Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/331 E. 2021/794 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/331
KARAR NO: 2021/794
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2020
DOSYA NUMARASI: 2019/577 Esas – 2020/888 Karar
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkilinin de %60 oranında hisseye sahip olduğu dava dışı … A.Ş.’nin davalıya ait olan %30 oranındaki hissesinin müvekkili şirkete devri hususunda anlaşma sağlandığını ve bu kapsamda davalıya 1.500.000 USD ödeme yapıldığını ancak, hisse devrinin gerçekleşmediği gibi hisse devri için ödenen bedelin de yapılan ihtara rağmen ödenmediğini, hisse devri için ödenen bedelin tahsili amacıyla davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ileri sürerek 1.500.000 USD asıl alacak ve 8.603,42 USD işlemiş faiz yönünden itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını; davacının, dava dışı şirkette bulunan müvekkilinin hissesini satın almak istemesi üzerine, Yap-İşlet-Devret sözleşmesinin kalan 3 yılı ile sınırlı olmak üzere müvekkiline ait %30 oranındaki hissenin %25’inin 4.000.000 USD karşılığında devredilmesi hususunda mutabakat sağlandığını ancak, davacı tarafça 1.500.000 USD ödeme yapıldığını, bakiye 2.500.000 USD’nin ödenmediğini, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, aksine davacı taraftan bakiye bedel ve bakiye hisse bedelinin yeniden değerlendirilmesi sonucu bulunacak bedel farkı kadar alacağı olduğunu, herhalükarda faiz isteminin yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 10/12/2020 tarih ve 2019/577 Esas – 2020/888 Karar sayılı kararı ile; “…. taraflar arasında yapılmış ve daha sonra dönülmüş sözleşme kapsamında davalı tarafa ödenen 1.500.000 USD’nin temerrüt faizi (taleple bağlı kalınarak 8.603,42 USD) ile birlikte tahsili için başlatılan takipteki davalı borçlunun itirazının İİK’nın 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği kanaatine varılmış; alacak likit itiraz haksız olduğundan bu miktar üzerinden davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir. …”gerekçesi ile; ” Davanın KABULÜ ile, 1-Davalı borçlunun İst. …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında 1.500.000,00 USD asıl alacak ve 8.603,42 USD işlemiş faize yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa yıllık %7 oranını geçmemek kaydıyla takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a.maddesi gereğince faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, 2-İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.405.414,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davaya konu icra takibine dayanak ödemenin hisse devrine istinaden avans olarak yapıldığını, davacının kendi yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması nedeniyle hisse devrinin gerçekleşmediği, müvekkilinin davacıya takip konusu borcunun bulunmadığını, aksine müvekkilinin davacı şirketten alacaklı olduğu, İlk Derece Mahkemesince eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verildiğini belirterek, – İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine ve müvekkili lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2019/577 Esas 2020/888 Karar sayılı kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya istinaf incelemesi için dairemize gönderilmiştir. Davacı vekili, dosya istinaf incelemesi aşamasında iken ilk derece mahkemesine sunmuş olduğu ve üst yazı ile dairemize iletilen dilekçesi ile; borçlu vekili tarafından istinaf aşamasında icra dosyasına yapmış olduğu itirazın sehven yapılmış olduğunun icra dosyasına bildirildiğini ve itirazından vazgeçerek takibin kesinleştirilmesine muvafakat ettiğinin belirtildiğini, borçlunun itirazından vazgeçmesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası tahtında İcra Müdürlüğü tarafından 06/05/2021 tarihli tensip kararı ile borçlunun takibe yapmış olduğu itirazından vazgeçildiğinin tespiti ile alacaklı vekilinin takibin kesinleştirilmesi talebinin kabulüne kararı verildiğini beyan ederek, borçlunun takibe yapmış olduğu itirazından vazgeçmesinin tespit edilerek, ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne yönelik kararının, yargı masrafları ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı da nazara alınarak davanın konusuz kalması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, ilk derece mahkemesine sunmuş olduğu ve üst yazı ile dairemize iletilen dilekçesi ile; davacı vekilinin de belirttiği üzere dava konusuz kaldığından, ilk derece mahkemesinin kabul kararının kaldırılarak davanın konusuz kalması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda hüküm tesis edilmemesini talep etmiştir. Dairemizce re’sen UYAP sistemi üzerinden icra dosyası üzerinde yapılan incelemede de; işbu dosyada davacı … vekili olan Av. … tarafından icra dosyasına sunulan 03/05/2021 tarihli dilekçe ile; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine daha önce itiraz edildiğini, gördükleri lüzum üzerine yaptıkları itirazı geri çektiklerini, bu sebeple müvekkili aleyhine yapılan takibe itirazları bulunmadığını beyan ettiği, İcra Müdürlüğünce 06/05/2021 tarihinde, borçlu vekilince yapılan itirazdan vazgeçildiğinden alacaklı vekilinin takibin kesinleştirilmesi talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür. Taraf vekillerinin beyanları ve icra takip dosyası üzerinde UYAP sisteminden yapılan inceleme sonucunda; Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı vekilinin icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazından vazgeçmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, karar tarihinden sonra davalının takibe itirazından vazgeçmesi ve taraf vekillerinin karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığına ilişkin beyanlarına göre de tarafların HMK’nın 314. maddesi kapsamında anlaştıkları kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile, HMK’nın 314/2 ve 353/1-b.2 maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına; davanın konusuz kalması halinde tarafların dava tarihindeki haklılık durumlarına göre yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekmekte ise de, taraf vekillerinin yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettikleri gözetilerek, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına ve vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun USULEN KABULÜ ile; İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2019/577 Esas – 2020/888 Karar sayılı kararının HMK’nın 314/2 ve 353/1-b2 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmak suretiyle; Konusu kalmayan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 117.864,34 TL harçtan mahsubu ile bakiye 117.805,04.TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 3-Taraflarca yargılama sırasında sarf edilen harç ve yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına, 4-Taraf vekilleri vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirdiğinden, taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 6-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,153.328,62 TL(59,30TL+153.269,32TL) istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine, 7-İstinaf aşamasında davalı tarafından sarf edilen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve posta giderinin davalı üzerinde bırakılmasına, 8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansı var ise, karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’ nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’ da temyiz yolu açık olmak üzere 27/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.