Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1441 E. 2022/1859 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1441
KARAR NO: 2022/1859
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: TEKİRDAĞ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/03/2022
DOSYA NUMARASI: 2021/501 Esas – 2022/262 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/12/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’in, … bank A.Ş.’den kullanmış olduğu krediye istinaden Genel Kredi Sözleşmesi imzaladığını, kredi kartına olan borcunu ödememesi nedeni ile …bank A.Ş. Tarafından borçluya 06/09/2019 tarihli ihbarname keşide edildiğini, hesaplarının kat edildiğini ve hesap özetlerinin Tebligat Kanunu’nun 21. Maddesine uygun olarak borçluya tebliğ edilmesine rağmen, borçlunun borucunu ödemeyerek temerrüte düştüğünü, alacaklı bankanın bu nedenle davalı aleyhine Tekirdağ … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile 09/09/2019 tarihinde ilamsız takip yolu ile yasal takip başlattığını, davalının (borçlu) borca ve yetkiye itiraz ettiğini, bunun üzerine dosyanın yetkili Çorlu İcra Dairesine gönderildiğini, Çorlu … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile takibe geçildiğini, borçluya tekrar ödeme emri gönderildiğini, borçlu vekili tarafından borcun tamamına itiraz edilerek takibin durduğunu, borçlu borcunu ödemediği gibi imzaladığı genel kredi sözleşmesi uyarınca da itirazlarının haksız ve yersiz olduğunu, uygulanan temerrüt faizi ve gider vergisinin de sözleşme ve yasa hükümlerine uygun olduğunu belirterek, davalının (borçlunun) takibe itirazının iptaline, takibin devamına ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafça, davaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 16/03/2022 tarih ve 2021/501 Esas – 2022/262 Karar sayılı kararı ile; “….Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce kesin olarak verilen gönderme kararı ile dosya mahkememiz esasına kaydedilmiştir. Bu aşamada, her ne kadar hakimliğimizce 07.07.2021 tarihli 608 numaralı HSK kararında sadece yargı çevresinin belirlenmesine dair karar verilmiş olup Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmadan önce açılmış olan ticari davaların yeni kurulan mahkemeye devredilmesi gerektiğine dair bir karar verilmediği, bu kararın yetki çevresinin belirlenmesine yönelik olduğu, Anayasa’nın “Kanuni hakim güvencesi” başlıklı 37’nci maddesindeki düzenleme birlikte değerlendirildiğinde davaya bakmaya devir kararı veren mahkemenin görevli olduğu kanaati bulunmakta ise de (Bu yönde verilmiş Yargıtay 5 HD 2022/1181 esas ve 2022/2687 karar, İstanbul BAM 44. HD 30.12.2021 tarih, 2021/1577 esas ve 2021/1654 karar, Konya BAM 3. HD 11.01.2022 tarih 2022/39 esas ve 2022/20 karar, Ankara BAM 23. HD 22.11.2021 tarih 2021/1939 esas ve 2021/1732 karar, İzmir BAM 21. HD 24.12.2021 tarih 2021/2020 esas ve 2021/2204 karar sayılı ilamları); Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi heyeti olarak Mahkememizin 2021/937 esas sayılı dosyasında yapılan içtihatların birleştirilmesi başvurusu neticesinin beklenilmesi kanaatinde olunması nedeniyle, mahkememizce dava şartları yönünden inceleme yapılmıştır. 6100 sayılı HMK 114/1-c bendine göre mahkemenin görevli olması dava şartı olup bu husus kamu düzenine ilişkindir ve yargılamanın her safhasında resen gözetilmelidir. …. Taraflar arasındaki sözleşmeler, davalıya kullandırılan kredi türleri, davalıya tebliğ edilen ihtarname ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı banka, dava konusu itibariyle tüketici işlemi olan bireysel kredi kartı kullanımından doğan alacağının tahsili için itirazın iptali isteminde bulunduğu, bu davanın mutlak veya nispi dava olmadığı, 6502 sayılı kanunun 3/1-k-j, 4/3, 73/1, 83/2 ve geçici 1. maddeleri nazara alınarak davaya bakmaya mahkememizin görevli olmayıp tüketici mahkemesinin veya ayrı bir mahkeme bulunmaması halinde bu sıfatla asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu (Benzer yönde Yargıtay 19. HD 2016/8526 esas 2017/3697 karar, İstanbul BAM 19 HD 2018/1097 esas ve 2020/384 karar sayılı ilamları), görev dava şartı eksikliği halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği; (aksi kanaatte olunsa dahi, davanın açıldığı 08.04.2021 tarihi itibariyle kurulmuş ayrı bir ticaret mahkemesi olmaması, HSK’nın yetki belirlemeye yönelik kararında ticari davaların, yeni kurulacak mahkemelere devri yönünde bir karar bulunmadığı ve anayasal hak olan doğal hakim ilkesi nazara alınarak davanın açıldığı tarih itibariyle mahkememizin davaya bakmaya görevli olmadığı) görevli mahkemenin ise 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararı HSK kararı gerekçe gösterilerek dosyanın mahkememize devri kararını veren Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçeleri ile; ” 1-Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle görev dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE, 2-Kararın kesinleşmesinden itibaren ya da kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflarca müracaat edildiğinde dosyanın görevli Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, ilaveten; Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 23.09.2021 tarihli kararı ile dosyanın Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdiğini, mahkemenin gerekçesinde, yeni kurulan özel mahkemenin davada görevli olduğu, Çorlu’da Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmaması hasebiyle Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’nin Tekirdağ ilinin mülki sınırları gereğince görevli olduğunun dile getirildiğini, akabinde yargı yolu kapalı olarak verilen görevsizlik kararı sebebiyle, dosyanın Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesinin talep edildiğini, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından da 13.04.2022 tarihinde görevsizlik kararı verildiğini, mahkemenin görevsizlik kararına ilişkin gerekçelerinde, davanın “Bireysel kredi kartı kullanımına ilişkin olduğu, 07.07.2021 tarihli 608 numaralı HSK kararında yalnızca yargı çevresi belirlemesi yapıldığı, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmadan evvel açılmış ticari dava dosyaların yeni kurulan mahkemeye devredilmesi gerektiğine ilişkin bir karar olmadığı’ hususlarının ifade edildiğini, Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğunu, son karar merci olan Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13.04.2022 tarihli gerekçeli kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurma zarureti hasıl olduğunu belirterek, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/03/2022 tarih ve 2021/501 Esas – 2022/262 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, Kredi Kartı Yapılandırma Kredisinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya bakmaya gönderme kararı ile dosyayı mahkemeye gönderen Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK’nun 352/1-d maddesine göre, istinaf dilekçesinde başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde öncelikle gerekli kararın verileceği hükme bağlanmıştır. İstinafa başvuran davacı vekilince mahkeme kararına karşı somut bir istinaf sebebi ileri sürülmemiş ise de, mahkemenin görevli olması hususu resen gözetilmesi gereken ve kamu düzenine ilişkin olduğundan dairemizce HMK’nın 352 ve 357. Maddeleri uyarınca inceleme ve değerlendirme yapılmıştır. Uyuşmazlık, Kredi Kartı Yapılandırma Kredisi taksitlerinin zamanında ödenmediği iddiasından kaynaklanmaktadır. Dava Çorlu Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben yazılan dava dilekçesi ile açılmış, Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/211 Esas sayılı dosyasında 23/07/2020 tarihli ara kararı ile, davanın Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı İtirazın İptali davası olarak açıldığı anlaşılmakla davaya Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla bakılmasına, yargılama sonucunda da; özel bir mahkemenin görev alanında kalmasına rağmen görüldüğü yerde bu özel mahkemenin kurulmamış olması sebebiyle asliye hukuk mahkemelerince yargılamaları yürütülen dava dosyalarında yargılama devam ederken görevli özel mahkemenin kurulmuş ve faaliyete geçmiş olması hallerinde, asliye hukuk mahkemesince ilgili dava dosyaları hakkında gönderme kararı verilerek dosyaların yeni kurulan ilgili mahkemeye devredilmesi gerektiği, HSK’nın 08/07/2021 tarih ve 568 numaralı kararı ile Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/09/2021 tarihinden itibaren faaliyete geçirilmesi kararlaştırıldığı gerekçesi ile, dosyanın Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair kesin olmak üzere karar verilmiş, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından da, davacı banka, dava konusu itibariyle tüketici işlemi olan bireysel kredi kartı kullanımından doğan alacağının tahsili için itirazın iptali isteminde bulunduğu, bu davanın mutlak veya nispi dava olmadığı, 6502 sayılı kanunun 3/1-k-j, 4/3, 73/1, 83/2 ve geçici 1. maddeleri nazara alınarak davaya bakmaya mahkemenin görevli olmayıp tüketici mahkemesinin veya ayrı bir mahkeme bulunmaması halinde bu sıfatla asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davaya bakmaya Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmiştir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanak ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği; davalı banka müzekkere cevabında, dava konusu kredinin “…” olduğunun bildirildiği nazara alındığında, uyuşmazlığın tüketici işlemi mahiyetinde olan bireysel kredi kullanımından kaynaklandığı anlaşılmakla, davaya bakmaya Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)’nin görevli olduğu; ilk derece mahkemesi hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/12/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.