Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/2359 E. 2021/1931 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2359 Esas
KARAR NO: 2021/1931 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2020
NUMARASI: 2019/514 Esas 2020/741 Karar
DAVANIN KONUSU: İtrazın İptali
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/12/2020 tarih ve 2019/514 Esas 2020/741 Karar sayılı kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK’nın 352.maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, davacı tarafından davalılar aleyhine alacağın tahsili istemi ile başlatılan icra takibine davalıların itirazının iptaline ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davacının davasının kısmen kabul – kısmen reddi ile, davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın kısmen iptaline, takibin 605.208,87 TL asıl alacak, 31.470,86 TL işlemiş faiz, 1.573,84 TL BSMV ile toplam 638.253,27 TL üzerinden devamına, asıl alacak miktarı olan 605.208,87 TL’ye takip tarihinden alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %39 oranında faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, İİK 67/2. Maddesi uyarınca toplam alacak bedeli olan 638.253,27 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 127.650,65 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Yerel mahkeme tarafından hükmün verildiği tarih itibarı ile yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’ nun 341/2. maddesinde; “Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” hükmü mevcuttur. Ayrıca, 6100 sayılı HMK’ nun Ek 1. Maddesinin 1. Fıkrasında; HMK’nun “341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2. Fıkrasında; HMK’nun “341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiş bulunmaktadır. Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu yerel mahkeme hükmünün verildiği 2020 yılı için HMK’nun 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 5.390,00-TL olmuştur. Dava, itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkin olup, dava değerinin 639.900,00 TL olduğu, mahkemece kabul edilen miktar 638.253,27 TL., davacı tarafından istinaf edilen reddedilen miktar ise (639.900,00.TL-638.253,27.TL=) 1.646,73.TL’dir. Dolayısıyla istinafa konu edilen miktar 1.646,73.TL. olup kararın verildiği tarih itibarı ile kesinlik sınırının altında kaldığından, ilk derece mahkemesince ret edilen miktar yönünden verilen karar kesin niteliktedir. Miktar olarak kesin nitelikteki karar ile ilgili olarak yerel mahkemece karara karşı kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesinin de sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacı vekilinin istinaf dilekçesinin HMK’nın 352. maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE, 2-Davacı banka harçtan muaf olduğundan, istinaf harçları hususunda bir karar verilmesine yer olmadığına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/12/2021 tarihinde HMK’nın 352. maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.