kaçırma, kaçma gibi alacaklının haklarını ihlal eden eylemlerde bulunması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İİK 258.m. uyarınca ihtiyati haciz talep eden taraf, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. İİK 265/1 maddesinde itiraz nedenleri sınırlı olarak sayılmış olup, buna göre uyarınca borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebilir. Somut olayda genel kredi sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilerin şartlarının ihlal edilmesi nedeniyle hesap kat edilerek borcun ödenmesi talebiyle ihtarname düzenlenmiş olduğuna göre, müeccel alacaklara ilişkin İİK 257/2 m. koşullarının değerlendirilmesine gerek görülmemiştir. İhtiyati hacze itiraz eden asıl borçlu şirket alacağın muaccel olmadığını, zira sözleşmenin tek taraflı olarak hazırlanması nedeniyle genel işlem koşulları hükümlerine tabi olduğunu ileri sürmüş ise de, söz konusu itiraz İİK 265/1 maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz nedenleri arasında bulunmamakta olup, ancak taraflarca ileride açılabilecek bir dava sırasında iddia veya savunma olarak ileri sürülebilir. Bununla birlikte borçlu şirket dışında kalan ihtiyati hacze itiraz edenlerin mahkemenin ek karar başlığında gösterilmemiş olması hatalı olup, Dairemiz karar başlığında gösterilmek suretiyle söz konusu hata giderilmiştir. O halde ilk derece mahkemesince itiraz eden asıl borçlu şirket vekilinin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta olup, istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İtiraz eden … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcından, istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 59,30.TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40.TL harcın tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/01/2022 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.