Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/651 E. 2023/1134 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/651 Esas
KARAR NO: 2023/1134 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2017/555 Esas – 2020/686 Karar
TARİH: 16/12/2020
DAVA: Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 13/07/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, … Tic. Ltd. Şti.’ nin %25 hissesine sahip 2012 yılından beri kurucu ortağı olduğu, abisi …’ ın da şirketin koordinatörlüğünü yaptığı, davalının 27.04.2017 tarihinde davalı …’ in şahsına ait olan Eskişehir ‘deki … Fabrikasına çağırıldığını, şüphelilerden …’ ın kullandığı araç ile evinden alındığı, abisinin de acil olarak aynı şekilde çağırıldığını, her ikisinin de belirtilen adrese getirildikten sonra bilgisayar, araba anahtarları, diğer şahsi eşyalara el konularak kişiyi hürriyetten yoksun bırakma suçu işledikleri, tehdit edildikleri, silahla korkutuldukları, üzerlerinde baskı kurarak şirket hisselerinin devri için davacı …’ ı Eskişehir … Noterliğine götürdüklerini, davacının ağabeyi … fabrikada tutarak gasp yağma ve hürriyetten yoksun bırakma suçunu işledikleri, mesai saati dışında noter elemanlarının yalnız olduğu esnada hisse paylarının şirket karar defteri olmadan noter devrinin yapıldığı, bir nüshasının kendilerine verilmediği, işlemlerin bedelsiz olması, Eskişehir … Noterliğinin de olaydan haberdar olabileceği şüphesini uyandırdığı, davacıya yapılan gasp, nitelikli yağma ve TCK’ nın ilgili Hükümleri gereğince Eskişehir Cumhuriyet Savcılığın da 2017/14863 soruşturmanın yürütüldüğü, davacının Eskişehir … Noterliği dışında hiçbir defter ve evraka imza atmadığı, şirket muhasebecisi …’ un şirket devri ile ilgili herhangi bir karar alınmadığını dava açıldığında bile karar alınmadığını beyan ettiği, yapılan devrin usulsüz olduğu iptal edilmesi gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin dava ve haklar saklı kalmak kaydı ile; davacının rıza dışı elinden alınan … Tic. Ltd. Şti. (%25 şirket ortaklığı), hisselerinin satışı iptal edilerek davacıya iadesine, davalıdır şerhi ve ihtiyati tedbir konulmasına, Davalı şirketin yönetim ve denetlenmesi için mahkemece, mahkeme süresi boyunca kayyum atanmasına, davacının adli yardımdan faydalandırılarak harçtan ve masraftan muaf tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, iddia edilen pay devri işlemlerinin Eskişehir’ de davacı ile davalı … arasında gerçekleştirildiği, bedel ödenmemiş ise de ödeme yükümlülüğü olan kişinin … olduğu şirketin her hangi bir sorumluluğunun söz konusu olmadığı, ihbar edilecek olarak gösterilecekken şirketin davalı olarak gösterilmesinin yerinde olmadığı, davanın şirket merkezinde açılmasına yönelik değerlendirme olduğu, pay devrini gerçekleştiren ve bedelden sorumlu olan davalı … kabul edildiğinde davalının ikametgahının yetkili mahkeme Eskişehir Mahkemeleri olduğu, yetki itirazı konusunun değerlendirilmesi gerektiği, … şirketinin pay defterinden ve pay bedelinden dolayı her hangi bir sorumluluğunun söz konusu olmadığı, şirket yönünden davanın reddi gerektiği, Şirketin 26.12.2013 tarihine kadar kurucusu ve tek ortağının … olduğu, 26.12.2013 tarihinden sonra şirkete …, … ve …’ nın ortak olduğu, asıl hak sahibinin … olduğu, SGK ve banka borcu olması dolayısı ile kardeşi …’ nın ortak olduğu, …’ nın koordinatör olarak görev aldığı, …’ nın ortaklık aşamasında şirket pay bedellerinin davalı tarafından ödenmiş olduğu, …’ dan davalı …’ ın diğer şirketi … Ltd. Şti. adına senet alındığı, bu senetlerin davalı …’ a teslim edildiği, Davacı payının devir işlemlerinin yapıldığı tarihe kadar da bu bedellerin ödenmediği, …’ nın …’ ı ikna ederek geniş yetkiler içeren vekaletname aldığı, bu vekaletname ile haksız kazançlar sağladığı, … Tic. Ltd. Şti. yetkilisi … ile anlaşıp davalı …’ ı dolandırarak haksız kazançlar sağladığı, Sistem Santral ile anlaşma dışı fazla kesilen faturaların iadesi konusunda protokol yapıldığı, Sermaye artırımı için davacı paydaşa isabet eden bedelin de davalı tarafından ödendiği, eşine araba alımı çocuğunun okul masraflarının davalı tarafından ödendiği, borçların silinmesi nedeniyle pay bedelini aldıklarını belirten bir devir işlemi yapmayı kabul ettikleri, bu nedenle noterde bu şekilde bedeli ödenmek suretiyle pay devir işleminin kendi hür iradesi ile yapılmış olduğu, savcılığa yapılan şikayetin gerçek dışı ve abartılı olduğu, her hangi bir baskı ile ve bedel ödenmeden payın devrinin söz konusu olmadığı, davacının bedeli aldığına ilişkin noter önünde yapılmış belge olduğu, haksız açılan davanın reddi, tedbir ve kayyum atanması istemlerinin reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 16/12/2020 tarih 2017/555 Esas 2020/686 Karar sayılı kararında; “….Davanın, davacı tarafından Eskişehir … Noterliğinin 27.04.2017 tarihinde yapılan pay devrinin hukuka aykırı olarak devredilmiş ise iadesi , iade edilemeyecek ise bedelinin devredilen … ve şirketten talep edilip edilemeyeceğine ilişkin olduğu, davacı tarafından Eskişehir … Noterliğinin 27.04.2017 tarih … yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devir sözleşmesi ile davalı şirketteki 12000 adet payını şirketin aktif ve pasifi ile tüm hak ve borçlarını …a devrettiği ve 300.000,00 TL bedelin nakten alındığına dair sözleşme imzalandığı, davacı tarafından işbu hisse devrine ilişkin sözleşmenin kendisi zorla alıkonularak ve şahsi eşyalarına el konularak tehdit edilerek imzalandığını belirttiği ve bu konuda, davacı tarafından tehdit ve zorla alıkonulma ,gasp ve nitelikli yağma suçu nedeni ile Eskişehir C.Başsavcılığının 2018/14863 E. Sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığı, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ” Soruşturmaya yer olmadığına Dair takipsizlik kararı” verildiği, Eskişehir 1.Sulh Ceza Hakimliğinin 2017/4053 D.İş sayılı dosyası ile Kovuşturmaya Yer olmadığına dair karar usulüne uygun olduğundan itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Noterde yapılan hisse devir sözleşmesinin TTK 595 maddesindeki şartları taşıdığı, hisse devir bedelinin nakten davacı tarafından tahsil edildiğine dair sözleşme içeriğinde beyanı olduğu, hisse devrinin 12.05.2015 tarihinde Kartal … Noterliğinin 12.05.2017 tarih … yevmiye nolsu ile tasdik edildiği, davalı şirketin getirtilen ana sözleşmesinde hisse devrine ilişkin bir kısıtlamanın bulunmadığı, İstanbul Ticaret Sicilinde 12.09.2017 tarihinde hisse devrinin tescil ve ilan edildiği,davacı tarafından her ne kadar hisse devrine ilişkin sözleşmenin iptali talep edilmiş ise de bu konuda davacının C.Başsavcılığına yapmış olduğu şikayetin Soruşturmaya Yer Olmadığına ilişkin kesinleşmiş kararı ve usulüne uygun olan devir sözleşmesinin geçerli olduğu davacının bu konudaki talebinin reddi gerektiği, davalı şirkete % 10 üzerindeki hisse devrinin … tarafından 22.03.2018 tarih 2018/İK-YED 91 nolu kararı ile Yetkilendirme Yönetmeliğinin 19.maddesinin 1. Fıkrasının c bendi .İdari Yaptırımlar Yönetmeliğinin 5,44,46 maddeleri Yönergenin 19. Maddesi ile mevzuata aykırılıktan dolayı para cezası verildiği, faaliyetinin durdurulmadığı, izinlerinin iptal edilmediği,hisse devrinin kuruldan izin alınmadan yapılmasının de hisse devrinin iptalini gerektirmediği, davacı tarafından her ne kadar hisse devir bedeli olan 300.000,00 TL nin ödenmesi talep edilmiş ise de davacı ile davalılardan … arasında Noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesinde devir bedelinin nakten ve tamamen ödendiğinin belirtildiği, düzenleme şeklindeki sözleşmenin zorla alındığına dair yapılan şikayetin Soruşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve yapılan itirazın reddi ile de kararın kesinleştiği anlaşılmakla davacı tarafından bedel konusunda açmış olduğu davanın da reddi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…”gerekçesi ile, Davanın REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, Müvekkilinin şirket hisselerinin rıza dışı elinden alındığı için satışın iptal edilerek iade edilmesi gerektiğini, Müvekkilinin notere götürüldüğünü ve birkaç evraka imza attığını beyan ettiğini ancak şirket karar defteri ve pay defterlerinin müvekkilinin imzası olup olmadığının bilinmediğini, Eskişehir … Noterliğinde 27/04/2017 tarihli noterde muhafaza edilmesi gereken müvekkilince işlem görülen evraklarında istenilip incelenmesi ve 27/04/2014 tarihli ve yaklaşık 17:00 ve 18:00 saatleri arasındaki kamera kayıtlarının incelenmesi beyanlarla örtüşeceğini, Müvekkilinin rızası dışında şirket hisselerinin elinden alındığı gibi hiçbir bedel ve ücret ödenmemesinin müvekkilini mağdur ettiğini, tüm davalıların mevduat hesaplarından müvekkili hesabına herhangi bir para giriş çıkış olup olmadığı kontrol edildiğinde de olayın gerçekliğinin anlaşılacağını, Şirket muhasebe kayıtlarını tutan …’a sorulduğunda şirket karar defterlerinin böyle bir işlem için istenmediğini olay zamanında onun zilyetliğinde bulunduğu ve karar defteri olmadan noter devrinin gerçekleştiğini bu durumun hukuka aykırılık teşkil ettiği ve devrin iptal edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, Davalı şirketin yönetim ve mali değişimi müvekkilinin hak ve alacaklarının şaibeli bir şekilde üçüncü kişilere devri ve tasarrufu önlemek amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, mahkeme süresi boyunca müvekkilin hak ve alacakları korunmak amacıyla kayyum atanması gerektiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin tehdit nedeniyle iptali ve hisselerin davacı adına tescili, bu talep yerinde görülmediği takdirde hisse devir bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafça, davalı şirketin ortağı olduğunu, kardeşi …’nın da şirketin koordinatörü olduğunu, davacının şirket paydaşı olmasından sonra şirket gelirinin arttığını ancak davalı …’ın tehdit ve baskısı sonucu zorla notere götürülüp tehditle davalı şirketteki hissesinin davalı …’a devir işlemin yapıldığını, bu konuda Eskişehir C. Savcılığında 2017/14863 sayılı soruşturma bulunduğunu, davalı şirket ve davalı … hesabı incelendiğinde para çıkışı, davacının hesabı incelendiğinde para girişi olmadığının belirleneceğini, geçersiz pay devrinin iptaline, olmadığında pay bedelinin davalılardan alınıp, davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça, … şirketinin pay defterinden ve pay bedelinden dolayı her hangi bir sorumluluğunun söz konusu olmadığı, şirket yönünden davanın husumetten reddi gerektiği, Şirketin 26.12.2013 tarihine kadar kurucusu ve tek ortağının … olduğu, 26.12.2013 tarihinden sonra şirkete …, … ve …’ nın ortak olduğu, asıl hak sahibinin … olduğu, SGK ve banka borcu olması dolayısı ile kardeşi …’ nın ortak olduğu, …’ nın koordinatör olarak görev aldığı, …’ nın ortaklık aşamasında şirket pay bedellerinin davalı … tarafından ödenmiş olduğu, …’dan davalı …’ ın diğer şirketi … Ltd. Şti. adına senet alındığı, bu senetlerin davalı …’ a teslim edildiği, Davacı payının devir işlemlerinin yapıldığı tarihe kadar da bu bedellerin ödenmediği, …’ nın …’ ı ikna ederek geniş yetkiler içeren vekaletname aldığı, bu vekaletname ile haksız kazançlar sağladığı, … Tic. Ltd. Şti. yetkilisi … ile anlaşıp davalı …’ ı dolandırarak haksız kazançlar sağladığı, … ile anlaşma dışı fazla kesilen faturaların iadesi konusunda protokol yapıldığı, Sermaye artırımı için davacı paydaşa isabet eden bedelin de davalı … tarafından ödendiği, eşine araba alımı çocuğunun okul masraflarının davalı … tarafından ödendiği, borçların silinmesi nedeniyle pay bedelini aldıklarını belirten bir devir işlemi yapmayı kabul ettiklerini, bu nedenle noterde bu şekilde bedeli ödenmek suretiyle pay devir işleminin kendi hür iradesi ile yapılmış olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.Davacının, Eskişehir .. Noterliğinin 27/04/2017 tarih ve … yevmiye nolu limited şirket pay devri sözleşmesi ile davalı şirketteki 12.000 adet payını tüm aktif ve pasifi ile davalı …’a 300.000,00 TL. Bedelle devir ettiği, devir bedelinin nakten ve tamamen alındığının belirtildiği, pay devrinin 27/04/2017 tarihli ortaklar kurulu kararı ile kabul edilerek Kartal … Noterliğinde onaylatıldığı, 18/10/2017 tarihli İstanbul Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği ve davanın ilan tarihinden önce 15/05/2017 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı … ve dava dışı … tarafından Eskişehir … Noterliğinin 27.04.2017 tarih … yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devir sözleşmesinin zorla alıkonularak ve şahsi eşyalarına el konularak tehdit edilerek imzalatıldığı iddiasıyla 02/05/2017 havale tarihli dilekçe ile suç duyurusunda bulundukları, Eskişehir CBS ‘nin 14/06/2017 tarih ve 2017/14863 Esas-2017/14040 Karar sayılı kararı ile; Şüpheliler …, …, …, …, … hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Birden Fazla Kişi Tarafından Silahla Yağma, Tehdit, Dolandırıcılık, nitelikli yağma suçlarından yapılan soruşturma sonucu şüpheliler tarafından sunulan delillere göre şikayetçilerin tehdit edildikleri, dolandırıldıkları, zorla tutuldukları, zorla hisse devri yapıltığına ilişkin iddiaları destekleyen herhangi bir bulgu ve belgenin elde edilemediği, el konulduğu iddia edilen bilgisayar, cep telefonu ve araçların şirkete ait olduğunun belgeler ile kanıtlandığı, yine noterdeki işlemler sırasında şikayetçi …’ın baskı altında olduğuna, tehdite uğradığına ilişkin hiçbir görüntünün bulunmadığı, dolayısıyla şikayetçilerin iddia ettiği tehdit, dolandırıcılık, silahla tehdit, kişi hürriyetinden yoksun kılma, yağma suçlarının işlendiğine dair soyut iddiadan başka delil elde edilemediği gibi olayın şirket ortakları arasında tarafların karşılıklı vazife ve tahahütlerini yerine getirmemesinden kaynaklanan hukuki bir anlaşmazlık mahiyetinde olduğunun belirlendiği, tarafların bu konuda ilgili yasal mercilere başvurmakta serbest oldukları gerekçesiyle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, verilen karara şikayetçiler tarafından itiraz edilmesi üzerine Eskişehir 1.Sulh Ceza Hakimliğinin 08/08/2017 tarih ve 2017/4053 D.İş sayılı dosyası ile Kovuşturmaya Yer olmadığına dair kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle kesin olarak itirazın reddine karar verilmiştir.Eskişehir CBS tarafından verilen takipsizlik kararında açıkça noterdeki işlemler sırasında şikayetçi …’ın baskı altında olduğuna, tehdite uğradığına ilişkin hiçbir görüntünün bulunmadığı, dolayısıyla şikayetçilerin iddia ettiği tehdit, dolandırıcılık, silahla tehdit, kişi hürriyetinden yoksun kılma, yağma suçlarının işlendiğine dair soyut iddiadan başka delil elde edilemediği tesbit edilmiş ve verilen kararında kesinleştiği gözetildiğinde davacı vekilinin kamera kayıtlarının incelenmediğine yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince gerekçesi yazılmak suretiyle hüküm kurulduğu da gözetildiğinde; mahkemenin kabul ve gerekçesine göre davacı vekilinin mahkemenin kabulüne yönelik tüm istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Sonuç itibariyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar harcından, istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 13/07/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.