Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/630 E. 2021/598 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/630 Esas
KARAR NO: 2021/598 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/01/2021
NUMARASI: 2021/6 D.İş Esas 2021/6 D.İş Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 16/04/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesi ile, borçlu … Ltd. Şti. müvekkiline olan borcundan dolayı, •27.08.2019 tanzim tarihli, 30.10.2019 vade tarihli, 33.000 TL meblağlı senet, •27.08.2019 tanzim tarihli, 30.11.2019 vade tarihli, 34.000 TL meblağlı senet,
•27.08.2019 tanzim tarihli, 30.12.2019 vade tarihli, 33.000 TL meblağlı 3 adet emre muharrer senedi keşide ederek müvekkiline verdiğini, işbu senetler alacaklı müvekkili tarafından … A.Ş.’ye ciro edildiğini, vade geldiğinde senet bedeli borçlu … Ltd. Şti. tarafından ödenmemiş ve lehtar … A.Ş. tarafından müvekkiline ve asıl borçlu … Ltd. Şti aleyhine İstanbul … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibi ve hacizler sebebiyle ticari faaliyetleri aksayan müvekkili tarafından, 15.12.2020 tarihinde dosya borcu olan 139.998,97 TL’nin tamamı müracaat borçlusu sıfatıyla ödenmiş ve İstanbul … İcra Dairesi’nden rücu belgesi alındığını, işbu rücu belgesi ile kambiyo ilişkisinin asıl borçlusu … Ltd. Şti aleyhine Bakırköy … İcra Dairesi … E. Sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu takibe haksız şekilde itiraz ettiğini, yukarıda bilgileri yazılı senetler ve rücu belgesi ile müvekkilinin alacağının sabit olduğunu, borçlu taraf mal kaçırmak amacıyla mevcudunu eksiltmeye başladığını, ileride telafisi mümkün olmayan zararlara yol açılmaması için Sayın Mahkemeden borçlunun menkul ve gayrimenkul mallarıyla 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 06/01/2021 tarih ve 2021/6 D.İş Esas- 2021/6 D.İş Karar sayılı kararında; “İcra takibi itiraza uğradığından alacak ihtilaflı duruma düşmekle ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerekmiş…”gerekçesi ile, İhtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/6 D. İş 2021/6 Karar sayılı 06/01/2021 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair karar verildiğini, Davalı … Ürünleri Ltd. Şti.’nin müvekkiline olan borcundan dolayı, 3 adet emre muharrer senedi keşide ederek müvekkilinine verdiği ve işbu senetler alacaklı müvekkili tarafından … A.Ş.’ye ciro edildiğini, (27.08.2019 tanzim tarihli, 30.10.2019 vade tarihli, 33.000 TL meblağlı senet,
27.08.2019 tanzim tarihli, 30.11.2019 vade tarihli, 34.000 TL meblağlı senet 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.12.2019 vade tarihli, 33.000 TL meblağlı senet.) Müvekkili ve … Tic. Ltd. Şti. hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkili ticari hayatının sekteye uğramaması ve haciz işlemlerine maruz kalmamak için icra dosyasına 15/12/2020 tarihinde 139.998,97.TL ödemiş olup icra dosyasından rücu belgesi ve senetleri aldığını, Müvekkili alacağını tahsil etmek üzere yukarıda bahsi geçen rücu belgesi ile Bakırköy … İcra Dairesi … sayılı dosyası ile TBK m. 127 gereği halef olarak icra takibi başlatıldığını, borçlunun 07/09/2020 tarihli ekinde alacaklı şirkete borcu ödediğine dair mevcut ibraname belgesini itiraz dilekçesi ile sunmuş olup icra takibi durdurulduğunu, Alacaklı taraf ile borçlu arasındaki gerçek bir ibra olmayan bu muvazaalı işlem neticesinde ötürü müvekkilinin tüm malvarlığı, banka hesapları haczedilmiş ve ticari hayatı durma noktasına geldiğini, tüm bunlara ek asıl borçlu olan … Ürünleri müvekkili alacağından mahrum bırakmak için mal kaçırma işlemlerine girdiğini, borçlunun yapmış olduğu mal kaçırma ve alacaklarından mahrum bırakmak amaçlı hileli girişimlerine istinaden ihtiyati haciz yoluna başvurma zarureti doğduğunu, Müvekkilinin alacağı yazılı senetler ve rücu belgesi (Ek-1) ile sabit olduğu, borçlu taraf mal kaçırmak amacıyla mevcudunu eksiltme arayışına girdiğini, müvekkili yönünden ileride telafisi mümkün olmayan zararlar meydana gelmekte olduğunu, İİK m. 257 gereğince eldeki senet delileri ile birlikte borçlu aleyhine yapılan Bakırköy … İcra Dairesi’ndeki … sayılı icra takibi dava yolu ile alacağın sürüncemede bırakılması ve alacağın semeresiz kalması için durdurulduğunu, ihtiyati haciz, bir tür hukuki koruma olduğunu, uyuşmazlık öncesinde veya uyuşmazlık süresince talep sahibinin talep ettiği hakkını ileride açacağı veya devam eden bir davanın sonunda elde etmesinin sağlanması amacıyla getirilmiş olan bir tür hukuki güvence sistemi olduğunu, Talebe konu alacak İİK 257. Maddede belirtilen şartları taşımakta olduğunu, Müvekkilinin alacağı senetler, rücu belgesi ve icra dosyalarıyla sabit olduğunu, bu nedenle ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin verilen karar hatalı olduğunu, müvekkili alacağından uzaklaştırmaya yönelik bu karar telafisi olmayan zararlara yol açacağının aşikar olduğunu, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ihtiyati haciz talebine ilişkindir. Mahkemece, İcra takibi itiraza uğradığından alacak ihtilaflı duruma düştüğü gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin REDDİNE karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Uyuşmazlık konusu, ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. Somut olayda talep dilekçesi ile, borçlu … Ltd. Şti. Talep eden …’e olan borcundan dolayı, 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.10.2019 vade tarihli ve 33.000 TL meblağlı bono, 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.11.2019 vade tarihli ve 34.000 TL meblağlı bono, 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.12.2019 vade tarihli ve 33.000 TL meblağlı 3 adet bononun keşide edilerek verildiğini, işbu senetler alacaklı … tarafından … A.Ş.’ye ciro edildiğini, vade geldiğinde senet bedeli borçlu … Ltd. Şti. tarafından ödenmediği ve lehtar … A.Ş. tarafından … ve asıl borçlu … Ltd. Şti aleyhine İstanbul … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibi ve hacizler sebebiyle ticari faaliyetleri aksayan … tarafından, 15.12.2020 tarihinde dosya borcu olan 139.998,97 TL’nin tamamı müracaat borçlusu sıfatıyla ödenmiş ve İstanbul … İcra Dairesi’nden rücu belgesi alındığını, işbu rücu belgesi ile kambiyo ilişkisinin asıl borçlusu … Ltd. Şti aleyhine Bakırköy … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu takibe haksız şekilde itiraz ettiği, bilgileri yazılı senetler ve rücu belgesi ile alacağının sabit olduğu belirtip borçlunun menkul ve gayrimenkul mallarıyla 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesi talep edilmiştir. Dosya arasında bulunan talebe konu bonoların fotokopileri incelendiğinde; 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.10.2019 vade tarihli ve 33.000 TL meblağlı bono, 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.11.2019 vade tarihli ve 34.000 TL meblağlı bono, 27.08.2019 tanzim tarihli, 30.12.2019 vade tarihli ve 33.000 TL meblağlı 3 adet bononun keşidecisinin borçlu … Ltd. Şti. Olduğu, lehtarın talep eden …/… olduğu, lehtar …/… tarafından … Endüstri ve Tic. A.Ş.’ye ciro edildiği görülmüştür. Dosya arasında bulunan İstanul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından düzenlenen RÜCU BELGESİ BAŞLIKLI belge incelendiğinde; alacaklının … A.Ş. Olup borçluların … Ltd. Şti. Ve … olduğu, 100.00,00 TL. Asıl alacak, 4.342,85 TL. %13,75 değişen oranlarda reeskont avans faizi, 300,00 TL. %0,3 Komisyon, 389,42 TL. İhtar protestosu, 755,00 TL. İhtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam:105.787,27 TL. Üzerinden icra takibi başlatıldığı, dosya borcunun 139.998,97 TL. olup … Esas sayılı takip dosyasının borçlulardan … … TC Nolu tarafından 15/12/2020 tarihinde dosyaya ödendiği belirtilmiştir. 2004 sayılı İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haczin şartları düzenlenmiştir. Buna göre rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır. (Yargıtay 19. HD 2016/18235 E. 2018/731 K.) İhtiyati haciz; İİK.’nun 257. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş alacaklar ile muayyen ikametgahı bulunmayan ya da mal kaçıran borçlular için vadesi gelmemiş alacakları temin bakımından borçlunun malları ve hakları üzerine konulan tedbir niteliğinde bir işlemdir. Diğer taraftan, İİK.’nun 264. maddesindeki ihtiyati haczi yaptıran alacaklının yedi gün içerisinde takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecbur olduğuna ilişkin hükümden de anlaşılacağı üzere; ihtiyati haciz ile icra takibi ayrı ayrı düzenlemeler olup, ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğurur. Bu nedenle ihtiyati haciz kararı, icra takip işlemi olmayıp, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan ve HMK.’nun 389. ve izleyen maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir benzeri bir işlem olduğundan bir takip muamelesi sayılamaz. Dolayısıyla, ihtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, icra takibinin durdurulması ihtiyati haczin infazına mani teşkil etmez. (Yargıtay 12 HD.nin 2018/14139 Esas- 2019/17972 Karar sayılı kararıda benzer mahiyettedir.) Buna göre mahkemece talep dilekçesi ekinde sunulan belgeler ile alacağın varlığı ve muacceliyeti hakkında yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiği gözetilerek, İİK 257. maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yukarıdaki gerekçeyle talebin reddine karar verilmesi yerinde olmayıp talep eden vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Sonuç itibariyle, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İDM. kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dairemizce yeniden hüküm kurularak talep edenin ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden alacaklının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/01/2021 Tarih ve 2021/6 D.İş Esas- 2021/6 D.İş Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, 1-Yukarıda yazılı sebeplere, dosya kapsamına ve borçlunun durumuna göre borç, para borcu olup, borcun rehinle temin edilmediği ve vadesinin geldiği, ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla, ihtiyati haciz talep edenin talebinin KABULÜ ile; İİK.’nın 257 ve müteakip maddeleri gereğince borçlunun 139.998,97.TL’lik borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, 2-İhtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından İİK.259, HMK.87 maddeleri uyarınca yukarıda belirlenen ve kabul edilen alacak miktarının %15’ine tekabül eden 20.999,85.TL tutarında nakdi veya Mahkemece kabul edilecek kat’i süresiz ve muteber banka teminat mektubunu ilgili ilk derece mahkeme veznesine depo etmesi halinde ihtiyati haciz kararının yetkili icra müdürlüğünce infaz edilmek üzere ihtiyati haciz isteyene verilmesine, 3-Dairemiz karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 97,70.TL harç ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İlk derece mahkemesinde ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından yatırılan 165,50.TL harç toplamının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine, 5-İhtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından, bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına, 6-Dairemiz karar tarihi itibariyle ilk derece mahkemesi yönünden ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili yararına AAÜT 2. kısım 1.bölüm 1/b maddesine göre hesap ve takdir olunan 910,00.TL vekalet ücretinin borçludan alınarak ihtiyati haciz talep eden alacaklıya verilmesine, 7-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 59,30.TL karar harcının talep halinde iadesine, 8-İstinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf başvuru harcı ile dosyanın istinafa gidiş – dönüş gideri olan 23,50.TL. Den oluşan toplam: 144,80.TL’nin borçludan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine, 9-Artan gider avansı olması halinde, yatıran tarafa iadesine, 10-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/04/2021 tarihinde İİK.258/2 ve HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.