Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1315 E. 2023/310 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1315 Esas
KARAR NO: 2023/310 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2019/143 Esas – 2021/799 Karar
TARİHİ: 21/09/2021
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı yanın elinde bulunan birtakım çeklerin zayi olması nedeniyle davacı yan tarafından, İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1524 E. Sayılı dosyası ile çek iptal davasının açıldığını ve çekler hakkında ödemekten men kararının verildiğini davalı yan tarafından 25.03.2019 tarihli dilekçe ile meşru hamil oldukları iddiasıyla İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurulduğunu ve toplam 170.000,00 TL bedelli 4 adet çekin uhdesinde bulunduğunu, bu çeklerden 40.000,00 TL bedelli 20.02.2019 tarihli … seri numaralı çekin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile takip konusu yapıldığını, davalı yan tarafından diğer çeklerin kullanıldığını ve ödemesi yapılarak teslim alındıktan sonra kendilerinden önceki cirantalar ve keşideciye karşı yasal işlemleri ikmal edeceklerinin bildirildiğini ve çek zayi davasının reddinin talep edildiğini, çeklerin davacı yanın rızası hilafına elinden çıktığını, davacı yan tarafından çeklerin ciro edilmediğini, bu nedenle uyuşmazlık konusu çeklerin davacı dışında bir meşru hamilin bulunmasının mümkün olmadığını, davalı yanın çeklerin meşru hamili olmadığını, sonuç olarak arz ve izah olunan nedenler ile; … Levent Sanayi şubesi, Keşide Yeri: İstanbul, Keşide Tarihi: 24.01.2019, Miktar: 40.000,00 TL, Keşideci: … Çek Seri No: … …, … Levent Sanayi şubesi, Keşide Yeri: İstanbul, Keşide Tarihi: 18.02.2019, Miktar: 40.000,00 TL, Keşideci: … Çek Seri No: … …, … Levent Sanayi şubesi, Keşide Yeri: İstanbul, Keşide Tarihi: 20.02.2019, Miktar: 40.000,00 TL, Keşideci: … Çek Seri No: … …, … Levent Sanayi şubesi, Keşide Yeri: İstanbul, Keşide Tarihi: 27.02.2019, Miktar: 50.000,00 TL, Keşideci: … Çek Seri No: … … bedelli çeklerinin davacı yanın davalıya bir borcunun bulunmaması ve çeklerde davacının imzasının bulunmaması nedeniyle istirdadına, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini” talep ve dava etmişlerdir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davalı yan tarafından, dava konusu çeklerden 20.02.2019 tarihli 40.000,00 TL bedelli .. tarafından keşide edilen çekten kaynaklanan alacağının tahsili için kambiyo takibinin başlatıldığını, davalı yan, şirket borçlusu …’tan bahse konu 4 adet çeki beyaz ciro ile teslim aldığını, bu çeklerden 40.000,00 TL bedelli 20.02.2019 tarihli … seri nolu çekin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile takip konusu yapıldığını ve dosyanın derdest olduğunu, Davalı yanın çeklerin meşru ve yetkili hamili olduğunu, davalının çekleri beyaz ciro ile almasının sebebinin …’ın birçok icra dosyasının olduğunu ve Cirosu bulunan çeklerin bankalarca kabul edilmediğini, bu sebeple çeklerin ciro edilmeden teslim makbuzu ile alındığını ve davalı yan tarafından kullanıldığını, kullanılan bu çeklerden bir kısmının Faktöring firmalarının elinde bulunduğunu ve davalının çek ödemelerini yaptıkça çekleri teslim aldığını, Davacı yan tarafından çeklerin kaybedildiğinin iddia edildiğini fakat çeklerin kaybolmasıyla ilgili yasal bir işlemin yapılmadığını, davacının hamili bulunduğu 18.10.2018 ve 16.10.2018 tarihli 2 adet çekin ödendiğini, … Şişli Meydan Şubesindeki … numaralı hesaptan … tarafından, davacı lehine keşide edilen ve dava dışı …’tan davalı yana geçen 18.10.2018 tarihli 40.000,00 TL bedelli ve … seri numaralı çek ile 16.10.2018 tarihli, 40.000,00 TL bedelli ve … seri numaralı çeklerin bankaya ibrazında ödendiğini, bu sebeple davacının imza inkârının haksız ve yersiz olduğunu, Davacının çekin meşru hamili olduğuna dair beyanı ve iddiasının doğru olmadığını, davacı yanın, diğer keşideci ile birlikte hareket ederek piyasa sürdükleri çeklerden doğan sorumluluktan kurtulmaya çalıştığını ve zarara uğratmaya çalıştığını, sonuç olarak: arz ve izah olunan nedenler ile; davanın reddine, Muhatap bankaya ve … A.Ş. Şişli Meydan Şubesine müzekkere yazılarak bahse konu çeklerle aynı çek yaprağından keşide edilen çeklerin ve 18.10.2018 ile 16.10.2018 tarihli çeklerin asıllarının celbi ile medarı tatbik imza olarak kabul edilmesine, ilgili bankalardan davacı adına vekâletname sunulup sunulmadığının sorulmasına, bir hakkı olmadığını bile bile dava açan davacıdan HMK 329 gereği vekalet ücreti alınarak davalıya verilmesine ve disiplin ara cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına” karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 21/09/2021 tarih 2019/143 Esas – 2021/799 Karar sayılı kararında; ” Dava, TTK 792 maddesi gereğince çek istirdadı talebine ilişkindir.Davacı; davalıya bir borcunun bulunmaması ve çeklerde davacının imzasının bulunmaması nedeniyle dava konusu çeklerin istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini talep etmektedir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, İstanbul … İcra Dairesi … icra dosyası celp edilmiş, İstanbul … İcra Dairesi … İcra dosyası celp edilmiş, İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/524 Esas sayılı dosyası celp edilmiş, … Bankası A.Ş’den konuya ilişkin … seri nolu çek görüntüsünün olduğu CD dosya arasına alınmış, … Bankasından … A.Ş’de kayıtlı … seri numaralı çek ile ilgili bilgiler dosya arasına alınmış konunun uzmanlık gerektiren davalının dava konusu çekleri beyaz ciro ile devir aldığı hususu kapsamında davalının 2018-2019 yılları ticari defter ve kayıtları üzerinde gerekli inceleme yapılması hususunda 01/08/2021 tarihli bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.01/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”…Raporumuz içerisinde yapılan açıklamalar muvacehesinde, dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyaları, davalı yana ait incelenen ticari defterler ve dosya üzerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davalı tarafından incelemeye sunulan 2018-2019 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davalı yanın ticari defterlerinde Huzurdaki davaya konu çeklerle ilgili bir kaydın mevcut olmadığı, tarafımızdan tespit edilmiştir. Yine inceleme esnasında huzurdaki davaya konu çeklerin alındığı iddia olunan “Dava Dışı …’ın davalı yan ile ticari ilişkisinin olmadığı, …’ın davalı şirket ortaklarına şahsi olarak borçlu olduğu, davalı şirket ortaklarına şahsi olarak borcunu ödeme gayesi ile çekleri davalı yana verdiği, haliyle bu olayın ticari defterlere yansımadığı” tarafıma beyan edilmiştir. Mahkememizin 21/09/2021 tarihli celsesinde davacı vekiline aydınlatma yükümlülüğü kapsamında talep sonucu sorulmuş, davacı vekili tarafından dava konusu çekler sebebiyle davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile dava konusu çeklerin istirdadına ilişkin terditli talepte bulunulduğu beyan edilmiştir. Bu kapsamda eldeki dava da davacının menfi tespit talebi yönünden davanın resen tefriki ile ayrı bir esas kaydına, iş bu dava dosyası bakımından sadece çek istirdat talebi yönünden devam edilmesine karar verilmiştir. TTK 792 maddesinde; “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790′ ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” denilmektedir. İşbu dava çek istirdadı olarak açıldığından davanın çeki elinde bulunduran son hamile karşı açılması gerekmektedir. (İstanbul BAM 12. HD. 2019/199 Esas 2021/156 Karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 12. HD. 2019/840 Esas 2021/961 Karar sayılı ilamı) Eldeki dava dosyasına konu çeklerin son hamilin davalı olmadığının gelen müzekkere cevapları ile sabit olduğu, eldeki dava yönünden davalı şirketin taraf sıfatının bulunmadığı anlaşılmış, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”gerekçesi ile, Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, müvekkilininin ciro silsilesiyle elinde bulunan birtakım çeklerin zayi olması nedeniyle taraflarınca İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1524 E. Sayılı dosyası ile çek iptal davasının açıldığını; bu dosyada davalıya karşı çek istirdadı davası açmak için taraflarına süre verildiğini; akabinde taraflarınca işbu huzurdaki dosyanın ikame edildiğini ve yerel mahkemece işbu dava dosyasına konu çeklerin son hamilin davalı olmadığının sabit olduğunu, eldeki dava yönünden davalı şirketin taraf sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verildiğini; işbu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Davalı … San.Ltd.Şti. tarafından 25.03.2019 tarihli dilekçe ile meşru hamil oldukları iddiasıyla İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurularak dava konusu çeklerin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takip konusu yapıldığı, diğer çeklerin kullanıldığını ve ödemesi yapılarak teslim alındıktan sonra kendilerinden önceki cirantalar ve keşideciye karşı yasal işlemleri ikmal edecekleri bildirilerek bu çeklerin yetkili hamili oldukları iddiasıyla çek zayi davalarının reddinin talep edildiğini; ayrıca davalı tarafın , dosyaya sunduğu 24.05.2019 tarihli cevap dilekçesinde “müvekkilimiz çeklerin meşru ve yetkili hamilidir. çekleri beyaz ciro ile almasının sebebi ise eren palas’ın birçok icra dosyası olması sebebiyle cirosunun bulunduğu çeklerin bankalarca kabul edilmemesidir ” şeklinde beyanda bulunarak çeklerin elinde bulunduğunu ikrar ettiğini; davalı tarafça, her ne kadar yetkisiz hamil olsa da, çekin hamili olduğunun kabul edilmiş olmasına rağmen mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu; işbu dava İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20.03.2019 tarihli duruşmasının 4 nolu kararında (EK II) ” Davacı vekiline bankaya sunulduğu bildirilen çeklerle ilgili istirdat davası açıp istirdat davası açtığı mahkeme ismi ile dosya numarasını bildirmesi için 2 haftalık kesin süre verilmesine, istirdat davası açmadığı takdirde dava konusu … Bankası Acıbadem Şubesine ait …, …, … nolu çekler yönünden davanın reddedileceğinin ihtarına” süre verilmesi sebebiyle yöneltilmiş olduğunu ve davalının hamil olmadığının kabulünün mümkün olmadığını, Müvekkili tarafından çekler üzerine herhangi bir imzanın konulmadığını yani çeklerin ciro edilmediğini; bu nedenle uyuşmazlık konusu çeklerin müvekkili dışında bir meşru hamilinin bulunmasının mümkün olmadığını; nitekim 6102 Sayılı TTK’nun amir hükümlerine göre emre yazılı çeklerde ilk cironun lehtara ait olmasının gerektiğini; ancak sunulduğu bildirilen çeklerde ilk ciro müvekkile ait olmadığını ve çekler müvekkili elinden rızası hilafına çıkmış bulunduğundan …’un bu çeklerin meşru hamilinin olmadığını; ayrıca emre yazılı bir kıymetli evrakın lehtar tarafından ciro edilmeksizin tedavülde bulunmasının dahi bu evrakın lehtarın rızası hilafına elinden çıktığına karine olup çekleri elinde bulunduran ve icra takibine koyan şirketten çeklerin müvekkiline geri verilmesinin istenmesi zorunluluğu hasıl olduğunu; davalı yanın iddiasına göre çeki beyaz ciro ile devraldığı hususunun ve imzanın müvekkiline ait olup olmadığının araştırılmadığını, müvekkilin imza örneklerinin dahi alınmadan karar verildiğini, İnceleme yapıldığı takdirde çek üzerinde müvekkiline ait imza olmadığının tespit edileceğini ve ciro silsilesinin bozulduğunun açığa çıkacağını; Çeki elinde bulunduran ve işlem yapan davalının, işbu davada taraf olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olup işbu kararın bozulması gerekmekte olduğunu, İleri sürerek, arz olunan durum muvacehesinde, istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava; dava konusu dört adet çekten ötürü davalıya borçlu bulunulmadığının tespiti ile bu çeklerin TTK’nun 792 maddesi uyarınca istirdadı istemlerine ilişkin olup, mahkemece menfi tespit talebinin iş bu davadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verildikten sonra, çek istirdadı davasının pasif husumet yokluğundan reddedildiği, davacı vekilince karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Dava konusu çeklerin dördünün de … Levent Sanayi şubesinde bulunan keşideci …’a ait hesaptan keşide edilen çekler oldukları anlaşılmıştır. 24/01/2019 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli, … çek numaralı çekin, takas sistemi üzerinden davalı tarafından ibraz edildiği, çek lehdarının davacı olduğu, ilk cironun da lehdar tarafından yapıldığı, çek bedelinin tedbir kararı nedeniyle ödenmediği muhatap banka ile takas bankası yazılarından anlaşılmıştır. 18/02/2019 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli, … çek numaralı çekin, takas sistemi üzerinden dava dışı … Yapı Şirketi tarafından ibraz edildiği, çek lehdarının davacı olduğu, ilk cironun da lehdar tarafından yapıldığı, çek üzerinde davalının ünvan ve cirosunun bulunmadığı, çekin tedbir kararı nedeniyle ödenmediği muhatap banka ile takas bankası yazılarından anlaşılmıştır. 20/02/2019 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli, … çek numaralı çekin, takas sistemi üzerinden dava dışı … tarafından ibraz edildiği, çek lehdarının davacı olduğu, ilk cironun da lehdar tarafından yapıldığı, lehdardan sonraki cirantanın davalı, davalıdan sonraki cirantanın ise … olduğu, çek bedelinin tedbir kararı nedeniyle ödenmediği muhatap banka ile takas bankası yazılarından anlaşılmıştır. 27/02/2019 keşide tarihli, 50.000,00 TL bedelli, … çek numaralı çekin, takas sistemi üzerinden dava dışı … Yapı Şirketi tarafından ibraz edildiği, çek lehdarının davacı olduğu, ilk cironun da lehdar tarafından yapıldığı, çek lehdarının davacı olduğu, ilk cironun da lehdar tarafından yapıldığı, lehdardan sonraki cirantanın davalı, davalıdan sonraki cirantanın ise … Yapı olduğu, çek bedelinin tedbir kararı nedeniyle ödenmediği muhatap banka ile takas bankası yazılarından anlaşılmıştır. Davalının bu çeklerden İstanbul 20/02/2019 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli, … çek numaralı çeke dayalı olarak, davacı ve keşideci aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibi ile kambiyo takibine giriştiği tespit edilmiştir. Davalı tarafından, kambiyo takibine konu edilmeyen çeklerin ciro edildikleri üçüncü kişilerden geri alındığı ve kendi uhdesinde olduğu açıkça beyan edilmiş olduğuna göre, davalının iş bu davada pasif husumeti bulunduğundan, ilk derece mahkemesince TTK’nun 792 maddesi uyarınca, davacının çeklerin yetkili hamili olup olmadığı, çeklerin rıza hilafına elden çıkıp çıkmadığı, davalının çekleri iktisapta kötü niyetli veya ağır kusurlu olup olmadığı hususlarında, davacının ciro imzalarına itirazları da gözetilerek, taraf delilleri toplanıp ve işin esasına girilmesi gerekirken, muhatap ve takas bankalarından gelen yazı cevaplarına göre davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi isabetsiz olmuş, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde bulunmuştur. Yukarıda izah edilen gerekçelerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın kaldırma kararı doğrultusunda mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2019/143 Esas -2021/799 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/02/2023 tarihinde HMK’nın 353/1-a6 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.