Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1758 E. 2021/1333 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1758 Esas
KARAR NO: 2021/1333 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2006/481 D.İş – 2006/464 Karar
TARİH: 07/07/2021
KARAR TARİHİ: 06/10/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz isteyen vekili 31/05/2006 tarihli dilekçesinde, müvekkilinin karşı taraf 1)…’den 330.747,50 YTL, 2) …’den 582.727,40.YTL alacağı bulunduğunu, borçluların borcunu vadesinde ödemediği gibi alacak rehinle de temin edilmediğinden borçluların borca yeterli miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi 31/05/2006 tarih 2006/481D.İş sayılı kararında; 1)… : 330.747,50 YTL (Sorumlu) 2) … 582.727,40.YTL (Sorumlu) için dosyaya sunulan ve yukarıda nitelikleri yazılmış kambiyo senetlerinde yazılı borcun ödendiğine veya rehin ve temin olunduğuna dair bir kayda rastlanmadığından talebin kabulü uygun görülmüştür. Bu itibarla İİK’nın 257/1 ve müteakip maddelerine tevfikan borçlunun borca yetecek miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek kadarının ihtiyaten haczine bu ihtiyati haciz işleminden borçlu 3.şahısların uğramaları muhtemel zarar ve ziyanlarına karşılık olarak usulün 96.maddesine göre %15 oranında nakdi veya kesin süresiz banka teminat mektubunun Teminat Olarak Alınmasına, karar verilmiştir. Aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen … (…) vekili 07/06/2021 tarihli dilekçesi ile; … A.Ş. (… Bankası A.Ş.) lehine, Genel Kredi Sözleşmesi ve İhtarname ile müvekkilleri hakkında verilen ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile infaz edildiğini, alacaklı bankanın esas takibe geçtiğini ve borçlulara ilamsız ödeme emri yolladığını, her iki borçlunun itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, verilen ihtiyati haciz kararının halen devam ettiğini, alacaklı bankanın itirazın iptali davası açmadığını alacağın zaman aşımına uğradığını, alacaklı bankanın alacağını … Şirketine temlik ettiğini, temlik alan tarafından takip dosyasının yenilendiğini ve … esas sayılı dosya numarası olduğunu, … yönetimi şirketinin alacağı … yönetimine devrettiğinden dosya numarasının … olduğunu, verilen ihtiyati haciz kararının geçerli olması nedeniyle müvekkilinin taşınmazı üzerinde ihtiyati haciz uygulandığını, icra dairesine ihtiyati haczin kaldırılmasını talep edilmiş ise ihtiyati haciz kararının geçerli olması nedeniyle talebin reddedildiğini, aradan 15 yıl geçtiğini, ihtiyati haciz kararının amacının, borçluların malvarlıklarını kaçırmasını engellemek olduğunu, aradan geçen süre içerisinde bu amacın bir anlamının kalmadığından müvekkilini mağdur ettiğini, kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 07/07/2021 tarih 2006/481 D.İş – 2006/464 Karar sayılı kararında; ” Somut olayda aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen tarafça, alacağın zaman aşımana uğradığı, kredi sözleşmesindeki imzaların müvekillerine ait olmadığı gerekçeleriyle ihtiyati haciz kararının kaldırılması talep edilmişse de, ihtiyati hacze itirazın İİK 265. Madde de belirtilen sebeplere ilişkin olmadığı, ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin itiraz sebeplerinin ise yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla tüm bu sebeplerden dolayı ihtiyati haciz kaldırılması talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir….”gerekçesi ile, 1-İhtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin talebin REDDİNE , karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme tarafından 2006 yılında, … Bankası A.Ş.’in talebi üzerine, kredi sözleşmelerine dayalı olarak müvekkili dahil eski eşi … aleyhine 31.5.2006 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile infaz edildiğini, alacaklı bankanın esas takibe geçtiğini ve borçlulara ilamsız ödeme emri yolladığını ödeme emrine her iki borçlunun da itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, tüm haciz ve diğer işlemlere ihtiyati haciz kararı üzerinden bugüne kadar devam ettiğini, alacaklı bankanın itirazın iptali davası açmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, Alacaklı bankanın alacağını önce … isimli varlık yönetim şirketine temlik ettiğini dosya numarasının yeni bir numara aldığını ve 2013/5683E. olduğunu, bilahare … yönetim şirketinin alacağını bu kez … isimli varlık yönetim şirketine temlik ettiğini, dosya numarasınında … E. olduğunu, İcra dosyası incelendiğinde, ihtiyati haciz kararının halen geçerli olması nedeniyle, müvekkillinin taşınmazına ihtiyati haciz uygulandığının görüleceğini, haciz kararının kaldırılması talep edildiğinde icra dairesinin talebi ihtiyati haciz kararının halen geçerli olması nedeniyle reddettiğini, aradan 15 sene geçtiğini, ihtiyati haciz kararlarının amacının, borçluların malvarlıklarını kaçırmasını engellemek olduğunu, olayda geçen süre içerisinde bu amacın bir anlamı kalmadığını, müvekkillerinin mağdur edildiğini, kredi sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle alacaklı bankanın itirazın iptali davası açmadığını, kazanamayacağı bir dava içinde alacaklı tarafın uğraşmadığını, verilen ihtiyati haciz kararının müvekkilini mağdur ettiğini, alacaklı taraf için beklenen fayda sağlanmadığını, red kararının doğru ve yasal olmadığını, yerel mahkemenin talebi ihtiyati haciz kararına itiraz olarak değerlendirdiğini ve İİK 257. maddesi uyarınca bu talebin itiraz sebepleri arasında sayılmadığını gerekçe gösterdiğini, ancak müvekkilinin talebinin İİK 257. Maddedeki itiraz olmadığını, ihtiyati haczin 15 yıldır icrai hacze dönüşmemiş olması nedeniyle kaldırılmasının ve icra müdürlüğüne bildirilmesi olduğunu, yerel mahkemenin talebi reddetmiş olmasının usulen doğru olmadığını, ihtiyati haciz kararını ancak kararı veren mahkemenin kaldırılabileceğini, icra dairesinin görevi ve yetkisi olmadığını, ihtiyati haciz kararının 15 yıl boyunca yürürlükte olmasının ihtiyati haciz tanzim koşullarına aykırılık teşkil ettiğini, İleri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İSTİNAF SEPEBLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ilk derece mahkemesince 31/05/2006 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının hükümsüz kaldığının tespiti istemine ilişkindir.Talepte bulunan borçlu vekili, mahkemenin 31/05/2006 tarih 2006/481 D iş sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı verildiğini, bu kararın alacaklı tarafından uygulanarak infaz edildiğini ve müvekkiline ait taşınmaz üzerine ihtiyati haciz uygulandığını, bilahare alacaklının takibe geçerek borçlulara ödeme emri gönderdiğini, borçluların süresinde takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, alacaklının bu güne kadar itirazın iptali davası açmadığını, alacağın zaman aşımına uğradığını, ihtiyati haciz kararının halen geçerli olması nedeniyle müvekkilinin taşınmazı üzerinde bulunan ihtiyati haczin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, aradan 15 yıl geçmesi nedeniyle ihtiyati haciz kararının amacının kalmadığını, müvekkilini mağdur ettiğini, alacaklı tarafından beklenen faydanın da sağlanmadığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiş, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme ile talepte bulunanın isteminin ihtiyati hacze itiraz olduğu, belirtilen itiraz sebeplerinin İİK 265. Madde de sayılan sebeplere ilişkin olmadığı gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). (04.06.1958 tarihli ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı) Somut olayda dayanak ihtiyati haciz kararının 31/05/2006 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece talebin verilen ihtiyati haciz kararına itiraz olduğu değerlendirilmiş ve bu değerlendirmeye göre karar verilmiş ise de, söz konusu ihtiyati haciz kararının 2006 tarihinde verilmiş olması ve talep dilekçesine göre asıl takibin itiraz üzerine durduğunun belirtilmesi karşısında mahkemenin bu değerlendirmesi hatalı olmuştur. İhtiyati haczi tamamlayan merasim İİK’nun 264. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde uyarınca ihtiyati haczin düştüğüne ya da infaz edilemeyeceğine yönelik şikayeti incelemeye de icra mahkemesi yetkilidir. İİK’nun 261/3. maddesi uyarınca ihtiyati haczin infazıyla ilgili şikayetler infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. İİK’nun 264/4.maddesine dayalı olarak ihtiyati haczin hükümsüz kalması nedeniyle icra dosyasında konulan haczin kaldırılmasına ilişkin talepler, İİK’nun 265. maddesine dayalı ihtiyati haciz kararına itiraz niteliğinde olmayıp, uygulanan ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin İİK’nun 16. maddesi kapsamında şikayettir. (Yargıtay 12 HD’nin 2013/1899 E., 2013/11988 K. sayılı kararı da bu yöndedir.) Anılan şikayetin incelenmesi görevi İcra mahkemesine ait olup mahkemece görevsizlik nedeniyle usulden red kararı verilmesi gerekirken istinafa konu kararın verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, talep edenin istinaf başvurusunun HMK’nın 355. maddesi gereğince resen gözetilen sebeple kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi ile kaldırılmasına ve görev dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair yeniden karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati hacze itiraz edenin istinaf başvurusunun USULEN KABULÜ ile; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2021 tarih ve 2006/481 D.İş – 2006/464 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurularak; 1-İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/05/2006 tarih 2006/481 D.İş – 2006/464 Karar sayılı ihtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından yapılan itirazın USULEN REDDİNE,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Yasa gereği ihtiyati hacze itiraz yönünden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati hacze itiraz eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 4-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 59,30.TL istinaf karar harcının talep halinde ihtiyati hacze itiraz edene iadesine, 5-İhtiyati hacze itiraz eden tarafından sarf edilen 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 25,00.TL dosyanın istinafa gidiş dönüş gideri olmak üzere toplam: 187,10.TL’nin alacaklıdan alınarak itiraz edene verilmesine, 6-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 7-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 06/10/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.