Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/687 E. 2021/857 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/687
KARAR NO : 2021/857
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2021
DOSYA NUMARASI : 2020/35 Esas – 2021/78 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin tek pay sahipli bir limited şirket olduğunu, şirket pay defterinin, müvekkili şirket tarafından gerekli tüm dikkat ve özen gösterilmiş olmasına rağmen elde olmayan ve irade dışı sebeple kaybolduğunun anlaşıldığını ve bu durumun 11.02.2020 tarihli tutanak ile tespit edildiğini, belirterek, müvekkili şirketin kanunen tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerden olan pay defterinin müvekkili şirket tarafından tutulmasına devam edilebilmesi adına müvekkili şirket pay defteri için zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 04/02/2021 tarih ve 2020/35 Esas – 2021/78 Karar sayılı kararı ile; “… Tacir basiretli bir iş adamı olmanın gerektirdiği özeni göstererek defter ve belgelerini saklamalı ve zayi olmaması için üzerine düşen bütün yükümlülükleri ihtimam ile yerine getirmelidir. TTK 82 ve 18.madde kapsamında yapılan değerlendirmede; tacirin basiretli bir iş adamı olmanın gerektirdiği özeni göstererek defter ve belgelerini saklaması ve zayi olmaması için üzerine düşen bütün yükümlülükleri ihtimam ile yerine getirmesi gerekmektedir. Halbuki dava konusu somut olayda davacı şirketin pay defterini kaybederek basiretli tacir gibi davranmadığı, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediği gibi defterin kaybolmasının TTK’nın 82. maddesinde sayılan zayi nedenlerinden biri olmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçeleri ile; ” 1-Davanın REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, müvekkili şirketin, basiretli bir tacirin göstermesi gereken tüm dikkat ve özeni göstermiş olmasına rağmen elde olmayan ve irade dışı sebeplerle pay defterinin taşınma sırasında kaybolduğunun anlaşıldığını ve akabinde kaybolduğuna dair tespit tutanağı da düzenlendiğini, müvekkili şirketin pay defterini iradesi dışında gerçekleşen sebeplerden dolayı kaybetmesinin basiretli bir iş adamı olmadığı anlamına gelmeyeceğini, Aksi kanaat oluşur ise, şirketlerin ticari hayatlarına pay defteri gibi önemli bir defter olmadan devam etmelerinin ticari hayatın olağan akışına aykırılık teşkil edeceğini, pay defterinin müvekkili şirket tarafından tutulması ve saklanmasına devam edilebilmesi için zayi belgesi verilmesi gerektiğini, aksi takdirde müvekkili şirketin ticari hayatına pay defteri olmaksızın devam etmek zorunda kalacağını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Dava, Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi uyarınca Zayi Belgesi Verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Mahkemece de belirtildiği üzere, davacının basiretli bir tacir olarak ticari defter ve belgelerini işletme merkezinde muhafaza etmek ve korunması için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olduğu, davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirketin pay defterinin elde olmayan ve irade dışı sebeple kaybolduğu tespit edilerek bu hususta tutanak tutulduğu beyan edilmiş ise de, zayi durumunun ne şekilde meydana geldiğinin net olarak ifade edilemediği, pay defterinin taşınma sırasında kaybolduğu hususunun ilk kez istinaf dilekçesinde ileri sürüldüğü, dava konusu pay defterinin zayi olduğuna dair dosyada davacı tarafça tutulan tutanak dışında delil bulunmadığı, davacı şirketin, ticari defterlerin korunması için gerekli dikkat ve özeni gösterdiğinin ispatlanamadığı anlaşıldığından, mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur. Sonuç olarak, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcı istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına; yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden taraf üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 03/06/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.