Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1121 E. 2022/1734 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1121
KARAR NO: 2022/1734
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/04/2022
DOSYA NUMARASI: 2022/232 Esas – 2022/267 Karar
DAVA: Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
KARAR TARİHİ: 24/11/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müflis müvekkili bankanın kredi kartı müşterisi olduğunu, davalının birikmiş kredi kartı borcunu ödemediğini, bunun üzerine ihtar çekildiğini ve akabinde davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, itirazın haksız olup icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, davacı müflis … Bankası AŞ.’nin 01.11.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 111. Maddesi ile kurulan TMSF kapsamında olduğunu, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun görev ve yetkiye ilişkin 142. Maddesi ” Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına Asliye Ticaret Mahkemesince bakılır. O yerde birden fazla Asliye Ticaret Mahkemesi bulunması halinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülür.” hükmü uyarınca davanın Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, her ne kadar davalının tüketici olması ve ihtilafa konu alacağın kredi kartından kaynaklı olması nedeniyle 6502 sayılı yasanın uygulanması gerekmekte ise de 5411 sayılı yasa 6502 sayılı yasaya göre özel yasa niteliğinde olup davacı bankanın iflas nedeniyle tasfiye halinde olması nedeniyle göreve ilişkin özel düzenleme bulunduğundan mevcut yasal düzenleme karşısında ihtisas mahkemesi olarak ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğini belirterek, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ve takibin devamına, davalı borçlu aleyhine % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 21/04/2022 tarih ve 2022/232 Esas – 2022/267 Karar sayılı kararı ile; “…Dava konusu alacak fona devredilen … Bankası A.Ş ile davalı arasında düzenlenen kredi-kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle alacak fon alacağı niteliğindedir. Dolayısıyla bu tür davalara 5411 Sayılı Bankacılık Kanunun 142.maddesi uyarınca İstanbul (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılması gerekecektir. Nitekim, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından verilen 09.11.2018 gün ve 2017/4119 Esas, 2018/2385 Karar sayılı ilamlarında da aynı hususlara işaret olunmuştur. Keza davacı tarafça esasen dava dilekçesinde aynı yönde talepte bulunulmuş ve davanın anılan mahkemelerde görülmesi gerektiği ifade edilmiştir. Davanın mahiyeti gereği eldeki davaya bakmak konusunda görevli mahkeme İstanbul 1. veya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi olmakla, mahkememizin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın görev yönünden usulden reddine karar vermek gerektiği gerekçesi ile; “1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE, 2-Dosyanın kanun gereği görevli İstanbul 1. veya 2. Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna TEVDİİNE, … ” karar verilmiş, karara karşı, davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının yasaya ve usule aykırı olduğunu, uyuşmazlık konusu kredi kartına ilişkin olup, kendisinin tüketici olduğunu, karşı tarafla aralarında tüketici hukukundan doğan bir uyuşmazlık bulunduğunu, bu nedenle davaya bakmaya görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, kredi kartı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece 5411 Sayılı Bankacılık Kanunun 142. maddesi uyarınca davaya bakmaya İstanbul (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş, karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava konusu alacak fona devredilen Tasfiye Halinde … Bankası A.Ş ile davalı arasında düzenlenen kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 142. maddesinde “Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesince bakılır. O yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi bulunması halinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemelerinde görülür” düzenlemesi vardır. Ancak, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2.maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, tüketici mahkemeleri olacaktır. Somut olayda uyuşmazlık, banka kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 06/04/2022 tarihinde açılmıştır. Davalı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca, tüketici mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması ( Emsal: İstanbul BAM 37 HD 2019/2823 Esas 2020/990 Karar 03/06/2020 Tarih) gerekmekle, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi yerinde ise de görevli mahkeme doğru belirlenmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a.3 maddesi uyarınca kaldırılmasına, kayıtların kapatılarak dosyanın görevli Tüketici Mahkemelerine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/04/2022 tarih ve 2022/232 Esas – 2022/267 Karar sayılı kararının HMK’ nın 353/1-a3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-Kayıtların kapatılarak dosyanın görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmek üzere kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde iadesine, 4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.