Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/905 E. 2021/1027 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/905 Esas
KARAR NO: 2021/1027 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2019/914 Esas (Derdest Dava Dosyası)
TARİH: 17/11/2020
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinini hamili bulunduğu, … Bankası, Tuzla Şb., 25.000TL bedelli, 05.09.2019 keşide tarihli, … seri numaralı çekin bulunamaması üzerine İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/355E. Sayılı dosyasından çek zayi davası açıldığını, çekin bankaya ibraz edilerek tahsil edilmeye çalışıldığı haberi alındığını, mahkeme kararı olmasına rağmen İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, müvekkiline yapılan tebligatın her açıdan hukuksuz olduğundan itiraz edildiğini, icra takip evrakının bir örneğinin de firma evrak kayıt bölümüne duruşmadan kısa süre önce gönderildiğini, İstanbul Anadolu 15. İcra Hukuk Mahkemesi’ne 2019/1397 E. no ile dava açıldığını, müvekkilin ortağı olduğu firmada kabloları çaldığı için hakkında şikayette bulunulan alt işveren çalışanı …’ın davaya konu çeki çaldığı şüphesinin ortaya çıktığını, …’ın, söz konusu çeki eşi adına cirolattığını itiraf ettiğini, ancak tedbir kararı nedeni ile tahsil edemediği için müvekkile tehdit ve hareket içerikli mesajlar gelmeye başladığını, takibin ve yapılmış ve yapılacak tüm icrai işlemlerin tedbiren durdurulmasını, konmuş haczin fekkini, … Bankası Tuzla Şb., 25.000TL bedelli, 05.09.2019 keşide tarihli, … seri numaralı çekin müvekkile iadesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi 24/12/2019 tarih 2019/914 Esas sayılı ara kararında; 1-Davacının ihtiyati tedbir talebinin, HMK 389 vd maddeleri gereğince dava konusu edilen çek miktarının (25.000,00) takdiren % 20’i (yüzde yirmisi) oranında (5.000,00.-TL) teminat mukabilinde KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin 2019/35945 Esas sayılı dosyasından icra veznesinde yatan paranın alacaklıya verilmesinin önlenmesine, 3-Davacı taraf dava konusu edilen çek miktarının (25.000,00) takdiren % 20’i (yüzde yirmisi) oranındaki (5.000,00 TL) nakdi teminat tutarını mahkememiz veznesine yatırdığında veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz nitelikteki teminat mektubunu mahkememize ibraz ettiğinde İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına müzekkere yazılmasına, karar verilmiştir. Davalı vekili 13/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın tedbire ilişkin herhangi bir somut delil sunmadığını, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediğini, tedbire yönelik hukuki bir yararında bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu çeki … adlı şahıstan devraldığını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 17/11/2020 tarih 2019/914 Esas sayılı ara kararında; ” İİK 72 maddesindeki şartların oluştuğu, 6100 sayılı HMK 394/2 maddesi uyarınca ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak sınırlı sebeplerle itiraz edilebileceği ve mahkemenin de bu sınırlı sebeplerle bağlı olarak irdeleme yapabileceği, somut olayda itirazın bu sınırlı sebeplere yönelik olmadığı anlaşıldığından ve tedbirin kaldırılması halinde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğma ihtimali bulunduğundan davalı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair itirazının reddine karar vermek gerekmiştir….”gerekçesi ile, Davalının yerinde görülmeyen itirazının REDDİNE karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargılamaya konu 05.09.2019 keşide tarihli, 25.000,00 bedelli 3009406 seri numaralı çekin 19.11.2019 tarihinde İstanbul Anadolu … İcra Müd. … E. Sayılı dosyası kapsamında takibe konulduğunu, dosya kapsamında …, …, … tic. Ltd. Şti. Olmak üzere üç adet borçlu bulunduğunu, davacıya da usulüne uygun olarak öncelikle mernis adresine tebliğe çıkarıldığını ve tebligatın iade olması sebebiyle Tebligat Kanunu md. 21’e göre tebliğe çıkarılarak muhtara teslim edilmesi suretiyle tebligat yapıldığını ve dosyanın kesinleştiğini, Kesinleşen icra dosyası kapsamında dava konusu çek bedelinin borçlulardan … tarafından 20/12/2019 tarihinde ödendiğini, davacı tarafından davanın istirdat davası olarak açıldığını ve mahkemece davanın konusuz kaldığına ilişkin karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilip ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin durdurulmasına karar verildiğini, Davacının, çek hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu beyan ettiğini, CBS dosyası incelendiğinde görüleceği üzere müvekkilinin soruşturmanın tarafı olmadığını ve çekin davacının elinden nasıl çıktığının müvekkilini ilgilendirmediğini, davacının, davalının davaya konu çekin arkasındaki kaşeden ve hatta barkod sorgusundan bu çek hakkında dava açıldığını gördüğünü, tedbir kararı alındığını öğrenilebileceğini beyan etmişse de müvekkilinin böyle bir araştırma yapmasının düşünülemeyeceğini, (T.C. YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 2018/3616 E. , 2018/5618 K.)
Çekin arkasındaki çek hakkında ödeme yasağı olduğunu belirtir kaşenin bulunmasının işbu çekin takibe konulmasına engel bir hal olmadığını, (YARGITAY 12. Hukuk Dairesi ESAS NO: 2012/24600 KARAR NO: 2013/312) Davacının tedbire ilişkin herhangi bir somut delil sunmadığını bu nedenle yaklaşık ispatın gerçekleşmediğini, (T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E.2014/10768 K. 2014/20288 T. 23.12.2014) İleri sürerek, yerel mahkeme tarafından 17/11/2020 tarihli ara kararın kaldırılmasına ihtiyati tedbirin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, çek istirdadı davasında, davaya konu çeke dayalı olarak yapılan takipte İİK 72 maddesine göre icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin yetkili hamili olduğu çekin kaybedildiğini, çek iptali davası açıldığını, dava sırasında çekin davalı tarafça bankaya ibraz edildiğini, bunun üzerine çek istirdat davası açıldığını, dava açılmadan önce davalının ilgili çeke dayalı olarak kambiyo takibi yaptığını, icra veznesine giren bedelin alacaklıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece teminat karşılığında ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmiş, karara karşı davalının itirazı üzerine itirazın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur. İİK 72. Maddesinde takipten sonra menfi tespit veya istirdat davası açılması halinde mahkemenin icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda tedbir kararı verebileceği düzenlenmiştir. Dava, takibe konu çekin istirdadı davası olduğundan davacının ihtiyati tedbir talep etmesine olanak bulunmaktadır.
İhtiyati tedbire itiraz HMK’nın 394. Maddesinde düzenlenmiş olup, itiraz sebepleri maddede sınırlı olarak sayılmıştır. Madde de belirtilen sebepler dışında bir nedenle ihtiyati tedbire itiraz edilemeyecektir. Davalının itiraz sebepleri HMK’nın 394. Maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz sebeplerinden olmadığından davalının istinaf sebebi yerinde değildir. Somut uyuşmazlığı esastan çözümleyecek olan ilk derece mahkemesinin takdirine, tedbir kararının teminat karşılığında verilmiş olmasına, ilerde tedbirde haksız çıkılması halinde uğranılan zararın teminattan karşılanacak olmasına, ihtiyati tedbirin geçici hukuki koruma olup, şartların değişmesi halinde tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılmasının her zaman talep edilebilecek olmasına göre mahkeme gerekçesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından tedbire itiraz eden davalının istinaf sebepleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcı istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden taraf üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 01/07/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.