Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/250 E. 2023/305 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/250 Esas
KARAR NO: 2023/305 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2015/644 Esas – 2018/521 Karar
TARİHİ: 08/05/2018
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirkete davacı şirket tarafından 2014 yılında fatura mukabili mal ve hizmet verildiğini, davacıya verilen hizmetin; davacıya ait yatlara yapılan vardevela, vinç, baş platformu, paslanmaz baba hidrolik tesisat v.b işlemler olduğunu, davacının tüm uyarılarına ve karşılıklı hesap kat işlemi de yapılmış olmasına rağmen davalının borcunu ödememesi üzerine, davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı şirketin borcunu ödemediği gibi takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalılar aleyhine açılan icra takibine yapılan itirazın iptaline, kötü niyetli olmaları sebebiyle % 20’den az olmamak üzere aleyhlerine kötü niyet tazminatına hükmolunmasına, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 08/05/2018 tarih 2015/644 Esas – 2018/521 Karar sayılı kararında; “Dava itirazın iptali davasıdır. Mahkememizce 27/07/2016 tarihinde alınan bilirkişi raporunda; Davacı tarafın 17.12.2014 icra takip tarihinde davalıdan 87.072,35 TL asıl alacak talep ettiği, davacının ve davalının kayıtlı olduğu vergi dairelerinden mahkemece celp edilen BA ve BS formlarına göre hem davacının hem de davalının B formlarında davaya konu 04.04.2014 tarihli 66.402,00 Euro (194.318,81 TL) faturanın beyan edildiği, Davacının davalıya kestiği; 11.07.2014 tarih … no.lu 3.540,00 TL ve 11.07.2014 tarih … no.lu 1.345,20 TL olmak üzere toplamda 4.885,20 TL davalıdan alacak talep etse de, davacının her iki faturasına dayanak mal ve hizmeti davalıya teslimine ilişkin dava dosyasına veya bilirkişi incelemesine herhangi bir tevsik edici belge/sevk ve teslim irsaliyesi sunmadığı gibi, ilgili faturaların davalıya teslimine ilişkin herhangi bir noter ihtarı/iadeli taahhütlü posta veya kargo tesellüm fişi sunmadığı, davacının icra takip tarihinde kayıtlarında görülen 87.072,35 TL davalıdan olan alacağından – 4.885,20 TL düşülmesi gerektiği, buna göre davacının davalıdan alacak olarak talep edebileceği asıl alacak tutarının 82.187,15 TL olarak belirlendiği, takipten önce temerrüt oluşmadığından davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, TCMB verilerinden 17.12.2014 takip tarihi itibariyle avans faizi oranının talep gibi % 11,75 olduğu görüldüğünden, davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %11,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği, alacağın faturaya dayandığı, belirli ve bilinebilir (likit) olduğu, kanaatini bildirmiştir. Davaya konu İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış; 3 aynı fatura ve cari hesap alacağına dayalı olarak başlatıldığı itirazen durdurduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce taraf defterlerinin incelenmesine karar verilmiş; davalı tarafça defterleri ibraz edilmediğinden inceleme davacı defterleri üzerinden yapılmıştır. Takip cari hesaba dayalı olarak yapılmış ise de cari hesaba konu mal/hizmetin davacı tarafından davalıya sunulduğunun/tesliminin ispat yükünün davacı taraf üzerinde olup davacı tarafça incelemeye bu yönde beyanın sunulmaması ve delilleri içinde yemin deliline de dayanması ve davacı vekilinin özel yetkisinin bulunmaması nedeniyle davacı asile ihtarlı davetiye gönderilerek yemin deliline dayanıp ddayanmayacağı, konusunda beyanlarını sunması istenmiş, usuli tebliğe rağmen beyanda bulunmayan davacının yemin deliline dayanmayacağı cari hesaba dayanarak ürün hizmetin tesliminin de ispat olunamadığı kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.”gerekçesi ile, Sübut bulmayan davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, yukarıda numarası verilen gerekçeli kararı 19/12/2020 tarihinde tebliğ aldıklarını; süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurduklarını; işbu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Müvekkil şirket tarafından, davalı şirkete 2014 yılında fatura mukabili mal ve hizmetin verildiğini; verilen hizmetin davacıya ait yatlara yapılan vardevela,vinç, baş platformu ,paslanmaz baba hidrolik tesisat vb işlemler oludğunu; davalının bu işlemlerin bedelini ödemediğini; müvekkili şirket yetkilisinin, davalı şirketi tüm uyarılarına ve karşılıklı hesap kat işlemi de yapılmış olmasına rağmen borcun ödenmediğini, Borcu zamanında ödemeyen davalının aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası ile icra takibinin yapıldığını, Davalı şirketin borçlu oldukları ve borçlarını ödemedikleri gibi takibe kötüniyetli olarak itiraz ettiklerini; bunun üzerine İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde itirazın iptali ve icra inkar tazminatı için dava açıldığını; ancak işbu davalarının reddedildiğini, Müvekkilinin, davalı şirket ile cari hesap ve fatura usulü ile çalıştığını; müvekkili şirketin ticari defterleri ve faturalarının yerel mahkeme dosyasına sunulduğunu ve incelendiğini; yapılan bilirkişi incelemesinde de müvekkilinin ticari defterlerin yanında müvekkili ile davalının kayıtlı olduğu vergi dairelerinden mahkemece celp edilen BA ve BS formlarına göre hem davacının hem de davalının B formlarında davaya konu 04.04.2014 tarihli 66.402,00 Euro (194.318,81 TL) faturanın beyan edildiğinin görüldüğünü; bu sebeple müvekkilin alacağının bu fatura için ispatlanmış bulunduğunu, Müvekkilce kesilen 11.07.2014 tarih … no.lu 3.540,00 TL ve 11.07.2014 tarih … no.lu 1.345,20 TL olmak üzere toplamda 4.885,20 TL alacak için bilirkişi raporunda malın teslimine ilişkin bir ispat talep ettiğini ve ispat edilmezse sadece bu tutarı talep edemeyeceklerinin beyan edildiğini; buna rağmen müvekkilinin davasının tüm alacak için reddedildiğini; mahkemece bilirkişi raporuna aykırı şekilde karar verildiğini ve gerekçeli kararda bu aykırılığın sebebi anlatılmadığından usule aykırı karar verildiğini,Müvekkilinin davasını ticari defterle, fatura ve vergi kayıtları ile ispatladığını ve yemin delilini kullanmasına gerek kalmadığını; buna rağmen müvekkilinin yemin delili kullanmasınin istendiğini; yemin delilini müvekkili davasını zaten ispatladığı için kullanmak istemediğinde davanın reddinin hukuka aykırı olduğunu, İleri sürerek, yukarıda açıklanan nedenlerle  İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/05/2018 tarihli 2015/644 E. 2018/521 K. Sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde bozulmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava; taraflar arasındaki açık hesaba dayalı yürütülen ticari satış ilişkisi kapsamında, bakiye açık hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davacının, takip dayanağı açık hesaba konu fatura muhtevasını davalıya teslim ettiğini ispat edemediği, karşı tarafa yemin teklif edilip edilmeyeceğinin açıklanması için davacı asile meşruhatlı davetiye çıkartıldığı, verilen kesin süre içerisinde beyanda bulunulmadığından yemin deliline de dayanılmadığı gerekçesi ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dava konusu takip dosyası incelendiğinde, davacının davalı aleyhine açık hesaba dayalı 87.072,35-TL asıl alacak ve 7.007,04-TL işlemiş faiz toplamı 94.079,39-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlattığı, takibe yasal süre içerisinde itiraz edildiği, itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davacının itirazın iptali davasını yalnızca asıl alacak tutarı olan 87.072,35-TL üzerinden ikame ettiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından, açık hesaba konu faturalar, tarafların 2014 yılı BA-BS formları celbedilerek, taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalı taraf meşruhatlı ve usulüne uygun davetiyeye rağmen inceleme gününde defterlerini sunmadığından davacı defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davacının davalıya kestiği ve defterlerine kaydettiği; 11/07/2014 tarih … no.lu 3.540,00-TL bedelli ve 11/07/2014 tarih … no.lu 1.345,20-TL bedelli olmak üzere toplamda 4.885,20-TL bedelli iki adet satış faturasının düşük meblağlı olmaları nedeniyle taraflarca vergi dairesine beyan edilmedikleri, bu faturaların muhtevasının davalıya teslim edildiğini ispatlar delil bulunmadığı, bu faturalar dışında davacının 2014 yılı defterlerinde kayıtlı olan ve açık hesaba konu 15/01/2014 tarihli KDV dahil 80.969,48-TL bedelli ve 04/04/2014 tarihli 194.318,81-TL bedelli(64.402,00-Eruro’nun TL karşılığı) iki adet satış faturasının hem davacı hem de davalı tarafından vergi dairesine beyan edildikleri, davacının kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 87.072,35-TL alacaklı göründüğü, ancak ispat olunamayan 4.885,20-TL alacak düşüldüğünde, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 82.187,15-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı vekilince bilirkişi raporuna karşı sunulan beyan dilekçesinde rapor doğrultusunda karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalının incelenen BA formlarından açık hesaba konu 2014 yılına ait dört faturadan 15/01/2014 tarihli KDV dahil 80.969,48-TL bedelli ve 04/04/2014 tarihli 194.318,81-TL bedelli(64.402,00-Eruro’nun TL karşılığı) iki adet satış faturasının KDV dahil değerleri ile birlikte alış olarak beyan edildikleri, şu halde bu fatura muhtevası ürünlerin davalıya teslim edildiklerin davacı tarafça ispat olunduğu, davalı tarafça yapılan ödemelerin davacı defterlerinde kayıtlı bulundukları, yapılan ödemelerin ve davacının muhtevasını davacıya teslim ettiğini ispat edemedeği toplam 4.885,20-TL tutarlı iki adet fatura bedelinin mahsubu sonucu, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 82.187,15-TL alacaklı olduğunun ispat olunduğu, artık davalının bu tutarın ödendiğini ispatla yükümlü olduğu, bu tutar yönünden ispat yükü yer değiştirmesine rağmen, davacının yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hususunda beyanda bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu anlaşılmış, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusu yerinde bulunmuştur. Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yargılama aşamasında toplanacak başkaca delil ve eksik tahkikat işlemi bulunmadığından, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b2 maddesi uyarınca dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurularak, davanın kısmen kabulüne, davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 82.187,15-TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu tutara takip tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile devamına, fazla istemin reddine, hüküm altına alınan ve likit nitelikteki asıl alacağın %20 si oranında 16.437,43-TL inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/05/2018 tarih ve 2015/644 Esas – 2018/521 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurularak; Davanın KISMEN KABULÜ İLE; davalının İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 82.187,15-TL asıl alacak yönünden iptali ile, takibin bu tutara takip tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile devamına, fazlaya ilişkin faiz talebinin REDDİNE, 2- Hüküm altına alınan ve likit nitelikteki asıl alacağın %20 si oranında 16.437,43-TL inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
İLK DERECE YÖNÜNDEN: 3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.614,21 TL harçtan, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.015,97‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 4.598,24‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4- Davacı tarafından yatırılan toplam 1.015,97-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davacı tarafından sarf edilen posta/tebligat gideri 230,10-TL, başvuru harcı 27,70-TL ve bilirkişi gideri 600,00 TL olmak üzere toplam 857,80- TL yargılama giderinin, davanın kabul-ret oranına göre (% 94 kabul) 806,33-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediği anlaşılmakla; bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 13.149,94 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.884,85 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 11-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 12-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatıran tarafa iadesine, 13-Davacı tarafından istinaf aşamasında sarf edilen 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 43,00 TL dosyanın istinafa gidiş dönüş gideri olmak üzere; toplam 191,66.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 14-Bakiye gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine,15-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/02/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.