Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/355 E. 2021/322 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/355 Esas
KARAR NO: 2021/322 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2018/763 Esas
TARİH: 11/01/2020 (Ara Karar)
DAVA: Alacak (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/03/2021
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/763 Esas 11/01/2021 tarihli ara kararında; “Davalının ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik taleplerin reddine,” dair ara kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep, bankacılık sisteminin kötüye kullanılarak usulsüz şekilde davalı hesabına aktarılan paranın aynen iadesi davasında verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması talebine ilişkindir. Dava açılmadan önce davacı vekilinin talebi üzerine davaya konu mevduat hesabı üzerine ihtiyati tedbir konulmuş, davalının tedbire itirazı üzerine mahkemece itirazın reddine karar verilmiş, mahkemenin kararının istinaf edilmesi üzerine dairemizce 20/02/2019 tarih ve 2019/88 E., 2019/258 K. sayılı kararla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu defa davalı vekili teminat karşılığında tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, celse arasında teminat olarak sunduğu teminat mektubunu düzenleyen bankanın Türkiye’de bulunmadığı, şube veya temsilciliğinin bulunmadığı BDDK yazısından anlaşılmakla talebi kabul edilmemiş, bunun üzerine davalı vekili teminat karşılığında tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, teminat olarak taslak teminat mektubu sunarak kabulü halinde aslını sunacaklarını belirtmiş, davalının taslak olarak sunduğu teminat mektubu mahkemece araştırılmış talebi 19/09/2019 tarihli duruşma ara kararı ile reddedilmiştir. Davalı vekili mahkemece verilen bu ara karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuş, davalı vekilinin istinaf başvurusu dairemizce 27/11/2019 tarih, 2019/2232 Esas, 2019/1698 Karar sayılı karar ile “mahkeme ara kararı istinaf kanun yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı” gerekçesi ile davalının istinaf başvuru dilekçesinin 6100 sayılı HMK’nun 346, 352/1. maddeleri gereğince Reddine karar verilmiştir. Bundan sonra ilk derece mahkemesinde yargılama sırasında bilirkişi raporu alınmış olup, davalı vekili 14/12/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde ve 06/01/2021 tarihli dilekçeleri ile ihtiyati tedbirin kaldırılması yönünde yeniden talepte bulunmuş, ilk derece mahkemesince 11/01/2021 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiştir. HMK’nın 341/1. maddesinde istinaf kanun yoluna başvurulabilecek kararlar “ilk derece mahkemesince verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararlar” olarak belirtilmiştir. İhtiyati tedbir kararının düzenlendiği HMK’nın 391/3 maddesinde ihtiyati tedbir talebinin reddi halinde kanun yoluna başvurulabileceği, ihtiyati tedbire itirazın düzenlendiği HMK’nın 394/5 fıkrasında da ihtiyati tedbire itiraz hakkında verilen karara karşı kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. Durum ve koşulların değişmesi sebebiyle tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması HMK’nın 396. maddesinde düzenlenmiş olup, 1. fıkrasında durum ve koşulların değiştiğinin sabit olması halinde talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirebileceği ve kaldırabileceği düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin 2. fıkrasında itiraza ilişkin 394. maddenin 3 ve 4. fıkralarının uygulanacağı düzenlenmiştir. Söz konusu yasal düzenlemeler gözetildiğinde, durum ve koşulların değişmesi sebebiyle tedbir kararının değiştirilmesinin veya kaldırılmasının istenebileceği, mahkemece bu konuda verilecek kararlara karşı itiraz edilebileceği düzenlenmiş olup, verilen kararlara karşı istinafa başvurulacağına ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır. Aksine 396. maddenin 2. fıkrası ile itiraz hususunda 394. maddenin 3 ve 4. maddelerine yollama yapılmış olup, 394. maddede tedbire itiraz üzerine verilecek kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğine dair 5. fıkraya yollama yapılmamıştır. Bundan da kanun koyucunun durum ve koşulların değişmesi sebebiyle tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talepleri üzerine verilecek kararlara karşı sadece itiraz yolunu öngördüğü, bu kararlara karşı istinafa başvurulmasına imkan vermediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkeme ara kararı istinaf kanun yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığından, davalı vekilinin istinaf dilekçesinin HMK 346. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf taleplerinin 6100 sayılı HMK’nın 346. Ve 352. maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcının, istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 05/03/2021 tarihinde HMK’ nın 352. maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.