Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/864 E. 2021/1205 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/864
KARAR NO: 2021/1205
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/02/2021
DOSYA NUMARASI: 2021/129 Esas – 2021/150 Karar
DAVA: Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; … A.Ş. (aracı kurum) nezdinde hesabı bulunan …’ün 12.11.2004 tarihinde vefat ettiğini, İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 04.10.2017 tarihli e.2015/796, k:2017/780 sayılı kararı ile …’ün hisse senedi paylarının bir kısmının tespit edilen kısmının müvekkili …’e aidiyetine karar verildiğini, aracı kurum olan …ne başvurarak …’ün hisse senetlerinin veraset ilamı gereğince …’ün varisi olan müvekkili …’e düşen paylarının verilmesini istediklerini, ancak hisselerin …ne devredildiğinin anlaşıldığını belirterek, haksız olarak …ne devredilen hisse senetlerinin müvekkiline devrine, mümkün olmaması halinde dava konusu hisse senetlerinin bedelinin fazlaya ilişkin talep ve ıslah hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000-TL’nin avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Piyasası Kurulu vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya idare mahkemelerinin görevli olduğunu, devir işleminin kurumları tarafından değil YTM tarafından yapıldığını, dolayısıyla kurumlarının taraf sıfatına haiz olmadığını, muris …’ün hisse senetlerinin YTM’ye devrinin hukuka uygun olduğunu belirterek, davanın belirttikleri usuli sebeplerden aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Tazmin Merkezi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini Ankara 13. İdare Mahkemesinde YTM yönetim kurulunun 29/11/2018 tarih ve 21/127 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddinin değerlendirilmesi için dava açıldığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, dava konusu hisse senetlerinin YTM’ye devredilmesinin kanuni bir zorunluluk olduğunu belirterek, idari yargıda açılmayan davanın reddine, usuli itirazların kabul edilmediği takdirde, davacının avans faiz talebinin ve haklı herhangi bir gerekçeye dayanmayan davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Yatırımcı Tazmin Merkezi nin (YTM) talebiyle davacıya ait olan tüm hisse senetleri ve nakit paranın YTM’ye devredildiğini, müvekkili şirketin elinde davacıya ait herhangi bir hisse senedi ve/veya nakit para bulunmadığını, müvekkili şirketin, davacının hisselerin iadesi nedeniyle yaptığı başvurusuyla müşterisinin vefat ettiğinden haberdar olduğunu, müvekkili şirketin, bu durumu SPK’ ya bildirerek mirasçının talebi gereği hisseleri kendisine devretmek istemişse de SPK’nın kendisinden gelecek kararın beklenmesini istediğini, bir kamu kurumu olan YTM’ nin talebiyle bu hisse senetlerini YTM’ye göndermek zorunda kaldıklarını belirterek, öncelikle davanın husumet yokluğu nedeniyle, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 19/02/2021 tarih ve 2021/129 Esas – 2021/150 Karar sayılı kararı ile; ” …dava dilekçesinin ekinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna ilişkin belge ibraz edilmediği gibi dava dilekçesinin içeriğinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunun belirtilmediği, dava şartı noksanlığının yargılama sırasında giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı tarafın davasının dava şartı noksanlığı nedeniyle 6100 Sayılı Kanunun 115.md/2 uyarınca USULDEN REDDİNE; … ” karar verilmiş, karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Asliye hukuk mahkemesinde açılan davada görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye ticaret mahkemesine gönderildiğini, taraflarınca davanın asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği düşüncesiyle açıldığını ve asliye hukuk mahkemesinde açılan alacak davasında arabulucuya gidilmesi de öngörülmediğinden arabulucuya başvurulmadığını, görevsizlik kararı neticesinde dosyanın görevli asliye ticaret mahkemesine gönderilmesi durumunda, ticaret mahkemesince arabulucuya başvurulması için süre verilmesi ve bu durumun bekletici mesele yapılması gerektiğini, ilgili hususlar değerlendirilmeksizin davanın usulden reddine karar verilmesinin usul, yasa ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi neticesinde bozularak kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, murisinden davacıya intikal ettiği belirtilen hisse senetlerinin davacıya devri, bunun mümkün olmaması halinde dava konusu hisse senetlerinin bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça 24/07/2019 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açılan davada, mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosya istinafa konu kararı veren ticaret mahkemesine gönderilmiş, mahkemece dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmaması nedeniyle HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/3611 Esas 2020/4734 Karar sayılı ilamı; “… aralarında bağlantı bulunan ve miktara tabi olan ve olmayan talepleri bir arada içeren, talep yığılmasının söz konusu olduğu davaların ticari arabuluculuğa tabi olmaksızın mahkemece çözüme kavuşturulması gerekir. Somut olayda uyuşmazlık, murisinden davacıya intikal ettiği belirtilen hisse senetlerinin davacıya devri, mümkün olmaması halinde dava konusu hisse senetlerinin bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Talebe göre, koşulları oluşmuşsa hisse senetlerinin devrine karar verilmesi asıl talep, asıl talebin yerine getirilmesinin imkansız olması halinde ise hisse senetlerinin bedelinin tahsiline karar verilmesi terditli talep olup, uyuşmazlıkta ”terditli talep yığılması” söz konusudur ve asıl talep zorunlu arabuluculuğu tabi değildir. O halde, yukarıda belirtilen Yargıtay ilamında da değinildiği üzere, bu nitelikteki davaların bir bütün olarak ve işin esasına girilerek mahkemece çözüme kavuşturulması gerekirken, İlk Derece Mahkemesince uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/1-a.4 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyasının mahkemesine iadesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/02/2021 tarih ve 2021/129 Esas – 2021/150 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK 353/1-a4 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı varsa, talep halinde yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/09/2021 tarihinde HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.