Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/56 E. 2023/90 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/56 Esas
KARAR NO: 2023/90 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2017/479 Esas – 2020/155 Karar
TARİH: 18/02/2020
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkil banka ile davalı arasında akdedilen sözleşem uyarınca Çek Taahhüt Kredisi, Şirket Kredi Kartı, Ticari Kredili Mevduat Hesabı kredileri açılıp kullandırıldığını, davalı tarafça vadesinde ödenmeyen kredi borçları için 04/01/2017 tarihinde hesap kat edilerek 05/01/2017 tarihli ihtarname keşide edildiğini, ihtarnameye rağmen borcunu ödemeyen davalı borçlu hakkında 24/03/2017 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ilgili icra takibine davalı borçlu tarafından haksız ve dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiğinden takibin durduğunu ve tüm bu nedenlerle İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı. Yargılama devam ederken davacı … Anonim Şirketi nakdi alacağını …’ne temlik etmiş, gayri nakdi alacağı için davayı takip etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 18/02/2020 tarih ve 2017/479 Esas – 2020/155 Karar sayılı kararında; “….Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davalıya Çek Taahhüt Kredisi, Şirket Kredi Kartı ve Ticari Kredili Mevduat Hesabı kredileri kullandırıldığı, davalı tarafından borçlarını vadesinde ödememesi üzerine hesabın kat edildiği ve icra takibine girişildiği, davalı tarafın icra takibine itirazı üzerine işbu davanın açıldığı, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davalı tarafın her bir işlem için borç miktarı tespit olunduğu anlaşıldığından bilirkişi tarafından tespit olunan değerler üzerinden davanın kısmen kabulüne, davalı taraf ödeme yapmadığı halde likit ve bilinebilir borç için yapılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiği anlaşıldığından icra inkar tazminatı ödemesine, gayrinakdi çek taahhüt bedeli kredisi bakımından davacının mevcut delil durumuna göre gayrinakdi çek taahhüt bedelinin varlığını ve miktarını açıkça ispatlayamadığından reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur….”gerekçesi ile, Davanın KISMEN KABULÜ ile, 1-Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile; A- Kredili mevduat hesabı yönünden; 71.079,18 TL asıl alacak, 4.298,86 TL işlemiş temerrüt faizi, 214,94 TL %5 BSMV ve 514,52 TL ihtarname gideri olmak üzere toplam 76.107,50 TL üzerinden devamına, 71.079,18 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 71.079,18 TL tamamen ödeninceye kadar %30,24 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenebileceğine, B- Çek taahhüt bedeli tazmin kredisi yönünden; 3.918,91 TL asıl alacak, 584,54 TL işlemiş temerrüt faizi ve 29,23 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 4.532,68 TL üzerinden devamına, 3.918,91 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 3.918,91 TL tamamen ödeninceye kadar %100 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenebileceğine, C- Şirket kredi kartı yönünden; 10.024,50 TL asıl alacak, 606,29 TL işlemiş temerrüt faizi ve 30,31 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 10.661,10 TL üzerinden devamına, 10.024,50 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 10.024,50 TL tamamen ödeninceye kadar %30,24 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenebileceğine, Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı temlik eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Temlik eden davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Çek yaprak tazmin bedelleri dikkate alındığında müvekkili bankanın gayrinakdi alacağının bir kısmı nakdi alacak haline geldiğini, gayrinakdi alacak talebinin nakde dönen çek yaprak bedel sorumluluğu da dikkate alınarak kabulüne karar verilmesini gerektiğini,İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi ve kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı kredili mevduat hesabı, şirket kredi kartı ve gayrinakdi çek bedeli alacağının tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve karara karşı davacı-temlik eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Yargılama devam ederken davacı … Anonim Şirketi nakdi alacağını …’ne temlik etmiş, gayri nakdi alacağı için davayı takip ettiğini beyan etmiştir. Davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı … A.Ş. Tarafından davalı borçlu … aleyhine Kredili mevduat hesabı alacağından kaynaklı 71.079,18 TL. Asıl alacak, 4.459,65 TL. İşlemiş faiz, 222,99 TL. BSMV, 514,52 TL. Diğer masraf alacağı olmak üzere toplam: 76.276,34 TL. , Tazmin edilen gayrinakdi alacağından kaynaklı 3.918,91 TL. Asıl alacak, 584,54 TL. İşlemiş faiz, 29,23 TL. BSMV olmak üzere toplam: 4.532,68 TL. , Şirket Kredi Kartı alacağından kaynaklı 10.024,59 TL. Asıl alacak, 52.203,84 TL. İşlemiş faiz, 2.610,20 TL. BSMV olmak üzere toplam: 64.838,63 TL. Olmak üzere toplam 145.647,65 TL. Nakdi alacağın tahsili ve 44.640 TL. Gayrinakdi alacağın depo edilmesi talebiyle 24/03/2017 tarihinde ilamsız icra takibinde bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 28/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekili tarafından 28/03/2017 tarihli itiraz dilekçesi ile borçlunun adresinin Elazığ olup Elazığ İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu belirtilerek icra müdürlüğünün yetkisine, işlemiş faiz ve işleyecek faiz oranına itiraz etmesi üzerine süresi içerisinde davacı alacaklı banka tarafından 57.248,03 TL. üzerinden itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. İİK 67.m. uyarınca açılan itirazın iptali davalarında yetkili icra müdürlüğünde icra takibi yapılmış olması bir dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gerektiğinden, öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığının incelenmesi gerekir. Dava konusu icra dosyası incelendiğinde davalı tarafça yasal sürede işlemiş ve işleyecek faiz oranına itirazın yanında icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz edildiği görülmüş olup, mahkemece icra dairesinin yetkisine itiraza ilişkin bir değerlendirme yapılmadan, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.492 sayılı Harçlar Kanunu 30. Maddesinde “– Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409 uncu (HMK 150) maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır,” hükmü düzenlenmiştir.Somut olaya döndüğümüzde, davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile toplam: 145.647,65 TL. Nakdi alacağın tahsili ve 44.640 TL. Gayrinakdi alacağın depo edilmesi talebiyle 24/03/2017 tarihinde ilamsız icra takibinde bulunulduğu, takibe itiraz edilmesi üzerine 57.248,03 TL. Üzerinden itirazın iptali davası açıldığı ve dava dilekçesinin netice-i talep kısmında takibe itirazın iptalinin istendiği, HMK m. 26 uyarınca talepten başkası veya fazlası için hüküm kurulamayacak olmasına göre, bu çelişkinin giderilmesi için davacı vekilinden dava değeri ve talebi konusunda açıklama yaptırılıp çelişki giderilmeden ve harç eksikliği varsa giderilmeden yukarıdaki şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Dosya içerisinde davacı … A.Ş. İle davalı … (… – … Mobilya şahıs firması) arasında imzalanan GKS. Ve şirket kredi kartı sözleşmelerinin tam nüshasının dosya içerisinde olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece taraflar arasında imzalanan GKS. ve şirket kredi kartı sözleşmelerinin tam nüshasının dosya içerisine ibrazının sağlanarak öncelikle davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın İİK.nın 50. maddesi gözetilerek incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi, icra müdürlüğünün yetkili olduğunun kabulü halinde ise dava dilekçesinde dava değerinin 57.248,03 TL olarak gösterildiği fakat netice-i talep kısmında takibe itirazın iptalinin istendiği, davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazların kapsamıda gözetilmek suretiyle çelişkinin giderilmesi için mahkemece HMK’nın 31. maddesi uyarınca davacı taraftan açıklama yapması istenilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yukarıdaki şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenle, davacı-temlik eden vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulüne, HMK’nın 355 ve 353/a-4,6 maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine iadesine, kararın kaldırılma sebebine göre davacı- temlik eden davacı vekilinin istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı-Temlik Edenin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2020 tarih ve 2017/479 Esas – 2020/155 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a4,6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/01/2023 tarihinde HMK’nın 353/1-a4,a6 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.