Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1361 E. 2022/1098 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1361 Esas
KARAR NO: 2022/1098 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/227 Esas (Derdest Dava Dosyası)
TARİH: 08/04/2022 (Ara Karar)
DAVA: Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (Alacak)
KARAR TARİHİ: 06/07/2022
İlk Derece Mahkemesinin 2022/227 Esas- 08/04/2022 tarihli ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; HMK 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/ 630 E. Sayılı dosyası ile çekişmeli hale gelen ve konkordato projesinde yer almayan … Ltd. Şti. yönünden 2.965.450,97-TL alacağın; … yönünden 7.215.450,97-TL alacağın, tahsilde tekerrür olmamak üzere, davalılardan tahsiline, İİK m.308/b hükmü gözetilerek, tensip tutanağı ile birlikte işbu davanın konusunu teşkil eden … Ltd. Şti. yönünden 2.965.450,97-TL alacağın; … yönünden 7.215.450,97-TL alacağın, tahsilde tekerrür olmamak üzere, konkordato projesinin tasdikine ilişkin kararda belirtilen taksit tarihlerinde mahkemece gösterilecek bir banka hesabına bloke edilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 2022/227 Esas- 08/04/2022 tarihli ara kararı ile, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalıların müvekkili bankaya 25.10.2021 tarihi itibari ile güncel borç tutarının 9.215.450,97-TL olduğunu, Davacı şirket tarafından İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/767 E. Sayılı dosyası ile iflasın ertelenmesi başvurusu yapıldığını ve davanın yaklaşık 5,5 yıl sürdüğünü, bu davanın reddi üzerine davalılar tarafından bu kez konkordato talepli dava açıldığını, davanın İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/630 E. Sayısına kayıt ile görüldüğünü, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19.01.2022 tarih, 2019/ 630 E. ve 2022/57 K. Sayılı ilam uyarınca davacıların konkordato talebinin kısmen kabulü ile, konkordatonun İİK m. 306 uyarınca tasdikine karar verildiğini, Konkordato komiser heyeti tarafından alacaklıların, alacaklarını bildirmesi için yapılan ilana istinaden yasal süresi içerisinde alacaklarının bildirildiğini, bildirilen toplam 9.215.450,97- TL alacağın yalnızca 5.081.289,68- TL lik kısmının borçlular tarafından kabul edildiğini, konkordato yargılamasının görüldüğü İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 12.11.2021 tarihinde vermiş olduğu ara kararında, müvekkili … A.Ş.’ nin … yönünden 5.081.289,68- TL’ sı kısmının rehinli alacak olarak oylamaya katılmasına karar verildiğini, 05.01.2022 tarihinde davalılar vekili tarafından İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/ 630 E. Sayılı dosyasına sunulan revize konkordato projesinde ise … Ltd. Şti.’ nin müvekkili … A.Ş.’ ne olan borcunun faiz ve ferileri dahil 6.495.309,26- TL olduğunun belirtildiğini, Müvekkili bankanın davalılardan olan toplam alacağına teminat olmak üzere; davalı … Ltd. Şti. adına kayıtlı bulunan taşınmazlar üzerinde 5.000.000,00-TL üst sınır ipoteği ile yine şirkete ait … numaralı Fore Kazık Makinesi üzerinde 1.250.000,00-TL üst sınır taşınır rehni tesis edildiğini, diğer davalı … adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde ise 2.000.000,00-TL üst sınır ipoteği tesis edildiğini, Davalı … İthalat İhracat Ltd. Şti. yönünden bu borçlu tarafından verilen 6.250.000,00-TL üst sınır ipoteğini aşan 2.965.450,97-TL alacağın İİK m.308/b uyarınca konkordato projesine dahil edilmesi, yine aynı şekilde diğer davalı … yönünden bu borçlu tarafından verilen 2.000.000,00-TL üst sınır ipoteğini aşan 7.215.450,97-TL alacağın İİK m.308/b uyarınca konkordato projesine dahil edilmesini teminen ihtiyati tedbir talepli olarak çekişmeli alacak davası açıldığını, ancak ihtiyati tedbir taleplerinin mahkeme tarafından reddedildiğini, Kanunun hukuki himayesi altında bulunan davalıların müvekkili Bankaya asaleten ve kefaleten yüksek miktarda borçlarının olması, borçlu şirketin iflası halinde konkordato içerisinde de müvekkili bankanın alacaklarının tamamını alma imkânı bulunmaması, müvekkili bankanın borçludan alacağının nisaba dahil edilen meblağdan çok daha fazla olduğu ve alacak miktarlarının eksik hesaplanması, bilirkişilerin salt evrak üzerinde inceleme yapması, konkordato isteyenlerin soyut ve genel geçer iddialarla konkordato talebinde bulunmaları, yalnızca alacaklıların alacağına kavuşmasına engel olmaya çalışmaları, borca batık olmaları ve davalıların alacaklıları zarara sokma, zaman kazanma ve faizden kurtulma amacı güttüğünün ortada olması, böylece nakit sıkıntısını avantaja dönüştürmeye çalıştığının açık olması, projenin daha çok borçlu yararına olması, uygulanabilirliği ve inandırıcılığı bulunmayan projeye göre davalıların vaat edilen sürede ödeme yapamayacağından dolayı konkordatonun feshi yoluna gidilebileceği, tüm bu sürecin konkordatonun amacına, İİK’nın öngördüğü konkordatoda ivedilik ilkesine, T.C. Anayasası madde 141 ve 6100 sayılı HMK madde 30’da düzenlenen usul ekonomisi ilkesine ayrı ayrı aykırılık teşkil edeceği göz önünde bulunarak müvekkilinin hak kaybı yaşamasının önüne geçilmesi adına verilen ret kararının kaldırılması gerektiğini belirterek, Konkordato talebini ve verilen tasdik kararını kabul anlamına gelmemek koşuluyla; mahkeme tarafından verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, çekişmeli hale gelen ve konkordato projesinde yer almayan alacağın tahsili istemli davada ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin İİK’nun 308/b-2 fıkrası uyarınca; çekişmeli alacağın tedbiren depo edilmesine ancak tasdikli kararını veren mahkemece karar verilebileceğinden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 2004 sayılı İİK’nın “Çekişmeli alacaklar hakkında dava” başlıklı Madde 308/b- (Ek: 28/2/2018-7101/37 md.) hükmü; ” Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler. Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemezler; bu durumda yatırılan pay borçluya iade edilir.” şeklindedir. Somut uyuşmazlıkta, mahkeme ara kararının İİK’nın 308/b-2 maddesi uyarınca usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 06/07/2022 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.