Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/706 E. 2021/730 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/706 Esas
KARAR NO: 2021/730 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/03/2021
NUMARASI: 2020/660 Esas 2021/184 Karar
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ: 18/05/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile,müvekkili tarafından dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine kıdem tazminatı istemli İstanbul 28. İş Mahkemesi’nin 2019/189 Esas sayılı dosyasından açılan davada, davalı şirketin sicilden tasfiye sonrası terkin edildiğinin öğrenildiğini, taraf teşkilinin sağlanması için anılan şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle … Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tasfiye memuru vekili cevap dilekçesi ile, şirketin usulüne uygun olarak tasfiyesinin tamamlandığını, şirket ihyasının davacıya herhangi bir şey kazandırmayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 11/03/2021 tarih ve 2020/660 Esas – 2021/184 Karar sayılı kararında; “… Somut olayda, ihyası istenilen şirket tasfiye suretiyle sicilden terkin edilmiş ise de; terkin işleminden önce adı geçen şirket aleyhine İstanbul 28. İş Mahkemesi’nin 2019/189 Esas sayılı dosyasında 12/03/2019 tarihinde açılmış alacak davasının bulunduğu, Ticaret sicilinden terkin edilmek suretiyle hukuk alemindeki varlığı sona eren şirketin, davada taraf olma ehliyetinin bulunmadığı, bu durumda taraf teşkilinin sağlanması bakımından ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu ve bu nedenle şirketin belirtilen işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasının gerekli olduğu toplanıp değerlendirilen delillerden anlaşıldığından…”gerekçesi ile, Davanın KABULÜ ile, 1-…’nün … sicil numarasına kayıtlı TASFİYE HALİNDE … TİC. LTD. ŞTİ’nin İstanbul 28.İş Mahkemesi’nin 2019/189 Esas Sayılı dosyasındaki işlemlere münhasır olmak üzere ihyasına, 2-Kararın tescil ve ilanına, bu konuda karar kesinleştikten sonra …’ne yazı yazılmasına, 3-Tasfiye işlemlerinin tamamlanması için şirketin son tasfiye memuru … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına ve adı geçene ücret takdirine yer olmadığına, karar verilmiş ve karara karşı davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memuru vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesinde şirketin ihyasına karar verildiğini, Kararda bahsi geçen İstanbul 28. İş Mahkemesinin 2019/189 Esas sayılı işçi alacakları davası olup, eldeki bu dava vasıtasıyla iş davasını öğrenmiş bulunduklarını, İş davası tasfiye davasından sonra açıldığı ve işçinin bir menfaati de olmadığını, iş davasında diğer davalı .. Bankasının kuruluşu olan … Şirketi sorumlu olup, işçi alacağını karşılamakta olduğunu, iş davası bu dava kesinleşmeden 22/03/2021 tarihinde karara çıktığını, … Şirketinin tasfiye edilmesi ve tasfiye işlemleri yasalara uygun olarak yapıldığı, gerekli ilanlar sicil gazetesinde yapılarak tasfiye işlemleri gerçekleştirildiğini, Bu tasfiyenin nedeni işçi alacaklarından bağımsız hiç ilgisi olmadığı, nedeni ise .. Bankası kuruluşu …’in … Köyü Yolu Kemerburgaz İstanbul adresinde bulunan yerleşkesinin temizlik işlerini yapmakta olup …ayek şirketi bu işyerini 2018/Ocak ayında aniden kapatma ve tasfiye kararı vererek … şirketini maddi ve manevi olarak zor durumda bıraktığını, işçilerin tazminatlarını … şirketi ödediğini, … şirketinin tasfiye edilmesi şirketin sermayesinin az olması, çalışanı bulunmaması, masraflı olması, kiraların yüksek olması nedenlerinden dolayı tasfiye edildiğini, şirketin mal varlığı bulunmadığı gibi mahkeme tasfiye memuruna ücreti vekalet gibi parasal olarak yüküm getirdiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, ticaret sicilden terkin edilmiş şirketin ek tasfiye işlemlerinin tamamlanması için TTK 547. maddesine göre ihyası talebine ilişkindir. Mahkemece, Davanın kabulü ile, …’nün … sicil numarasına kayıtlı TASFİYE HALİNDE … TİC. LTD. ŞTİ’nin İstanbul 28.İş Mahkemesi’nin 2019/189 Esas Sayılı dosyasındaki işlemlere münhasır olmak üzere ihyasına, kararın tescil ve ilanına, bu konuda karar kesinleştikten sonra …’ne yazı yazılmasına, tasfiye işlemlerinin tamamlanması için şirketin son tasfiye memuru … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına ve adı geçene ücret takdirine yer olmadığına, karar verilmiş ve karara karşı davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TTK’nın 547. Maddesinde tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde şirketin yeniden tescilinin istenebileceği düzenlenmiştir. Dosya içinde bulunan ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, ihyası talep edilen Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiyesinin sona erdiğine 27/08/2019 tarihinde karar verildiği ve 04/09/2019 tarihinde sicilden terkin edildiği ve tasfiye memuru olarak …’ın atandığı anlaşılmıştır. Somut olayda, tasfiye edilerek ticaret sicilden kaydı silinen şirket hakkında tasfiye kapanmadan önce 12/03/2019 tarihinde İstanbul 28. İş Mahkemesinin 2019/189 E. Sayılı dosyası ile açılmış alacak davası olduğu ve dava devam ederken şirketin sicilden terkin işlemlerinin yapıldığı, devam eden dava dosyasında taraf teşkilinin sağlanabilmesi için ilgili şirketin yeniden tescilinin zorunlu olduğu, (Yargıtay 10. HD’nin 2020/445E., 2020/5989 K.; Yargıtay HGK’nın . 2017/10-2536 E., 2020/488 K. Sayılı kararlarında da bu hususun belirtildiği) buna göre davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu anlaşılmıştır. Tasfiye sonunda ticaret sicilden kaydı silinen şirket hakkında görülmekte olan bir davanın bulunması halinde tasfiye işlemlerinin tamamlandığından söz edilemeyecektir. Tasfiye edilerek ticaret sicilden kaydı silinen şirket hakkında tasfiye kapanmadan önce 12/03/2019 tarihinde İstanbul 28. İş Mahkemesinin 2019/189 E. Sayılı dosyası ile açılmış alacak davası olduğu ve bu davanın sonuçlanmamış olmasına rağmen şirketin tasfiyesi tamamlanmadan ticaret sicil kaydının terkin edildiği, tasfiye işlemlerinin eksik bırakılmasından tasfiye memurunun sorumlu olduğu, bu durumda tasfiye işlemleri eksik bırakıldığından ek tasfiye işlemlerinin yapılması zorunlu olmakta ve kaydı silinen şirketin ek tasfiye işlemlerinin tamamlanması bakımından ihyası gerekmektedir. Mahkemece ek tasfiye işlemlerinin yapılması için şirketin ihyasına karar verilmiştir. Davalı tasfiye memuru tasfiye işlemlerini eksik bıraktığından dava açılmasına sebep olmuştur. TTK.547/2 maddesi uyarınca ek tasfiye işlemleri için şirketin ihyası koşullarının oluşması, istinaf eden tasfiye memurunun açılan davayı bilebilecek konumda olması ve tasfiye sırasında tasfiyenin gereği gibi yapılmamasından sorumlu olması, 6100 sayılı HMK’ nın 326. maddesinde, kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmesine göre, tasfiye memuru aleyhine vekalet ücreti ile yargılama giderine hükmedilmesinin gerekmesi, hükmedilecek bu giderlerin tasfiye ek gideri olarak tasfiye edilen şirketten alınabilecek olması karşısında, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakla, tasfiye memuru vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 11 HD. 2014/7827 Esas- 2014/10350 Karar sayılı kararı ve Yargıtay 11 HD.nin 2019/5292 Esas- 2020/612 Karar sayılı kararı da benzer mahiyettedir.) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1 Davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’ nın 353/1-b1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 18/05/2021 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç (YHGK.nun 13/12/2018 tarih ve 2017/11-2924 Esas – 2018/1935 Karar) maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.